Topic: Ağbal'dan büyüme için verimlilik vurgusu (Read 392 times)

Artık hükümetin ekonomi ile yaptığı açıklamalar konusundan ümitlerim kalmadı ,artık ne oluyorsa bir türlü ekonomiyi toparlamayı istenilen seviyeye getirmeyi başaramıyorlar.

İstediğimiz kadar verimli üretim yapalım bunu da ihraç edelim eğer yolsuzluk peşkeş ve israfı azaltmazsak tüm o üretim ve ihraç bir işe yaramaz.

verimlilik hesabı vs sonra yapılır.   Çalmayı azatmaları gerekiyor türkiyede. 7 den 70 e çok büyük oranda çalma var türkiyede. her kurumda her yerde. resmen talan.  %1-2 verim için ülke kaynaklarını seferber edersin. verimini %87 den-%89 a çıkarırsın. 

ama işine göre en az %10-40 arası cukka gidiyor ülkede. o musluğu tıkamaları lazım

Lafa gelince mangalda kül bırakmayanlar sıra işe gelince ortada bir şey yok,millet olarak artık boş laflardan ve boş işlerden sıkıldık ,icraat ve reel hamleler görmek istiyoruz.

Sallıyor bence . Neye göre büyüdük benim aklım mantığıma almıyor. Güya asgari ücret arttı ama insnalrin alım gücü yine düşük. Dolayısıyla ben büyüdüğümüze inanmıyorum.

Makam arabaları için ödenen paraları çerez parası olarak niteleyenler mi verimlilikten bahsediyor; Gerçekler neyse kıvırmadan yuvarlamadan söyleyin millet ona göre tedbirini alsın (Kredi çekmesin, uzun vadeli borçlanmasın, ihtiyaç olmayan lüks tüketimi bitirsin) Süslü cümleler kuruyorlar sonrası hüsran oluyor.

Bu bakanlar boş ve saçma sapan açıklama yapmalarından başka bir işe yaradıkları yok. Millet zaten herşeyi görüyor ama siz hala millleti kandırmaya çalışıyorsunuz.

Lafla peynir gemisi yürümezmiydi neydi öyle atasözü vardı bu ülke bi daha kendine gelmez büyüme var ama negatif anlamda

Konuşmak güzel şey. Hele sorumlu mevkide iken kahvede ki vatandaşın sorumsuzluğu ile konuşmak daha da güzel.Yeni dönem yeni ufuklar..Ne güzel..

Ne güzele konuşmuş NAci Ağbal bu söylemleri icraate dökülmeden bir değer etmiyor ,sürekli olasılıklar ile hareket ediyoruz ,iş icraate ve bu icraatlerin denetimine gelince sınıfta kalıyoruz.

Lafla gaz alıp bildiklerini okuyorlar sadece. 16-17 senedir ne yaptınız da 3 ayda dolar ekonomi bu hale geldi hayat pahalılığı nasıl karabasan gibi çöktü bir önlem düşünemediniz mi?

Şu söylediklerinin küçük bir kısmını yapsala bile eyvallah diyeceğim de sadece lafta. Hoş artık laflarına da dikkat etmeden ağzına geldiği gibi konuşuyorlar.

ne büyüme imiş be konuşuluyor kendisi gelmeyen bitcoin boğası gibi ortada yok olmayan konular hakkında boş konuşan bakan yerine olacaklar hakkında çalışan didinen bakanı tercih ederim vergilerden maaş aldıklarını hatırlamalarını dilerim.

Başarılı bir adam olsa başarısını geçmişte görürdük zaten. Ülkenin anasını el birliğiyle bellediler şimdi de laf salatası

Boş boş açıklamalar yapıp belli bir kesimi ikna etmekten başka bir halta yaradıkları yok bunların. Sıradan vatandaşların bile öngördükleri şeyleri bunların görüp bir adım atmamaları bile herşeyi ortaya koyuyor.

Bu adamla şimdiki hazine ve maliye bakanının yüzünü görünce içimden bir gülme geliyor. Bu adamlar inandırıcılığını iyice yitirdi. Mehmet Şimşeği de biraz doğruları söylemeye başlayınca şutladılar zaten. Yakında Yiğit Bulut kabineye girerse şaşırmayın.

Cümlesini kurduktan sonra maliye bakanlığının teknolojiye ayırdığı bütçenin %50 azaltılmasını nasıl açıklayacaklar

aklımızla dalga geçiyorlar sanırım iç piyasa kan banyosuna girmiş piyasada yaprak kımıldamaz halde millet vergisini sosyal güvenlik primini ödeyemez hale gelmiş büyüme enflasyon faiz konusunda komik açıklamalar yapsınlar beyefendiler.

Yav bırakın kardeşim büyümeden bahsetmeyin, vatandaş herşeyin farkında büyümek isteyen devletin çizeceği yol ayen bayen ortada. Bunun için ne yapılıyor ? Adam kayırmacanın daniskasını yaşadığımız ülkemizde hiçbirşey olmaz.Daha enerjide bile dışa bağımlılık bitmeden büyümeden bahsetmeniz çok ironi.

Büyüyen tek gerçek siyasilerin cepleri ve gerisi bomboş konuşmalar, gündem değiştiren laflar.dan ibaret
Bir şeylerin iyileşmesi için devrimsel kararlar alınmalı ama bu hükümet ve diğer siyasi kişiliklerle imkansız gibi görünüyor.

Siz Naci Ağbal gibi bir bakanın vizyon sahibi olup piyasaya dair uzman fikirlere sahip olduğunu düşünüyor musunuz. Laf salatası yapmaktan başka bir şey yapmayan politikacılar toplumun üzerinde beslenen akbaba gibi av peşinde.

dış borç miktarını sürekli ve devasa arttırarak büyüme olmaz sayın ağbal. sen git bu açıklamaları parti kongresindeki adamlarınıza anlat bize değil.

Böyücez böyücez tabi canım çok beklersini böyümeyi siz neler olabileceğini tahmin edebiliyorum her zaman ki senaryo işte bizlere elimizi taşın altına koymamızı söyleyecekler ve bizde harfiyen uygulayacağız ama hiç bir değişiklik olmadığı halde böyüyoruz diyecekler

Keşke yaptıkları açıklamalarda geçen kelimelerin TDK da yer alan anlamlarına baksalar, sonra da söyledikleriyle yaptıklarının ne kadar farklı olduğunu görebilseler, daha doğrusu halk görse...

Büyümede verimlilik ve katma değer çok önemli bir konu gerçekten. Konya kadar deyip dalga geçtiğimiz Hollanda'da tarım, katma değer ve verimlilik sayesinde tarım arazileri çok verimli olan ama zamanla yanlış yönetim sayesinde değersiz konuma gelen Türkiye'ye fark atmış durumda. Bu sadece tarım değil üretimin her alanında bizi başarıya ulaştıracak yegane konudur.

Büyüme için devletin üst kademeleri tasarrufa gitmeli.Tasarruf diyince hep aşağılara bakılıyor.Personelin lojmanı ve servisi hemen göze batıyor.Ancak Audi A6 longa binenlerde tasarruf yok.Bu zihniyetle verim de olmaz,büyüme de..

Lafa gelince gerçekten uzay gibiyiz bazen bu laflar bu vizyonsuzların ağzından nasıl çıkıyor diyorum ama uygulamaya gelince ülkenin halini, büyümedeki verimliliği apaçık görüyoruz..

Bunlar büyümeyi fazla para harmacak olarak görenlerden hocam, malum itibardan tasarruf olmaz. Adam akıllı bilim üretmez ülke gider saçma sapan bakanlıkların bütçesini arttırır. Her gelen milli eğitim bakanının yeni bi sistem getirmesi gibi her gelen ülkenin biraz içine eder öyle gider.

siz önce gidin kamudaki israfi azaltın, devletin malı deniz diyip clio marka arabaya 100 kmde 63 litre yakıt gösteren iskiyi denetleyin de sonra büyümekten bahsedin.

Bu adam geçtiğimiz 3 yılda maliyenin başında olan adam değil miydi. Ekonomiyi el birliğiyle bunlar bu hale getirmemiş gibi Ankara Hilton Otel'de bizim paramızı harcamaya devam ediyorlar.

Ağbal, Cumhurbaşkanlığı Strateji ve Bütçe Başkanlığı ile Birleşmiş Milletler Kalkınma Programı (UNDP) tarafından yürütülen, Avrupa Birliği ve Türkiye'nin ortaklaşa finanse ettiği "Toplam Faktör Verimliliği İçin Politika Çerçevesi Geliştirilmesine Destek Projesi"nin Ankara Hilton Otel'de yapılan kapanış toplantısına katıldı.

NAci Ağbal buradaki konuşmasında, proje çıktılarının, kalkınma ve büyüme çabalarına önemli girdi sağlayacağına inandığını söyledi.

Türkiye'nin büyüme yolculuğunda hem genç insan gücünü devreye soktuğuna hem de sermaye yatırımlarının önünü açacak düzenlemeler yaptığına işaret eden Ağbal, AK Parti ile 2002 yılı sonrası dönemde yapılan kalkınma hamlelerine dikkati çekti.

Ağbal, şöyle devam etti:

"Ortalama büyümenin yüzde 5,8 olduğu 2002-2017 döneminde toplam faktör verimliliğinin büyümeye katkısı 1,3 oldu. Yani, büyümenin yüzde 22'si verimlilik artışından gelmiş. 2002-2007 döneminde ise ortalama büyüme yüzde 7,1 iken toplam faktör verimliliğinin büyümeye etkisi 2,8 puan oldu. Yani büyümenin yüzde 40'ı toplam faktör verimliliğindeki artıştan gelmiş. Demek ki sahip olduğumuz sermaye stokunu artıracağız, insan gücünün iş gücüne katılımını artıracağız ama daha önemlisi sermaye ve iş gücünü daha verimli kullanacağız. Ülkenin ortalama yüzde 5 olan potansiyel büyüme oranını yukarı çekecek esas faktör, büyük ölçüde verimlilik artışları olacak. Verimlilik artışıyla desteklenen büyüme, enflasyona da neden olmaz. Verimlilik artışları sizi daha rekabetçi kılar, ekonomide istikrar getirir ve enflasyona neden olmayan büyüme kompozisyonu oluşturur. İnşallah bu büyüme içinde toplam faktör verimliliğinin katkısını artıracak politikalara devam edeceğiz."

Verimlilik artışı için firma, sektör ve ülke düzeyinde yapılması gerekenler olduğunu belirten Ağbal, 2002 sonrasında yakalanan başarı ve ortaya çıkan hikayenin, çok net bir reçete sunduğunu dile getirdi. Ağbal, "Türkiye'de büyüme hikayemizin temelini faktör verimliliği artışına dayandırmamız gerekiyor. İş gücüne katılım oranlarında yaşadığımız artışlar iş gücünün üretime katkısını artırsa da önemli olan üretime giren her yeni iş gücünün verimliliğinin artırılmasını sağlayacak politikaları uygulamak olacak. 11. Kalkınma Planı'nın çalışmalarına devam ediyoruz. Devlet, sivil toplum kuruluşları ve özel sektör olarak içsel ve dışsal faktörlerin büyümeye, verimlilik artışına katkısını sağlayacak politikaları bir bir hayata geçireceğiz." diye konuştu.

"TEKNOLOJİ DETSKLERİ ARTACAK"

Ağbal, verimlilik artışı için teknolojinin üretim süreçlerinde kullanımının önem taşıdığını vurgulayarak, özellikle dijitalleşme noktasında birçok sektörde hamleler yapılması gerektiğini bildirdi. Dijital teknolojilerle üretim süreçleri ve iş modellerinin yeniden dizayn edilebileceğini dile getiren Ağbal, şunları kaydetti:

"Yapay zeka uygulamaları olağanüstü yeni fırsatlar sunuyor. Üretimin kendisi bir değer olmaktan çıktı, üretimin etrafında oluşan bilgi üretimi daha fazla değer katan bir faktör haline geldi. Bugün gerek perakende gerek diğer birçok sektörde görüyoruz ki firmalar önemli ölçüde verimlilik artışı sağlamak için dijital yatırımlara girişiyorlar. Devlet olarak bu alanda firmalarımızı, sektörlerimizi destekliyoruz ama daha fazla desteklememiz gerekiyor. 2019-2021 dönemine ilişkin Orta Vadeli Program'da ve yine hazırlıklarına devam ettiğimiz 11. Kalkınma Planı döneminde bu destekleri daha da artıracağız."

Kaynak: https://www.bloomberght.com/haberler/haber/2169184-agbal-dan-buyume-icin-verimlilik-vurgusu