Author

Topic: Aldığınız meyve sebzeyi pestisitten arındırmak için ne yapıyorsunuz? (Read 91 times)

legendary
Activity: 2646
Merit: 1333
1 ay önce elma almıştım. Öyle parlak öyle taze görünüyor ki yemeye kıyamıyorum. Muhtemelen 1 ay daha dolapta bekler, tazeliği gitmeye başlayınca tüketirim. Şaka değil, 1 aydan uzun süredir canavar gibi sapasağlam Cheesy

Dış katmanında bir şeyler olduğunu hepimiz biliyoruz. Gıdaya sabun gibi maddelerin temas etmesi çok doğru değil ama diğer türlü de üst katmanı gidermek pek mümkün değil. En iyisi kabukları soyup yemek, iç kısma geçiyorsa da gerçekten yapacak pek bir şey yok. Zaten genetiği de değiştirilmiş, tohumluktan itibaren bir şeyleri ile oynanmış. Muhtemelen bu nesildeki gıdalar ile beslenen herkes 20 yıl sonra kanser olacak, ilacı çıkarsa kurtuluruz yoksa hepimiz sağlık problemleri yaşayacağız Smiley

Hocam valla aynı durum benim başıma da geldi diyebilirim. Zamanını hatırlamıyorum ancak uzun zaman önce aldığım elmalardan birini dolapta unutmuşum ve varlığından habersizdim. Geçenlerde dolabı düzenlerken dikkatimi çekti ve dolabın ücra köşesinde duran elmanın kabuklarının renginin dahi değişmediğini görünce şaşırdım.

Soğuk hava depolarında tutulan elmaların bile zamanla renklerinde değişimler olabiliyor. Isparta'da bir süre bulunmuştum ve bu depoları görme fırsatım olmuştu ancak benim dolaptaki elma taş gibi duruyordu. Cheesy Özetle kendi toprağımızda ata tohumuyla, ilaçsız bir ürün yetiştirme imkanımız yoksa veya bu tarz üretim yapan birinden ürünler almıyorsak yediğimiz hemen her şeyde bir şeyler çıkıyor. Ya bunları takmadan yemeye devam edeceğiz ya da tası tarağı toplayıp köye yerleşip kendi tarımımızı kendimiz yapacağız.

Köyde de kurtulamazsın ki, hiçbir şey olmasa sulama için açacağın kuyu ya da artezyende pestisit kalıntısı olacak, bir ihtimal toprağın kendisi de bulaşlı olacak, ya da sen özene bezene ata tohumuyla doğa dostu tarım yaparken yan tarladaki, hatta 5 kilometre ötedeki şuursuz 15 günde bir foşur foşur ilaçlama yapacak ve senin ürünlerin de aeresol şeklinde havada kalıp kilometrelerce yol katedebilen o ilaca maruz kalacak.
Çok istisnai şartları sağlayamayacaksanız gerçekten bu konuya fazla kafanızı takmayın çünkü kafayı yersiniz.
Durum o kadar vahim.
hero member
Activity: 1554
Merit: 762
1 ay önce elma almıştım. Öyle parlak öyle taze görünüyor ki yemeye kıyamıyorum. Muhtemelen 1 ay daha dolapta bekler, tazeliği gitmeye başlayınca tüketirim. Şaka değil, 1 aydan uzun süredir canavar gibi sapasağlam Cheesy

Dış katmanında bir şeyler olduğunu hepimiz biliyoruz. Gıdaya sabun gibi maddelerin temas etmesi çok doğru değil ama diğer türlü de üst katmanı gidermek pek mümkün değil. En iyisi kabukları soyup yemek, iç kısma geçiyorsa da gerçekten yapacak pek bir şey yok. Zaten genetiği de değiştirilmiş, tohumluktan itibaren bir şeyleri ile oynanmış. Muhtemelen bu nesildeki gıdalar ile beslenen herkes 20 yıl sonra kanser olacak, ilacı çıkarsa kurtuluruz yoksa hepimiz sağlık problemleri yaşayacağız Smiley

Hocam valla aynı durum benim başıma da geldi diyebilirim. Zamanını hatırlamıyorum ancak uzun zaman önce aldığım elmalardan birini dolapta unutmuşum ve varlığından habersizdim. Geçenlerde dolabı düzenlerken dikkatimi çekti ve dolabın ücra köşesinde duran elmanın kabuklarının renginin dahi değişmediğini görünce şaşırdım.

Soğuk hava depolarında tutulan elmaların bile zamanla renklerinde değişimler olabiliyor. Isparta'da bir süre bulunmuştum ve bu depoları görme fırsatım olmuştu ancak benim dolaptaki elma taş gibi duruyordu. Cheesy Özetle kendi toprağımızda ata tohumuyla, ilaçsız bir ürün yetiştirme imkanımız yoksa veya bu tarz üretim yapan birinden ürünler almıyorsak yediğimiz hemen her şeyde bir şeyler çıkıyor. Ya bunları takmadan yemeye devam edeceğiz ya da tası tarağı toplayıp köye yerleşip kendi tarımımızı kendimiz yapacağız.
legendary
Activity: 2100
Merit: 1452
Kısa sürede ucuzlayan bir ürün varsa almamak gerekiyor malesef milletin yemediği ürünleri geri getirilip satılıyor. İmha falan edilmiyor kuru kayısı vs bu topraklarda yememek lazim bildiğin güneşle falan kurutmuyorlar tamamen kimyasal.

Ülkemizdeki insan davranışlarının değişimini tamamen bu garip gıdalara bağlayan biriyim.

Herhangi bir ayda her sebze ve meyve var eskiden karpuz iilk olduğu dönemlerde tatsız tuzsuz olurdu gecen gün aldım oda nesi bildiğin yaz lezzetinde.

Cileklerde topraksız tarımla yapiliyor çileğin bütün ihtiyacıni kimyasallarla karşılıyorlar.
legendary
Activity: 2772
Merit: 1557
1 ay önce elma almıştım. Öyle parlak öyle taze görünüyor ki yemeye kıyamıyorum. Muhtemelen 1 ay daha dolapta bekler, tazeliği gitmeye başlayınca tüketirim. Şaka değil, 1 aydan uzun süredir canavar gibi sapasağlam Cheesy

Dış katmanında bir şeyler olduğunu hepimiz biliyoruz. Gıdaya sabun gibi maddelerin temas etmesi çok doğru değil ama diğer türlü de üst katmanı gidermek pek mümkün değil. En iyisi kabukları soyup yemek, iç kısma geçiyorsa da gerçekten yapacak pek bir şey yok. Zaten genetiği de değiştirilmiş, tohumluktan itibaren bir şeyleri ile oynanmış. Muhtemelen bu nesildeki gıdalar ile beslenen herkes 20 yıl sonra kanser olacak, ilacı çıkarsa kurtuluruz yoksa hepimiz sağlık problemleri yaşayacağız Smiley
legendary
Activity: 2646
Merit: 1333
Sen öyle sıkarak tarım yaparsan dibine kadar tohumuna kadar her şeyine kadar ulaşır hocam bunda garipsenecek bir şey yok maalesef pestisit ilacını neredeyse her meyve sebzeye koydukları için tüketmeme durumu söz konusu olamıyor ama şunu söyleyim Avrupa’ya gönderilen incirden tut domatese kadar kanserojen sınırların 5-20 katı varlığı söz konusu bunlar iç pazarda bir şekilde eritilecek yani herkes kanser veya sağlıkla sınanacak çünkü bizde insan hayatı ucuz

Senin söylediğinin olacağı aşikar, elbette içeriye satılacak, ama ben bir de konunun çok daha acı diğer tarafını söyleyeyim. Özellikle Avrupaya gönderirken adamların denetleyeceğini bildikleri için yine de dikkatli davranıyorlar ve ona rağmen limitlerin çok üstünde kalıntı çıkıyor.
Bir de doğrudan iç piyasaya verilen, sıfır denetimlileri düşün...
hero member
Activity: 1204
Merit: 623
Yıllardan beri tarım ilaçları ile tarım alanlarını bir güzel zehirledik. Şimdide neye dokundu neye dokunmadı yapıyoruz. Suriye sınırındaki mayınlı alanları israil ben temizleyim buranın tarım kullanım hakkını bana verin diyordu belli bir süreliğine. Bak adamlar ne iylik sever. Bu mayınlı araziler dünya üzerinde ilaç sıkılmayan yegane yerlerden. Bu tarım ilaçlarından kurtulmak pek mümkün görünmüyor özellikle bizim gibi ülkelerde.
sr. member
Activity: 1022
Merit: 318
Hocam bu ilaçların değmediği herhangi bir ürün var mı, kuvvetle muhtemelen evimize giren birçok üründe mutlaka pestisit vardır diye düşünüyorum. Sadece sebze meyve değil, eve giren pirinç bakliyat, makarna vs. de mutlaka döngünün bir yerlerinde buna maruz bırakılıyordur. Dolayısıyla hiç almamak veya tüketmemek net bir çözüm olmaktan uzak, Hadi yazın  kendi bağımzıda bahçemizde ekip diktiklerimize ilaç kullanmadık bir şekilde o dönemi atlattık diyelim, kışın yine aynı çıkmazın içine dönüyoruz çaresizce. 
legendary
Activity: 2324
Merit: 1176
Sen öyle sıkarak tarım yaparsan dibine kadar tohumuna kadar her şeyine kadar ulaşır hocam bunda garipsenecek bir şey yok maalesef pestisit ilacını neredeyse her meyve sebzeye koydukları için tüketmeme durumu söz konusu olamıyor ama şunu söyleyim Avrupa’ya gönderilen incirden tut domatese kadar kanserojen sınırların 5-20 katı varlığı söz konusu bunlar iç pazarda bir şekilde eritilecek yani herkes kanser veya sağlıkla sınanacak çünkü bizde insan hayatı ucuz
legendary
Activity: 2646
Merit: 1333
Başlığı görünce muhtemelen öneri istediğimi ya da öneri sunacağımı düşünmüşsünüzdür ama böyle bir talebim ya da önerim yok. Çünkü toplumda son derece yanlış bilinen bir duruma vurgu yapmak istediğim için konuyu açtım.
Arkadaşlar bir üründen pestisit, yani kaba olarak genellersek tarım ilacını arındırmak için bol suyla yıkamak, sabunlamak, sirkede, karbonatta veya sirke+karbonatta beklet gibi yöntemlerin hiçbir fonksiyonu yoktur. Pestisit sizin için önemliyse bu ürünleri tüketmeyin (bu da pratikte mümkün değil), ya da pestisit konusunu hiç düşünmeden afiyetle yiyin.
Şaka falan yapmıyorum, çünkü bu maddeler çoğunluğun zannettiği gibi ürünün sadece dış yüzeyde değil, içinde de bol bol var, hatta yapılan çalışmalar pestisitin içeri nüfuz etmekle kalmayıp bazı bitkilerin tohumuna kadar ulaşabildiğini gösteriyor.
O yüzden diyorum, ya tüketmeyin, ya da takılmayın. (Maalesef)
Jump to: