Topic: Avrupa’nın en pahalı kahvesi (Read 136 times)
Ortalama fiyat mı? Bilindik markaların ortalaması mı? Benim çevremdeki pek çok kafe açtı. Para kazanabilecen bi sektör. Gençlere hitap ediyor. Popüler mekanlar oluşturanlar oldu aralarında. Yapamayanlar da oldu. Arkadaş çevreniz varsa. Sevilen bi insansanız. Yaratıcı fikirleriniz varsa. Yapabileceğiniz bişi. Bi de kolay bi iş kolu bana göre. Sabit bi işte çalışmak istemeye gençler yaratıcı fikirlerini yansıtabiliyor bu şekil ortamlarda. Tasarım, konsept filan yaparsanız. Dekorasyon işinden biraz anlıyorsanız. İnstagramlık bi mekan, marka yaratabilirseniz. Bana göre başarısız olmak imkansız. Fiyatlar hakkında bi yorum yapamam. Hak edenleri var. Bi yerin aldığı ücreti hak etmediğini düşünürseniz bi daha gitmezsiniz.
Avrupa ile hizmet mukayesesi nasıl acaba? Türkiye’de aldığımız hizmet de hizmet değil. En kötü malzemeler kullanılıyor, kahve makinelerinin içi kurtçuklarla dolu. Düzgün bir kahve zincirde her gün 3 Euro para vereceğime evime kahve makinesi alır evde yaparım, termos ile de gereken yere götürürüm. Stanley termoslar 48 saate kadar sımsıcak tutuyor zaten. Bizimkiler iyi haşlıyor bizi.
Aslında bu kafe kültürünün ilk geldiği zamanlarda kaliteli işler çıkıyordu. O zaman ne içtiğini biliyordun en azından tadı belliydi. Şimdi hepsine söylemiyorum tabi ki iyiler çok fazla vardır ama bazı yerlerde kaliteden eser yok. İşletmeler kahve satabilir ama müşterinin oturacağı alana da bir bakmalılar. Kalabalık olsun olmasın işletmelerin bazıları eskiye göre temiz değil. Yine söylüyorum belki bu dediğim çoğunluk bile değildir ama bazı mekanlarda kahveyi alıyorsun ama içeceğin yer berbat durumda.
O kahveye yüksek fiyatlar alınıyorsa hizmet kalitesi sadece kahveyi vermek olmamalı.
Gayet normal bir durumdur. Bugün de ana haberlerde Almanya'daki döner ile Türkiye'deki fiyat karşılaştırması vardı. Hem bire bir karşılaştırınca Türkiye'de döner daha pahalı, hem de Euro bazında bakınca. Yani şaka gibi Almanlar hem bizden kat kat fazla para kazanıp bizden daha az para vererek bizden daha fazla gramaj ete sahip döneri yiyebiliyorlar. Karşılaştırmada iki ülke arasında uçurum var. Kahvede de durum farklı değil birçok şeyde böyle. Türkiye'de yiyecek içecek sektöründe şişmiş fiyatlar var. Tamam maliyet ve personal giderleri de çok yüksek ama kâr marjı konusunu da burada abartıyorlar. Daha uyguna sunulabilir birçok ürün.
Avrupa ile hizmet mukayesesi nasıl acaba? Türkiye’de aldığımız hizmet de hizmet değil. En kötü malzemeler kullanılıyor, kahve makinelerinin içi kurtçuklarla dolu. Düzgün bir kahve zincirde her gün 3 Euro para vereceğime evime kahve makinesi alır evde yaparım, termos ile de gereken yere götürürüm. Stanley termoslar 48 saate kadar sımsıcak tutuyor zaten. Bizimkiler iyi haşlıyor bizi.
Aslında bu kafe kültürünün ilk geldiği zamanlarda kaliteli işler çıkıyordu. O zaman ne içtiğini biliyordun en azından tadı belliydi. Şimdi hepsine söylemiyorum tabi ki iyiler çok fazla vardır ama bazı yerlerde kaliteden eser yok. İşletmeler kahve satabilir ama müşterinin oturacağı alana da bir bakmalılar. Kalabalık olsun olmasın işletmelerin bazıları eskiye göre temiz değil. Yine söylüyorum belki bu dediğim çoğunluk bile değildir ama bazı mekanlarda kahveyi alıyorsun ama içeceğin yer berbat durumda.
O kahveye yüksek fiyatlar alınıyorsa hizmet kalitesi sadece kahveyi vermek olmamalı.
Bahsedilen kahve bir de süt yok, emek yok, basit bir filtre kahve arkadaş bir filtre kahveye 3 Euro para vermek çok saçma değil mi yoksa sadece bana mı saçma geliyor Avrupa’da yer aldığımız halde bize orta doğu ülkesi olarak bakanlar bu fiyatlandırma ile mi acaba düşünüyorlar öyleyse doğru herkes kime ne fiyattan verirse aşamasına gelmiş Türkiye’de aynı iş için yarı fiyat teklif bile alıyorsunuz en pahalı kahveyi de birine satmışlardır mutlaka
Avrupa ile hizmet mukayesesi nasıl acaba? Türkiye’de aldığımız hizmet de hizmet değil. En kötü malzemeler kullanılıyor, kahve makinelerinin içi kurtçuklarla dolu. Düzgün bir kahve zincirde her gün 3 Euro para vereceğime evime kahve makinesi alır evde yaparım, termos ile de gereken yere götürürüm. Stanley termoslar 48 saate kadar sımsıcak tutuyor zaten. Bizimkiler iyi haşlıyor bizi.
En maliyetsiz şeylerin başında gelen filtre kahvede bile pahalılıkta birinciyiz. Sadece kahve değil yanına söyleyeceğiniz pasta, kurabiye vs.. gibi şeylerde de fiyatta birinci olduğumuzu düşünüyorum. Lezzetli olsalar neyse de en kral yerde bile ortalama filtre kahve satılıyor. Zincir kahveciler yine bir nebze uygun ama butik kahvecilerden kahve içmeye kalkarsanız bir servet ödemek zorunda kalabilirsiniz. Bu işin maliyet boyutu olduğunu düşünmüyorum artık. Ahlaki bir sorun söz konusu. Kahvecinin gideri ne olabilir ki sattığı kahve 3 eurolara kadar çıkabiliyor. Bu tamamen aşırı kar hırsının sonucu. Bunlara en iyi cevap alışveriş yapmamaktır. Maalesef bunu da beceremiyoruz.
Sadece kahve değil, gayrimenkulde Singapur ile yarışır durumdayız.İstanbul’da pahalı semtlerde alelade bir daire Amerika’da yalı fiyatına, malikane fiyatına satılıyor.Paranın artık ülkede kolay kazanıldığını ancak bizim onlardan olmadığımızı düşünüyorum.Bizler para kazanmak için kolay yolu bulamayanlardanız…Filtre kahvenin bu fiyata olduğunu, Paris’te Eiffel kulesi yanındaki Croissant’ın 1 €’ya satıldığını, İstanbul’da ise kafede 4 €’ya satıldığını görüyoruz.Ülkede esnaflarda da ahlaki yozlaşma gırla.Tuttuğuna geçirir olmuşlar.
En maliyetsiz şeylerin başında gelen filtre kahvede bile pahalılıkta birinciyiz. Sadece kahve değil yanına söyleyeceğiniz pasta, kurabiye vs.. gibi şeylerde de fiyatta birinci olduğumuzu düşünüyorum. Lezzetli olsalar neyse de en kral yerde bile ortalama filtre kahve satılıyor. Zincir kahveciler yine bir nebze uygun ama butik kahvecilerden kahve içmeye kalkarsanız bir servet ödemek zorunda kalabilirsiniz. Bu işin maliyet boyutu olduğunu düşünmüyorum artık. Ahlaki bir sorun söz konusu. Kahvecinin gideri ne olabilir ki sattığı kahve 3 eurolara kadar çıkabiliyor. Bu tamamen aşırı kar hırsının sonucu. Bunlara en iyi cevap alışveriş yapmamaktır. Maalesef bunu da beceremiyoruz.
İstanbul olan pahalılık Avrupa'nın başka bir yerinde yoktur. En pahalı kahveyi içiyoruz birde güzel kalite kahve bile satmıyorlar sadece pahalı. Zincir kahvecilerin kahveleri harbiden de leş gibi içilmez, her zamanda kendi kahveni yapamıyorsun ulan birde üstelik pahalı. Boktan kahveleri fahiş fiyatlardan yazıyorlar, satılıyor nede olsa.
Evet arkadaşlar, yanlış görmüyorsunuz. İstanbul’da filtre kahve Paris’ten pahalı. Sonra neden Yunan adaları tatile gidiliyor diyorlar. Keriz silkeliyorlar ayrıca en leş kahve de eminim bizdedir.
Kaynak : https://www.ntv.com.tr/ntvpara/istanbuldaki-kahve-fiyatlari-avrupayi-solladi,4Ka5TCN_hEO9K0QaHBd7Ag
Jump to: