Hiçbir canlının yerı sokaklar değil. 1 insan bile sokakta yaşayan bir köpek yüzünden ölüyorsa bunun suçlusu belediyedir. Sokakta hayvan olmamalı. Nasıl kontrol altına alınır bilmem o belediyenin işi.
Videodaki bayandan nefret ettim. Heryeri büyükşehir sanıyor buradada belediye toplayıp yayalara bırakıyor yaylada bu hayvanın yiyeceği birşey yok. Ölüyorlar ha öyle ölüme terk etmişssin ha ilaçla
Bence itlaf edilmeli. Aslında bu durum ülkenin yaşam kalitesi ile orantılı birşey herşehirde o avukat hanım sanıyorkı yeterli mama sokak hayvanlarına bırakılıyor. Akşam sokağa bırakılan çöpler bu canlıların asıl yaşam kaynağı. Çöp içerisinde jilet vs yokmu herşey var kusura bakmasın ama bu hayvan sorunu bir şekilde çözülmeli
Eğer dünyada yaşamanın sadece insanlara ait bir hak olduğunu düşünüyorsanız dedikleriniz kendi içerisinde tutarlı hale gelir. Benim için benim bu dünyada yaşamaya ne kadar hakkım varsa herhangi bir diğer canlının da eşit oranda bu hakka sahip olduğu değiştirilemez bir gerçektir. Dini açıdan da, vicdani açıdan da. Videoyu izlemedim.
Ben zamanla ekosisteme hükmedecek güce erişmiş insanlar olarak bizim
tanrı sendromuna yakalandığımızı görüyorum. İstediğimiz canlıyı kafeslerde yaşatıyoruz, istediğimizin derisini yüzüyoruz. Kiminin de bizim keyfimizi kaçırdığı için itlaf edilmesini istiyoruz. Daha önce başka konularda da belirtmiştim.
Maalesef dünyadaki yaşama en büyük darbeyi vuran insanlar olarak biziz. Ve hatta en çok
masum insan ölümüne sebebiyet veren de biz ve bizim açgözlülüklerimiz.
Biz insanlar olarak diğer canlılara göre kendimizi çok daha fazla geliştirerek onlara hükmedebilecek güce eriştiğimiz zekamızla varlığımızın onların varlığı ile de bağlantılı olduğunu anlayamazsak, diğer canlıları beslenme dışı sebeplerle yada beslenmede bile doğal seleksiyonu bozacak şekilde hızlı üreyerek diğerlerini varlıklarını tehlike altına sokacak şekilde hayatımızı devam ettirirsek ortada ciddi bir sıkıntı var demektir.
Ekosistem bir dengeler bütünüdür. Ve biz ekosistemi her bozduğumuzda bunun cezasını doğal yollardan çekeriz. Küresel ısınma, labaratuarlarda yaratılmış çeşitli virüsler, savaşlar, orman yangınları, doğa kirliliği bunların tamamının suçlusu biziz. Su döngüsünü, karbon dengesini ve dünyadaki her dengeyi hırslarımız sonucu gelen aşırılıklarla bozuyoruz.
Ve her yeni nesilde bu bozulma yavaşlamıyor hızlanıyor. Her hikayede olduğu gibi korkarım ki bu hikayenin sonunda dünyadaki en büyük egemen güç olarak dünyanın sonunu yada kendi türümüzün sonunu getirecek olanlar da bizleriz.
Farklı düşünen arkadaşları ekosistem, biyoçeşitlilik ve doğal seçilim gibi konularda biraz araştırma yapmaya dünyanın nasıl işlediğini öğrenmeye davet ediyorum.
Hayvanların sokaklarda sürüler halinde gezmesinin de suçlusu maalesef egemen güç olarak biziz. Yaşam alanlarını bu derece betonlaştırmasaydık, besin zincirlerini bozmasaydık, sırf çocuğumuz istedi diye bir hayvanı evimize
bir eşya gibi parasını verip satın alma hadsizliğini kendimizde görmeseydik şehirlerde bazı hayvan türleri bu derece artmazdı.
Bunun bir sorun olduğu kısmına katılmakla birlikte itlaf etmek çözümü hiç bir canlı türüne yakışmayacak ve dengeleri bozacak bir çözüm. Daha insancıl, dünya için daha iyi sonuçlar yaratabilecek çözümleri bulmak zorundayız.