Topic: Bankalar Kârını Artırıyor (Read 153 times)

Hangimizin böyle %100-%1000 lere varan karı var? Elbette hiçbirimizin. Bankalara bu yüzden kan emici diyoruz, böyle demekte bir bildiğimiz var. Ama kabul etmek gerekir ki bankaların finansal sistemde varlığına bir hayli muhtacız. Bankalar olmadan kimse sıcak para bulup çeviremez. Bu gerçeği göz ardı etmiyorum. Fakat emekçilerin öyle çok bankaya ihtiyacı yok bence diye düşünüyorum.

Faiz üstüne faiz geliyor banka bir şekilde o parayı katlanmış haliyle alıyor bu yüzden kar ediyor olmaları normal ben bugün 3000 liralık kredi kartını ödemeyi 1 gün geciktirsem bir ton para yük bindiriyor üstüne halkın nerden baksan yüzde otuzu bunu yapmak zorunda kalıyordur adamlar borç olarak verdiği parayı katlaya katlaya faiziyle geri alıyor ve ödememe lüksünüz yok o yüzden karları gittikçe büyüyor

arttırır taabi günlük en kötü 500 tl faiz ödüyorum ek hesap+kredi şimdilik kredi kartı yok, onu kapattım taksitli nakit avansı....kazanırsak tamam da kazanamazsak agd oluyoruz

edit: yeniden düşündüm de yok ya 500 yok ama 300 tl civarı vardır sanırım

Bankalar karını sanırım merkez bankasından düşük faizle aldıkları parayı vatandaşa yüksek faizle kullandırarak sağlıyorlar yoksa yapılan bu karlar bu zamanda akıl alır gibi değil. Ödenmeyen borçların zirve yaptığı bu dönemde karların deli gibi yükselmesinin başka açıklamasını bulamadım ben. Olan halka oluyor.

Yüzde 323 artış inanılmaz bir oran. Bankaların oynadıkları paraları düşünürsek gelirlerin yüzde 323 artması akıllara zarar bir oran. İnanılmaz bir kar artışı yaşamışlar. Bankacılık sisteminin kârları daha da artacak. Enflasyon arttıkça otomatik olarak değer kaybedecek bir Türk lirası olacak. Bu da bankacılık sisteminin kâr oranının seneye de daha fazla olacağını şimdiden belli ediyor.

Bankaların kimler tarafından açılabileceğini ve yetkilerini yine merkezi kurumlar sınırlandırdığı için bütün yetkileri ellerine almış oluyorlar. Doğal olarak tüm karlılık kendi belirledikleri çerçeveler içerisinde gerçekleşiyor. Tam olarak bu sebeple merkeziyetsiz finans platformları çok değerliler. Güvenilmez oldukları durumlarda yada topluluğun fikirlerine saygı duymadıkları durumlarda topluluk tarafından reddedilerek işlevlerini kaybederler. Platformun işlemesi için bankalardan çok daha rekabetçi, çok daha adil ve topluluk odaklı olmak zorundalar. Gerçekleştirdikleri tüm işlemler blockchain teknolojisinin girdisi olarak şeffaf ve topluluk tarafından denetlenebilir halde.

Bankada paranızı tuttuğunuzda sizin yatırdığınız paradan aldığı faizin önemli bir bölümünü kendisine ayırırken merkeziyetsiz finans platformları daha paylaşımcı olmaya mecburlar. Bankalar için ise BDDK veya merkez bankasının sınırlarına uymak yeterli. Başkasının bankasında işlem yapmak yerine herkesin kendi bankası olan DeFi'ler tercih edilmeli.

Kontratlar eğer yeterince farklı kurum ve farklı kişi tarafından denetlenmişse (zaten açık kaynak kodlular) sizi güvende tutar. Bankalardaki paranızın tamamen güvende olduğunu ve DeFi'deki paranızın güvende olmadığını düşünüyorsanız yanılıyorsunuz demektir. Geçmişte içerisi boşaltılmış bankaları kısaca araştırdıktan sonra net bilgi sahibi olabilirsiniz. Devlet tarafından verilen garanti ise komik. Şu anki yasalara göre bir banka hesabında tuttuğunuz paranın sadece 200k TL (13k $) olan bölümü devlet güvencesinde. Bu miktarın üzerinde tuttuğunuz para için hiç bir garanti yok. Kriz anlarında bankaları tamamen kilitleyen merkezi yönetimlere verilen garanti hakkında ne kadar güvenebileceğiniz de tartışmaya açık bir konu.

Paranızı borç veriyor yada borç alıyorsunuz ve merkezi aracılar herkesten daha kazançlı çıkıyor. Birileri gerçekten ne zaman uyanacak merak ediyorum. Topluluğa ait bankaları tercih edin.

Kredi kartına yıllık ücret vermesek de, havale/eft işlemi için para alan bankalar ile çalışmasak da sonuçta her işlemimizi bu bankalar ile yapıyoruz ve büyük çoğunluğumuz nakit paramızı bankalarda tutuyoruz. Bugün ev alanların %90'ı kredi çekiyor, herkes bankalara muhtaç yaşıyor.
Böyle bir ortamda bankaların karlarını arttırıyor olmaları normal, sistem yavaş yavaş çöküyor diyor olsak da kazançları katlanarak devam ediyor

Adamlar zorla herkese kredi kartını verdiler sonrasında yasal olmamasına karşı her yıl yüksek tutarda kk aidatı alıyorlar bunu devlet bankaları bile yapıyor hal böyle olunca bankalar her zaman her dönemde karlı çıkmasını biliyorlar . Ö yüzden kriz dönemlerinde eğer borsa yatırımı düşünülüyorsa banka hisseleri cazip değerlendirene.

Bankalar her dönemde kârını arttırmanın bir yolunu buluyor.Bu sefer pandemi dolayısıyla maaşların daha fazla işletildiği ve alınan faizin daha fazla olduğu bir dönemdeyiz.Bir şirket veya kamu kurumuyla anlaştıktan sonra aldıkları peşin maaşı en az 10 gün işletiyorlar.Bu dönemde elbette kâr edecekler.

Aslında havale EFT gibi küçük kalemlerden bu kadar büyük gelirler elde edileceğini düşünmüyorum. muhtemelen faiz oranlarının artması ve kredi çekenlere yaptıkları sigortaların yükselmesi sebebiyle girdisi fazla görünüyor olabilir. elbette EFT gibi ücretlendirmeler de bir gelir kapısı ancak ne kadarlık bir yüzdeyi oluşturuyor onu bilmiyorum.

Havaleye,eftye veya bir ödemeye yapılan masraf artınca doğal olarak bankaların gözle görünür kârı artmış durumda. Ee napacaksın şuanlık mecbur bir şekilde kullanıyorsun. Ha gidip kendin de yatırabilirsin ama üşengeçlik işte. Bir bakıma yol masrafı da diyebiliriz. Benim ödeme yapacağım yer taa nerede araba veya dolmuşla ulaşım sağlayacaksın örneğin. Öyle aşağı yukar 15-20 türk lirası tutarken 3-4 türk lirasına bankadan şipşak bir şekilde hallediyorsun. Hâl böyle olumca ister istemez herkes işin kolayına kaçmak durumunda kalıyor. Bu da bankalara yarıyor.

Bankacılık Düzenleme ve Denetleme Kurumu’nun (BDDK) şubat bankacılık sektörü verilerine göre bankaların karı ilk iki ayda geçen yıl ilk iki aya göre yüzde 323 artarak 38 milyar 999 milyon liraya yükseldi. Kamu mevduat bankalarının karı yüzde 1682 artarken yerli özel mevduat bankalarının karı yüzde 358,6, yabancı mevduat bankalarının karı ise yüzde 179,1 yükseldi.
Kaynak: https://www.dunya.com/finans/haberler/bankalarin-kari-bir-yilda-yuzde-323-artti-haberi-653391

2001 krizinden sonra bankacılık sistemine kalıcı çözümler getirilmesiyle Türkiye bankacılık sisteminde bir çok ülkenin ilerisindedir. Ancak sonrasında teknolojiye ve argeye gerekli yatırımların yapılamaması ülkeyi orta gelir tuzağına itmiştir. Gelişmiş ülkelerin çoğunda en büyük şirketler teknoloji ve mühendislik şirketleri olurken bizde maalesef bankalar yer almaktadır.