Kesin buna düşen çakallar vardır. Bizde köylü kurnazı çok. Hepsi kendi açgözlülüklerinden tokatlanıyor.
Mevzu zaten o, değil mi?
Yeni nesil duymamıştır ama eskiler bir zamanlar Türkiye'nin en meşhur dolandırıcısı olan Sülün Osman'ı bilirler. onun bir röportajda söyledikleri senin tespitinin doğrulayıcısı:
Benim dolandırdığım insanlar dolandırıcıydı aslında. Yani bana yaklaşma sebepleri beni dolandırmaktı. On tane bilezikle geliyorum adamın önüne akşam vakti. Kuyumcunun kapısındayız. Ve dükkân kapalı.
Karımın hastalığını anlatıyorum, acilen bilezikleri bozdurmam gerektiğini, o an nöbetçi eczaneye gidip hastaneden istedikleri ilaçları almamın şart olduğunu söylüyorum falan. Hakiki olsalar bileziklerin fiyatı bin lira.
Diyorum ki 300 liraya ihtiyacım var. Paranın gerisi umurumda değil, yeter ki karım ameliyat masasında kalmasın. Adam sabah kuyumcuya gidip bilezikleri bin liraya bozdurabileceğini ve birkaç saat içinde havadan 700 lira kazanacağını düşünüyor. O arada benim ayakçım da ortaya çıkıyor ve o almak istiyor bilezikleri.
Telaşlanıyor adam kazanç imkânı kaybolacak diye. 300 lirayı verip alıyor bilezikleri, be de kayboluyorum ortalıktan. Adam ertesi sabah kuyumcuya gidip de bileziklerin sahte olduğunu öğrenince, dolandırıldım, diye karakola gidiyor. Ben aranıyorum.
Demiyorlar ki ona, be adam 1000 liralık bileziği 300 liraya almayı düşünürken aklında ne vardı, diye. Gayet açık ki, beni dolandırmayı planlamıştı. Ben hayatım boyunca beni dolandırmaya kalkışmamış tek bir kişiyi dolandırmadım.
) bir token ile gelseydin ve bu sadece Btcturk veya başka bir yerel borsada satılıyor olsaydı davranışında bir kötü niyet aramazdım muhtemelen ama ilgi çeken, çoğu kişinin bildiği bir tokenın çakmasıyla gelip balıklama atlayacak birini bulmaya çalıştığın için hiç güven vermiyorsun. Benim için anahtar nokta bu, bilinen bir tokenmış gibi davranmak.
