Topic: Burası Türkiye Cumhuriyeti, Burada Türkçe konuşun, Kürtçe konuşmayın! (Read 290 times)

Bu konuda ben de hassasım gerçekten burası Türkiye Cumhuriyeti ve resmi dili de Türkçe. Bu yüzden eğer farklı dil konuşabildiğiniz biriyle sadece ikiniz yalnız değilseniz Türkçe'den başka bir dil ile konuşmanız yanlıştır. Boşuna olay çıkarmaya gerek yok bu konuda. Ülkeyi karıştırmaya gerek yok.

Beni son zamanlarda gerçekten mutlu eden bir çıkış oldu.Bunu yazdıktan sonra ben bir Kürt karşıtı olarak anılmak istemiyorum.Sizin söylediğiniz klasik kurtuluş savaşında savaşma durumlarından benimde haberim var.Hatta zararlı cemiyetlerden biri olan Kürt Teali cemiyetini İngilizlerin kurduğunu falan da biliyorum.Kürt olup savaşan kişiler olduğu gibi, kurtuluş savaşında Ermeni olup milli mücadelede savaşanlar da vardı, Rum olup Pontusçulara karşı duranlarda oldu.Zamanının çok geniş coğrafyasından bahsediyoruz.

Türkiye Cumhuriyeti’nde konuşma dili Türkçe’dir.Kendi aralarında Kürt olan Kürtçe, laz olan Lazca, Ermeni olan Ermenice, Arap olan Arapça, Çerkes olan Çerkesçe konuşabilir.Buna kimse Türkiye Cumhuriyeti’nde karışmaz.Çünkü biz harman olmuş bir milletiz.Etrafında anne-babası farklı ırktan olan bir sürü kişi vardır muhtemelen.

Ancak şuna karşıyım.Bir toplumsal veya kamusal alanda Türkiye Cumhuriyeti’nde yaşayan bir birey farklı dilde konuşup derdini Türkçe dışında anlatmamalı.Ortamda herkes aynı ırktansa konuşsun ama 2 Kürt 2 Türk’le konuşurken kendi aralarında Kürtçe konuşursa o hiç hoş olmuyor.Hadi Kürt vatandaşları boşverelim onlarla artık biriz.Ya Suriyelileri ne yapacaksınız?

Otobüse binip Erdoğan Erdoğan diyen mi dersiniz, hastaneye gidip Arapça bilen memur olmadığı için tepki gösteren mi dersiniz…Sanki ben Arapça öğrenmek zorundayım.Ülkeyi zaten işgal etmişsiniz, öğreneceksiniz Türkçe ve kendi derdinizi bizim dilimizde bize aktaracaksınız.Beğenmiyorsan da bayramda gittiğin memleketine dön orada kal !

Televizyonda da nasıl ki biri Türk programına çıkıp başka dilde küfürler sayınca engellenip, bipleniyorsa bu olayda böyle anlaşılmalı.

Türkiye'de Kürtler Kürtçe konuşmakta daha fazla zorlanıyorlar. İki Kürt'ün kürtçe ile anlaşması için aynı yöreden olması gerektiğini lisede anlayarak olaya muvaffak oldumu da söyleyeyim. Türkçe Türkiye'de birleştirici bir unsurdur. Okumanızı tavsiye ederim. https://www.turkedebiyati.org/dilin-millet-hayatindaki-yeri-ve-onemi/ Kürtçe yaygın dil olsaydı herkes Kürtçe konuşsun derdim ancak Türkiye'de yaygın dil Türkçe. Kürtçe ötekileştirilmiyor, Kürtçe Türkiye'nin bir zenginliğidir ancak ortak dil, ortak kültür, ortak tarih bir milleti birleştiren yegane unsurlardır. Yazınızı değiştirdiğiniz için anlaşılmayabilir ama durum bu.

gerek yok.

Hocam bende bu söylemlerinize karşıyım, ülkede Kürt de var Türk de var. Yani Türk Kürt yoktur demek erkek kadın yoktur demekle aynı. Hiöç kimse soyunu inkar edemez. Türkiye vatandaşı hepsi evet ama Suriyeliler de vatandaşlık alınca onlar da Türkiye vatandaşı oluyor. Onların da bu ülkede hakkı var o zaman sizin mantıkla. Kurtuluş savaşında Ermeniler adam olup bizi satmayıp bizimle savaşsaydı onların da hakkı olurdu ama biz Kürtlerle, Lazlarla, Çerkezlerle beraber savaşıp aldık düşmanın elinden bu vatanı. Onun için Kürt de var Türk de Laz da Çerkez de. Önemli olan Bu vatanı Kürt'üm deyip böldürmemek. Türk'üm deyip dışlamamak.

Bende Didem hanımın açıklamasına güveniyorum, sözlerinin objektifliğine güvendiğim için yanlış anlaşıldığını düşündüm hocam, yanlış anlaşılmaya müsaade etmeyecek şekilde söylemesi lazımdı, karıştırmak isteyenlerin ekmeğine yağ sürüyor bu laflar,

Sunucu gündeme gelmeye çalışmış olabilir. Gerçekten böyle bir ayrımcı dil kullanmamış olmasını dilerim. Türk Kürt yoktur bu ülkede. Türkiye vatandaşları ile Suriyeliler olabilir. Eğer Suriye dilinde konuşamazsın deseydi iyi olurdu ama Kürtçeye karışmaması gerekirdi

sunucunun twitter adresindeki açıklamasını yeni gördüm hocam, kendisi "doğu dili" ifadesini kullanmadığını söylemiş, sonra videoyu bir kez daha izledim, orada "odülü" gibi doğu dili mi yoksa o dili mi dediği belli olmayan, her iki ifadeye çekilebilecek bir şey söylediğini gördüm. ben -iyi niyet gereği- son tahlilde didem hanım'ın açıklamasına güvendiğim için önceki postta bulunan görüşlerimin bir kısmını sildim.


bu işleri kaşımak isteyenler var, ne olursa olsun onlara bir anlık bile fırsat vermemek için her zaman daha fazla dikkatli olmamız gerekiyor. sunucunun istemeden bile olsa bu işleri kaşımak isteyenlere fırsat verdiği için hala çok az da olsa hatalı olduğunu düşünüyorum.

Bu ulkede yıllarca ıc ıce yasamıs ıkı ırkız aslında turk kurt problemı yoktur. Anadıllerınde ıstedıklerı gıbı konusabılıyorlar o kadar haın olmasına ragmen vatanseverlerıde cok fazla olan kısılerdendır kurtler. Istıklal savasında da en cok asker gonderenlerden olmusturlar bugun otekılestırmeler yok ulkede ıstedıklerı gıbı yasayabılıyorlar. Ben sunucuya hak verdım olayı ogrenınce olayın kurtlerı asagılama gıbı nıyetı yok

Sunucunun niyetinin kötü olmadığını düşünüyorum bende, keşke böyle bir açıklamayı televizyonda genelleyip kullanmasaydı, mesela kötü söz kullanıyorsunuz yayından alalım deseydi daha basit bir açıklama olurdu, tepki de çekmezdi, ama yanlış bir söz yüzünden olay farklı anlaşıldı,

video kesme-kırpma işlerinin, olayları ne kadar değiştirdiğini bir kez daha görmüş olduk. bu konudan önce izlediğim videolarda ilk 10 saniyeyi görmemiştim ve bu yüzden sunucunun daha büyük bir hata yapmış olduğunu düşünüyordum; evet, hala hatalı olduğunu düşünüyorum. :)

-bu paragraf silindi-

yine de sunucunun saf bir kötülük içinde olduğunu düşünmüyorum çünkü canlı yayınlarda ve özellikle böylesi -kusura bakmayın ama- saçma programlarda yaşanabilecek sıradan şeylerden bahsediyoruz.

Tamamen doğru bir olay sadece tepkisi ağır.

Sen bir canlı yayında sunucunun bilmediği bir lisanda ve halkın çoğunluğunun bilmediği bir lisanı kullanırsan olacağı bu.

Şahsen biz fındık mahsülü için her yıl işçi alırız işçiler kürtçe kendi aralarında konuşmasını kesinlikle istemem ve sevmem. Olayın kürtçe olması veya hangi dil olduğunun önemi yok ortamda konuşulan dili bilmeyen varsa bu sıkıntıdır.

Birde şimdi seçim geliyor bombalar, kürt türk çatışması, iç karışıklılık vb birçok olayı bir önceki seçimlerde gördüğümüz gibi bu seçimdee göreceğiz.

Şu Türk-Kürt olayını ısıtıp ısıtıp tekrar ortaya koyuyorlar bir şekilde. Artık bilinçli yapıldığından emin gibiyim.

Ne zaman Türk-Kürt-Alevi-Çerkes-Trabzonlu-Almancı vs. gibi ayrımlardan sıyrılırsak ancak o zaman adam olabiliriz millet olarak. Bir türlü aşamıyoruz şu konuyu. Ne yazık ki Kürt kökenli olanlarda bu anlamda hem kandırılıyor, hem de mağdur ediliyorlar.

Üst kimlik, alt kimlik olayı diye yapı vardır. Ve bizim hepimizin en üst kimliğinin Türkiye Cumhuriyeti vatandaşlığı olduğunun farkına varamıyoruz. Kökeni ne olursa olsun, herkesin bu üst kimlikte bir araya gelmesi ve önce bir-birlik olmayı öğrenmesi ŞART!

Televizyon programı olayına gelince. Ben 2019 yılının başında İtalya seyahatim sırasında mesela bu konuyla ilgili bana fikir verebilecek bir takım şeylere rastladım. Bazı turist akını olan dükkanlarda çalışanlar resmen multi-language çalışıyor. Yani çalışanlar insanları takip ederek hangi dili konuştuklarını bilerek onlarla iletişime geçiyorlar. Genelde yemekle ilgili konularda al-götür çalışan bir dükkanda aldığım tatlıdan sonra -siparişi İngilizce verdikten sonra- çalışanın bana "Türkçe" "kaşık istermisin?" diye sorması şaşırtmıştı. Yani adam kendi ülkesinde bize jest yapıyor. Bizde ise Türkçe bilen "Türk vatandaşı" programda başka dilde konuşmayı seçiyor. Bu insanlar ne yazık ki Türk vatandaşı olarak kendilerini kodlamamış, bu bilince girememiş insanlar. Ayrım yapılmaya devam edildikçe böyle çok ayrım görürüz. Yoksa benim kürtçe konuşulmasına, öğrenilmesine tepkim yok. Bu ülke içerisinde bir çok dil konuşuluyor. Ama Türkçe bilen ve vatandaş olma bilincine sahip insan, rasyonel insan bunu yapmaz.

Şov tv'de yayınlanan bir "şov" programı olduğu için şov yapmasını normal karşıladım. Usturuplu bir program olsa böyle bir dil kullanmazdı. Maalesef ne reyting getirirse ona göre hareket ediyorlar. Eskiden biraz daha ciddi sayılacak düzeyde habercilik yapanların bu varoşluğa düşmelerine ise anlam veremiyorum.
Yaşananlarla ilgili burada açıklama yapmış meraklısına: https://twitter.com/arslandidem/status/1430406803351908353

Sizin gibi düşünen kişilerin şu konudaki görüşlerini merak ediyorum şu sorularıma cevap verirseniz çok sevinirim.

1)Aynı programa İngilizce konuşan kişiler çıktığında niye tepki göstermediniz?

2)Ulusal kanallarda İngilizce ya da yabancı dilde konuşan kişilere niye tepki göstermiyorsunuz?

3)Futbol maçları sonunda yayıncı kuruluşa röportaj veren yabancı oyuncular hakkında ne düşünüyorsunuz?

4)Devlet kurumlarının tabelalarından T.C ibaresi kaldırıldığında somut olarak bir eylemde bulundunuz mu?

Bu 4 soruya ayrı ayrı cevap verebilirseniz çok sevinirim burada amacım sizi yargılamak yanlış düşünüyorsunuz demek değil sadece soruların cevabını merak ediyorum.

siktir lan orospu kurtce kufur etti.

AYRICA BURASI T.C. .ulusal kanala baglanıyorsan sıke sıke TÜRKÇE konusacaksın.anadilimiz türkçe baglanılan tv kanalı türkçe yayın yapan kanal.sen ne dıyorsun sıkerım ırkcılıgını.ırkcılıkca ırclık amk yerınde .yeterın amk









bugunde canlı yayında her hangi bir özür dilemedi helal olsun ablama.,
burası T.C. ANADİL TÜRKÇE. ulusal kanalda kürtçe konuşamazsın adamı boyle göt ederler yüreklı kadın vesselam ...
birde küfür etti sanırsam hem kızlarını orospu yapmıs hemde hakaret edıyor amk karısı zaten uyuzluktu..
not : eşim seyredıyordu denk geldım  Grin Grin

Tabi hocam istediği yerde istediğini konuşur kesinlikle katılıyorum hocam ama orada televizyonda çıkıp ikinci kanaldan konuşup sövmeye gelince hiç doğru değil ben Didem hanımın söylediklerinin yüzde 100 arkasındayım

Hadi küfür etmesini falan geçtim diyelim. Yahu sen bir Türk televizyon kanalına çıkıyorsun. Amacın özellikle yabancı dilde konuşmak olmadığı sürece çıktığın kanalın ülkesinde konuşulan dili konuşmak durumundasın. Kim bilir neler saydıracaksın ama çoğunluk seni anlamayacak. Didem Arslan Türkçe konuşması gerektiğine ve anlamadıklarına da değinerek iyi yapmış. Kendisi de orada küfür ettiğini anlamasa belki de öyle kalacaktı o durum.

Ulusal kanala çıkmış birisinin Türkçe konuşması gerekiyor. Çünkü onu izleyenler Türksat uydusunda bulunan Türk kanalını izliyor. Türkçe konuşmayacaksa neden TV kanalına çıkmış Derdini anlatmak istiyorsa herkese ulaşması için Türkçe konuşmalı. Yoksa istediği yerde istediği gibi konuşur. Kimse karışamaz.

Türkçe sunulan ve icerigi Türkce giden bir programa baglaniyorsqn vede Türkçe konusabiliyorsan ve inatla kürtçe konuşuyorsan sucu kendinde aramalisin . Ben bunun hicbiryerinde irkçilik vs gormuyorum . Ne dedigini izleyici anlamiyor sunucu da anlamiyor ne demeye inat edip kürtce konusuyorsun. Ailenle akrabalarinla yasadigin cevrede hangi dilde konuştuguna karişan mi var hayir . Ozaman birtakim seylere uymak durumundasin .

Aslında videoyu izlediğimde aslında neden Didem Arslan'ın böyle bir söylemde bulunduğunu rahatlıkla anlayabiliyorum. Tabi videonun öncesi de olsa daha iyi olurdu da. Belli ki hattaki kişi Kürtçe küfür falan etmiş ve o da durumu anlayınca araya girmek istemiş. O yüzden ırkçılık demek ağır olur diye düşünüyorum. Valla şu ana kadar ne ırkçılıklar gördüm bundan bambaşka bir kafadaydı. 

Irkçılık mı  hocam sen ırkçılığı kayırmacılığı adam tutmanın kralını gel güneydoğu Anadolu’da gör yerli bir aileye 1000 liraya verilen bir daire batıdan gelen bir memura veya buralı olmayan birine 1500 den aşağı verilmiyor aynı ev yüzde 50 daha pahalıya veriliyor adam ondan 1000 almaya razı ayrıca burada Türkçe konuşamazsınız diyenleri bile gördüğüm için sadece gülüyorum

Burası Türkiye cumhuriyeti Türkçe konuşun demek bariz şekilde agresiftir hatta ırkçılık dahi sayılabilir. Türkiye'de Türkçe konuşulur diye yazılı bir kural söz konusu değil. Yani İngilizce de Kürtçe de Arapça da Fransızca da konuşulabilir. Milliyetçilik yapacağım derken saçmalamış hanımefendi.

Hocam büyütülecek bir olay bile değil bu ülkede Kürtçe konuşmayın cümlesini cımbızla çekip Kürtlere karşı algı varmış gibi konuşmayı çok seven bir grup var orada kadının söylediği şey zaten açık anlamak isteyen anlar anlamak istemeyen nasıl isterse öyle anlar ayrıca şu an güneydoğu Anadolu’da olduğum için şöyle söyleyeyim en basitinden pazar alışverişinde bile Kürtçe konuşana 2 liradan verilen bir ürün diksiyonu düzgün bir Türkçe ile sorulunca 3-4 liraya çıkıyor o yüzden kimse boşuna demogoji yapmasın asıl onlar Türklere karşı, Türkçe konuşanlara karşı tavırlı davranıyorlar

Anladığım kadarıyla kadın kalkıp Kürtçe küfür ediyor. Sonrasında da Didem Arslan Yılmaz ise kendisinin de Kürtçe'yi az biraz bildiğini belirtmeye çalışarak böyle bir uyarıda bulunuyor. Yani ben ırkçılık falan yapma amaçlı olduğuna inanmıyorum. Canlı yayında hangi dilde olursa olsun küfür edilmesine de sunucu tabi ki müsaade etmeyecektir. O yüzden ben bu olay özelinde bir sorun göremedim.

Kadın muhtemelen kürtçe küfür etti. Didem Arslan az çok bende kürtçe bilirim diyerek kadının hakaret ve küfür ettiğini ima etti. Yoksa bu kürtlere ve kürtçeye hakaret olarak algılanmamalı.

Burası Türkiye evet ama burada yaşayan Kürt kardeşlerimiz de var. İsteyen istediği dili konuşabilir ama benim anladığım kadarıyla canlı yayında bu olay oldu ve o esnada Kürtçe konuşunca ( ingilizce Rusça da olsa fark etmez) izleyenler ne denilmek istendiğini anlamaz. Bu yönden sıkıntılı bir durum olmuş. Yoksa isteyen istediği dili konuşsun istediği gibi giyinsin yesin içsin kimse karışmamalı.

Türkçe bilmesine rağmen televizyondaki akrabalarına "Kürtçe hakaret ettiği" iddia edilen terbiyesiz bi Kürt'ün hattan alınma olayı.

Didem Arslan Yılmaz'ın kullandığı dili ben de tasvip etmiyorum. Böyle bir ifade şekli biraz ırkçılık yapar gibi olmuş. Sonradan çevirmeye çalışsa da ilk söylediği sözlerle içinden geçeni belli etmiş. Onun yerine düzgün bir dille bunun Türkçe bir program olduğu için Türkçe kullanmasını rica etse ortada hiçbir sorun olmazmış. Belli ortamlarda herkes nasıl konuşmasını gerektiğini bilmeli aslında. Ancak telefona bağlanan kişiye de yargısız infaz yapmak istemiyorum. Belki de alışkanlıktan dalgınlıkla öyle konuşmaya başladı.

Anladığım kadarıyla videodan önceki kısımda telefonla bağlanan kişi kürtçe olarak hakaretvari cümleler kurduğu için Didem hanımın birazcık sinirleri yerinden oynamış ve bu noktada birazcık agresif bir tutum sergilemiş. Bu agresif durumuda bulunulan ortamın sahibi gibi gördüğünden sergilemiş olabilir. Gelelim bir diğer noktaya Didem hanımın bağlanan kişiden Türkçe olarak konuşmasını istemesini haklı buluyorum keza kürtçe kullanarak çok ağır hakaretlerde bulunabilirdi veya şu aralar afk olmayan Rtük'ten cezai işlem yaptırttıracak cümleler sarfedebilirdi. Kürtçeyi kullanmayın demiyoruz evinizde ailenizle efendime söyleyeyim kürtçe bilenlerin yanında konuşun ancak konuşmanız bir Türk'ün olduğu noktada onu da etkiliyorsa Türkçe konuşun kardeşim.

Sunucu Didem Arslan Yımaz dün yayınlanan bir programında, yayına telefonla bağlanarak Kürtçe konuşan bir kadını aert bir dille uyararak "Burası Türkiye Cumhuriyeti burada Türkçe  Konuşun" diye uyardı.

Açıkçası üslup sert. Bu durumu Sunucunun iç dünyasındaki Kürt karşıtlığının bir yansıması olarak düşünüyorum. Yoksa rahatsız olmayan birisi o cümleleri kullanmaz. Kendisi de sert konuşmasının farkında olacak ki konulmasının sonunda "Kürtçe bilsek anlayacağız da" diyerek durumu düzeltmek istedi ancak olan olmuştu. Yani ağzından "Burası Türkiye Cumhuriyeti Burada Türkçe konuşun" cümlesi çıkmıştı.

Yorumum:

Kesinlikle ve kesinlikle Türk'lerin yoğun olduğu ortamda eğer Türkçe biliyorlarsa Kürtlerin Kürtçe konuşmasına karşıyım. Çünkü bu bana biraz toplulukta kendi aralarında fısıldaşan insanlar gibi geliyor. Asla Kürt düşmanı değilim, Kürtleri Türkleri ülkemizde akciğerin sağ ve sol bölümleri olarak görürüm. Eğer ki ülkemizin ana dili Türkçe ise Türkçe konuşulması, Türkçe eğitim ve Türkçe yazışmaların dışında dil kullanılmaması şart. Diğer diller bizi birbirimizden koparır. Düşünsenenize ülke çöplük gibi 10 farklı yerden 10 ayrı ses geliyor. Ülkemize gelen Suriyelilerin ve Afganların da bu dile adapte edilmesi ve bu dilin öğretilmesini de önemsiyorum.

Kürtçe müziğe karşı değilim, Kürtçe kitaplar çıkmasına karşı değilim, Kürtçe televizyona karşı değilim ancak Kürtçe eğitim ve Kürtçe tabela ve yazışmalara (Arapça da dahil) karşıyım.

Bir milleti bütünleştiren unsur dildir, bayraktır, ortak kültürdür. Eğer siz bunun birini bozarsanız Vatanı parçalamış olursunuz.

Didem Arslan belki kötü niyetli olmayabilir ancak bir sunucu isen asla  çok dikkat etmeli cümlelerine. Ben dikkat etmeyebilirim, sen etmeyebilirsin ama o cümlelerine dikkat etmeli. Telefona bağlanan kişi de sanırım oradakilerle genelde Kürtçe konuştuğu için Kürtçe konuştu, onun da art niyeti olduğunu sanmıyorum. Ancak güzel bir üslupla Biz anlayamıyoruz Türkçe konuşursanız sevinirim şeklinde özet geçebilirdi. Kürtçe konuşan kadını da Yayından alması sosyal medyadaki gibi Kürtçe konuştuğu için değil, Kürtçe küfür içindi.

Sosyal medyada İngilizce konuşulsa hemen çevirirsiniz, bunu neden çevirmiyorsunuz gibi cümleler kurulmuş. Buna da karşıyım. İngilizce bilen birisi Türkçe bilse ona da denir aynısı. Sapla samanı karıştırmamalı

https://youtu.be/vo1u6Q5cqhI