hepimiz bir şeylere takıntılı hale gelebiliyoruz. kimi çikolatayı bırakamıyor, kimi sigarayı. peki, çikolata bağımlılığı ile sigara bağımlılığı gerçekten bu kadar farklı mı? aslında çikolata da, şeker ve kafein gibi maddelerle bizi kendine çekiyor ama toplumda çikolata yemek “masum” görülüyor. oysa, her gün çikolata yemeye ihtiyaç duyan birinin durumu da bir çeşit bağımlılık değil mi?
bu noktada toplumun farklı bağımlılık türlerine yaklaşımı bayağı ilginç. mesela sigara içen birine hemen “zararlı alışkanlık” etiketi yapıştırılırken, çikolatayı fazla tüketen biri aynı şekilde yargılanmaz. sanki bazı bağımlılıklar daha “normal” kabul ediliyor, bazıları ise kabul edilmez hale geliyor. ama ikisi de sonuçta hayatımızda bizi belli bir davranışa iten bir güç yaratıyor.
asıl soru da burada ortaya çıkıyor: neden bazı bağımlılıklar daha kabul edilebilirken, bazıları hemen eleştiriliyor? toplumun çifte standardı biraz burada kendini gösteriyor sanki. belki de bu, kültürel normlardan, medyadan ve toplumda yaygın olan değerlerden kaynaklanıyor. sosyal medya bağımlılığı mesela... son yıllarda ne kadar yaygınlaştı ve insanları ekran başına esir ediyor, ama sigara ya da alkol gibi “kötü alışkanlık” olarak görülmüyor.
-
(burada bir parantez açmak istiyorum. bu sadece bağımlılıklarla da ilgili değil. tuttuğumuz bir takımın faul pozisyonundan ülkeyi sallayan bir olaya kadar asla bir şeye tarafsız bakamıyoruz. malesef empati duygusu ile de alakalı. kendimizi tatmin edecek şekilde olaylara yaklaşıyoruz. olayların "doz"u bizim için çok fazla şey değiştirmeli mi? kötü az da olsa kötü mü oluyor yine?
sanırım bizim beynimiz, yine kendini iyi hissettirecek şekilde çalışmaya ayarlı.
bağımlılık gibi spesifik bir örneği bir metafor olarak düşünebilirsiniz. (metafor bu anlamda mı kullanılıyordu
, umarım öyledir.) burada amacım suçun üzerine gitmesini istemediğimiz birisi hakkında göz yumduğumuz bir olaya, pek de umursamadığımız birisi sebep olduğunda tepkimizin değişmesi. tabii ki bunu normal karşılıyoruz, ama normal olmalı mı?
)-
demek istediğim, "bağımlılık" konusunda (veya daha toplumsal konularda) gerçekten bir farkındalık yaratacaksak, tüm bağımlılıklara aynı mesafeden bakmalıyız. hangi bağımlılıklar normal sayılıyor, hangileri eleştiriliyor... bunu sorgulamak, belki de bizi toplumsal çifte standartlarımızla yüzleşmeye götürebilir.