Author

Topic: Corona Virüs - Nelere dikkat etmeliyiz? (Read 495 times)

hero member
Activity: 1918
Merit: 795
April 08, 2020, 03:28:54 AM
#12
@wolwoo

Kaygı bozukluğu ve Anksiyete elbette topumun başlıca sorunu ama şöyle bir gerçek var kendimiz için korkmuyorsak bile evimizdeki aile büyüklerimiz için edişe edebileceğimiz bir dönem.. evinizde sizin için değerli bir büyüğünüz yoksa veya ailenizden birini sevmiyorsanız elbette önemsemeyin geçin sizlere çok fazla etki edecek bir virüs değil ama ailesini seven ve kıymetli bir büyüğü olan birinin tedbir alması ve kaygılanması çok çok normal.  yine bir iki alıntı ben sana yapayım hem sana hatırlatma olsun hem diğer arkadaşlar bilmiyorsa öğrenir Smiley Sevgiler.

''Tedbir bizden tevekkül Allah'tan''

''Eşeğini sağlam kazığa bağla, sonra Allah'a ısmarla''

hero member
Activity: 1204
Merit: 630
Artık bu Corona mevzuunun insanlarda bıkkınlık yaratmaya başladığını düşünüyorum. Bence dikkat edilmesi en önemli husus bu. kapanan dükkanlar, eve kapanmalar, alışveriş zorlukları, karşılıklı iletişim kuramama gibi konular bizim insanımıza iyi gelmiyor. Başlangıçta kısıtlanmayı sevmeyen bir yapımız var.
Bu nedenle bizleri oyalayacak bir şeyler olmalı ki ben henüz göremiyorum.

Haber programları, magazin programları bile artık bunlardan bahsediyor, sıkıldık artık ya bulsunlar şunun çözümünü...
member
Activity: 714
Merit: 82
Dr Mehmet öz den yorum
Yıllardır doğru düzgün girmediğim facebooka bu virüs yüzünden girip bir şeyler yazayım istedim çünkü neredeyse 15 ocaktan bu yana, yani 2 aydır bu hastalık üzerine bilimsel makaleler de dahil çok fazla okuma yaptım.

Öncelikle şunu belirtmekte fayda var. Bu virüsten kaçış yok arkadaşlar. İstisnasız hepimiz yakalanacağız. Ama ne kadar geç yakalanırsak o kadar iyi, bunu en sonda açacağım. Aynen grip virüsünde olduğu gibi önümüzdeki yıllar, on yıllar boyunca bu virüsle yaşamayı öğreneceğiz. Emin olun bu kesin. Şu an alınan karantina, tatil, izin vb önlemlerinin tamamı virüsün yayılma hızını yavaşlatıp, sağlık sektörünün çökmemesini sağlamak üzere alınıyor.

Çok hızlı yayılımda hastanelerin yoğun bakım üniteleri çıkmaza giriyor ve bilamecbur İtalya örneğinde olduğu gibi hangi hastanın yaşayacağına, hangisinin öleceğine karar verilmesi gereken berbat bir durum ortaya çıkıyor.

Virüs dediğimiz şeyler aslında öldürücü, şeytani birer düşman değiller. Onlar da aynen bizim gibi üzerinde konuşlandıkları alan sayesinde yaşayan canlılar. Zaten genelde hayvanlardan bize geçiyorlar ve evet, hayvanları genelde öldürmüyorlar. Çünkü kendileri de yaşamak için üzerinde yaşadıkları canlılara muhtaçlar. Yüzyıllardır hayvanlarla beraber yaşamaya alışmışlar.

E peki biz neden ölüyoruz? Çünkü birbirimizi tanımıyoruz. Virüs kendini hala hayvan vücudunda zannediyor. Yeni yerleştiği konağın şartlarını henüz bilmiyor. Belli bir süre geçtikten sonra hem bizler onlara bağışıklık kazanacağız hem de onlar kendi sonsuz yaşamları için mutasyona uğrayacaklar. Böylece beraber yaşamaya alışacağız.

Mesela aranızda herpes labialis adlı virüsü duyan oldu mu hiç? Duymadınız ama kendisi dünyanın en yaygın virüslerinden birisi ve bir kere vücudumuza girdikten sonra biz ölene kadar vücuttan atılamıyorlar. Peki ne yapıyor bu virüs? Dudağınızda uçuk çıkarıyor. O kadar işte. Bizi öldürmüyor çünkü biz ölürsek kendisi de yaşayamıyor.

Grip virüsü de hemen hemen öyle. Öldürücülük oranı %0.1 civarı ve genelde zaten vücudunda kronik sorun olanları öldürüyor. Her sene ve her sene dünyada yarım milyar insan grip virüsüne yakalanıyor. Bu şekilde birlikte yaşamaya alıştığımız tonla virüs var. Corona virüsler (sars, mers vb) ile de yaşamaya alışacağız (tabii mers ile belki 1000 yıl sonra).

Sadede gelirsem, dediğim gibi hepimiz bu virüse yakalanacağız. Hatta belki birçoğumuz yakalandı bile ama fark etmedi. Ve hatta hastalığı da atlattı. Vücudu virüsle yaşamaya çoktan alıştı ya da virüs o vücutta yaşayamadı ve başka konaklara geçti. Bu konuda en güzel örnek Diamond Princess gemisi. Gemideki 3700 kişinin 700'ünde test pozitif çıkmış. Ama bu 700 kişinin 350'si hastalığı hissetmemiş bile. Ve hala da çok sağlıklılar. Yatak döşek yatmıyorlar. Ki yaş ortalamaları da baya yüksek.

Peki neden böyle? Çünkü o 350 kişinin bağışıklık sistemi çok güçlü. Yani bu hastalıkta en önemli şey bağışıklık sistemi. Aramızda bağışıklığı iyi olanlar, spor yapanlar, doğru besinleri alanlar, sigara içmeyenler vb. bu hastalığı belki hissetmeyecek bile. Belki hafif bir grip gibi atlatıp hayatlarına devam edecekler.

Ne yapmak gerekiyor? Öncelik vücut direnci. Spor ve hareket. Sonrası beslenme. Özellikle meyve sebzeler ile daha spesifik şeyler, mesela sarımsak, yoğurt, kefir, yeşil çay vb. Sonrası ise besin takviyeleri. Özellikle c vitamini, çinko, beta glukanlar (1.3 ve 1.6) ve kara mürver ekstresi. Meyve sebzeler ve takviyeler eğer kendinize de dikkat ederseniz bu kışı atlatmanızı sağlayabilir. Çünkü bağışıklık sistemini çok dirençli hale getiriyorlar.

Dediğim gibi, bu virüsle yaşamaya alışın. Önümüzdeki yıllarda, hatta belki aylar ya da haftalarda mutasyona da uğrayacak, ya daha ölümcül olacak, ki kendi de kaybeder, bu yüzden bunu düşük olasılık görüyorum, ya da o da bizimle yaşamayı öğrenecek. Aşısı bulunsa bile mutasyona her uğradığında aşı işlevini kaybedecek. Grip aşıları da öyledir. Sizi sadece geçmiş senelerin grip virüslerinden korur. Yenilerinden değil. Yani tam koruma sağlamaz. Tam koruma her zaman için bağışıklık sisteminizdir.

Fakat dediğim gibi virüsün canlılığını d
evam ettirebilmesi için bulunduğu konağı öldürmemesi ve başka konaklara geçebilmesi gerekiyor. Bunun için de mecburen mutasyona uğramak zorunda. Mutasyon dediğimiz şey ise nesille alakalı ve virüsler çok hızlı üreyip öldükleri için bizlerde yıllar alan nesil değişimi onlarda saatler alabiliyor. Bu sayede çok hızlı mutasyon geçiriyorlar. Ve büyük bir olasılık süre geçtikçe virüs bulaştığı kişiyi öldürmeyecek şekilde mutasyon geçirecek. Yani bu virüsü ne kadar geç kaparsanız tehlikesi o kadar az olacak.

Evet, hepimize uğrayacak bu virüs ama ne kadar geç uğrarsa o denli şanslı olacağız. Bu yüzden olabildiğince evden çıkmamak, hijyene dikkat etmek, gerekli şekilde beslenmek, hareket etmek ve gerekli takviyeleri almak gerekiyor. Bunları yapanlar emin olun hepimizden uzun yaşayacak.

Özet
1- Kendinizi karantinaya alın. Virüsle en geç temas edenler en şanslıları olacak
2- Hijyen. Olabildiğince temizliğe dikkat edin.
3- Meyve sebze yiyin.
4- Bağışıklığa iyi gelen sarımsak, kefir, yoğurt gibi besinler tüketin.
5- Bağışıklığa çok iyi gelen besin takviyeleri ve vitaminler alın. Örnek: beta glukanlar, c vitamini, çinko, kara mürver ekstresi vb.
6- Hareket edin ve evinizde spor yapın.
7- Sigarayı bırakın.
8- Bol su için.
hero member
Activity: 1918
Merit: 795
March 22, 2020, 06:09:45 PM
#9
Blacknavy, PHI1618 teşekkürler.

Önümüzdeki iki haftalık süreçin bugünlerde içeri girmeyen ve hala toplu gezen insanlar sebebiyle zorlu geçeceğini düşünüyorum. bugün günlük yapılan test sonuçları 1700 civarına geriledi umarım daha fazla vaka olmadan bir şekilde sıyrılırız ama olayların kötüye gitme ihtimalini düşünerek bir iki önlem daha yazmak isterim.

- Migros sanalmarket biraz gecikmeli bile olsa çalışıyor ancak kapıda ödeme sistemini iptal ettiler bunun yerine kapıya bırak seçeneği var ama öncesinde kredi kartınızla online şekilde ödeme yapmanız gerekiyor. alışveriş poşetlerinizi kapınıza bırakıyor ve araç içerisinden sizi telefonla bilgilendirerek poşetlerinizi almanızı bekliyorlar.
- Damacana su geldiğinde üzerini silmeye çalışın.. plastik yüzeylerde 2-3 güne kadar yaşayabilen bir virüs olduğu kanıtlandı. damacana dışını silin ve pompayı kendiniz takın.
- Apartmanda yaşıyorsanız eğer dış kapı tokmakları, kapı otomatikleri ve posta kutusunuzu açıp kapadıktan sonra ellerinizi temizleyin.


Umarım size ve ailenize sıkıntı olmadan bu iş son bulur. bu konuya başka post atmayacağım bu postu düzenleyerek yine sağdan soldan duyduğum önlemleri sıralayacağım.
legendary
Activity: 1554
Merit: 1334
March 20, 2020, 01:50:57 AM
#8
Herkes yakalanmamaktan bahsetmiş ancak; peki ya yakalanırsak? Avrupalı birçok bilindik isim bunun toplumun büyük bir bölümüne yayılacağını söylüyor ve Türkiye'de karantina uygulayabilecek ekonomi kesinlikle yok. Yani iş sektörünün durmasına asla izin vermezler, insanlar ölse bile.

CTRL + F = uyku
sonuç; 0


Spora giderken gerek kas yenilenmesi, acı dinmesi gerekse mutluluk ve hormon arttırımının (hatta psikolojik düzelme bile oluyor/iyi hissetme vb.) 1e1 uyku ile ilgili olduğunu fark etmiştim. Şu virüs muhabbeti çıktığından beri erken uyuyorum. Bence en kral yöntem bu. Bunun dışında makrolarını düzgün alana birine virüs mirüs işlemez. vericeksin karb prot yağı, vuracaksın su ile kırbacı, atacaksın ağzına ZMAyı, 11'de yorganın içine giriceksin sabah bi kalkıcaksın seyyid battal gazi gibi. gireceksin 5.5metrelik mezara klfdhmfsdg. çok küçükken eskişehir'de battal gazi'nin kulliyesine gitmiştim, 5.5 metre tabutu vardı aklım çıkmıştı Grin

sonuç olarak; beslenme + uyku çoookk ama çoook önemli.. bu nedenle makarna değil. mercimek ve bakliyat alınmalı Smiley.
Katılıyorum.
Beslenme+uyku zaten bağışıklık sisteminin temeli gibi bir şey. Uyku halinde vücut kendisini yeniliyor, bütün sistemler eksiklerini tamamlamaya çalışıyor. Bunu bir de dengeli beslenme ile desteklersek sorunsuz atlatırız. Elbette genetik faktörler de var. Genetik insanoğlunun en önemli handikapı.
Yiyip yiyip kilo almayanlar vardır, su içse yarayanlar vardır. Kendine çok dikkat eden bu hastalığı kapabilir, umursamayana bir şey olmayabilir. Şans faktörü de yüksek etken.
İşi şansa bırakmadan tedbirimizi alırsak en az sorunla atlatırız bu süreci. Biz derken tüm insanlıktan bahsediyorum. Tüm insanlık adına konuşma yetkisini de kendimde nasıl buluyorsam Tongue
legendary
Activity: 1218
Merit: 1291
March 20, 2020, 01:04:57 AM
#7
Herkes yakalanmamaktan bahsetmiş ancak; peki ya yakalanırsak? Avrupalı birçok bilindik isim bunun toplumun büyük bir bölümüne yayılacağını söylüyor ve Türkiye'de karantina uygulayabilecek ekonomi kesinlikle yok. Yani iş sektörünün durmasına asla izin vermezler, insanlar ölse bile.

CTRL + F = uyku
sonuç; 0


Spora giderken gerek kas yenilenmesi, acı dinmesi gerekse mutluluk ve hormon arttırımının (hatta psikolojik düzelme bile oluyor/iyi hissetme vb.) 1e1 uyku ile ilgili olduğunu fark etmiştim. Şu virüs muhabbeti çıktığından beri erken uyuyorum. Bence en kral yöntem bu. Bunun dışında makrolarını düzgün alana birine virüs mirüs işlemez. vericeksin karb prot yağı, vuracaksın su ile kırbacı, atacaksın ağzına ZMAyı, 11'de yorganın içine giriceksin sabah bi kalkıcaksın seyyid battal gazi gibi. gireceksin 5.5metrelik mezara klfdhmfsdg. çok küçükken eskişehir'de battal gazi'nin kulliyesine gitmiştim, 5.5 metre tabutu vardı aklım çıkmıştı Grin

sonuç olarak; beslenme + uyku çoookk ama çoook önemli.. bu nedenle makarna değil. mercimek ve bakliyat alınmalı Smiley.
hero member
Activity: 1918
Merit: 795
March 19, 2020, 04:49:21 AM
#6
Arkadaşlar konu haricindeki espri, görüş, komplo teorilerini ve diğer konuları lütfen aşağıdaki konulardan yapın.

https://bitcointalksearch.org/topic/coronavirus-anlk-takip-5227883
https://bitcointalksearch.org/topic/cin-de-virus-salgn-belirtiler-5219956

- Eve gelen market poşetlerini bir torba içerisine doldurun ve uzun bir süre kullanmayın veya poşetleri sabunlu su ile silebilirsiniz.
- Bilgisayar, cep telefonu, tablet ve diğer cihazların nasıl silineceği hakkında internet üzerinden detaylı araştırma yapın. ben elimdeki dezenfektanı(dermosept) peçete üzerine döküp ekranını siliyorum. yine telefonunuza zarar gelmemesi için uygun temizleme işlemlerini internetten öğrenin.
- Ortak kullanım alanlarında dokunduğunuz yerler. kapı kolları, elektrik anahtarları, fiş uçları
- Evde kişi başına mümkünse 1 adet rulo kağıt havlu olmasını sağlayın eğer bunu sağlayamıyorsanız evdeki herkesin havlusu bu süre içerisinde ayrı olsun ve mutlaka uygun zamanda temizleri ile değişin.
- Masa, sehpa gibi yüzeyleri günlük olarak temizlemeye, dezenfekte etmeye özen gösterin.

@lossnet diğer mesajları silerken yanlışlar yazdığın faydalı mesajı silmişim. kusura bakma seni tekrar yordum :-)
legendary
Activity: 1820
Merit: 1123
March 17, 2020, 02:46:38 PM
#5
Yıllardır alışmış olduğumuz bazı reflekslerimiz, biz onları engellemeye çalışsak bile aniden devreye girebilir: "Dokunmak". Artık bir yere dokunurken "virüs" her an aklımızda olsun. Eğer bunu başaramıyorsak; dışarıda olduğumuzda mümkünse terletmeyen, ince eldivenlerden kullanalım. Tek kullanımlık siyah eldivenler var, yüzlük paketlerde satılıyor. Biraz daha kaliteli ve pahalı olan, yazlık kullanıma uygun olanlarını da görmüştüm alışveriş sitelerinde.

- ATM'leri kullanırken çıplak elle tuşlara basmamaya özen gösterelim. Gün içerisinde yüzlerce kişi dokunuyor o tuşlara.
- Yürüyen merdivenlerdeki bantlara ve asansör düğmelerine de çıplak elle dokunmayalım.
- Evde ortak kullanılan eşyaları ayırmaya çalışalım: el havlusu, bornoz, televizyon kumandası, sabit telefon, bilgisayar...
- Evimizdeki kapı kolları da en fazla bakteri barındıran yerler. Her gün kolonyayla temizlemekte fayda var.
- Ben el sabunu olarak dove kullanıyorum yıllardır. Hem elleri kurutmuyor hem de iyi temizliyor.

Herkese virüssüz, sağlıklı günler diliyorum Smiley

Edit: Konu sahibi tarafından yanlışlıkla silinen ve tarafıma bildirilen yukarıdaki mesajımı, yine konu sahibinin talebi ve izni doğrultusunda tekrar ekleyerek güncelledim. Silinen mesajın tekrar yazılmasının, moderatör tarafından "spam" olarak görülmemesi için bu bilgilendirmeyi yapıyorum.
full member
Activity: 518
Merit: 185
March 17, 2020, 08:42:20 AM
#4
Kendi çapımda aldığım ekstra bir kaç önlem.

- Kredi kartının temassız çekme özelliğini kullanıyorum. kasiyere rica edip kendim okutuyorum kartı.
- Market dolaplarından ekmek almayı bıraktım. Çünkü defalarca elden geçirilmiş oluyor.
- Yatılan nevresim takımı ve yastık yüzü her gün değiştirilmeli. 
- Bulunduğunuz ortamı sürekli olarak havalandırmaya çalışın.
- Yürürken sigara içen insanların dahi arkasından yürümemeye çalışıyorum.
hero member
Activity: 1918
Merit: 795
March 17, 2020, 06:41:41 AM
#3
- Günlük kullandığınız musluk bataryalarını bir kez çamaşır suyu ile silin. Bu ürünü bulabilirseniz kullanın güzel kokar ve bataryalar parlar.
- Dezenfektan, Kolonya, Pürel benzeri ürünlerin kullanımı bir süre sonra ellerinizde tahrişe neden olur mümkün olan en kısa sürede yine ellerinizi yıkayın
- Dezenfektan, Kolonya, Pürel gibi ürünleri sık kullandıkça kapakları üzerinde virüs oluşumu mümkündür bu nedenle günde bir kez alkollü peçete ile silin.
- Plastik eldivenleri kullananlar dikkatli olsun lateks alerjisi ile bu dönemde uğraşmayın eğer bulabiliyorsanız pudralı eldiven kullanın ve plastik eldivenleri iş yerinize veya evinize geldiğinizde çıkarın atın, dönüş yapmanız gerektiğinde yenisini kullanın.
- tv kumandaları, ev anahtarı, çakmak gibi malzemeleri günde bir kez alkol bazlı ürünlerle silin
- marketten aldığınız sigara paketinin jelatinini soyup atın.
- Para alışverişi olduğu zaman ellerinizi bir şekilde dezenfekte edin unutmayın.
 
legendary
Activity: 1918
Merit: 1727
Be A Hope
March 17, 2020, 06:24:29 AM
#2
Faydalı öneriler paylaşmışsın. Tubitak makalesinide indirdim okuyacağım.

Uzman değilim ama yıllardır rafın arkasındaki ürünü alırım hep. Daha taze yeni ürünleri oraya koyarlar. Markette eldiven veya yoksa manav peşetine sarıyorum elimi. Asansör düğmeleri ve kapı kollarına temas etmemeye çalışıyorum. Normalde böyle hassasiyetlerim yoktur. Normalde Mikrop aldıkça bağışıklığız güçlenir derdim. Kayseri komandoda 100 kişi bir arada uyuyor çamurda yuvarlanıyorduk Cheesy fakat normal zamanlarda yaşamıyoruz. İtalya örneği kabak gibi önümüzde. İnsanlar boğularak ölüyor. Ölümlerin en kötüsü boğulmak...

Hastalık yaygınlaşmadan eve stok yaptık. Artık fazla çıkmak yok. Belki bebeleri aşağı hava almaya çıkarırım tenhada. Acil ihtiyaç olursa Getirin kapıya bırak uygulaması var. Mobilden ödeme yapabiliyorsunuz. Bir tık pahalı bazı şeyler ama mecbur kalırsak akılda kalsın.

hero member
Activity: 1918
Merit: 795
March 17, 2020, 06:22:42 AM
#1
Arkadaşlar kişisel olarak önleminizi alıyorsunuzdur ama ben bir iki şey yazayım sizlere.

Tübitak bilim ve teknik üzerinde yayınlanan yazıya göre virüsün yüzeylerde kalma şansı çok fazla. öncelikle çelik ayna denilen yüzeyler, cam yüzeyler, asansör çelik kaplamalarından şu dönemde uzak durmak lazım eğer bu yüzeylere temas etmeniz gerekiyorsa peçete kullanın veya elbisenizin kolunu çekerek dokunun.

Alışveriş yapmanız gerekiyorsa ve alacağınız ürün rafta çoksa eğer en arkasındakileri tercih edin çünkü ön kısımda olanlar genelde okunmak veya ne olduğuna bakmak için elle alınıp tutuluyor. Alışveriş dönüşü uzun süre kullanmayacağınız şeyleri kilere atın ancak kısa dönemde 1-4 gün içerisinde kullanmanız gerekenleri mutlaka kolonya veya dezenfektan ile silin. Bunlar peynir kapları, kola şişeleri, yine sert plastik olan malzemeler ve benzerler. alışveriş poşetlerini ters çevirin ve bu şekilde çöpe atın.

El yıkama konusunda akşam bir profesör çok kaynar suda el yıkamak el gözeneklerini açacağı için virüsün bu gözeneklere girmesi mümkündür. elinizi oda sıcaklığı veya buna yakın bir derecede ılık kıvamda yıkayın. toplamda 20 saniye sürsün diyerek önerdi.. yine elinizin parmak araları ve parmak uçlarını diğer elinizi aya sına sürterek yıkayın. 20 saniye boyunca suyu açık tutmayın 1.5 litre su kaybınız olmasın Smiley

Tuzlu su, sirke virüs temizliği için çok etkili olmadığını tuzlu suyun aksine virüsün yaşayabileceği ortamı sağladığından bahsetti. yine sizin için uygunsa alkol bazlı ağız çalkalama suları ile tüm ağızı gargara yapıp bir iki kez boğazda dolandırmak faydalı olabilir. Güney kore de bir kilise gelen ziyaretçilerin ağzını dezenfekte etmek için tuzlu su basmış ancak tuzlu suyu ağıza bastığı sprey kutusunun ağzını hiç değiştirmedikleri için 46 kişiye virüsü bulaştırmışlar. buradan tuzlu suyun işe yaramadığını anlayabiliriz.
Yine tuzlu su için bir uzman görüşü : https://twitter.com/DrMehmetCeyhan/status/1239863901887639552?s=20

Sirkenin kullanılması gereken alanlar sadece sebze temizliği ve yemek kullanımı olmalı. soyulmuş meyve tüketmeyin steril el ile kendi soyduğunuz meyveyi tüketin. bu dönemde çiğ sebzeleri değil daha çok pişmiş sebzeleri tercih edin.

Virüsten korunmanın en kolay ve kesin yolu el yıkamak ve sosyal ilişkilerinizde kişilerle aranıza 1-1.5 metre mesafe koymak. bu şartlar sağlanırsa kendinize göre önlem almış olursunuz. Virüsün Aerosol etkisi yani spray etkisi olduğundan sadece size yakın mesafelerde öksüren insanların damlacıkları ile etkileneceğinizi bilmelisin. yani apartmanın 25. katında öksüren birinden etkilenmeniz mümkün değil.


Bu başlık altından lütfen corona virüs komplo teorilerini değil gerçekten korunmak ve önlem almak isteyen kişiler bilgi paylaşsın. yani böyle bir virüsün varlığına inanmıyor olabilirsiniz ve hatta hasta etmediğine bile inanabilirsiniz buna saygım var ama lütfen burada aldığınız önlemler neler bilmediğimiz göremediğimiz noktalar neler onları paylaşalım.

Lütfen aklınıza gelen detayları yazmaktan çekinmeyin. sadece alakasız mesajlar, coronavirüsü şudur, budur gibi mesajlarını kontrol etmek istediğim için self-mod olarak konu açtım.
Jump to: