Sayın Erdoğanın siyaset sahnesinde ne kadar iyi bir stratejist olduğu malum. Seçim sonrası kendisinden kayan oyların sahibi olan küskünlere "Bakın ben değişiyorum " mesajı da vermek istiyor olabilir. Bunun da ilk yolu muhalefet (ki son seçimi genel seçim gibi düşünürsek iktidar) partisi lideri ile herşeyi bir kenara bırakıp istişare kapılarını açmak bence. Şu anda CHP nin işi her zamankinden hem daha kolay hem de daha zor. Kolay tarafı özellikle İstanbul ve Ankara da belediye meclisi çoğunlukları artık ellerinde, oradan eskiden geçmeyen kararlar artık geçecek. Bu da peşinde bahane üretebilecekleri alanın daralmasını getiriyor. Yani artık hizmet ile alakalı daha az engel olacak, ha en tepenin imzasında bekleyip oralarda takılan projeler olmaya devam ederse, zaten son seçimde halkın artık olan bitenin daha farkında olduğu gerçeğinden yola çıkarak hizmeti geciktirenler veya engelleyenler daha da kitle kaybedecekler. Ama aksi durumda da, yani engel yokken hizmet edeme, aksatma durumunda da CHP nin kazanımlarının hiçbir önemi kalmayacak. Ben ne olursa olsun bu ülkenin her zorluğun altından kalkabilecek kapasitede olduğunu düşünüyorum, umarım el ele vererek gidişatı düzeltecek adımları atarlar.
CHP’nin önündeki en büyük engel yine kendisi olacaktır. Şu anda ellerinde büyük bir fırsat var. Eğer yeterli kaynağı yaratabilirlerse ve iyi bir hizmet sunup halkı ikna etmeye devam ederlerse sağ sol muhabbetine girmeden herkese hitap eden bir parti haline gelebilirler.
Sırf kent lokantaları muhabbeti bile onlara güzel prim yaptırır. Dışarıda çay içemeyeceğiniz paraya çeşit çeşit kaliteli yemek verirseniz herkesi kendinize bağlarsınız.
Korktuğum şey parti içerisinde zıtlaşıp birbirlerine girmeleri. Şu anda yapmaları gereken tek şey herkesi kucaklamak