Author

Topic: Haşhaşiler kimdir ? Tarihin en kanlı suikastçıları ! (Read 186 times)

sr. member
Activity: 868
Merit: 265
★Bitvest.io★ Play Plinko or Invest!
Hashasiler ve Sabbah benim de cogu kisi gibi ilgilendigim tarihi figurlerdir, hashasi isminin hashas otundan geldigi su goturmez bir gercek, aslina bakilirsa donemin selcuklu devletinin isinin oldukca zor oldugu goz onune getirilebilir, dusunun ki olumden korkmayan ve adi henuz konmamis bu ilk suikast orgutu sizin en yakininiz da bitebilir. Belki de hali hazirda en yakinlariniz hashasi tarikatina mensup, zor zamanlarmis...

Haşhaş otundan geliyor zaten. Sıradan suikastçilerden ayrıldıkları en önemli noktada burada zaten. Yukarıda bahsettiğim Semerkant kitabını okuyanlar görecektir, Sabbah'ın suikast için gönderdiği haşhaşi cinayeti kalabalık bir yerde (kendisini birilerinin gördüğü) işler ve cinayetten sonra da asla orayı terk etmez ya kendini öldürür ya da öldürdüğü kişinin korumalarına kendini öldürtürmüş. Ve her zamanda üstlerinde öldürme işleminin neden olduğuyla dair bir mektup taşırmış.

Sabbah tarihin önemli kişilerinden. İzleyenler Hasan Sabbah'ın bazı hikayelerine Ezel dizisinde Ramiz dayıdan da hatırlayacaktır.
https://www.youtube.com/watch?v=G361sM4RLa0

Taşıdığı tarihi öneme sahip yeriyle Hasan Sabbah'ın mutlaka bilinmesi gerektiğini düşünüyorum.
https://tr.wikipedia.org/wiki/Hasan_Sabbah

Ama yine referans olarak aynı yere döneceğim. Sabbah, Hayyam ve Nizamülmülk'ün ortak hikayesini çok beğenmişimdir. Benzer yollardan giden 3 kişinin nasıl farklı yollardan gittiklerini anlatır bence ve Nizamülmülkün büyüklüğünü...
1 bilim adamı, 1 siyasetçi ve 1 terörist hikayesi...

Yukarıda wikipedia sayfasında da güzel bilgiler mevcut.

-


EKLEME: Bu arada benim konuyla ilgili bilgilerimin çoğu Semerkant kitabına dayanıyordu. Ve kitaba göre Hayyam, Sabbah ve Nizamülmülk aynı okulda okumuştu. Ve farklı yollara yönelmişti. Ancak şimdi biraz daha hikayeyi derinlemesine okuyayım dediğimde yaşça bu 3'lünün aralarında epey fark olduğu iddiasıyla karşılaştım. Demek ki biraz daha araştırmak lazım.
legendary
Activity: 2128
Merit: 1657
Assassin's Creed serisinin bu konuyu iyi incelediği ve popüler kültüre taşıdığı görüşüne katılıyorum,

İngilizce suikastçi anlamına gelen Assasin kelimesi de zaten haşhaşilerden türetilmiştir.

Tarihin çeşitli dönemlerinde çıkan kimi gizli örgütleri uzaylılarla ilişkilendirmeye kadar giden değişik felsefi yaklaşımları olan bir oyun,

oyundan klasikleşmiş bir sahne, buradaki "Nothing is true, everything is permitted" sloganı Friedrich Nietszche'nin Böyle Buyurdu Zerdüşt kitabından bir alıntıdır, Nietszche'nin Dostoyevski'den çok etkilendiği bilinirken, kimilerine göre de Hassan Sabah'ın haşhaşi felsefesini özetlemektedir...

https://www.youtube.com/watch?v=y_sEyky7NlY


https://cakeordeathsite.wordpress.com/2018/07/23/nothing-is-true-everything-is-permitted/
hero member
Activity: 1400
Merit: 536
Hashasiler ve Sabbah benim de cogu kisi gibi ilgilendigim tarihi figurlerdir, hashasi isminin hashas otundan geldigi su goturmez bir gercek, aslina bakilirsa donemin selcuklu devletinin isinin oldukca zor oldugu goz onune getirilebilir, dusunun ki olumden korkmayan ve adi henuz konmamis bu ilk suikast orgutu sizin en yakininiz da bitebilir. Belki de hali hazirda en yakinlariniz hashasi tarikatina mensup, zor zamanlarmis...
sr. member
Activity: 868
Merit: 265
★Bitvest.io★ Play Plinko or Invest!
Bu konudaki en sürükleyici hikayeyi Amin Maalouf'un Semerkant kitabında okumuştum. Kitap 2 bölümden oluşuyor ve ilk bölüm tamamen Nizamülmülk, Ömer Hayyam ve tabi ki hikayemizin ekstra karakteri olan Hasan Sabbah üzerine odaklanıyor. Sabbah'ın yetiştirdiği haşhaşiler dünya üzerinde ilginç bir üne kavuşurken, adlarından da söz ettirir oluyorlar. Konu çok güzel ve ilgi çekici herkese tavsiye ederim.

Assasin Creed filmi biraz Hollywood bakışı yansıttığı için o konuda yorum yapmayacağım.
legendary
Activity: 2128
Merit: 1148
https://m.imdb.com/title/tt2094766/

Bi de bunun filmi vardı, Michael Fassbender ve Jeremy Irons oynuyor. Çok sarmamıştı ama izlenir yine..

Üstat bazı filmler var kitabı kadar heyecan uyandırmıyor mesela Harry Potter serisi kitap dört dörtlük ufacık bir detay bile güzel geliyor ama filmde onlarca sahne atlandığı için esprisi kalmıyor pek. Assasins Creed de oyundan uyarlama bir film. İzlemedim ancak oyununu oynamadıysanız pek sarmama ihtimali var. Ayrıca oyundan uyarlanmasını beklediğim en büyük hikaye God Of War da. GoW tarzı çok film çıktı evet ama bir Kratosu görmek istiyor insan filmde  Grin Oyun efsane benim gözümde oynamadıysanız oynamanızı tavsiye ederim ama bir not PlayStation platformuna özgü bir oyun . Diğer platformlarda bulmak mümkün değil... Tabii bir de Witcher 3 wild hunt var senaryo kurgu efsane onun da netflix de dizisi çıktı da izlemek nasip olmadı izleyeniniz varsa bilgilendirirse sevinirim bu arada   Grin
Doğrudur üstad oyunlar konusunda pek bilgim yok, tabii izleyeli çok oldu ama demin baktım fragmanına hatırladığım gibi fantastik bir film 📽
legendary
Activity: 2324
Merit: 1176
https://m.imdb.com/title/tt2094766/

Bi de bunun filmi vardı, Michael Fassbender ve Jeremy Irons oynuyor. Çok sarmamıştı ama izlenir yine..

Üstat bazı filmler var kitabı kadar heyecan uyandırmıyor mesela Harry Potter serisi kitap dört dörtlük ufacık bir detay bile güzel geliyor ama filmde onlarca sahne atlandığı için esprisi kalmıyor pek. Assasins Creed de oyundan uyarlama bir film. İzlemedim ancak oyununu oynamadıysanız pek sarmama ihtimali var. Ayrıca oyundan uyarlanmasını beklediğim en büyük hikaye God Of War da. GoW tarzı çok film çıktı evet ama bir Kratosu görmek istiyor insan filmde  Grin Oyun efsane benim gözümde oynamadıysanız oynamanızı tavsiye ederim ama bir not PlayStation platformuna özgü bir oyun . Diğer platformlarda bulmak mümkün değil... Tabii bir de Witcher 3 wild hunt var senaryo kurgu efsane onun da netflix de dizisi çıktı da izlemek nasip olmadı izleyeniniz varsa bilgilendirirse sevinirim bu arada   Grin
legendary
Activity: 2128
Merit: 1148
https://m.imdb.com/title/tt2094766/

Bi de bunun filmi vardı, Michael Fassbender ve Jeremy Irons oynuyor. Çok sarmamıştı ama izlenir yine..
legendary
Activity: 2324
Merit: 1176
Bugün genel kültürümüze haşhaşi örgütünü inceleyerek devam edeceğiz sevgili BTT forumdaşlarım  Smiley
 
 Haşhaşiler , tarihin gördüğü en kanlı , en başarılı , en bağlı suikast örgütüdür. Y-Z kuşağının çoğunlukla oynayıp sevdiği “Assasins Creed” bir bakıma haşhaşileri de anlatıyor diyebiliriz. Zaten Assasin kelimesi İngilizce’ye Haşhaşilerden geçme bir kelime olduğu söylenir ve suikastçı anlamını taşır. Peki ama bu Haşhaşiler nasıl kuruldu ? Liderleri kimdi ?

 Haşhaşilerin kurucusu Hasan Sabbah isminde bir kişidir. Zamanında büyük Selçuklu devletinde yaşamış , ailesi şii inancıyla büyütmüş , 17 yaşındayken ismaili mezhebini yaymak için görevlendirilen bir çeşit misyonerin etkisinde kalarak ismaili öğretisi ile tanıştı. Tabii bu Hassan Sabbah’ın tarihteki yerini alması için ilk adımdı... (İsmaili inancının şiilikten farkı , Hz. Ali’nin halifeliğini kabul edip , mehdi (as)’ nin dünyaya Musa el Kazım’ın soyundan değil de onun kardeşi Ismail soyundan dünyaya geleceğine inanmalarıdır.)

 Kendini ismaili inancına adayan Hasan sabbah yıllarca eğitim alır ve büyük Selçuklu sarayına girmeyi başarır. Dönemin büyük hükümdarı Melikşah ve ünlü veziri Nizam’ül Mülke hizmet ediyordu. Nizamül mülkün Hasan’ı kendine rakip olarak görmesi , tehlikeli olarak nitelendirmesi sonucu Melikşah’ın gözünden düşürüp sürülmesine sebebiyet vermesiyle sonuçlandı. Tabii Hasan buna karşı itibarı zedelenen Hasan sabbah intikam yemini eder. Yıllarca İran’da ismaili mezhebini anlatıp kendine yandaş topladı. O derece artmıştı ki insanlar artık Hasan sabaha bir lider olarak bakmaya başlamışlardı. Bunun doğal sonucu da melikşah Hasan sabahı hain ilan etti . Ama Hasan sabbah çoktan müritlerini toplamıştı...

 Toplanan müritlerle beraber Hasan sabbah 1090 yılında Alamut Kalesini ele geçirir. İşte bu kale tam 166 yıl boyunca örgütün merkez üssü olarak kullanıldı. Müritlerin dünyevi zevkleri tatmamaları ve mutlak itaat şarttı. Bu yüzden müzik resim alkol her türlü zevk yasak, kadınlardan konuşmak yasak, evlenmek yasaktı. Bu kurallara uymayanlar ise öldürülüyordu.

 Müritlere şehitlik , şehitliğin önemi, cennet , ebedi hayat gibi değerler ile beyinleri tabiri caizse yıkanıyordu. Bunun yanında inanılmaz tekniklerle suikatçılık öğretiliyordu. Çünkü örgüt için kendini feda edenler birer şehit olup ödüllerini cennette alacaklardı. Öyle ki yapılan suikastlardan sonra örgüt üyeleri kaçmıyor , öldürülmeyi bekliyordu. Bu hareket ölürken bile ölümden korkusu olmayan kişiler olduklarını kanıtlayıp insanların onlardan kat be kat korkmasına yetiyor , artıyordu.

 Tabi örgütün ismi de haşhaş bitkisinden geliyordu. Çünkü rivayete göre Afyon kullanıp suikastları böyle yapıyor , ölürken ki gülümsemeleri buna bağlanıyordu.

 Örgütün çöküşü de tabiri caizse -tövbe haşa- ilah olarak gördükleri Hasan sabbahın yaşlanıp yatağında ölmesi ile başladı . Çünkü o bir ilah değil , onlar gibi bir faniydi. Bu yüzden örgüt üyelerinin öğretilere inancı zamanla azaldı.

 Tarikatın iyice güç kaybetmesinden sonra Alamut Kalesi, o dönemde İran topraklarında büyük bir korkuya yol açan Moğol Hükümdarı Cengiz Han’ın torunu Hülagü Han tarafından fethedildi ve böylece Haşhaşi tarikatı da tarihe gömüldü. Hülagü Han kaleyi fethettikten  sonra, rivayet o dur ki uzun süre giremediler kaleye kaleyi alamayacağını söylemeleri üzerine kalenin altına bombalar yerleştirip kaleyi komple havaya uçurmuş, haşhaşiler de böylece tarihten silinmiştir .

Kaynak : https://www.tarihlisanat.com/hasan-sabbah-alamut-hashasiler/

Ayrıca Alamut kalesi isimli Vlademir Bartolun güzel bir kurgu romanı var tavsiye ederim
Jump to: