Topic: Hastanelerimiz (Read 466 times)

Hocam çok geçmiş olsun, bazı doktorlarda sistemler sürekli kapalı, aklınızda bulunsun diye söylüyorum, her gün saat 16 da sistem yenileniyor diye biliyorum 01 geçe bakabilirsiniz, sistem kapalıysa doktor hasta kabul etmiyor diyebiliriz, saçma bir sisteme döndük, sorsan pandeminin bahanesi olur,

Bir arkadaşımın köylüsü olan bir profesörden arkadaşımın almış olduğu söz ile devlet hastanesine gittim. Doktora annemi götürdüm. Sıra yok. Telefon ile alınabilecek bir doktor ve sıra bulamadım. Annem şimdi ameliyat oldu hastanede yatıyor. Kısmet olursa yarın taburcu olacak.  Doktor randevu sisteminden hasta kabul etmiyor. Kendisinden hizmet almış olan hasta ve tanıdıklarının selamı ile gelenler hizmet veriyor. Ne diyeceğimi bilmiyorum. Şu andaki durum bu. Hastanedeki hizmet perişan. Benim şu anki tek düşüncem ameliyat başarılı olsun ve bir an önce bu perişanlıktan kurtulayım.

Hacettepe üniversitesine derece ile girmiş çok  başarılı yeni doktor olmuş bir tanıdığım var. Çok  beyefendi ve başarılı bir insan. Idealleri de var. Uzmanlığı da kazandı yeni atanmasına rağmen ama kalp, beyin yada onkoloji dalları gibi  önemli dalları seçmek yerine kulak burun boğaz, göz doktorluğu gibi risksiz bölümleri seçeceğini belirtiyor ki demesine göre çevresindeki bir çok doktor da bu alanları tercih ediyor. Hal böyle olunca bazı alanlarda uzman doktor bulmak güçleşiyor. Hakli sebepleri de var tabi. Işte tam olarak buna çözüm bulmaları lazım. 

Eskiden hastanelerde sıralarda fiş kesebiliyorduk, bir kaç gün önce yaklaşık 5 gün önce bir hastane işim oldu. saat 6 da sıraya girdim saat 7.45 gibi birisi geldi ve fiş kesilemeyeceğini artık randevulu sisteme geçildiğini söyledi. randevu sistemine giriyorsunuz 15 gün sonraya kadar hep kapalı. acil işimiz çıksa ne yapacağız 15 gün bekleyecek miyiz? böyle berbat bir düzen olabilir mi?

Anlatmak istediğim bir nokta buydu büyük ama işlevsiz olması 2. ise dediğiniz gibi hastalıkların artması eskiden yediklerimiz doğal ve koruyucusuzdu şimdi tarlada yetiştirilen ürünlerin tohumları gdo lu yediklerimiz ürünler koruyucu maddeli ve gıda üzerine yeterince denetim yapılmıyor. Hastalıkların artmasını önlemeliyiz, geliri yetersiz bir çok aile yeterince iyi beslenemiyor çoğunluk eve kurbandan kurbana birileri verirse et giriyor.

Çok doğru bir noktaya değinmişsin. Yakın zamanda hastahanelerde 2 gününü geçirmiş biri olarak izlenimşerimi söyleyeyim.

1- Yaşlı hastalar kapıda sırada bekliyor. Bu da kapasitenin yetersiz olduğunu gösteriyor. Sırası gelmeyen hastaları dinlendirmeye alıp sırası geldiğinde hastahaneden bir kişinin onu alıp doktorun yanına götürmesi lazım. Tahlillerde de aynı kişinin bu hastalara yardımcı olması lazım.

2- Bazı hastalar kapıdan içeri girdiğinde ne yapacağını bilmiyor, onu yönlendirecek kimse yok. Kesinlikle her hastaya bir kişinin yardımcı olması lazım. (Otellerdeki gibi) Büyük hastahanelerde Okuma yazması olmayan birisi doktoru nasıl bulacak? Ben bile iki günde hastahane içinde 5 km yol gittim. Eğer hastahaneye gitmeden önce yapacağım işlemleri yazılı olarak verseler işim daha kolay olurdu.

Örn: Göz muayenesi için sıranızı almadıysanız öncelikle 1. Kat 102 nolu odadan vezneye gidip sıra alınız. Sıranızı aldıktan sonra B blok 203 nolu odadan göz ölçümü yaptırınız. Ardından veznede size verilen sıra kartında yazan doktora muayene olunuz gibi. Aslında Teknolojik bir cihazla bu yönlendirme yapılabilir.

3- Doktorların hastalara yaklaşımı biraz daha insani olmalı. Tahlillerimdeki bir anormalliği doktora sorduğumda eliyle bana çık işareti yaptı, ben de ısrar edince birşey yok normal deyip gönderdi.
Başka bir doktor da beni sandalyeye oturtmadan ayakta dinledi. Biraz kibar olabilirdi.

Bulundugum yerde eskisine oranla 5 kat buyulugunde hastane yapildi, yine de kucuk geliyor, hastalik artti yemin ederim son 20 yilda, eski hastane bu kadar dolmuyordu. Acikcasi yapilan bu yeni hastaneden memnun degilim, mesele boyutu degil islevi, islerini savsaklamada ise basarilar.

Hastanelerimiz gerçekten yapılmış yani paradan masraftan kaçınılmamış içinde yok yok.

Sağlık tarafına yaptığımız yatırımdan ziyade keşke diğer taraflara da biraz yapsaydık.Ama gerçekten bütün devlet hastaneleri neredeyse 10 numara herhangi bir sıkıntısı yok diyebiliriz.

Az önce hastane personeli olan bir arkadaşa mesaj yolladım hasta kabulü ne zaman başlayacak diye. Kısmet olursa Eylül ayı içinde muayene randevusu vereceğiz diyor. Kullandığımız bir ilaç var bunun değişmesi lazım ama bir türlü değişiklik yapılamadı. İlaç değişimi ve sonrasında yapılması gerekli olan testlerin yapılamaması dolayısı ile eski ilaç devam. Ama hastane duvarları on numara her yer pırıl pırıl. Çatır çatır parasını ödüyoruz dört duvarın.

Şimdi aklıma birşey geldi. Hastaneler iyi güzel de hala kuyruklara çözüm bulunmuş değil. Geçen ay bir hastaneye gittim rapor almaya. Yaşlıları kuyrukta görünce üzüldüm. Neyse doktorun yanına girdim (tabi telefonla sohbet muhabnet konuşması bitince) imzamı attırdım. Tahlillerimde bir veri sorayım dedim cevap vermiyor. El işaretiyle çık diyor. En son bu ne deyince bişi yok bişi yok deyip yolladı. Be kardeşim güzelce açıkla insanın kafası karışmasın. Nihayetinde doktorlar olmuş dayaklık ama dayak doğru diye demiyorum. Dayaklık ama vicdanımız şiddete karşı.

Daha önceki muayenemde de doktora derdimi anlatıyorum ters ters konuşuyor. Bense o kadar kibardım ki. Diyorum ki kovid geçirdim nefes alırken göğsüm ağrıyor, kalbe gittin mi diyor. Ulan bi ciğer filmini çeksene. Ne kalbi ben bilmiyor muyum. Neyse doktorlar da hastaneler de eskisi gibi değil. Eskiden doktorun yanına girdiğinde geçmiş olsun oturun derdi bir oturturdu dinlendirirdi. Şimdikiler ayakta dinliyor

Hastanelerde çalışan yabancı uyruklu doktorları uzaklaştırın. Yerlerine burada yetişmiş olan doktorları ikame edin. Adam hangi ortamda odun gibi yetişiyor ise buraya gelip doktorluk yerine kasaplık yapıyor. İnsan sevmeyen adamdan doktor olmaz.

Hastaneler yapılsın yapılmasın demiyorum elbette ama içeriside doldurulsun bölümde 4 doktorluk yer var ama çalışan 1 doktor oda hastalanırsa yada bir şey olursa ne olacak. Kırsal kesimde yaşayan insanlar ilçe yada il merkezine gelirken birden fazla vasıta değiştiriyor sırada beklerken hepsini duyuyorsunuz şu kadar yol parası verdim ben her gün nasıl geleyim paramız mı var diyorlar haklılarda bir yerde…

Eğer insanların yedikleri ürünleri satanları iyice denetlenirse sağlıksız üretim yapanların önüne geçilir bir çok hastalık yediklerimizden içtiklerimizden kaynaklanıyor. Ayrıca ekonomik durumu yetersiz olan bir çok vatandaş yeteri kadar iyi beslenemiyor barınamıyor

Öncelikle insanların hastalanmasını önlenirse çok daha yararlı ve sağlıklı olacaktır ilaca ödenen bir sürü paralar ülkede kalacaktır.

Evet ülke genelinde birçok hastane yapıldı ve hepsi de çok güzel. Ancak nüfus artışını da göz önünde bulundurursak bunun zaten olması gereken bir şey olduğunu anlamış oluruz. Hatta İstanbul'da hala yetersiz bile diyebiliriz. Yeni yapılan o kocaman çam ve sakura şehir hastanesinde bile saatlerce sıra beklenebiliyor. Sağlık her şeyin başıdır bu yüzden de maksimum düzeyde önem verilmesi gerekiyor.

Hastanelerin modernleşmesinden bahsediyorum ben. Teknolojinin ilerlemesi sayesinde oluyor o sonuçta. Mesela bazı sokak röportajlarında daha önce bahsettiğim örnekteki gibi cümleler kuran ve haliyle beynine kan gitmeyen insanlar var. Tutup da birisi "Akıllı telefonlar mevcut yönetim sayesinde ülkemize geldi." derse ona herkes güler. Benim bahsettiğim nokta bu yani.

Son yıllarda şekilciliği çok fazla ne çıkardık. Doktor sayımız ve kalitemiz yerine bina kalitemizi artırmayı seçtik. Bunun da yapılması lazım ama doktor ve sağlık personelini perişan etmeden. Yoksa güzel binalar hiç bir zaman hasta iyileştirme yapamaz.

Devlet hastanelerindeki doktorlarla özel hastanedeki doktorları kıyaslayınca maaş dışında da bir sürü fark çıkıyor ortaya. Devletteki doktor 5-10 dakikada 1 hastaya bakmalı. Mhrs 15 dakikada 1 randevu veriyor. 65 yaş acil vakalar derken bu süre 5-10 dakikaya kadar düşüyor.
Bu sürede teşhisi koyup ilacı reçete etmesi gerekiyor. Böyle olunca da hasta deneme tahtasına dönüp memnun olmuyor. Devletteki doktorun aldığı tehditler de ayrı bir konu. Şikayet sistemi çalışmadığı için bunlar oluyor bence.

Eskiye göre hastanelerin hali elbette çok daha iyi. Bina ve fiziki koşul olarak son yıllarda iyi denebilecek gelişmeler var. Ama olay sadece bina yapmakta değil, binanın içini doldurmakta. Bence sağlık sistemimiz hala çok yetersiz.
İlçe hastanelerinin içerisinde hiçbir şey yok. 100 bin nüfuslu ilçeye röntgen cihazı alınmıyor, 50 bin nüfuslu ilçeye göz doktoru gelmiyor (sayılar net değil, rastgele verdim).

Şehir hastanesi adı altında hastalık merkezleri kurdular. Devasa kompleksler yaptılar ve ilçeler ya da çevre iller buraya gelsin istiyorlar. Ama ilçede kolu kırılan çocuğu tedavi edemiyorlar, 2 saat yol gitmesi gerekiyor. Hem de ilçede ambulans sayısı sadece 1 olduğu için kendi özel aracıyla gidiyor. Bunun sağlıklı olduğunu kimse söylemesin.

Fiziksel şartları geliştirmeleri güzel ama daha alınması gereken çok yol var. Büyükşehirde yaşayan birinin karaciğeri yağlı mı değil mi diye ultrasona girmek için 2 gün sıra beklemesi ve 50 kilometre yol gitmesi de kabul edilemez bence

Deterjan 1917 yilinda bulundu. Hastaneleri pislik icinde birakmak icin teknolojik bi gerekce yoktu.

İsikli tabela da 1882 yilinda bulundu. Sira tabelasi koymamak icin teknolojik bi gerekce yoktu.

2000den once hicbiri ulkeye gelmemisse. Neden gelmemis demeniz lazim.

Teknoloji gelistigi icin her sey iyi oldu demek komikce oluyo.

Hocam doğrudur şimdi siz oraya gitmişsiniz durumunuz iyiyse alırsınız başkası orada refakatçi duruyor ve durduğu kişinin başından ayrılmaması gereken mecburi durumlar olduğu zaman mecburen kantinden faydalanıyor bir de 24 saat açık gece 3 de gidip oradan mecbur alıyorsunuz onlarda 1 liralık meyve suyuna 4-5 lira çakıyorlar

Demiyim demiyim diyorum ama bu zihniyet ile "Erdoğan sayesinde akıllı telefonlar geldi ülkeye", "Önceden bilgisayar yoktu, artık var." diyen zihniyet aynı oluyor aslında. Yahu 2021 yılındayız tabi ki hastaneler modernleşecek. Teknoloji diye bir şey var ya hani. Gelişince ülkelerdeki yapılar, icatlar vs. de değişiyor. Ondan olmasın sakın bu değişim?  

Birgün hastanede ablama kan lazım oldu çalıştığı hastanede isim falan vermeden kan istedim tam ayrıntısını hatirlamiyorum ama bana kan vermek için başka birini getirmem ondan kan alinmasi gerektiğini söylediler. Yani ben kan vereceksem kan vereceklermis. toplamda 1 ay o hastanede kaldım. Sizin begendiginiz şu sistem varya yeterki Allah düşürmesin bir düşün bakın bakalım beğeniyor musunuz küfür mü ediyorsunuz.

Geçenlerde farklı bir durum bende yaşadım devlet hastanesinde, saat 8'e randuvumu alıp 7:45 gibi hastanede oldum, saat 9 a kadar doktoru bekledim, gelen giden yok, danışmaya soruyorum doktor nerde bilmiyorum diyor, 8'e neden randevu veriyorsunuz diyorum ben mi veriyorum diye ters ters cevap veriyor.

En son 9:15 oldu başka bir doktor size ben bakıcam dedi diğer doktoru 2 hastaneye aynı anda göreve yazmışlar siz düşünün yani doktor yokluğunu part time işçi gibi adamlar çalışıyolar bi orda bi burda.

Teknolojinin olduğu bir dönemde bu gibi yapıları oluşturmak bir gurur kaynağı değil. Her dönemin getirdiği yenilikler var. Bana görsellerle gelme bana şununla gel

Diş için kendi ilimdeki devlet Hastanesi'ne gidebiliyormuyum hayır? En yakın hastane 40 km de
Cildiye doktoru yeni geldi ablamın vefatı sonrasında rahatsızlandım sedef senen lanet bir cilt hastalığı geldi tedavisi için bulunduğum ilçede doktor yoktu her sefer için 40km mesafedeki ile gidilip sıraya giriyorsun.

Neymiş hastanr yapılmis mis yemişim hastanesini içi boş olduktan sonra ne önemi var.

Şunu unutmayın

Eskiden tüplü TV vardı şimdi bütün evlerde LCD var teknolojinin olduğu çağda bırak cihazı doktoru bulamıyorsun hastane olsa ne

Hastanelerin kendisi modern ona bir şey demiyorum ama hala uzun bir süre boyunca sıra beklemeceler ve erken bir tarihe randevu alamama problemleri sürüyor. Sağlık sistemimizin hala gelişime ihtiyacı var. Doktorlarımızla övünen bir memleketiz ama sağlık sisteminin de çok daha iyi olması lazım.

Bende diyorumki dışardan bakınca böyle koca binaların içi boş doktor olmayınca koca beton yığını haline geliyor. Eski den evet durumlar şartlar kötüydü eskiden durduğumuz evlerde kötüydü ona bakılırsa. Başka bir yönetimde olsa bu alanlarda düzenlemeler gelişmeler yapılırdı o gördüğümüz eski düzende iyileştirmeler yapılırdı.

Demek istediğim içerisinde doktor olmayan koca koca hastaneler boşuna yapılan masraftır. 3 gündür hastaneye gidip geliyorum 7.15 den beei sıradayım saat 11.00 ancak muayene olabildim.

Eskiden berbatti. Hastaneye tedaviye giderken baska mikroplar kapardik. Simdiki hastanalerimiz eskiyle kiyaslanmayacak kadar super. Daha iyi olacak. Cunku bunu yapan daha iyyisini yapar.

Kotusunu yapanlar daha kotusunu yapar.

Artık o kadar fazla kişi tıp fakültesinden mezun oluyor ki yakında doktor fazlalığı durumu oluşacak iyice. Ancak ona rağmen hastanelerde doktor yetersizliklerine rastlanması ne kadar garip bir durum. Belli ki durum iyi yönetilmiyor. Kaç bin nüfuslu ilçelerde bile böyle şeylerin yaşandığını görmek can sıkıcı oluyor.

Üstad imamsız yada müezzinsiz cami görmedim. Olmadi o köyde dinen en bilgili kişi yine imanlık yapar. Öğretmen olayını da vekil/ücretli öğretmenle hallediyorlar. Kamu kurumlarında da ciddi sıkıntı yok. Ama doktor konusunda ciddi bir sıkıntı olduğu aşikar. Özellikle bazı branşlarda doktor karaborsa.

@ZekiBeyy hocam benim ve çocukların özel sağlık sigortamız var. Bazı özel hastanelerdeki profesörler benim durumumda muayeneye giden hastaları kabul etmek istemiyorlar. Gerekçe sağlık sigortası yapan firma profesör muayene ücretlerinde indirim yapmışlar beyefendiler gelir kaybettikleri için bizi ya kabul etmiyorlar ya da üstün körü muayene yapıyorlar. Bunu hastanedeki bazı personelden öğrendik. Ben ve benim durumumdaki bazı arkadaşların şikayetleri vardı bu yönde gerçek olduğunu öğrenince artık doçent seçerek hastaneye gidiyoruz. Yıllık 2200 tl ödüyorum hastane, doktor, tahlil ameliyat her şeyi karşılıyorlar.

İlk postu okuyunca aklıma geldi. Doktor bir arkadaşım benzer bir eleştiriyi Lösev için yapmıştı. Onları da sadece lösemili çocukların tedavisine odaklanıp, buna neden olan durumlara karşı bir şey yapmamakla eleştirmişti. Bu konuyu konuşalı çok uzun zaman oluyor ama arkadaşımın bu bakış açısı beni oldukça etkilemişti. Verdiğiniz sivrisinek örneği çok doğru. Maalesef bu ülkenin en büyük sorunlarından biri de sağlık konusunda kaynaktan engellemeye çalışmayıp sadece sorunu çözmeye çalışmak. Harcanan milyar dolarlar başlangıçtan engellenebilir aslında. Ve de tabi ki asıl sorunun tek ve birinci kaynağını da biliyoruz...

Bir kişiye bu kadar yetki verilirse istediği gibi istediğini yapar demokrasi olan ülkede krallık gibi ne derse o oluyor adalet desen yok düzen desen yok. Ah ulan ah söylenecek çok söz var söylesek ne yarar ki değişen bir şey yok düzen değişmedikçe düzülen değişmeyecek.

Bu gidişle 3-5 gün erkenden giderek sıraya girmek gerekiyor sanırım yada 300-500 özele bayılmak lazım.

Devlet hastanelerinin ne halde olduğu ortada olduğu için doktorlar özeli tercih etmeye başlıyor. Bu sefer de devlet hastanelerinde doktor sıkıntısı çekilmeye başlanıyor. Ayrıca doktorların da belirttiğiniz gibi hepsi iyi değil. İşini iyi yapıp hastalarıyla nasıl konuşması gerektiğini bilen de var bunun tam tersi mahlukatlar da.

"Eskiden hastanelerde sürekli sıra beklerdik." diye gezen tipler var bir de. Durum sanki şu an çok farklı. Bir türlü çözüme kavuşmadı şu durum da.

Ah hastaneler gercekten her tarafımızda yaralar var ulke olarak ısı gucu bıraktık mılyar lıraları bına yaparak car cur edıoruz halbukı tıp fakultesı sayısını arttır doktorlara ozluk haklarını ve maaslarını ver ınsanlar dısarıda ıs bulmaya odaklanmasınlar kendılerını devletın doktoru olarak gorsunler bınalar var koca koca ıcınde doktorlar yok olan doktor da hastaya ınsan muamelesı yapmıyor

Dünya geneli ile kıyaslandığında çok iyi doktorlara sahibiz aslında evet. Fakat asıl sorun sağlık sistemi. Hastanelerde hala kritik hastalıklara ilişkin randevular almaya çalışırken çok ileri bir tarihe anca alabiliyorsunuz. İşi acil olan insanlar için bu çok büyük bir sorun.

Aklıma gelmişken hele şu kantinleri yokmu. İnsanı batırıyor şöyle  hastanede bir haftadan uzun süre kalmanız gerektiği durumlarda size çok pahallıya mal oluyor. Samsun devlet hastanesinde bir ay  beklemem gerekti bir ayın içerisinde ilk birkaç gün haricinde kantinden birşey aldım onun haricinde araçla merkeze inip geri dönüyordum daha ucuza mal oluyordu.

Bu sabahta 7.30 hastaneye geldim sıraya girdim görevli geldi boşuna beklemeyin dedi doktorun ameliyat günü sadece randevulara bakacak dedi başka doktorda yok. Şuan izindeyim ama çalışan bir kişi için durum oldukça zor sürekli gel git izin al hep problem olacak. Sende randevu al diyeceksiniz 15 gün içerisin herhangi bir boşluk yok randevuda alamıyorum. Benim gibi 20-30 kişi bekleyen vardı. Böyle yaparak özel hastanelerin ekmeğine yağ sürüyorlar ekonomik durumu iyi olanlar zaten özel hastanelere gidiyor yada hastanede tanıdıkları vasıtası ile bizlere yok denileni onlar alabiliyor.

Aidiyet ve hak kavramı artık mazide kaldı hocam bu yazdıklarında bunların eksikliklerini gördüm. Misal neden Mimar Sinan'ın üstüne bir mimar çıkartamadık? Çünkü Mimar Sinan'daki mesleğine olan aidiyet ve üstündeki vazife ve bu vazifenin hakkını verme çabası bugün bile ön plana çıkartıyor onu. Birçok hikayesi vardır bu bahsettiğim olgularla ilgili. Ve ya niye hala ibni sinalardan, farabilerden, ömer hayyamlardan, piri reislerden çıkartamıyoruz. Çünkü onlar yaptıkları işlere tam bir aidiyetle bağlıydılar, ciddi anlamda yaptıkları işin haklarını veriyorlardı.

Bunun ne alakası mı var konumuzla? Hastane binalarını yapanlara bakıyorsun ne kadar az maliyetle bunu yapar cebimize fazla para bırakırız diye düşünüyorlar. Mimar Sinan öyle mi düşünüyordu hayır Süleymaniye camiinin kandillerinden çıkan isten dönemin en kaliteli mürekkebini yapacak bir düzeneği bile düşündü. Hatta hükümetimizin hastane yaptık yol yaptık söyleminden de bir dem vurayım.  Çöken bir yol için yol sağlamdı üstünden araba geçtiği için çöktü diyen müteahhit bir tarafa diğer tarafa caminin üstüne kuş konmasın pisletmesin diye istekte bulununca dehasını konuşturup bunu başaran Mimar sinan bir tarafa.

Üniversite tercihi yaparken tıp yazıp ülkede tıpı gerçekten istemeyen sadece parasına ya da aile zoruyla gelen doktorlar mı dersiniz yoksa Hekimlerin hekimi olarak bilinen İbni Sina mı? Sadece Tus çalışıp doktor olayım masa başı takılayım kongrelere gitmeyeyim kendimi geliştirmeyeyim diye takılan doktorlar mı?

Artık başarıyı sadece parayla ölçer bir hale gelmiş bir toplumuz bu da bir tarafta gerçek başarı mı yoksa para mı kısmında parayı tercih edenler oldukça. Ne ayaklarımızın altındaki yollar, ne içine girdiğimiz binalar ve ne de Ulu Önder Mustafa Kemal Atatürk'ün beni Türk Hekimlerine emanet edin dediği gibi bu hekimlere kendimizi emanet edelim. Artık iyice yozlaştık ne yazık ki...

Allah sonumuzu hayır eylesin...

sağlık bakanlığında çalışan birisi için "sgk yetkilisi" (anlamadım.) ne yapabilir? sorunun cevabını yanlış yerde arıyorsunuz.

Cok cok haklisiniz dediklerinizde. Kocaman hastane yapiyorsunuz istedigimiz gibi gidip muayenemizi olamiyoruZ. Tek dr kapisinda bekle dur ki oda randevu alabilirsen . En son bir cilt sorunum olmustu 15 gun sonraya zor randevu bulabilmistim. Gittim muayene oldum yaninsaki sekreter sen nasil randevu aldin diye döndü birde sordu . İsinin ehli doktorlar hep kaciyor ozele demeniz gibi kacimiz dr ozele gecti diye pesinden özel hastasi olabiliyoruz ki. Birde kendi ilcemizin hastanesi icin konusmak gerekirse icerinin konuslanmasini hic begenmiyorum . Bebegimi dr a gosterebilmek icin iki kat yukariya tirmanmam gerekiyor ama bebek arabasini cikaramiyorum. Sacmalik  bir duzen mevcut iceride.

Hastanelerin durumu aslında hiç iyi değil. Hastaneye ciddi ciddi yattığınız zaman beni daha iyi anlayacaksınız. Allah başa vermesin ancak bir sorun olduğunda hastaneye yatış yaptığınızda, ne hemşiresi, ne doktoru gelip bakmıyor. Herkes ayın 15’ine odaklanmış memur olarak yaşıyor gördüğüm kadar. Doktora soru soruyorsun çok soru sorma, bekle gibi azarlar cümleler kuruyor. Şikayet ediyorsun, çözüm yok. Kalifiye doktor, işini iyi yapan doktor yok diyebilirim. Benim denk geldiğim doktorlar hep böyle oldu.

Sağlık sektörü baştan kokmuş bir düzen.  Neden peki ?

Yahu özel hastane / Devlet hastanesi  diye çeşitli hastane mi olur ? Ne bu oto tamirhanesi mi? Yetkili servis, özel servis vs  gibi.

 Yani paran varsa birinde daha iyi hizmet alıyorsun, hastalıkların onarılıyor falan filan. Paran yoksa öbüründe eziyet çekiyorsun sıra bekliyorsun bilmem ne.

Eee şimdi böyle bir düzen zaten yavşakça değil mi? Rant değil mi bu ?  

 Önemli olan hastane yapmak değil içini nitelikli doktorlar ile doldurmak ve bu mesleği seçenlere hakkı ile bir geçim sağlamak. Tabi bunun başında yine Eğitim geliyor. İyi, kaliteli bir eğitim ve sonrasında hak ettiği maaş ile bu doktorların işini severek yapmasını sağlamak gerekir.  

 Doktorların arasında ki maaş durumu da bana bir garip geliyor. Bu konularda pek bilgim yok ama  örneğin devlette çalışan bir uzman dahiliyeci Dr.  ayda 9-10 bin maaş alıyor ama öte yandan parası olan ve özel muayenesinde kızlık zarı diken doktor  diktiği kuku başına  3-5 bin para alıyor ise bu işte bir gariplik var.  Tam bilmiyorum ama var bi gariplik.

Bağkurun bir olayı kalmadı galiba hocam, en güzeli gidip bir iş yerine parasını ödeyerek sigorta yaptırmak şaka gibi bir durum var, iş yeri sahibisin diye senin üzerinden faydalandıkça faydalanıyorlar, hastanelere zaten diyecek yok, beton binalar inşa ediyoruz, şehir hastaneleri bir işe yaramıyor,

Şu betonların tamamı hastane değil sadece beton hala birçok bölümün içi boş. Doktor olmadıktan sonra hastane olsa ne yazar. Kalite neyde azalmadı ki azalmayan birşey mi kaldı. Hastanelerden hiç memnun değilim.

Sürekli eskiyle kıyasıda doğru bulmuyorum. Teknolojiyi unutuyorsunuz.

Heleki bağkur borçlandırıp hastane imkanlarından faydalanmamak yok mu tam komedi lan faydalanmadığım hizmetten borçlandığım paraya faiz ödüyorum yemin ediyorum kafaları güzel

Hastane çoğaldı kalite azaldı. Doktorların büyük bir kısmını işlevi bir garip olan sağlık ocaklarına reçete yazmaktan öte gitmeyen bir sisteme hapsetti. Büyük şehir hastaneleri belki güzel ama yeni doktor üretemiyor. Üniversite hastaneleri borç batağına sürüklendi. Döner sermaye ve tam gün yasası sayesinde. Sağlık sistemi şu sıralar 5 yıldızlı olarak perişan. Randevu alamadığın için sıra da bekleyip kalabalık da yapamıyorsun. Ayrıca sistem içinde istediğin doktora muayene olabilirsin deyip sadece bir doktor seçimi olacak şekilde listede ikinci bir doktor olmuyor.

3 doktorun aynı anda çalıştığı dönemde bile yoğunluk yaşanabiliyor pandemi öncesindede durum çok farklı değildi bir dönem cildiye doktoru bile yoktu uzunca bir dönem. Herhangi bir hastaneye gidin hastaneler tıklım tıklım yoğunluk hiç azalmıyor bir sürü hastane yapılsada hastalıklar artıyor hastalanmalar artıyor bazıları ekenomik sebeplerde eskiden bir çok kişi tanırım hastane sağlık ocağı yolunu bilmeyen. Kırsal alanda yaşayanların doğal beslenmesinden kaynaklanıyordu sanırım. Şimdi gıdalar hep koruyucu boya genetiği ile oynanmış türden buda hastalıkların artmasındada etken gıda kontrolu ve denetimi yeterli değil.

Randevu sisteminde bu aksamaların sebeplerinden birisi de koronavirüsten dolayı doktorların parçalı çalışma biçimleri hocam 3-4 doktor aynı poliklinikte olsa bile kendi aralarında nöbet usulü belirlemişler ve günde anlaştıkları kişi çalışıyor diğerleri çalışmıyor bu yasal olarak onlara tanındı böyle olunca randevu sisteminde de aşırı yoğunluk oluyor geçmiş olsun Allah şifa versin

Randevunuz yoksa gün içinde gidip muayene olma şansınız yok bu gün bakıyorum 15 gün içinde randevuda çıkmıyor ya çok erken gidip saatlerce sırada beklemek zorundasınız görevliler 7.5 8 de geliyor ama vatandaş 6-7 gelip kapısa sıra almak için bekliyor 6 gelip sırasını almış olsa saat 10 gibi ancak muayene olabilir özellikle yaz aylarında hastaneler daha yoğun olur ama doktor sıkıntısı olunca muayene olmak oldukça zor.

@muslol67 eskiden de duvarlar vardı ancak insanlar hastane sırasında mağdur oluyorlardı mutlaka o zamanları hatırlarsınız randevu aldığınızı varsayarsak bugün gittiğiniz zaman hizmet alabiliyorsunuz konu sahibi arkadaş 100 bin nüfuslu ilçede olan tek KBB doktorunu anlatmış nüfus az doktor az büyükşehirlerde bugün herkes eskiye nazaran daha iyi sağlık hizmeti alabiliyor bu arada paylaşımlarımı belki hatırlarsınız kıç yalayıcı tayfadan değilim bu konuda iyi işler yapıldığı ortada

Hastanede doktor yoksa okulda öğrenci yoksa buralar ancak birer beton yığınından başka bir şey olamaz. Atanmayı bekleyen onca doktor öğretmende var bunun yanı sıra hasta ve hastalıklarda çoğalıyor bir çok eve kurbandan kurbana et giriyor oda konu komşu verirse tabiki. Ekonomik durumları iyi olmadığı için sağlıklı beslenemiyor barınamıyor doğal olarak hastalığa daha elverişli olunuyor.

Neyle neyi kıyasladığımıza bakar.
İnşaat konusunda evet. İnanılmaz hastane binaları yaptık. Tıpkı yollar gibi. Hastane içi kalite konusunda da aynı şeyi söyleyebilecekmiyiz?
Daha geçtiğimiz günlerde bir doktoru şikayet ettim. Adam saat 11'de geldi poliklinik'e! Şikayete gelen yanıt doktor vizitede. Peki dedim arayan SGK yetkilisine siz buna inanıyormusunuz? Adam hastanenin bana verdiği bilgiyi aktarıyorum dedi. Adama umarım hastanede bir yaşlı yakınınız varken, benzer bir doktor sorunu gelirse önünüze aynı samimiyetle cevaplarsınız dedim. Tabi bazen bizlerde sorun yaşayabiliyoruz dedi istemeden.

11'de gelen doktor kapının önündeki kuyruğa yaklaşık 30 dakika da baktı. Sonra da çekip gitti bu arada. 30-40 hastaya dakikada 1 hastadan daha hızlı tedavi sunan müthiş doktorlarımız var şükür!

O nedenle binaya değil, hizmete bakmak lazım.

Geçmişe kıyasla bugün ki sağlık sistemi Nur nimet bu konu hakkında kimseyle tartışmak fayda getirmez ancak içinde bulunduğumuz yüzyıl, çağın şartları, ekonomik durumlar bir araya gelince doktorluk mesleğinin mezun olsamda özelde çalışsam moduyla orantılı oluyor bunda ekonomik durumun da etkisi var dostum bir doktor olduğunuzu düşünün Türkiye’de ilk 1500 kişi arasına girmişsiniz üstelik yetmemiş 6 senenizi doktorluk mesleğine, o koca koca kitaplara vermişsiniz. Kalifiye bir doktor olmuşsunuz uzman olmak isterseniz bir kaç sene de tus a hazırlanmışsınız etti mi size 8-9 yıl. Bu kadar emeğin karşılığında aldığınız maaşa bakalım Temmuz zammıyla beraber 10 bin lira. Bir polis memurunun batıda aldığı maaşın 7000 lira bandında olduğunu ve 20 yaşında mesleğe girebileceğini düşünürsek, onların devlette daha büyük maddi şansları var siz 30 yaşında mesleğe girerken bu 20 yaşındaki arkadaş 10 sene maaşlı şekilde çalışıyor.

Doğal olarak da doktor kardeşimiz hepimizin yapacağı şeyi yapıyor gidip özel sektörde muayenehanesini açıyor veya özel hastanede poliklinik doktoru olarak çalışıyor genelde de hastanelerle anlaşmaları maaş + hasta muayene ücretinin yarısı şeklinde oluyor. 100 lira muayene ücreti varsa 50 lirası doktora, 50 lirası hastaneye kalıyor bu kaba hesap, kimi hastane muayene ücretini 300-400 yapabiliyor böyle olunca karlılık oranı da artıyor bu durumda da doktorlar özel hastaneye teşvik için gelen hastaları çok iyi karşılıyor güler yüzlü oluyor bir nevi sen artık onun müşterisisin.

Adamlara hak veriyorum böyle önemli bir meslek grubunun aldığı maaş 1100 dolar olmamalı sen en az 3-4 bin dolar maaş vermen lazım ki doktorları özel sektöre gönderme adamlar ne diye devlette sürünsün özelin de ortalama bir kalitesi var hasta olarakta

Hastane var doktor yok.
Okul var öğretmen yok.
Cami var hoca/müezzin yok.
Kurumlar var memu/müdür yok...

Bu konularda konuş konuş bir yere varmıyor.

Ne yazık ki kur farkının açılması ve hastanelerdeki yoğunluk doktorları yurtdışına ya da özel hastaneye sevk ediyor. Adamlar yıllarını verip üç kuruşa çalışmak istemiyor bence hakları da var. Randevu beklemesi de yoğunluk kaynaklı hastane sayısı da hâlâ yetersiz aslında.

Hocam yerden göğe kadar haklısın.
Bunu belli bir yaşın üstündeki insanlara ( Sedat Peker gibi 40 yaş üstü kardeşlerim olacak ama😀😀) anlatmak mümkün değil. Eskiden sıra hastanede oluyordu şimdi randevu kuyruğu car ama onu gören yok 😀
Doktor eksikliği çok fazla evet. Çünkü özel de adam devlette aldığının belki 2-3 katını alıyor. İstediği yerde çalışıyor istediği şehirde yaşıyor. Neden şarka gideyim ki diye düşünüyor.
Bu durum kolay kolay da düzelmez gibi.
Bunlar olurken bir de kendimizi kaf dağında görüyoruz ya işte o çok komik.

Bir çok il ve ilçelerde bir çok hastane yapıldı ve bir çoklarıda yenilendi. Yıkılan hastanelerin yerine kapasite olarak daha büyükleri yapıldı desek yalan olmaz. Gözlemlediğim kadarıyla eski yıllara oranla sağlık alanında iyileştirmeler yapılsada koca koca hastane binalarının kullanışsız olduğuna değinmek istiyorum. Yapılan hastaneler işlevsizliğinden bahsetmek istiyorum x bir hastanede her bölümden en az 2-4 arası poliklinik doktoru bulunuyor. Bazı branşlarda doktor eksikliği dahi yaşanıyor birde bu doktorların ilgili olanları ve ilgisiz olanlarıda mevcut. İlçede yaşıyorum Kulak Burun Boğaz doktoruna gideyim dedim randevu çıkmıyor hastaneye gittim sıra vermiyorlar sadece 1 doktor var haliyle muayene olamadım kulağım tıkalı ve yıkanması gerekiyor (acil doktoru söyledi) önceden 3 doktor çalışıyordu ve en eski ve iyi olan doktor özel hastaneye geçti birisi gelmemiş ve sadece bir doktor kalmış 150 bin nüfuslu ilçede sadece 1 doktor var ve diğer bazı ilçelerde hastane olmadığı için doğal olarak diğer ilçelerde buraya akın ediyor hastaneden sıra alabilmek için saat 6-7 gibi hastanede sırada beklemek gerekiyor. Koca Koca hastanelerimiz var ama doktorsuzluktan işlevsiz halde kalıyor bir çok bölümde doktor sıkıntısı var.

Gelelim ikinci konuya bir çok devlet hastanesinin ilgili ve iyi doktorlarını özel hastaneler kendi bünyelerine çekiyorlar haliyle şartlar daha iyi olunca doktorlar özel sektöre geçiş yapabiliyorlar tabiki burda o doktorla beraber o doktorunda hastalarını özel hastanelere çekmek olarak düşüne biliriz. Bazı doktorlarımız gerçekten çok iyi ama bazı doktorlarda nereyse neden hasta oldun hastane geldin der gibi muamele ediyorlar. Heleki birde psikiyatrik sorunuz varsa işiniz çok daha zor bu alandaki doktora gittiğiniz zaman her ay size değişik ilaçlar verecekler ve size iyi gelen ilacı bulmanız lazım biliyorsunuz birde bu ilaçların yan etkileri en büyük problemdir. İlaçlar için deneme tahtası oluyorsunuz. Psikiyatrik rahatsızlıkların tedavisi hem zor hemde uzun sürebiliyor sonra iyileşseniz bile genelde kilo almış oluyorsunuz yada farklı yan etki sorunlarıyla uğraşmak durumunda kalabiliyorsunuz.

Vatandaşların çoğu açlık sınırın altında ( 2 bin 865 lira ) asgari ücretle geçinmeye çalışıyor asgari ücret net 2 bin 825 lira 90 kuruş. Dengeli ve sağlıklı beslenemediğimiz için sağlığımıza dikkat edemiyoruz ve sürekli hastane ve ilaç şirketlerine çalışıyoruz ekonomik olarak daha iyi durumda olabilsek hastalık ve hasta sayılarında ciddi azalmalar olacaktır.  Ülkede koca koca hastaneler yapılacağına halkın hastalanmamasının önüne geçilirse mevcut hastaneler çok rahat yeterli olacaktır. Sivrisineklerle mücadele için bataklıkları kurutmuyoruz yerine büyük ilaçlama makineleri alıyoruz gibi düşünebiliriz. Maddi durumların düşük olması sağlıklı beslenmenin önünde çok büyük engel.

Sağlık alanında ne büyük adımlar atmışız hastaneler dolup taşıyor herhalde Avrupa'da bizim kadar hastaneye giden bir millet yoktur. Ülke olarak neyi başardıkki bu bunuda başarabilelim. Benim düşüncelerim böyle farklı düşünenlerde olabilir görüşlerine saygı duyarım...

Herkese sağlıklı günler dilerim...