Topic: Hayat Pahalılığı ile Nasıl Başediyorsunuz ?? (Read 947 times)

Şubatta aldığım 3lü takım mobilya + beyaz eşya(buzdolabı,çamaşır makinası,bulaşık makinası,ankastre fırın+ocak(davlumbaz almadım) vestel marka) için toplamda ödediğim para 85000 tl. Şimdi almak istesem bu paraya sadece mobilya yada sadece beyaz eşya alabiliyorum. Yılbaşında birşeyin fiyatı 10 ise şu an 25 olmuş durumda evet çoğu şeyi "-eee abi dolar çıktı herşey ithal biliyorsun" deyip geçiştiriyoruz ama birazda insanımızın aç gözlülüğü fırsatçılığı buna sebep oluyor. Doymuyor doymuyor doymuyoruz...  Ve malesef saçma ekonomik politikalar yüzünden, zamanında "-50 liralık pantolon mu giyilir lan ilk giymede yırtılır.." dediğimiz giysiyi bile bulduğumuz en ucuz fiyattan alıp stoklar hale geldik. Avrupa da ikinci el giysi kaynak tüketimini azaltmak için tercih edilirken bizde ekonomik sebeplerden dolayı tercih edilir hale gelecek. Artık neredeyse birşeyin sıfırını almak ev gibi araba gibi hayal olacak bize...

istavritin 100 tl den gittiği bir yerde o fiyatlar şaka gibi değil normal. Adam sana en kötü 1.5kg  civarı balık getiriyor, pişiriyor hizmet ediyor paranı değersiz kılanlarda arayacaksın suçu.

Verdiğiniz oyun nelere sebep olduğunu bilip ona göre oy vereksin.

Balıkçılar da gerçekten abartıyor. Hadi çok güzel ve özel balık ve meze yapılır ve pişirilir anlarım. Ama İstanbul'da en azından çoğu balıkçı kalitesine göre çok çok saçma fiyatlar çekiyorlar. Nasıl kapanmıyorlar anlamıyorum, demek ki giden oluyor. Akıl alır gibi değil. Bir yukarıda yazıldığı gibi neredeyse her yerde kalite rezalet, fiyatlar astronomik. 1000 liraya rezalet kalitede yemekler yeniyor artık. Eşimle yıldönümü yemeğine gideceğim diyelim, 3-5 gerçekten kaliteli yer dışında kesin rezalet olacak. Böyle kutlamalar vs tamam lükstü ama böyle rezalet değil. Çok özel bir yemek için maaşın yarısını falan bırakmak gerekecek.

Bu sene turizm bölgelerinde durum nasıl olacak çok merak ediyorum. Fiyatlar avrupalılara da çok pahalı geliyor diyorlar. Aynı fiyata daha iyi durumda İspanya İtalya tatili varken buraya kim gelecek merak ediyorum. Türklerden de tatile gidebilen olacak mı onu da çok merak ediyorum. Bayramda falan bu sene bence aşırı tenha olur.

dışarıda para harcamak inanın tam anlamıyla rezilliğe dönüşmüş durumda. hem mekanlar kalite anlamında yerlerde sürünüp fiyatları artırmalarıyla hem de müşteri kitlesiyle tam anlamıyla rezillik. her yerde garip saç kesimli, garip pantullu tipler var.

konuyla ne alakası mı var? lan paran olsa bile harcayacak yer yok:)

Ben sinemaya gitmeyi bırakalı çok oldu en son covid öncesinde gitmiştim nereden baksan 5 yıldan fazlası var. Bunun tek nedeni pahalı olması değil, gelişen teknolojiye sinema salonları ayak uyduramadı benim evimde sinema salonundan daha kaliteli sistem varsa o sektör bir durup düşünecek biz nerede hata yapıyoruz neden inovasyon yapmıyoruz diye. Yıllardır aynı teknolojiyi kullanıp biletlere zam yapan salonlar doğal olarak boş kalacak.


Seçmenini bilen işletme fiyatları da ona göre belirliyor.
Güzel hesap gelmiş menüde fiyatları görüp ona göre sipariş vermişsinizdir afiyet olsun.

acilen hiper yüksek enflasyona geçmemiz gerektiğini düşünüyorum
hiper enflasyon olursa borçların anlamı kalmaz, kira da değersizleşir ha belki aç kalırız ama artık yapacak bişi yok duvarları kemiririz
bı cinemaya gittik adam başı 95 tl (mısır patlağı falan yok)

Pazarcı şemsiyesi mi, bence hocam pazarın kendisi komple gibi ama. Özellikle seçim zamanında bol keseden dağıtılan bütçeyi de düşününce.

Eskiden celal birsen şemsiyeleri vardı kıçımızda şimdi pazarcı şemsiyesi var😔

Adamlar seçimi kazanmış gibi ön hazırlık yapıp bankadaki nakit çekimleri kapattı tepki görünce geri iptal ettiler ama limitler tabiki düşük.
Hayat pahallılığı her şekilde devam edecek bununla ilgili planlar çoktan yapılmış durumda. Herkes verdiği oyun karşılığını fazlası ile alacak merak etmeyin.

Hayat pahalı falan değil bunlar için iktidarda değillermi? O kadar iyilerde bu piyasa ne.

Promter  olmadan konuşamayanların ülkeyi ekonomik anlamda yönetmesini bekleyip üzerine hayat pahallılığının düşeceğine inanmak tam komedi.

Sene başında verilen zamlar şimdiden eridi zaten, zam yapınca reklamını çarşaf çarşaf yapıyorlar, neredeyse billboardlara vercekler ama zamlar gelip maaşa verilen zam eriyince kimse çıkıp sorumluluk almıyor, bizim yüzümüzden oldu demiyor, siz idare edemiyorsunuz nankörler Suriyeliler kaç paraya çalışıyor diyor işverenler

Seçim sonrası yeni zamlar çığ gibi gelmeye devam edecek ister istemez. Hatta daha ilk turun sonunda bir şeylere zam gelmeye başladı bile. Seçim sonucu ne olursa olsun bir anda sihirli bir değnek değmeyeceği için her türlü yeni zamlarla boğuşmak zorunda kalacağız. Enflasyona kendini ezdirmemeyi bir şekilde başarabilenler için yine hayat o kadar da kötü olmaz tabi. Fakat insanların çoğunluğu bunu başarabilecek durumda olmadığı için ne yazık ki yakın zamanda aldığı bir zam varsa da kısa süre içinde eriyip gidebilir klasik olarak.

İki çupra
Salata
Cola
Bir kaç meze

Hesap 750 TL şaka gibiydi...

Malesef ki bu pahallılıkla başetmek mümkün değil.Gün geçtikçe enflasyonun cebimizi yaktığı hatta silip süpürdüğü bir dönemden geçiyoruz.Kazandığımız paranın gözümüzle yok oluşunu günler içerisinde üzülerek görüyoruz.Bir adım atmanızla 200-300 türk liranız cebinizden buhar olup gidiyor.Özellikle son 3-4 haftada inanılmaz fiyat artışlarına şahit olduk ki bu da bizim bütçemizi hayli hayli zorlayacak cinsten bir artış olduğunu söylemeliyim.Ben lüks yaşayan bir insan değilim fakat artık orta gelirli için de lüks hayal oldu gibi bir olay var şuanda ülkede.

Bana denk geldiği kadarıyla 20 Aralık ile 10 Ocak arasında her şeyin fiyatı bir uçmuştu ve sürekli oha yuh çektiğimi hatırlıyorum. Dediğiniz gibi kurdan bağımsız bu olay. Enflasyonun hayvan gibi olduğu yerde normal gözükebilir ama gerçekten fırsatçılık da var. Enflasyon yüzünden herkes fiyatlar konusunda bir boşluğa düştü. 'He x ürünü 150 lira mı olmuş, napalım' diyip alıyor herkes diye adam da diyor ki ya '150 olmuşken 190 yapalım zaten alıyorlar'. Ancak yılbaşından beri çok acayip zamların büyük bir nedeni de asgari ücretin dolar bazında çok yüksek olması. Seçimi kazanabilmek ve kaybederse de yeni hükümete büyük bir yük bırakmak için asgari ücret için neredeyse astronomik bir miktar yaptılar. Bunun maliyeti direkt her şeye eklendi ve bir ürünün üretiminden lojistiğine her adımda eklendi eklendi.

tüm ihtiyaçlarımızı aşırıya kaçmadan karşılayabileceğimiz finansmanla karşılıyorsak ve bir şeyi istiyorsak daha fazla para kazanmak için daha çok çabalamamız gerekiyorsa hayat pahalı değildir, bu hayattır.
sonraki yıllarda tüm malların artacağı veya azalacağı inkar edilemez, tamamen başkaları için kullanılmasına bağlıdır.

şu anda hayatımda gerçekten çok fazla bir şey almıyorum ama kredi istemeden veya kredi kartı kullanmadan sadece kendi imkanlarıma göre bir şeyler alıyorum ve ayrıca sahip olduğum her gelirden parayı iyi yönetiyorum ve şimdiye kadar hala almadım. hayat pahalıysa her şey normaldir diye düşündüm.

bu ay sictik bakalım nasıl oduycez kartlar krediler kira şu bu aq ben böyle işin...

Cafelerden kahvehanelere evrildim. Mümkünse sinek oluyorum.
Marlborodan sarma tütüne terfi ettim
Simit çay yerine eskidenki gibi ekmek üstüne yağ sürüyorum.
Sinema alışkanlığım son buldu. İnternetten izliyorum.
Lokantaya gitmiyorum evde yiyorum.
Halı saha maçı yapmıyorum evde çift kale maçça arabam datça oynuyorum
Gideceğim yer 5 kilometreden azsa yürüyorum. Spor yani
İnternet pakrtini düşük alıp çark çeviriyorum, ama inrernet yerine alışveriş indirimi çıkınca sövüyorum.
Suyumu evde içip depoluyorum. Evdeki suyu da en kaliteli çeşmelerden dolduruyorum.
Pazara geç gidiyorum. Akşama doğru Ucuzluyor çünkü.
Orijinal adidas yerine pazar çakması adidas alıyorum, havamdan da taviz vermiyorum.
Alt üst komşunun ısısını korumaya çalışıyorum.
Kendi tatlımı kendim şerbetliyorum. Tatlıcılara para vermiyorum.
Kitap almıyorum, pdflerden idare ediyorum.

Şimdilik bu kadar arkadaşım.

Bunun adına enflasyon deniyor. Bitcoinin çıkış amaçlarından biri bu 1btc=1btc

12 Yıl içerisinde basıp dolaşıma soktuğun paranın neredeyse 4katını sadece 2 yıl gibi bir sürede basarsan millet tabiki mala dönecek. Birde bununla gurur duyan iktidar çevresi olunca doğal olarak hergeçen gün sorun büyüyerek devam ediyor.

Halkının fakirşemesini gururla anlatan bir iktidar olunca her geçen gün tepe takla atarak  gidiyoruz.
BİR İKTİDAR BAŞARISI.



Arkadaş anlamakta neden zorlanıyorsunuz? Geçen yıl cebinizde duran 200 tl ile şuanki 200 tl görselde aynı ama reel ortamda 5 kat değer kaybetmiş durumda.  Ürünlerin anormal zamlanması kadar normal birşey yok. Sadece bir yıl içinde paramızın içinden geçtiler.

Bak araç fiyatlarından tut herşeyin ortalamasına aynı oranda artmış durumda. ASLINDA ÜRÜNE ZAM FALAN GELMİYOR. dolaşıma sürekli para giriyor paran değer kaybetmeye devam ediyor.


Bunun yanında köy okullarının kaptılması sonrasında köylerin çoğu boşaldı ve köylerde hayvan bakacak insan kalmadı. Eskiden karadenizde nadir parayla ot alınırdı şimdi saman satın almadan hayvancılık yapma şansınız sıfır yok eee bununda bir maliyeti var.

Eskiden köye gittiğinizde heryerde koyun, inek tavuk olurdu. Ne oldu bunlar? Neden yoklar köyler bomboş. EEE çocuğu olan adam taşımali eğitimle çocugunu doğal olarak yollamak istemez kim çocugunu sabahın köründe köy yollarında araca bindirmek ister.

Böyle başarısız bir yönetim olamaz.

demek ki şu an boğa sezonundayiz,  alıcılar iştahlı, 1 liralık mal 100 lira olmuş yakında ayı piyasası gelir hepisini geri alır

Benim anlatmaya çalıştığım şey farklı birşey kimse de anlamadı galiba.

Bakın dolar 2021 kasım ayında zirveyi gördü. şuan 2023 nisan ayındayız. aradan 15-20 ay geçti.

2022 yılınının son aylarında 100 lira olan kıyma 300 lira bandına çıkmış.
2022 eylül ayında aldığım ne kadar beyaz eşya alışveriş varsa şuan minumum x2 yaptı.
2022 eylülde dolar kuru 17-18 liraydı şuan 19 lira. ama fiyat artışları rekorun da üstüne çıktı.
15 aydır artmayan dolar kuruna karşılık her ay artan fiyatlar var artmayı bırak x2 x3 yaparak gidiyor. yahu eylül ayında 5000 tl satılan ithal bir alet nisan ayında dolar aynı seviyedeyken nasıl 12 bin lira olur

Sonra tabi ben işkillendim ve avrupa fiyatlarını araştırayım dedim şoka girdim benim buradan 100 euroya aldığım ürün avrupada 50 euro olmuş. normalde avrupada 50 ise Türkiyede 30-40 eurodu bu ürünler.

Benim anlatmak istediğim şey şu:

Bu pahalılık kesinlikle maliyet kaynaklı değil ürünler dışarda daha ucuz. şuan hammadde fiyatları çok ciddi geriledi. Bu pahalılığa isim bul deseler kredi bolluğu pahalılığı derim. Herkes seçimden sonra fiyatlar uçacak dolar patlayacak diyor.

Bu kadar mallanılan bir dönem görmedim. Herkes mallanıyor arsa fiyatları rekor üstüne rekor evler uçmuş gıda uçmuş bu nasıl ben hala mantığıma yatıramadım.

Et ile sınırlı değil ki hocam bu pahalılık. Her şey pahalı. Et kurban bayramı yaklaşıyor diye sevgili Müslüman esnafımız tarafından herkes yiyebilsin diye pahalı  artık uzun zamandır hayatımızdan maalesef eti çıkardık. Etten alamadığımız proteini mecburen tavuktan veya yumurtadan almaya çalışıyoruz.

Et fiyatları uçmuş
Böyle bir fiyat tablosu yok böyle bir olay yok bunun para basmayla enflasyonla alakası yok.
Avrupa'da 100 Euro olan ürün bizde 250 Euro'ya satılıyor.

Bakın ben dikkat çektim bu süreç bambaşka bir hale evrildi.

Asgari ucretin 2000 dolar olduğu yerde, 5 dolara satılan et bizde 15 dolara nasıl gider bunu. artık izahı kalmadı piyasada acayip şeyler dönüyor bakin çok ciddi sektörel bazda uçuk fiyatlar var.

Son 1 yılda Petrolün çöktüğü doğalgazın 2008 krizi dibine geldiği tüm gıda fiyatlarının gevsedigi bir dönemde yurtiçi fiyatlar yurtdisinin 2-3 katı uzerinde gidiyor


Bakın ben uyarıyorum gaza gelen kredi çekip kredi kartına yüklenip alışveriş yapan tayfa dikkat edin aldıklarınıza çok ciddi kazıklanma ihtimaliniz var.

Ben tamamen kestim çünkü suan. Nedenlerini de yazdım bu fiyatlar beni şok ediyor. Hiç birşey almıyorum 2021 ve 2022 yılında herşeyi tamamladım sayılır şuan tamamen bekliyorum. Bu fiyatlar oturmadan ben kıpırdamam bile ki kıpırdamadıgım halde pahalılıktan dolayı inanılmaz para gidiyor.

Herşeyin en ucuzu neredeyse oraya gidiyoruz. Fiyat değiştiği anda fark ediyoruz. Elimizden birşey gelmiyor ama yine de eskiden farkında değildik şimdi farkediyoruz. Çok baş edemiyoruz.

Hayat pahalılığı ile baş edemiyoruz. Artık pazarlara gidiyoruz, en ucuz yeri aramaya çalışıyoruz. İndirimleri takip edip, yağ, çay, şeker gibi ana kalemleri indirimli bulursak stokluyoruz. Hayat gerçekten pahalı ve maaşlara bakarsan astarı yüzünden beter. En ufak bir kesintiyi maaşa yansıtan işverenler işçilerin hayat pahalılığını görmezden geliyorlar. Şu an orta direk silinmiş durumda. Ya çok zengin, ya çok fakirsiniz.

Global bir ekonomik kriz enflasyonı tekrar tetikler çok parçalı muhalefet dağılır ülkeyi yönetemez şuan Erdoğan'dan başkası zor yönetir derken bunu kast ediyordum. Dünya da işler iyiye gitmiyor Fed kontrolü kazanayım derken iyice saçmaladı Amerika'da global kriz patlak verirse zaten çok parçalı yapıda olan muhalefet erken seçime gitmek zorunda kalır erken seçimler ülkesine dönmeyecegimizin bir garantisi var mı. Ayrıca bu kriz olmazsa işler dünyada işler duzelirse daha iyi atak yapıp ön plana çıkma şansımız çok yüksek.

Prima aktif bebek 2numara 357 lira sadece 72 tane var bu 72 tanesi bir buçuk hafta ancak yeter bez bu sadece bez.

Özellikle son zamanlarda temel ihtiyaçları alıyorum. Kendime kıyafet vs almayalı 1 yıldan fazla bir süre oldu. Allah'tan ev kira değil. Herhangi bir aktivite yapma durumum zaten yok. Dışarıda kafe vs gitmeyeli de epey oldu. Çay içeceksem eğer dışarıda ucuz ve kaliteli olarak camilerin çay ocaklarını tercih ediyorum.
Kredi kartına çok abandım bir zamanlar onu ödemek epey bir zor oldu. Şimdi iyice musluğu kıstım ki o da az geliyor çok şükür.

Bir yanım benim de öyle olması gerektiğini söylüyor ama diğer yanım şimdi almadığım her şey için birkaç ay sonra pişman olacağımı gösteriyor. Şu anda kredi kartlarına yüklenmek çok mantıklı, zaten her geçen gün para değer kaybediyor.
Oldu da paramız değer kazanırsa zaten seviniriz, arada aldığımı 3-5 ürün pahalıya gelmiş ya da gelmemiş bakmayız ürünü kullanmaya başladıktan sonra

2019 da fiyatlar Euro bazında Türkiye de daha ucuzdu avrupa 100 Euro olan Türkiye de 80 Euro ya alınıyordu ama şimdi Avrupa'da 100 Euro ise Turkiye de 200 Euro çok ciddi sıkıntılar var dikkat edin bu fiyatlar cokebilir



Avrupa fiyatlar

Xiomi hava temizleyici 350 Euro
Xiomi hava temizleyici 12.000 TL

Tencere seti 120 EURO
Tencere seti 6000 TL

Et fiyatları 5 EURO - 14 EURO
Et fiyatları 300 TL - 600 TL



Tüketim alışveriş benim için bitmiştir

stoklaya stoklaya bi hal olduk çay şeker yağ çok tüketilen ürünleri bol bol alıp köşeye koyuyoruz. temizlil ürünleri yılda 1 defa alıyoruz bol bol sonra zam gelince keske alsaydık tribine girmiyoruz.. giyim kuşam zaten almış başını gitmiş indirim sezon sonu muhabbetlerini yakalamaya özen gösteriyorum.. dışarı da para harcamakdan olabildigince kaçınıyorum .

walla işi deliliğe vurup harcama yapıyorum ama bu taktik nereye kadar gider işe yarar bilmiyorum, durum kritik!
bir de parası malı mülkü olup hala benden borç isteyenler yok mu? nezaketi bırakıp siktir çekmeye az kaldı.

5 liraya aldığın bir malı %30 karla sattığınızı düşünün yani 6.5 tl Yarın ürün bittiğinde 7 tl'den alıyorsunuz. Oda nesi kar ettim derken cepteki parayı harcadınız aynı malı kar saydığınız fiyatla bile geri alamadınız. Şimdi soruyorum bu yeni ürünü kaça satacaksınız? %30 zamlı mı? Birde bu olayı tam iki yıldır yaşadığını düşün basit bir link içeçece bugün 7.5 tl ödedim herhalde 2 yıl önce 1 lira gibi birşeydi.

Ülkede hiçbirşeyin fiyatı sabit değil çoğu ekonomik model çökmüş durumda sürekli para basılmaya devam ediyor.
Basit salatalık, biber, patlıcan, soğan 25 tl olmuş

Hayvancılık kompleks bir olaydır. Gebe Yurt dışından hayvan getirip dengeyi sağlayamazsınız. Malesef denge son yıllarda bozuldu yaylaların çoğunda hayvanların kaldığı barınakları yönetim usulsüz diye söküp attı birçok kişi hayvancılığı bıraktı. Yakıt fiyatlarındaki dengesizlik ve yem fiyatlarındaki bitmek bilmeyen zam malesef birçok kişiyi çaresiz bıraktı ve birçoğu hayvanını sattı. Televizyonu izliyormusunuz bilmem çoğu muhalif kanal süt hayvanlarını kesime yolladığını görmüşsünüzdür.
Küçük baştata aslında benzer bir durum var.

Tavuğun 1 yumurta için ihtiyaç duyduğu besin ortalama 110gramdır şuan 50kg yem 600 lira civarlarında ki kaliteli yemlere girdiğiniz zaman 1300lere kadar yem fiyatı çıkıyor. basit bir matematikle  neden yumurtanın da pahallı olduğunu anlayabilirisniz. Zamlar öncesinde zaten nasıl o kadar ucuza yumurta satabildiklerine inanamıyor ve algılayamıyordum. Yem dediğin şeyi gelişi güzel stoklayamazsın sağlıklı yerlerde depolaman lazım eee buda maliyet.

Ne tuaf değilmi? kimse 1 top a4 kağıdı neden pahallı demiyor  3-5 liradan zamanında 10 koli alıyor depoya atıyordum şimdi 1 top kağıtın tanesi 80-90 lira.

Bu gidişle fındıktada benzer durum olmaya başlayacak. 2ton gübre atılan bahçelere bu yıl 200kg bile gübre atılmadı. Gübrenin tonu olmulş 15binlira fındık ise Tonu 50.000 tl . Bu gidişle giderse ben bahçeme bir süre sonra girmeyi bırakacağım.

2 ton fındık için üretim maliyeti
25.000 TL sadece. gübre işçiliği size ait
ortalama 50 işçi toplar bu yıl ortalama 300 tl yemiye bekleniyormuş = 15.000 TL
Tırpan yılda ortalama 2 ay içerisinde 3'er gün yapılır herşey motor yakıt vs işçiden :  günlüğü 1500 lira 9.000 TL 2021de sırt motorunu 4.000 tl ye almıştım olmuş 18.000 tl

Fındık ilaçları geçtiğimiz yılki maliyeti atması 4.000 tl
Bahçe ocak altı temizliği 6 gün 350 tl den ortalama 2.000 TL
Patozu ortalama 3.000 tl
sizin bir aylık çalışmanız vsvs  bedava diyorum
İşçinin yolui yemeği yatacak yeri vsvs yazmıyorum bile

Ne kaldı size? 2 tonluk bahçeden her yıl 2 ton mahsül almıyorsunuz yeri geliyor 1 ton oluyor yeri geliyor 1.5 ton.

Al sana matematik gel 1 yıl boyunca ki yıllık bazda en az 3 ay bahçedesiniz kendi işinizi gücünüzü bırakıyorsunuz ve size kalan sadece 500kg birşey 25.000 tl 3 aylık asgari ücret zaten o para. Ne için çabalayacaksın? Ne için üreteceksin. Şuanki fiyatı 54tl

Hiç mi haber izlemiyorsun dünyadan ve ülkenden bu kadar mı uzaksın millet ineklerini bile sattı maliyeti kurtarmıyor diye. Ülkede tarım ve hayvancılığa destek mi var üretim devam etsin mazot gübre yem fiyatlarına bir bak bir de sübvansiyon oranlarına bak. Hem hamallık yapıp hem zarar eden adam niye bununla uğraşsın.
Bu ülkeyi erdoğandan başka kimse yönetemez demeye devam et hiç şikayet etme samimi değilsiniz.

Kardeşim amerikada 5 dolar olan kuşbaşı burada nasıl 320 liraya çıkmış.
Amerika'da 10 dolar olan bonfile burada nasıl 500-600 lira.


Bunun enflasyonla alakası yok kasap arkadaş yokmu forumda bu olayın aslı nedir.

Hocam gerçekten amerika'dan falan pahalı hale geldik. Yurtdışından Türkiye'ye gelenler yemek fiyatlarına inanamıyorlar. x20 ile bakınca ucuz falan değil artık kesinlikle. Saçma sapan yemekler 30-40 dolar, kalitesi de yerlerde. Çoğu mekan nasıl batmıyor anlamıyorum. Geçtiğimiz yıllarda kur atağına bağlıyorduk ama artık o hali çoktan geçti. Soğan, et, süt, peynir gibi en temel şeyler artık lüks olacak, o derece.

Arsa ve ev piyasası da dediğiniz gibi. Ama benim yakınımdaki bir durum şöyle oldu: 2021 yazında 850k'lık bir yer geçen yaz 4 milyona çıktı. Şimdi de satılmayınca 3,4 - 3,5m bandına indi. Gene 2021 sonu kur atağıyla açıklanamayacak bir durum. Şu anda önceden evi arabası olmayıp sadece maaşıyla ev araba alabilen biri kaldı mı? Varsa söyleyin de öğreneyim. Anca eskiden malı olanlar yeni ev araba alabiliyor. Maaş 50k olsa bile en dandik araba alınamayacak durumda.

Stickerları yapan çocuğu içeri almışlar birde, cumhurbaşkanına hakaratten sebeplerden biri. Savunma olarak "bu vandallık!! yapıştıramazsın kafana göre istediğin yere!" falan demişler ama suçun savunmayla alakası yok, yine furkan bölükbaşı gibi tipler hiç neden çocuğu almışlara bakmadan kafalarına göre hareketler ediyor, cumhurbaşkanına hakaretin suç olmaması lazım kafadan, iktidar elinde olan bana laf edersen içeri atarım diyor, muhalefete ana bacı ne var sövülüyor sıkıntı yok, ne güzel demokrası be babam. Hayat pahalılığı gerçekten kaldırılabilir durumda değil, salak saçma "bari şimdi alalım sonra artacak" diye diye girmeyen borç kalmadı, hadi ben yine kripto sağolsun yolumu buluyorumda, bu ülkenin çeyreğinden fazlası asgari ücretli, o insanlara "sen yaşama, hayatta kal yeter" deniliyor resmen, bu zoruma gidiyor. Sonra sorsan en halkın adamı, en halkı düşünen, en milliyetçi onlar. Halkı açlıktan kırılan, soğanın fiyatı bile 30 lira olduğu ülkede iktidar ben halkın partisiyim diğerleri jakoben diyor, yersen.

Bugün internet alemi “Bu ürün size pahalı mı geldi? Erdoğan sayesinde” stickerlarıyla çalkalanıyor. Uzun süredir gördüğüm en keyifli mücadele eylemlerinden birisi oldu. Herkes bu tasarımı indirip kendisi bastırıp istediği yerlere kullanabiliyor. Tabi ilk üreten kişiyi hemen göz altına alıp biraz korkutmaya çalışıp tekrar dışarı salmışlar.
Hemen arkasından aynı eylemi CHP gençlik kolları “Bay Kemal gelecek bu fiyatlar düşecek” şeklinde değiştirmiş. Yaratıcı

Devlet buyuklerimizi dinliyoruz mesela, kırmızı et pahalı mı geldi, hooop koyun etine geçiyoruz, mesela TÜİK in yaptığı enflasyon ölçümüne inanıyoruz, Ahaber den vazgecmiyoruz asla, kasar sucuk falan neyimize bizim, köfte pirzola da neymiş canım diyoruz, kahvaltıda iki soğanı kavurup yumurta iki yumurta kiriyorduk ki( buralarda çılbır derler) bir koli yumurta 80, bir kilo soğan 25 lira olunca o da lüks gelmeye başladı, onu da bıraktık, sosyalleselim derdimiz vardı ayrıca bı zamanlar, sinemaya tiyatroya gidelim, iki arkadaşla oturup kahve içelim falan, şükür bunlari da bıraktık 😁😁😁

Bu fiyatların enflasyon ile açıklaması yok doğalgaz fiyatları sert düşmesine rağmen LPG hala 10 lira acayip

Bu pahalılık değil bu başka birşey ne oluyor bilmiyorum ama İngiltere Amerika'dan pahalı hale geldik. Amerika'da gariban kasabında 5 dolara giden et Türkiye de 300-400 liraya gidiyor.

Arsa fiyatları noluyor böyle ya,  Tanrının unuttuğu köpegi bağlasan durmayacak yerlerde  3 sene önce üzerine para verseniz alamayacağınız arsalar 1 milyon çekiliyor. Adam 300 M2 mezrayı çekip atmış 3 milyon yazmış. 3 sene önce 20 bin veren çıkmazdı bunlara.

New York piyasına dönmüş her yer. New York'u yakaladık gibi. Örneğin ev mi yapacagiz müstakil eskiden 1000 M2 bir arsa alır evi yapardık arsaya 10-20 bin verirdik şimdi 1000 M2 arsa alalım diyoruz 2-3 milyon deniliyor. Bu nasıl iştir???

Ekonomi çok iyi yaaaaaa iyi yönetiyorlar yavvvvv

1 bebek bezi 3 yıl önce 25 30 kurustu. Şimdi tanesi 3-6 lira arası bildiğin 6 liraya bez var günde yeri geliyor 5 -6 tane değiştiriyorsun.

Şuan ne zaman pazara veya markete çıksam 500luk oluyorum 5 ay önce 200 Luk oluyordum 1 yilsonra herhalde 1000 lik oliruz

beni son dönemde en çok zorlayacak şey sanırım araba ile ilgili tüm masraflar olacak. inanılmaz  bir fiyat artışı var bu kulvarda ve ne yapacağımı gerçekten bilmiyorum. arabayı satsam olmuyor, satmazsan bildiğin delik açıyor.
bir de kırmızı et çok pahalı lan. bu ülkenin vatandaşları bunu hakketmiyor.

2,5 ay sonra gelen güncelleme: başedemeyerek başedemiyorum Uzun zaman sonra kariyer anlamında gelişmek için tam zamanlı kurumsal bir firmada işe başladım maaşım ortalamanın yukarısında ancak çalışmazken daha iyiydim yahu demek yeridir faturasıydı, kirasıydı şuyuydu buyuydu mental olarak çökertti bu ortam.

Artık ihtiyacın olan bir ürünü sonra alırım mantığıyla hareket edemiyorsun, edince biliyorsun ki sonradan aldığında pişman olacaksın.Bir kaç gün önce thermos ihtiyacımız vardı ve A101 sitesinde Stanley marka vakumlu termosun fiyatını düşük görünce hemen satın aldım.İlk başta bana kızan ailem sonradan ikna oldular.6 ay sonra %30 fazla paraya alacağıma -ki belki daha da fazla olacak bu fark- bugün ihtiyacım varken almak daha mantıklı.

Hayat pahalılığı ile baş etmek hiç de kolay bir şey değil bu ülkede. Ekonominin geldiği nokta öyle ki artık insan gözüne kestirdiği bir ürün vs. için biraz bekleyeyim sonra canım isteyince alırım falan diyemiyor bile. Çünkü birazcık bile bekleyince bir anda o ürüne zam gelebiliyor ve önceki fiyatından alamadığınız için üzülüyorsunuz.

O yüzden insanlar artık bir şeyi belirleyince bari direkt alabiliyorsam alayım kar kardır diye bakıyorlar. Zaten öncelik herhalde hemen hemen hepimiz için indirim dönemleri olmuştur. İndirim dönemlerinde de özellikle kıyafetlerde beden bulmak zor oluyor örneğin ama yapacak bir şey yok.

Bir pantolon bir gömlek 1200 türk lirası.

Nasıl baş edilebilir ki?

Marketten ana gıda yani temel ihtiyaçları aldığınız zaman en az 2000 türk lirası gibi bir meblağ ile çıkmış oluyorsunuz. Her şey ateş pahası ve eliniz almaya gitmiyor.Peynir kilogramı 120,zeytin 80,ekmek 10, yumurta 30'lu 80 olmuş. Sadece kahvaltı malzemeleri hesapladığımızda 300 türk lirasını buluyor. Bir de bunun özelleştirilmişi var.Domates,salatalık,sucuk,reçel,bal,vsvs diye gideriz. Detayına indikçe sofranızı büyüttükçe meblağda 3-4x yapmakta. Bir yerlerden kısarak hayata devam etmeye çalışıyorsunuz yoksa kenara bir şey olduğunda para bırakmakta zorlanıyoruz. O yüzden kısmak zorunda kalıyoruz.Lüks yaşamayı bırakmak ve normal bir şekilde devam etmeye çalışıyoruz.

Bu ülkeyi erdoğandan başka kimse yönetemez diyen birinin hayat pahalılığından bahsetmesi samimi gelmiyor. Hani her şey çok iyi gidiyordu yollar köprüler yapılmıştı ekonomi çok iyiydi imf bizden borç istiyordu. Bırakın bu ayakları hayat pahalılığıymış bir öyle bir böyle konuşup insanlarla dalga geçmeyin. Bak togg başlıyor satışlara bastır 1 milyonu al yerli milli arabanı hayat pahalılığı falan yok. Millet çok et yemekten gut oldu böyle bir bolluk refah dönemi görülmedi çıkar telefonunu iphone 14 plus di mi her şey mükemmel 59 gün sonra da bu ülkeyi başkası yönetemez dediğin şahsa basarsın oyunu. Makarası bile yapılmıyor artık şu muhabbetin.

Kelimesi kelimesine katılıyorum, şu anda para kazanmak isteyen kişiler okul okumakla falan zaman kaybetmemeli bence. Vasıfsız işçi sınıfında olup da boş boş yatan ve yattığı yerden para kazanan kişiler zaten memurlarla aynı maaşı alıyor, bir de üstüne çok fazla vakitleri kalıyor. Artan vakitte emlakçılık yap, galericilik yap ya da herhangi bir şeyleri al-sat yap zaten doktor maaşını geçersin, yıllarca okumakla hem vakit hem nakit harcamazsın.
Tavuğun kilosu 100 lira olmuş, tavuk bu ya fakirken yenilen en büyük yemeklerden birisi yani. Duyan da stragonof alıyoruz sanacak

Ülkede normal beslenmek ve hayatta kalmak oldukça zorlaştı. İyi ve sağlıklı beslenmek ise lüks oldu. Dün et fiyatlarını gördüm ve cidden gözlerime inanamadım. Halkımızın gerçekten et yemediğini bir daha anladım. Ben öğrenciyken ve spor yaparken şimdikinden daha iyi beslenebiliyordum. Yani şimdi gene alırım almasına ama muazzam bir mutfak masrafı çıkar. Tavuk fiyatları bile uçmuş. Öğrenciyken baget almazdım mesela düşünmeden göğüs but alırdım. Şimdi fiyatları görünce insan oha diyor bari ucuzunu alayım. Yeni tarifler öğrendim. Yaş, iş, seviye, maaşlar sürekli artsa da alım gücünde inanılmaz geriye gidiyoruz. Sitedeki güvenlik fazla mesai ile 13,5k, çöp toplayan kapıcılar 10k alıyormuş. Günde 8 saat çalıştıklarını düşünmüyorum. Güvenlik full uyuyor zaten. Helali hoş olsun, daha fazla da kazansınlar ama memurun doktorun beyaz yakalının aldığı seviyeye göre burada bir yanlışlık var. Şu anda şirketten istifa etsem, sitede güvenlik olsam orada otururken freelancer işler yapsam çok çok daha fazla kazanırım, yorulmam ve en önemlisi kafam rahat olur.

Geçmiş olsun hocam umarım iyisinizdir. Hasta olmak ayrı bir dertken bir de maddi açıdan zorluyorsa durum gerçekten çok zor. Dediğiniz gibi nasıl gittiği belli olmuyor paranın. Konu sağlık olunca da mecburen harcama yapılıyor. Kısma şansı olmuyor.

Bir süredir hastanedeyim böyle bir para harcama şeklim yok abi şu gibi gidiyor. Allah'ım olmayana yardımcı olsun

kıyamet yaklaşıyor ama ben harcamaya devam non stop
nasıl yaklaşıyor ya büyük kıyamet kopacak ya da kendi küçük kıyametimiz yani ölüm
madem ölüm var yapabildiğimi yaparım harcayabildiğimi harcarım
her ay sonunda şu soru geliyor aklıma: haciz gelecek mi?
bu ay da gelmedi çok şükür...

Konuyla ilgili olduğu için burayı yukarı taşımak istedim. Hayat pahalılığıyla zaten uğraşırken depremden sonra fahiş fiyat artışı yapan firmalar işyerleri vs. oldu. Her şey gelip geçer ama bunların yaptıkları unutulmaz. Hangi vicdanla fiyatları artırıyorsunuz. O firmalar, işletmeler hakkında soruşturma açıldı haberleri var. Sadece soruşturma yetmez. Bunun büyük bir karşılığı olmalı. Bunlar bizi, milletimizi sırtından vuran tipler. Söylenecek çok şey var. Herkes yardım için seferber olmuşken fahiş fiyat artışı yapmayı düşünmek ve uygulamak hangi vicdana akla sığar. Vicdanları bir gün konuşursa eğer susturamayacaklar.

Artık o evreyi çoktan geçtik, sosyalleşme adına yapılabilecek bütün aktiviteler ikinci bir emre kadar asgari düzeye indirildi, giyim kuşam vs. Harcamaları için artık daha ince eleniyor sık dokunuyor, evdeki beyaz eşya diye tabir edilen arkadaşlar bozulmasın diye gözlerinin içine bakılıyor, tatil matil planı falan zaten hak getire, yani senin anlayacağın dostum, hayat şartları bizle taşak geçiyor, biz de onu daha iyi nasıl eglendirebiliriz onu arastiriyoruz...

Gerçek sütlü kahveyi şuan 30 liraya içme şansınız yok 200ml süt 7.5 tl oldu 200gram kahve 200 liradan pahallı bardağı ısıtması vs derken yakında birçok yerde 50 tl den daha fazlaya ancak alınıp içilir saçmalığa bak bir bardak kahve lan bu.

Ben artık frene bastım ya da yavaş yavaş basmaya başladım yoksa gidişat hiç iyi değil. Ara ara fren tutmasa da 😂
Piyasalar çok kötü..dün sıradan bir yerde ekmek arası kumru yedim bir de şalgam. ( Canınız çekmesin)
Cebimden 50 TL çıkarttım kasada ki arkadaş 75 TL dedi. Hadi mekanı vs iyi olur tamam ama bana acayip pahalı geldi. Demek ki iyiden iyiye pahalılık var.
Bir tavsiyede bulunayım yemek yiyecek olursanız içecek almayın asıl oradan sapliyorlar haberiniz olsjn

hayvan gibi alışveriş yapmaya devam ekistreler geliyoooo bahalım nasıl ödüycez

Hergün kontrolsüzce para basılıyor doğal olarak enflasyon yaratıyor ve herşey aslında zamlanmıyor zamlandığını sanıyoruz biz fakirleşiyoruz yoksa ödeediğiniz çoğu tutar aynı. Kazancınız bu enflasyona göre artış göstermedi. Doğal olarak da sonuç bu

2012de 220 binliraya aldığım bir işyeri o dönem 2-3 ev ancak alıyordu şuan 5-6 milyon yine 2-3 ev alıyor ortada malesef zam yok.

Ben insanlar nasıl geçiniyor aklım almıyor.

Herhalde vardır bir hikmeti. Benim hiç harcamadığım gün 200 lira param gidiyor. Biraz para harcayım desem 1000 lira gidiyor. Evde yemek yemeden herhalde her gün 500-1000 lira para gidecek.

Ev fiyatları 3 milyonu geçmiş , kim alıyor nasıl alıyor satılıyor mu ? 3 milyona ev mi olur. ?

Noluyoruz böyle herkes inanılmaz çılgınlar gibi birşeyler alıyor ben iyice korkmaya başladım.

bugün baya zarardaydım yani yapmamam gereken tek şeyi yaptım: harcama
harcama derken "HARCAMA!" anlamında değil bildiğin gereksiz bir harcama sonra noldu zararı çıkarttık gibi bişi oldu, para geri geldi.
"hep başkaları mı yiycek paramızı biraz da biz yiyelim anasını satıymmm" mantığıyla hareket ettim 

bi laf var "ne kadar gelirin varsa o kadar giderin olur cancağzım" diye...tersi de mümkün, o yüzden 3ün beşin hesabını yapmadan harcayın, para bi yerden gelir akıllı olup dünyanın kahrını çekeceğinize, deli olun dünya sizi çeksin

Aynen öyle. Kredi kartı limit artışı isteyince banka hayır demiyor. Eskiden olsa hayatta artırmaz ya da bin dereden su getirirdi. Geçen yıla göre çok zorlanıyorum ama bu durumu sadece kendim yaşıyorum zannediyordum ama bu başlığı okuyunca benim gibi epey kişi varmış.😔
Hayatımda bu kadar zorlandığımı hiç bilmiyorum. Hesaplar ekside kart borcu epey var. Paranın değeri hiç yok. Marketten 1 kg peynir ile zeytin al 150 TL den aşağıya veremeden çıkamazsın.

Bu dediğinizi gerçekten etrafımda herkesten duymaya başladım. Normal bir maaşlı çalışanın geçinebilmesinin tek yolu hiçbir şey yapmadan yaşaması. Dışarıya gideyim, gezeyim eğleneyim dese direkt eksiye düşüyor herkes. Çevremde gençliğini yaşamak isteyip normal sosyal hayat yaşayan insanlar hep kredi kartının asgari ödemesini yapıyor, maaşlarını yetirebileni görmedim. Benim yurtdışında yaşayan arkadaşlarım bile her sene gelir güzel tatil yaparlardı, 2-3 kişi türkiye'deki fiyatlardan şikayet edip gelemeyeceklerini söyledi. Benim bir geçinmek için ufak bir yöntemim ise lor peynir. Makarnaya katınca çok çok güzel oluyor, ayrıca böreğini yapınca da çok güzel oluyor. Proteinin çoğunu lordan karşılamaya çalışıyorum. Düşürdükleri duruma lanet olsun.

Kimse geçinemiyor ki. Artık ayın 5’i ile birlikte ayın başka bir tarihi de lazım ara maaş gibi. Zaten şu sıralar kredi kartlarına çalışıyoruz. Maaş geldiği gibi yok oluyor. Kredi kartına yatırayım, biraz da para ve ayırayım diyorsun bakıyorsun eline bir şey kalmamış. Şu pahalılıkta gerçekten büyük sorunlarla uğraşıyoruz.

Şu sıralar ne yalan söyliyim baş falan edemiyorum, ciddi anlamda artık aldığım maaş zar zor yetiyor, hiç bir türlü arttıramıyorum.
Daha zamlı maaşı alamadan yine her şeye zam geldi benim maaş bitti sayılır, ayın 5'ine de daha çok var, geçinebilenlere helal olsun valla.

Hocam yazdıklarını okuyorum, sana hakta veriyorum, haklısında zaten. Mikro ölçekten bakıyorsunuz gibi geliyor bana daha çok olan biteni mikro ölçekten değerlendiriyorsunuz, Makro etkileri düşünürsek bütün dünya sınırsız bir şekilde para basmıyor mu 1971'den beri itibari paralar ürün ve hizmetler karşısında değer kazandığını hiç hatırlamıyorum. Çocukluğumdan beri hiç bir ürün ve hizmetin değeri düşmedi aksine Zam zam zam. Dünyadaki merkez bankaları sistem kopana kadar devam edecek. Birde teorim var tutar,tutmaz erken iflas eden ülkeler belki de zincirden çıktığı için yeni sisteme erken adapte olacak. TCMB altın rezervini artırıyor buda düşündürücü.

İktidar başarısı bir başlık daha

Adamlar dipsiz kuyu misali para basıyor birşeylerin aslında zamlandığı yok sadece her geçen gün basılan para yüzünden daha çok ödeme yapıyoruz.

Bakalım bu işin sonu nerede bitecek

Çok değil Eylül ayında evime 15-20 bin liralık robottur odur budur aldım, Air fry falan.
Bugün hesapladim aldıklarım 15 bin TL tutmusken bugün 25 bin tutuyor daha 4 ay olmadı. Neredeyse her biri ikiye katlanmış.


Bu filmin sonu nerede biter ? Benim asıl merak ettiğim soru budur. Bu kadar kredi bu kadar çılgın tüketim gormedim.
Dışarı cikiyorum kafeler dolu alkol fiyatlarından şikayet ediyorlar barlar dolu avmler dolu park etmeye yer yok.
Merkez Bankası rezervleri eksiye vurmuş dis ticaret açığı 110 milyar doları aşmış.

Ben şaştım kaldım.

İhtiyacım olan şeyleri eğer bugün alabiliyorsam alıyorum ya da almaya çalışıyorum. Diyelim ki şu an ihtiyacım yok ama 5-6 ay sonra ihtiyacım olacak biliyorum ya da o an daha çok isteyeceğimi biliyorum o yüzden de bugün alma fırsatım varsa gerekirse kendimi de zorlayarak alıyorum. Çünkü biliyorum ki 5-6 ay sonra hatta 1-2 ay sonra bile almak istediğim şeyin fiyatı arttığında hiç ulaşamamaktansa o an almayı tercih ediyorum. Maalesef ki durum böyle.

Dışarı çıkmayı bende birçok arkadaş gibi kestim. Öyle keyfi olarak çıkmıyorum eskisi kadar. Şu yaşadığımıza bakar mısınız gerçekten bunu yazarken o kadar üzüldüm ki. Deselerdi 3-4 sene sonra bunu yazacaksın bir yere diye. Hadi oradan derdim. Ben vazgeçmem gezmemden, keyfimden derdim. Geçtik arkadaş geçtik hem de iyi vazgeçtik.

geçen seneydi sanırım , migros 50 tl ye 5 litreçiçek yağ satıyordu. kişi başı 2 tane alma hakkı vardı. bulunduğum yerdeki bütün migrosları 2 gün gezdim.  yaklaşık 3 senelik yağımı almıştım. evde sanırım 100 litre çiçek yağ vardı .130 kilo da un almıştım evde ekmek makinası var orada kullanıyoruz . 100 gramlık mayanın tanesi 3,99 du ondan da 10 tane aldım . yaklaşık 20  kilo pirinç, kurufasülye,nohut  falan aldım .yaptığım en iyi yatırım sanırım. şimdi şunları almaya çalışsam tek postada almaya maaşım yetmez .

şimdi pahalılıkla nasıl baş ediyorum ? pahalı olan şeyi almıyorum . bu kadar basit . hayati değilse çıkarıyorum hayatımdan . birileri fahiş fiyattan ev-araba depolayacak diye kazıklanamam . bir burger 85 tl olmuş. kıymanın kilosu migrosda 90 tl di . burger dediğinde ölsen bitsen 100 gram et var ki çoğu hileli zaten içinde selüloz var ,dolgunluk yapsın diye koyuyorlar.

artık mevzu enflasyon pahalılık değil bir takım esnafın şerefsizliği .

Tam olarak yaşadığımız şey bu. Bugün almazsak yarın hiç alamayız düşüncesiyle herkes evine bir şeyler stokluyor. Maaş 10 bin lira, kredi kartı geliyor 15 bin lira. İhtiyaç kredisi çek, kartın borcunu ödeme, bir şekilde geçiştir diye diye herkesin şişmiş borçları var. İnsanlar ay sonunu görmeyi geçtim 2 hafta sonrasını göremez hale geldi.
Şu durumdan çıkabilmek için gerçekten evden çıkmadan yaşamak gerek. Artık kahvemizi evimizde demliyoruz, arkadaşlarımızla evimizde buluşuyoruz, yük olmasın diye her gün dışarıdan yemek yemiyoruz.

Evdeki stoklar 3-5 ay sonra bitince daha büyük bir borç altına gireceğiz. Buzluğunuzda et yoksa 3 ay sonra kilosu 250 liradan alacaksınız, 3 ay önce aldıysanız 100 liradan almıştınız. İşte böyle saçma, tutarsız ve enflasyon ötesi bir durumla karşı karşıyayız

Ben de dışarda yaptığım eğlenceleri azalttım. Arkadaşlarımla buluştuğumda Alman hesabı olmadıkça ortaya atılmıyorum. Hesabı birinin ödemesini bekliyorum. Starbucks'ta orta boy kahve 50 lira olmuş. Bütün hesabı ödediğinizi düşünsenize. Maaşımı aldığımda zaman ilk olarak dolap alış verişimi yapıyorum. Ay ortasında nakit sıkıntısı çekersem öteki ödemelerimi aksatabilirim nasılsa.

Sorun ekonomik. Ekonominin daha bi iyi yönetilmesi için yönetici seçiminde titiz davranmaya devam edicem. Hayat pahalılığına karşı yapabileceğim en büyük devrim bu. Şimdilik kemer sıkmaya devam etmekten başka bi çarem yok.

Çok isabetli yazmışsınız fiyat kontrolü diye bir şey neredeyse kalmadı aldığım ürünlerin fiyatlarını az çok kıyaslayabiliyorum ama çoğu almış başını gitmiş artık gelişi güzel fiyat artırdıklarını düşünüyorum nasıl olsa satılıyor diyerek haftalık aylık etiketi değişen ürünler var. Özellikle yabancı markalarda bunu daha çok görebiliyorum mesela şampuan, deterjan, sabun fiyatları sürekli yükseliyor. 2-3 ay önceki fiyatı şimdi kampanya var diyerek algı oluşturuyorlar Şubat 2023 ile birlikte market etiketlerinin hızla değiştiğini göreceğiz. Hatta üşenmeyip Bim'den belli başlı ürünlerin fiyatlarını not alayım birde şubat ayında karşılaştırma yaparız neler değişmiş neler değişmemiş daha rahat görebiliriz.

cünkü insanların birikim yapma amacı kalmadı. suan en kotu araba sıfırı 550bını gectı ev desen 2m altına kumes bıle bulması zor hale geldi. bunun yanında alınan  maaslar belli. normal bır ınsanın suan kenarda buyuk bır bırıkımı yoksa ev araba alması ımkansız hale geldı artık sadece para bırıktırıp iphone alabılır. o yuzden millet yiyor iciyor ustune basına alıyor. durumdan ıstıfade de gıyım ve yıyecek ıcecek sektoru normal zam oranının cok ustunde zam yapıyor. gecen sene 150 lira olan bir urun 600 lıraya ındırımlı olarak suan satılıyor. dun 110lıraya kıymalı pide yedim. menude en ucuz yıyecek 100 lıra tavuk sıstı ve burası ole zengın bır muhıtte luks bır yer degıl. gecen sene agustos/eylul cıvarı burada kıymalı pıdeyı 50-55 lıra cıvarına yedıgımı hatırlıyorum. 5 ayda bu pidenin icindeki hicbiseye işcilik dahil %100 zam gelmedi ama kar marjlarından kısmıstı esnaf artık marj neyse ole calısıyor. kimsede sesini cıkarmıyor

Bilmem farkında mısınız ama son 6 aydır insanlar deli gibi para harcıyor. Harcayacak parası olmayan kredi kartına abanıyor. Kredi kartı olmayan kredi çekiyor. Çünkü bankalar (sanki talimat almış gibi) tahsilatını yapmayacakmışçasına kredi veriyor, kredi kartı limiti artırıyor. Şu an marketin önünden geçmeye kalksanız 250TL çıkıyor cebinizden. Alışveriş yapayım, evin eksiğini alayım deseniz 1000TL. O yüzden herkes her bulduğu ucuz ürünü vakit kaybetmeden satın alıyor. Bugün alamadığınız şey yarın %50 daha pahalı. Herkes stokçu oldu ya da olacak; olmak zorunda...

Bu konu üzerinden çok ciddi olarak istismar ediliyoruz, enflasyon özellikle son bir yılda çok hızlı bir şekilde ivmelendiği için fiyat değişimleri takip gücünün ötesine geçti ve bunun üzerinden kandırılıyoruz, sallama ürün ve fiyatlarla açıklamaya çalışayım:

3 yıl önce (süre farazi):
ŞokA10BimRosSA markete gittin, Kudbettin Efendi kaşar peynirine baktın, sarı etiket var ve 25 liradan 21 liraya düştüğünü gördün, iki ihtimal var, ya önceki fiyatın 25 olmadığını, daha da önemlisi olamayacağını bilir ve o etiket tuzağına düşmezsin, ya da "a evet, indirim varmış" diye düşünüp değerlendirirsin.

Şu an:
ŞokA10BimRosSA markete gidiyorsun, reyonda yine sarı etiket var, diyor ki 190 liradan 155 liraya düştü, işi gücü bırakıp her Allahın günü fiyat takibi yapmıyorsan Kudbettin Efendi peynir gerçekten 190 lira mıydı bilmene olanak yok, yine daha da önemlisi "hskktr lan, bir peynir 190 lira mı olurmuş, adam mı yiyonuz?" deme şansın da yok, çünkü olabilir.

Dışarı çıkmayarak. Mümkün olduğunca dışarı çıkmıyoruz. Evde takılıyoruz ya da pikniğe ve kamp yapmaya gidiyoruz. Gerçekten öğrencilere, bekarlara, ev bulmak zorunda olanlara vs. çok acıyorum, nasıl geçinebiliyorlar aklım almıyor. Bu fiyatlarla sevgilinizi yemeğe götürmek bile işkence. Tamam belki ödersin ama içine oturur. Eskiden değişik mutfakları denerdik, ayda bir çok güzel bir restauranta giderdik. Şimdi de gideriz ama hadi gittik diyelim, hep bu fiyata değmez ya diyip bi daha gitmiyoruz. Ben öğrenciyken garsonluk yapmış, 1-2 gece çalışarak Nike Vomero ayakkabı almıştım. Şimdi baktım yeni modeli 1800 liraymış. Psikolojik olarak bir ayakkabıya 1800 verilmez diyip ucuzunu alırdım.

Şu an öyle bir dönemden geçiyoruz ki artık bir şekilde kendimize ek iş olanağı üretmemiz gerekiyor. İnternet üzerinden para kazanma yöntemlerini araştıran ve bunun için çabalayan çok insan görmeye başladım etrafımda. Çünkü bir şekilde gelirinizi artırmazsanız enflasyona yenik düşmek kaçınılmaz hale geliyor. Hayat artık pahalı değil aşırı pahalı hale geldi ve şu anki durum daha da kötüye gideceğini gösteriyor.

Milletimiz artık nerede neyin en ucuzunu bulma olayının uzmanı haline geldi. Çünkü artık 40 tane yeri araştırıp edip en ucuzundan almaya uğraşıyoruz. Dışardan yemek söylemeye gelince de bence çoğu kişinin bunu en fazla yaptığı dönem elinde indirim kuponlarının olduğu dönemdir.

Yakında herhalde taksiye falan çıkmaya başlayacağız bu gidişle, ülkedeki pahalılık beni benden alıyor, dün bir büyük baş üreticisi cumhurbaşkanı ile konuşuyordu, bir bardak çay 5 lira, bir litre süt 10 lira başkanım buna bir çare bulun diyordu, alın size üretici isyanı, kadın litresini 10 liraya satıyor, biz marketten 20 liraya alıyoruz, arada kazananlar maalesef komisyoncular oluyor,

Çıkışı bulabilen Avrupa’ya gidiyor zaten. Bakın Almanya 2 milyon işçi alıyor ve dil bilme şartını da esnetiyorlarmış. Şu anda herhalde Almanya’ya en fazla başvuru Türkiye’den olur. Gençlerimizi zehirliyor bu sistem artık. Geleceğe dair önceden tek kaygısı iş kaygısı olan neslin yerini artık ülkeden nasıl giderim şekline soktular.

Bir genç oturup bir çay, kahve içemiyor. Kafeler sinek avlıyor. Fast Food bakıyorsun öğrenciye hitap eden dönerler 50 liradan başlıyor. Aya vursan ayda hiç bir şey yapmazsa bu çocuk 3000 lira cebine ihtiyaç için koyması gerekiyor. Bir de fırsatçı karteller var. Dolar artmadığı halde fiyatlara fahiş zam yapan onun bunun çocukları mevcut oldukça, bir de bunların başkanı çıkıp atar gider yaptıkça biz bir yere varamayız. Çıkışı bulan yurtdışına gitsin. Bir ara Estonya konusu vardı oraya detaylarıyla tekrar bakabilir. Keşke gidebilsem ancak ben maalesef bir yere gidemiyorum.

ben artık sallamıyorum günübirlik yaşıyorum
ne istersem aliyom  ödemeye gelince de bi hal çaresine bakıyorum yoksa hayat zehir oluyor
borç stoku fazla ama artan enflasyon ile gelir de artıyor, borcun gelire oranı değişmiyor hatta belki azalıyor

Baş edebilen var mı ? Yemek yemek lüks oldu malzemeleri gidip, kendi yemeğini hazırladığında bile aşırı pahalı oluyor. Dışarıdan yemek yememeye çalışıyorum 100 liradan aşağıya doyurucu yemek yok. Durum kötü fiyatlar arkasına bakmadan yükselmeye devam ediyor. Elbette duracağı gerileyeceği bir yer olacaktır diye ümit ediyorum başka yapabilecek bir şey kalmadı.

Hayat pahalılığıyla baş edilme gibi bir durum söz konusu değil şu an. Millet açlıkla mücadele ediyor, pahalılıkla değil. Millet aç kalmamak, ısınmak, karanlıkta kalmamak, susuz kalmamak için mücadele veriyor. Millet sokakta kalmamak için mücadele veriyor. Gereksiz eşyalar ucuz olsa ne pahalı olsa ne. Millet bir simite 5 lira bir çaya 5 lira veriyor. Bu pahalılıkla mücadele değil açlıkla mücadele

Diyet yaparak

Şaka bir yana dışarı adım attığım zaman 200 türk lirasını cebimde bulamıyorum. Acaba diyorum evde çıkarken mi düşürdüm? Hayır,yok!

Çok kötü durum çok. Gittikçe yükseliyor herşeyin fiyatı ve orta gelirlilerin bile artık zorlanmaya başladığını düşünüyorum. Umarım bir an önce düzelir demekten başka yapabileceğim hiçbir şey yok tabiki.

Tek sorun hayat pahalılığı değil ki bahsettiğiniz kapıyı 2-3 kere kilitlemeniz gereken yerler artık her yer. Hayat pahalılığı arttıkça ve suçluların gerçekçi cezalar almaması sebebi ile hırsızlık, dolandırıcılık gibi olaylar çok fazla arttı.

Geçen hafta evime hırsız girdi. Tüm evin altını üstüne getirmiş henüz taşınmak için hazırlık yaptığım bir ev olduğu için fazla bir hasarım yok. Ziynet eşyası ve para aramış, hiç bir şey bulamayınca robot süpürgeyi alıp çıkmış. Acı olan tarafı basit bir robot süpürge 2 asgari ücrete yada ortalama bir çalışanın aylık maaşına eşit. 1 ay boyunca basit bir ev aracı için çalışmak yerine doğrudan başkalarına ait olanları almayı tercih etmeye başladılar. Hırsızlık hakkında evimi kontrol etmeye gelen polisler suç oranının müthiş derecede arttığını söylediler.

Bugün değişik bir yöntemle bir dolandırıcılık aramasına maruz kaldım. Hikaye o kadar dolambaçlı hazırlanmış ki bir anlık dalgınlık ciddi zararlara sebep olabilirdi.

Diğer taraftan gittiğiniz her yerde dilencilerle karşılaşma oranı arttı ve halkın eskisi gibi yardım edecek gücü yok. Bu insanlarda gelecekte yeterli imkanlara ulaşamayınca muhtemelen suç dünyasına meyil edecekler.

Doğru yoldan şaşmamaya çalışan insanlar mecburiyetten borsa gibi görece riskli alanlara kayarak gelir elde etmeyi deniyor ve maalesef çoğunun sonu hüsran olacak. Herkes bir çıkmazın içerisinde. Ülkede kazanmaya ve bu durumdan etkilenmemeye devam eden çok nadir insan var ve kazanmalarının sebebi de yenilikçi olmaları değil.

Ev gıdaları için stokçuluğa başladım maddiyatım yettiğince toplu alışveriş yapıyorum evde deterjanlar, yağlar vsvs birçok ürün stoklu halde.
Her dönemin kendine has özellikleri oldu 2012 yıllarında birşeyler alınır para biriktirilmez yatırım yapılırdı şimdi ise sadece yaşamaya çalışıyoruz.

Uzun uzadıya yazmak itemiyorum bu duruma gelmesini bu ülke vatandaşlarının çoğunluğu istedi sayfa sayfa sayıştay raporlarında yazıyordu yıllarca görmezden gelindi. Hala birilerinin vergi borcu siliniyor. Bu devran böyle devam edecek.

Öncelikle elimdekinin değerini bilerek daha sonrasında da yarınları düşünerek. Elimdekinin değerini bilmekten kastım halihazırda elimde olan şeyleri düzgün ve dikkatli kullanarak daha uzun süre muhafaza ediyorum. Örnek veriyorum üzerimdeki mont bu sene 5.senesine girecek ve hala gıcır gıcırdır, telefonumu ise alalı 4 sene olmuştu, bilgisayarım hala dell'in 2 in 1 olanı ki hediye olarak gelmişti ve işimi ciddi anlamda görüyor. Elimdeki bir üründen ancak ve ancak kullanılabilecek durumda olmadığında vazgeçiyorum. Keza elektronik aletleri ise bir köşede muhafaza edip sonra can sıkıntısına tekrardan hayata döndürmüşlüğümde var "Eski bilgisayarlarınızı bir köşede paslanmaya bırakmayın!" .

Yarınları düşünmekten de kastım geleceğe dair planlamalarımı gerçekçi bir şekilde yapıyorum bir nevi algoritmik bir şekilde. Olası her türlü sonucu göz önünde bulundurarak ona göre yol haritalarım mevcut oluyor. Bunu takvim kullanma ve her şeyi yazıya dökme alışkanlığım sayesinde iyice geliştirmiş durumdayım. Maddi olarak geleceği düşünme hususum ise harcama kapasitemi ne aç kalacak şekilde ne de har vurup harman savuracak şekilde yapıyorum. Örneğin üniversitedeyken benim maddi durumum arkadaşlarımdan çok daha iyi olmasına rağmen bir cafede oturduğumuzda ben 1 bilemediniz 2 çay içerken onlar latteler, amarigaanolar içerlerdi. Şimdi ise onlar asgari ücretle a101 bim gibi yerlerde çalışarak hayat çok zormuş nidaları atıyorlar. Haa hayattan zevk almıyor musun derseniz yoo alıyorum bazen çılgınlıklar yapar 1 günde 1-2bin lira harcadığım zamanlarda oluyordu ancak o harcadığım paranın her kuruşuna değmiş oluyordu. Harcama kapasitem yatırım kapasitemin belki de %25'idir. Şuan Türkiye standartlarında yaşayabilecek maddi bir özgürlüğe sahibim ancak bu kadar saçma pahalılık içerisinde bu paraları ödeyecek bir enayi olmadığım için lükse yönelmiyorum gerçi lükse yönelmiyorum demeyelim de gereksiz harcamalardan kaçınıyorum. Daha iyi bir düzenle farklı bir ülkede yaşamak için gün saymaya ve çalışmaya devam ediyorum.

Hayat pahalı değil, biz fakiriz demek isterdim ama artık bu önerme de geçersiz. Hayat, gerçekten pahalı. Resmi enflasyon %85, gerçek enflasyon %175. Bugün 1 liraya aldığın şey yarın 1,5 lira oluyor. Almak için aklından geçirdiğin bir şeyi bugün almazsan yarın en az %50 daha pahalı almak zorunda kalıyorsun.

Sadece yeme içme, giyinme pahalı olsa yine iyi. Artık barınma da ciddi bir problem haline geldi. İstanbul'da "insan gibi yaşayabileceğin" 2+1 evin kirası 15.000TL Şaka değil. 10.000 liraya 1+1 ev bulamıyorsun ya da Esenyurt, Sultangazi gibi iş yerine 2 saat uzakta, akşam eve dönerken sürekli arkanı kollayarak yürümen ve eve girince kapıya 2-3 kilit birden takman gereken semtlere gitmen lazım.

Ne bok yiyeceğimize dair en ufak bir fikrim yok açıkçası. Çaresi olan, çıkışı bulan varsa aydınlatsın..

Hayat Pahalılığı ile nasıl baş ediyorsunuz

Bir mont aldım 1400 lira. Giyilebilir normal gömlek 300-400 lira bandına gelmiş. Ucuz denilen gömlekler 200 lira olmuş. 1-2 sene önce ,30-40 liraya gömlek kaynıyordu piyasa.
Esnaf lokantaları bile aşırı pahalı diyorlar zaten gitmiyorum
Restaurantta bir 300 gr et söyleyip yanına bir bardak bira icicem deseniz 500 lira diyorlar.

Artık dışarıda yemek lüks oldu o kesin ama giyim eşya fiyatları avrupayi bile solladı
Araba fiyatları rekor kırıyor
Telefon bilgisayar vs zaten alınabilecek gibi değil


Ben son 2 yıldır almak istediğim herşeyi kredi kartı taksit vs aldım. Şuan bir kaç ihtiyacım kaldı herhalde. Eğer geriye dönüp baktığımda eğer almasaydım hicbirseyi alamazdım diyorum. Geçen yıl 2000 liraya aldığım bir alet 10 bin lira bandına gelmiş.
2 sene önce 2400 liraya aldığım bir telefon 12 bin lira olmuş.
300 bine giden evler 2 milyon olmuş.

Noluyor böyle ? Arkadaşlar ? Bir gariplik yok mu