Topic: Hobi günlükleri (Read 200 times)

Hayvanlarla ilgilenmeyi hobi olarak sayarsaniz eger benimde hayvan bakimi egitimi hobim var diyebiliriz. Bir muhabbet kusu aldik onu konusturmayi basardim uzun zaman once sonra kafesinde rahat edebilecegi aksesuarlar gelistirmeye basladim oyuncaklar konmasi icin agac gorunumlu biseyler vs. Hayvanlarla ugrasmak terapi gibi rahatlatiyor insani . Balik avlamakta hobilerim arasinda Bir suredir gidemesem bile en sevdigim etkinliklerin başinda geliyor.

Balkonunuza uygun çiçekler ekerseniz kurumazlar hocam. Balkonunuz hangi saatlerde ne kadar güneş alıyor? Narin çiçekler güneş ışınlarına fazla maruz kalınca kuruyor. Belki sadece yeşil yapraklı bitkiler yetiştirmeniz lazımdır.

Hobi olarak saz çalmaya başlayıp bir dönem korolarda sahne almışlığım var. Saz çalmak ayrı bir zevk ve tat verirken grup içinde etkileşimli olarak yapılan faliyetlerde bulunmak da çok güzel oluyor. Boş zamanınızı değerlendirmek için bir enstrüman çalabilirsiniz. Bunu insanı pek çok açıdan geliştirdiğini gördüm.

Herkesin bir değil en az üç dört hobisi olması lazım düzenli olarak yaptığı. Gösteri sanatları, spor, müzik veya daha arklı şeyler. İnsan b sayede mutlu oluyor ve hayattan keyif alıyor. Ancak ülkemizde bunu yapabilecek maddi imkanlar pek yok ne yazık ki. Ne zamanımız ne enerjimiz ne de paramız yetiyor. Ayrıca çoğu kişi de yetiştirilirken aile tarafından böyle yetiştirilmiyor.

hobi de olsa faydalı geri dönüşler verecek olan şeylerle uğraşmaya çalışıyorum. bu bağlamda yazılımla uğraştım ama hobi seviyesinde olduğu için bir yerden sonra tıkandım ve kaldım. :) bu arada yazılım dediğime de bakmayın ya da durumu hobi seviyesinde değerlendirin çünkü html, css ve bir miktar php'nin dışında bir şeyden bahsetmiyorum.

Veriler abarti olmayabilir, cevreye bakilinca bariz bir mutsuzluk goruluyor, ancak malum ulkede yasayanlarin hobisi olmadigi da gercek, bir ingiliz sabah ise gitmeden bir kafede kruvasan ve cayisini icip sonra ise gider aksam ustu hele hele gunlerden cuma ise kendini bir bara atar, paskalya, noel, bilmem ne cadilar bayraminda deli gibi eglenirler.
Zevk bulunmayinca hobide bulunmuyor baziii ulkelerde.

Kesinlikle, herkes yazabilir. Herkesin bloğu olabilir. Böylelikle herkesin bir uğraşı olabilir. Uğraşı olan insanlar kolay kolay sıkılmıyor. Saçma konulara savrulmuyor. Dediğiniz gibi, internet bağlantısı olmayan yazarlar bile blog yazabilir. Ücretsiz biçimde açarak, bedavadan hobi sahibi olabilir. Ancak, zaman ve emek ayırması gerekmektedir.

Şu bahçe işlerini bir ben beceremedim herhalde apartman dairesinde oturuyorum saksılara bir şeyler ektim ekmez olaydım garibanları suluyorum suluyorum yine de kuruyorlar ya yazık oluyor hepsine hobiye fırsatta kalmıyor bana bu sıra fazlasıyla kitap okuyorum

Müzik dinlemek ve kitap okumak dışında bahçemi düzenliyorum. Bahçedeki çiçeklerle uğraşıyorum.Toprakla uğraşmak zihnimi ve ruhumu dinlendiriyor. Çok özel hobilerim yok. Bunlar bana yetiyor.

benim hangi ülkeye gidersem gideyim, kullandığım uçak/tren/taksi bileti-fişini saklarım. her baktığımda o sahneler hızla gözümün önünden akar gider bunun dışında galatasaray-arsenal uefa final maçı bileti dahil şu ana kadar gittiğim tüm maç biletleri hala durur. daha geçen hafta tozlarını alıp kutularını değiştirdim. artık kağıt biletler pek kullanılmıyor, dijitalleşmenin tek kötü yanı bu olabilir ama hiç farketmez, deplasman biletleri olur özel davetiyeyle gittiğim maçlar olur yine de kağıt bilet çıkıyor nadir de olsa

Bir hobi uğraş olması insanı zihin olarak dinlendiriyor, bir şeylerle meşgul olmak o işle uğraşırken zaten hayal bile kurarsınız ve sadece o işe odaklanırsınız. Ben marangozluk işlerini ahşap oyma işlerine çok hevesliyim ama bir türlü bunu yapma imkanım olmadı bunun için evin haricinde müsait bir alanda olması gerekiyor. Bunun dışında balık tutma maceramız oluyor

Ileride yapmak istediğim hobi ahşap oymacılığı. Kendime mink bir atölye kurup ahşaptan farklı eşyalar veya oyuncaklar yapmak istiyorum . Zaman ve mekân kısıtlaması yüzünden bu hayalini şu an yapamasam da ilerde mutlaka yapacağıma eminim.

Sürekli yazı yazmanın insana birçok faydası var. Özellikle daha derli toplu bir iş ve eğitim hayatı olabiliyor. Daha iyi not tutuyor daha iyi planlama yapıyor. Keza insana içindekileri hiç yoktan satırlara dökerek rahatlamasına vesile oluyor. Biz ki sene sonlarında hatıra defterlerine sepet sepet yumurta sakın beni unutma; unutursan küserim mektubumu keserim manileriyle içimizdeki duygu düşünceleri satırlara dökerdik hey gidi günler hey

Tavsiyenizi internet bağlantısı olmayanların göremeyeceğini düşünerek herkese tavsiye edelim biz en iyisi İnternet bağlantısı olmayanlar bile bir blog yazabilir. Günü gününe yazamazlar belki ama toptan paylaşım tarihi ayarlı olarak içerik girişi yapabilirler. Misal yanlış hatırlamıyorsam Person of interest dizisinde o meşhur pi sayısı muhabbeti geçen bölümdeki çocuğun evinde bilgisayar olmadığı için peçeteye program kodlarını yazıyor daha okulun bilgisayar labaratuvarında bu kodları temize çekiyordu. İmkansızlıklar içinde imkan yine bizim ellerimizde

Sizlerle sürekli olarak forum altında denk geliyoruz. Birbirimizin yorumlarını değerlendirmeye alıyoruz. Öncelikle şunu söylemek istiyorum: Blog yazdığımı biliyorsunuz. İşte ben bu nedenle yazıyorum. Çünkü, blog yazmak ve yazdıklarının okunduğunu bilmek insanı rahatlatıyor. Burada neden paylaşıyorum? Sizler okuyorsunuz ve yorumluyorsunuz. Böylelikle yalnız olmadığımızı biliyoruz. Bana kalırsa, blog yazmak en hoş hobilerden biri!

Ayrıca araştırmaya göz attım. Sıralamalarımız gerçekten kötü. Olayın zaten neden böyle olduğunu az çok herkes biliyordur. O kısma girmeyeceğim.
Parası hızlıca değer kaybeden ülkenin insanların çok mutlu olması beklenemez.

Ek olarak, internet bağlantısı olan insanlara blog yazmayı tavsiye edebilirim. Ücretsiz biçimde bir hobi edinmiş olabilirsiniz. Bir de https://blogsozluk.com/ benzeri sözlükleri tavsiye edebilirim. Daha az kişinin bulunduğu ve sizi okuyanların olduğunu bildiğiniz yerler daha mutlu hissetmenize neden olabilir.

Bende de pul ve para koleksiyonu alışkanlığı vardı ancak ben başlatmamış babamdan kalanları devam ettirmiştim. Hele içlerinde bir delikli lira vardı o gözbebeğimdi ancak ne olduysa oldu ev taşınırken ortadan kayboldu para koleksiyonum. Pul koleksiyonum hala evde duruyor.

Senin yanına benim babayı takalım hocam adamı tutmakta çok zorlanıyoruz o da senin gibi alır başını gider ki birkaç ay önce onla ilgili bir konu açmıştım hafif kalp krizi geçirten ( https://bitcointalksearch.org/topic/m.56821321) Bende yürümeyi severim ama özellikle kafam çok dolu olduğunda gidebildiğim kadar giderim geri dönüşü düşünmeden eve geri adım atar atmaz kafamdaki düşünceleri temizlemiş olurum. Gerçekten hemen hemen hepimizin alışkanlık kazanması gereken bir nokta.

İnsanın bir hobisi olöası gerçekten güzel. Evet Türkiye haritası yapıp taşları oralara yapıştırmanız güzel. Ben de küçükken pul koleksiyonu yapmıştım. Ama zamanla kayboldu gitti. İnsanı bu gibi koleksiyonlar heyecanlandırıyor. Koleksiyona yeni birşey eklediğinizde, abartı olacak ama sanki yeni çocuğunuz olmuş gibi seviniyorsunuz. Bunu koleksiyonculuk yapanlar iyi bilir. Örneğin para koleksiyonu yapanların, koleksiyonunda olmayan bir paraya ciddi paralar ödemesi de bundandır. Yani o tad başka şeyde yok.

Hobi deyince aslında günlük hayatta yapacağımız başka işler geliyor. Koleksiyonculuk da bir hobidir ama konumuz hobiyse en severek yaptığım hobim gezmek. Bazen alır başımı dağlara, kırlara giderim. Tek başıma. Benim kadar yürümeyi seven az bulunur. Yanıma arkadaş bulsam şehir şehir, ülke ülke yürüyerek gezerim. O kadar yani..

Öncelikle şöyle şuraya instagramda gördüğüm bir videoyu bırakayım: instagram.com/p/CSxM1B1CKLX/

Bahsi geçen araştırmanın detaylarına şuradan ulaşabiliyoruz: https://news.gallup.com/interactives/248240/global-emotions.aspx

Bizi bize anlatmanın gereği yok kontrol altına alınamayan pandemi süreci, ekonomik çöküş, eğitimdeki çürüklük, geleceğe dair umutsuzluk vs vs vs. Akşam iş çıkışı bir kafe de oturup kahve içmeye veya doğru düzgün bir okul gezisi yapmaya, arkadaşlarla güzel aktiviteler yapmaya veya adam akıllı bir hobi edinmeye ne zaman bulabiliyoruz ne de ne de parasal bir kaynak.

Bakıyorum küçükken gazoz kapakları biriktirmeler, taso biriktirmeler, arkadaşlarla bisiklet turları, yazları spor kurslarına gitmeler ama şimdi yapacak birşeyimiz doğru düzgün yok.

Belki merak ettiğimiz yapmak istediğimiz araştırdığımız taraştırdığımız hobiler vardır ve burada bilgi birikimlerimizi paylaşarak ya aradığımız şey hakkında bilgi sahibi olabiliriz ya da ilk defa duyup merak edip yapmaya çalışırız. Böylece günlük hayatın stresinden az da olsa kaçıp ruhumuzu tedavi edebilecek bir uğraşımız olabilir ne dersiniz?

---

Ben başlayayım. Ne zaman bir sahile gitsem yüzdükten sonra çıkarken hep suya bakarım ve gözüme bir taş kestiririm. Bunları toplar koleksiyon yaparım şuranın hatırası buranın hatırası şeklinde. Bunu biraz daha ilerletmeyi düşünüyorum. Aile evimdeki duvarıma büyük bir Türkiye ve Dünya haritası asacağım. Ve topladığım her taşı şehrine ve ülkesine yapıştıracağım.

Bir diğer yapmak istediğim hobi ise bir mızıka almak. Mızıkanın o sesi çok derinden işliyor insanın içine bir keman bir de mızıka. Yalnız kalmayı özellikle kalabalıktan uzakta ışık kirliliği olmayan köy yerlerinde yaz akşamlarında gökyüzünü izlemeyi çok severim. Tam o manzarada çıkartıp mızıka çalmak istiyorum. Bir müzik enstrüman dükkanına gidip bir bilenle mızıkalar hakkında konuşarak detaylı bilgi alıp buradan paylaşacağım ve ilgilenen varsa mızıka ile ilginen ondanda duymak isterim bilgilerini.