Topic: Kasko’daki detayların önemi (Read 114 times)

Detaylar önemli zaten bu detay seçeneklere göre kaskonuzun genişliği yada kısıtlı olması sağlanıyor buna göre size uygun yada daha fazla bir fiyat çıkartabilirler. Fiyat aldatmalarına kanmadan pahalıda olsa bildiğiniz tanıdığınız güvendiğiniz yerden kaskonuzu yaptırın birde içeriğinde neler olup olmadığını iyi okuyun.

Mesela bazı firmalarda ikame araç süresi 7 gün bazılarında 14 gün anahtar kaybı 3 bin - 6 bin gibi değişik limitler mevcut. Bildiğiniz yerden kasko alıyorsanız zaten sizi bu konuda daha çok bilgilendirirler.

Kasko ücretlerinin bu kadar arttığı dönemde Ayetel Kürsi ile koruma sağlıyoruz esprileri gerçekten çok doğru. Kasko yaptırmaya karar verecek kadar cesur olursam içerisine doğal afetleri de eklerim hocam. Güzel bir hatırlatma depremde bir çok insan bu yüzden çok mağdur oldu. Arabası perte giden arkadaşlar internetten fahiş fiyata hurdasını depremzedeyim muhabbetiyle satmaya çalıştı. Bana göre hiç doğru bir şey değil. Ben o durumda olsaydım sonuçlarına katlanırdım. Üzücü ama gerçek olan bu. O yüzden Kasko yaptırmak çok önemli.

İşin kitabına uydurulacak yanlarını araştıran milletimiz, başına bir iş gelmeyeceğini düşündüğü için bu gibi durumları sonradan araştırıyor. Sonradan araştırmak kazandırmaz, kaybettirir. Öncesinde bunların ihtimalleri düşünülmeli.

War dogs filminden çok sevdiğim bir replik var.

"Para satır aralarında kazanılır!"

Günümüzde hepimiz hayatlarımızı ilgilendiren birçok sözleşme okuyor imzalıyor bazen de okumadan imza atıyoruz. Bazen haklı olduğumuz durumlarda sırf sözleşmedeki bir madde yüzünden mağdur olabiliyoruz. Birçok şirket ise bu sözleşmelerde yer alan maddeleri kullanarak tüketicinin birçok durumda şirketin karşısına çıkarak hakettiklerini almalarının önüne geçmek için kasıtlı kullanıyor. Bu yüzden sözleşmeleri olabildiğince dikkatli bir şekilde okumalı idrak etmeliyiz değilse iş işten geçtikten sonra kırk kere okusak nafile.

İnsanlar artık muayeneyi bile zor ödüyor. Küçük bir miktar ama gelen zam oranı malumunuz. Trafik sigortasını gerçek anlamda yaptıramayan var. Sonra cezası nasıl olur orasını bilmiyorum ama hiç böyle bir şey yaşamamıştık.

Kasko bedellerine önceden kızıyordum bu nasıl artış diye. Sonra araç fiyatları o kadar tırmanmışken kasko bedellerindeki artışı artık normal görmeye başladım. Zor bir dönemdeyiz geçer mi onu da bilmiyoruz. Çevremde kasko yaptıranların %80'î yaptırmıyor artık. Onlar da durumun farkında ama o fiyatı veremiyorlar.

Milyonluk arabaya biniyor diyoruz ama o aldığında araç milyonluk değildi. Hem aracın hem kaskonun fiyatı çok fazla arttığı için ver kişinin kazancı o miktarda artmadığı için kasko yaptıramıyor. Yani olay milyonluk arabaya binip de kaskodan kaçmak da değil. Her şeye gelen zam kazançlarına gelmedi. Daha farklı birçok durum var. Kaskoda yaptırılacak birçok seçenekten vazgeçiliyor fiyat düşürülmeye çalışılıyor ama o kadar da fark olmuyor. Bu yüzden belirli bir yüzdelik kesim dışında kasko yaptıranların oranı çok düştü.

deprem, sel, dolu vs aklınıza ne kadar doğal afet geliyorsa hepsinin olması gerekiyor çünkü yaşadığımız yer türkiye. göktaşı düşmesi gibi bir madde varsa onu bile seçerim o derece garip bir topraklarda yaşıyoruz. ben bu sene sadece ikame araç seçeneğini eklemeyeceğim. sebebi ise normal şartlarda da arabayı fazla kullanmamam. tabii bu toplamda 3-5 bin lira gibi bir indirim sağlamazsa kaldırmaya gerek yok. bu arada bırakın kaskoyu trafikte zorunlu trafik sigortası ve muayene yaptırmayan bir sürü araç var. fiyatlar inanılmaz uçuk seviyelere geldi.

Hocam tabii ki kasko bir güvence ve herkes yaptırmak zorunda. Benim aracımın değeri 1 milyon olsa bende 10-20 bin liraya bakmam, kasko yaptırırım ama bugün o kadar değerli aracınız yoksa 20 bin lira kaskoya vermek bir çok kişiye mantıklı gelmiyor çünkü ortalama 10 bin lira maaş alan düşük bütçeli çalışsansanız 2 aylık tüm maaşınızı kaskoya vermek istemezsiniz.

500 bin 1 milyon gibi araçlara binip para yok diyerek kasko yaptırmadan olmaz. Farkındayım trafik sigortası ve kasko bedelleri çok yükseldi fakat olası bir kaza durumunda çok daha zor durumda kalabiliriz. Kendi aracımı geçtim trafikte başka araçlarada hasar verebilirsiniz ortalama bir araç 0,5-1 milyon civarında bu sebeple ben İMM tutarı için ayrı bir kasko yaptırdım ve sınırsız yaptırdım. Kasko bir güvence ne olursa olsun yaptırmak gerekir bir yerlerden kesinti yaparsınız gerekirse ama kaskosuz araç kullanmayın.

Olayın sıcaklığı atlatıldıktan sonra fark edilen durum bu evet doğru. Ne yazık ki bir çok insan malını kaybetti. Canını kaybetmektense malını kaybetmek insanlara şükür ettirdi ama keşke ikisi de olmasaydı. Mal canın yongası sonuçta. Maalesef o kadar ekonomik şartlar kötü ki Kasko yaptıramıyoruz ki. Kasko yaptıramayıp sadece dualar ile yola çıkıyoruz. Zorunlu olmasa trafik sigortası bile yaptırmayacak insanlar. Depremde kasko önemli ama kaç kişi 500 yılda bir olacak depreme hazırlıklı olabilirdi ki? Keşke depreme dayanıklı binalar yapsaydılar da insanlar ölmeseydi.

Arkadaşlar herkes biliyor ki ülkemiz büyük bir felaketten geçti. Bu felaketin manevi yıkıntıları, maddi yıkıntılarından çok daha fazla oldu. Eşi, dostu, akrabası, komşusunu kaybeden yüzbinlerce insan oldu. Yerinden yurdundan olan 2 milyondan fazla insan var. Bu aşamalarda candan sonra gelen şey bizim mallarımız. Bu aşamada özellikle yeni yaşam kurmak isteyenler için bir başlangıç, eldeki maddi imkanlar oluyor. Burada da bizi ana kalemlerden gayrimenkul yatırımları ve araçlarımız oluyor.

Deprem bölgesinde gayrimenkulları olanların bir çoğu yıkıldı, zaten toplum olarak Konut sigortasını kredi çekerken yapılan zorunluluk olarak gördüğümüz için, DASK’ı da kira sözleşmesiyle birlikte zorunlu olduğu için ilk sene yaptıran bir millet olarak herkes mağdur oldu. Evlerin tapuya ödenecek %4’lük harç kesimini daha az ödemek için asıl değerinden neredeyse 1/5 fiyatına rayiç bedelleri olduğunu da bilmeyen yoktur herhalde. Buradaki mağduriyetler neredeyse çaresizken, araçlarda depremden dolayı oluşan hasarların karşılanması konusu ise tamamen depremden sonra öğrenilen konu oldu.

Kasko bedellerinin bu kadar arttığı ve bu yüzden kaskoların geçen seneye göre inanılmaz oranlarla düştüğü bir senede bu felaketi yaşadık. Peki araçları zarar görenler bu aşamada nasıl yol izlemeliydi veya bundan sonra mağdur olmamak için nasıl yol izlemeliyiz?

- Zorunlu trafik sigortası, bizim trafikte yaşadığımız maddi zararlı kazalarda karşılıklı zararın karşılanması için yaptırılan bir sigorta çeşidi. Bu yüzden deprem, sel, yangın gibi durumlarda zorunlu trafik sigortası zararlarınızı karşılamaz. Burada tek seçeneğimiz pahalı olan Kasko’lar olmak zorunda kalıyor.

- Kaskolarda da hepsi deprem gibi doğal afetleri karşılamıyor. İnsanlar fiyatından dolayı kasko yaptırırken bazı seçenekleri çıkarttırıyor ve maalesef çoğu kişi deprem gibi doğal afetleri kapsam dışı bıraktırıyor. Bu durumda depremde kaskonuz olsa dahi aracınızın sigortası karşılanmaz. Kasko yaptırırken mutlaka Doğal afetleri de kapsam içine dahil ettirmeniz lazım. Deprem ibaresi kesinlikle kasko’da geçsin ki bir durumda yan çizmeye çalışmasınlar.

Deprem kapsam içine dahil ettirip, muafiyetsiz olarak Kasko yaptırırsanız zararınız tamamen birebir ödeniyor. Eğer deprem kapsam içinde ancak muafiyet oranınız örneğin yüzde 5 gibi bir rakamsa, ödenecek bedelden yüzde 5 kesinti yapılıp kalanı ödeniyor.

Depremden sonra bazı sigorta şirketleri kasko yaptırmayı reddetmeye başlamış. Böyle durumda şikayet hatlarından ilgili şirketi şikayet etmek vatandaşlık görevimizdir arkadaşlar.

Herkese geçmiş olsun Allah tekrarını yaşatmasın inşallah.