Topic: Konut alımında hisseli satış dönemi (Read 300 times)

@gospodin hocam sende güzel bir noktaya degindin.
Biz garibanlar gidip dağ başından bir arsa alıp 25 yıl bekleriz. Bu ve buna benzeyen yasalar ile gelenler bizim ömrümüzü yemiş olan bu yatırımlarımızı aha böyle bir anda yok ederler. Oradan mal sahibi olmadan çekilmemizi sağlarlar. Kendini düşünen bu güruhu seçme eğiliminden vazgeçmeyen bir topluma nasıl laf anlatacaksın.

olay hürriyet gazetesinde de haber olduğuna göre kısa zamanda gerçekleşecek demektir: https://www.hurriyet.com.tr/ekonomi/proje-yatirim-fonlari-geliyor-gayrimenkul-alamayan-ortak-olacak-42370402
spk başkanının sözleri de şu şekilde:


ben yine de bizim gibi gariban vatandaşın bu fonlara katılacağını pek düşünmüyorum. linkini verdiğim haberde yetkili bir arkadaş şöyle bir açıklama yapmış: "Bireysel yatırımcı da 10 milyon verip 1+1 alacağına, 100 bin lira verip 1 milyar liralık projenin ortağı olabilecek.” valla dostum biz sıradan vatandaş gider o 1 milyon lira ile dağın tepesinden arsa alıp 25 sene bekleriz. boşuna hayal kurmayın, ha kodamanlarla ortaklaşa ilerleriz derseniz kesinlikle.

Hocam sizin takıldığıniz yer benim de dikkatimi çekti, biraz kurcalayinca "Tasarruf sahiplerinin yatırım fonu ile ilgili işlemleri yapma yetkisini kurucuya fon içtüzüğü vasıtasıyla devretmesi ve kurucunun, fonu bu sözleşme (içtüzük) çerçevesinde ve tasarruf sahiplerinin haklarını koruyarak yönetmek/yönettirmek zorunda olmasına İnançlı Mülkiyet Esası denir." Diye bir açıklama buldum.

Gayrimenkul yatırım fonları da aslında üzerinde detaylı calisildiktan sonra mantıklı yatırım alanı olarak değerlendirilebilir, doğru firmalar, doğru projeler ile kazandırması muhtemel ama ben henüz halka arzdan tirtiklama evresindeyim, sanırım yolun çok uzun oraya kadar 😅😅😅

https://gefas.gov.tr/ sanırım hocam. ben de sayenizde ilk defa böyle bir platformun olduğunu öğrenmiş oldum. "inançlı mülkiyet esaslarına" derken ne demek istedin aga?
aslında rwa diye yırtınıyoruz ya bu yıllar önce kripto piyasasında olan ama dalga geçtiğimiz bir durumdu. gerçeği bile garip ve saçma gelirken tokenize edilmiş hali nasıl olacak beklemedeyiz.

Bu yöntem gayrimenkul yatırım fonlarının / gayrimenkul yatırım ortaklıklarının çalışma sistemidir diyebiliriz.
Ama arada önemli bir fark vardır. GYO'lar tüzel kişiliğe sahiptir. Yani kuruculardan ayrı, kendi başına bir tüzel kişidir.
GYF'ler ise tüzel kişiliğe sahip değildir. Sadece vergi mükellefiyeti açısından Gelir İdaresi'ne ve adlarına gayrimenkul tescili açısından Tapu İdaresi'ne karşı kişilik taşırlar.

Gayrimenkul Yatırım Fonu, nitelikli yatırımcılardan katılma payları karşılığında toplanan paralarla, pay sahipleri hesabına inançlı mülkiyet esaslarına göre Sermaye Piyasası Kurulu (Kurul) tarafından belirlenmiş varlık ve işlemlerden oluşan portföyü işletmek amacıyla portföy yönetim şirketleri ve gayrimenkul portföy yönetim şirketleri tarafından süreli veya süresiz olarak kurulan ve tüzel kişiliği bulunmayan mal varlığıdır.

nasıl yatırım fonları için www.tefas.gov.tr varsa Gayrimenkul Yatırım Fonları içinde www.gefas.gov.tr var.

Bizim babalarımız tek maaşla evini yapıp arabasını alıp, çoluk çocuğunu okutup bir de evlendirebilir durumdayken, şimdiki babaların bu sayılanlardan birini bile neredeyse yerine getirmekte çok çok zorlandığı gerçeği, ve bu geçiş dönemini 30 sene olarak düşünürsek 25 senesine yakın döneminin aynı kişilerin yönetiminde gerçekleşmesi sanırım sizin satırları yeterince aydınlatıyor hocam.

Yazmadan edemiyorum

Bu bir iktidar partisinin başarısıdır. Unutulmamalı.

Bunları tarih kitapları yazacak rezillikten başka birşey değil.

Benim bundan haberim yoktu ama etrafta geyiğini döndürürdük. 5-10 kişi birleşip bir ancak alabiliriz bu ev fiyatları yüzünden diye. Meğer gerçek olmuş. Hayaldi gerçek oldu diyebiliriz. Kötü ekonomi sağ olsun. Böyle bir şey varsa hemen 3-5 kişi bulayım da ortak eve girmeye ikna edeyim. Sonuçta en iyi para değerlendirme seçeneklerinden biri Türkiye'de. Evlerinde fiyatı artıyor, kiralarında.

Hocam ben küçükken bir adam tek başına üç katlı ev yaptirabiliyordu çevremde, ha bir senede bitmiyordu belki ama iki üç senede içine giriliyordu. Şimdi ise 3 adam bir ev alamıyor ortalama gelirle, birler üç ederken senin anlayacağın bir zamanlar, şimdi üçler ucun birini bile alamıyor 😅 atadan dededen birseyler kalmamış birinin günümüzde konut sahibi olması imkansız gibi birşey.

bizde paranın değerini korumak için yaptığımız her hamlenin karşı hamlesi ya devletten ya da bu üçkağıtçılardan geliyor. DEvlet bunlardan ekstra bir kaynak yaratmaya çalışıyor. Diğer asalaklarda olanı tamamen yok etmek için her yolu deniyor. Böyle bir tuzaga düşen de çırpındıkça dah çok batıp parayı koruyum derken elindekinin tamamnı yok edebiliyor.

ülkenin geldiği hale bak evi alamıyorsan hisseli al ha .  Bu bile durumun ne kadar içler acısı halde olduğunun göstergesi değil mi? Normal şartlarda kim bu mantıkla ev alır. vatandaş ne yapsın parası yettiğince alarak en azından parasının değerini korumaya çalışıyor.

Bu konuda bizim ülkemiz de yeterince uzman dolandırıcı vardır. Daha geçen aylarda Esenyurt'ta adamlar bırak hisseyi aynı daireyi kac farklı kişilere satmış.
Hisse işin içine girerse güvenilir olmayan kişiler bu işi fazlasıyla yapar.
Mantık güzel ama bizim ülkemize uyan bir şey olacağını zannetmiyorum.

Hocam bazen düşünüyorum da çalışan kesim kendi kendine yetebilen kesim (kendi zammina kaynak olabilecek düzeyde olduğumuzdan diyorum yoksa bir nane olduğu yok 😅) madem neden bu kadar siyasetçi bürokrat falan var memlekette, sıkıştiginda at topu vergilere hoop al sana mis gibi kaynak. Zaten alıştık araba alırken bir tane devlete almaya, dışarıdan telefon getirince 20k ayrica vermeye, biraz daha dişimizi sikariz, büyük bir harcama kaleminden de kurtulmuş oluruz ayrıca.

Bak bu konu çok fazla uyuyor. Ben vergilerimi artırarak kendime vereceğim zammın kaynağı oluyorum. Piyasaya 3 bana 2 zam veren yönetenler her zam verme ile benim cebimden biraz daha fazla alıyor. Serbest meslek sahibi olanlar  bu durumu hep kendilerini kurtaracak şekilde manüpile ederek zamlarla kurtarıyor. Biz kendi sonumuzu hep hazırlıyoruz.

Hocam birçok konuda yazdığımız yorumlar hep aynı yere çıkıyordu, benim maaşıma zam yapma kardeşim, mevcut maaşın alım gücünü yani paranın gücünü arttir, olmadı stabil tut. Yoksa her artış daha büyük zamları karşısında buldu piyasada. Bu aslında açıklanan enflasyonun da düşük tutulduğunun da kanıtı çünkü zam cebe girmeden çoktan bir kısmı çıkmış oluyor birkaç yıldır. Bı nevi kendi zammina kaynak oluyor insanlar.

@totti67 hocam  serbest piyasa ekonomisinde herşey kendi doğası ne ise ona göre değerleniyordu. Şimdi birileri neyi nasıl istiyor ise ona göre şekilleniyor. Seyyanen verilen maaş zamları, endüşük aylık alanlara verilen ek ödemeler, yanlı açıklanan enflasyon verileri ve buna benzeyen pek çok şey. Sonuç olarak yurtdışı kaynaklı yapılan satışlar ve sonrası. Yapılan lüx konutların alıcısı yurtdışından gelip alacak kişilere bağlandı. Bunu gören yerleşiklerde ellerindeki malın artmasını düşündükleri için yaptıkları dengesiz artışlar.

deprem öncesinde zaten belirgin bir yükseliş varmış, deprem de tuzu biberi olmuş hocam yükseliş için, konut alımı zaten yeterince zorlaşmışken, bunun dışında mevcut oturulabilir hanelerdeki düşüş nedeniyle kiralar da astronomik yerlere ulaştığını duymuştum o bölgelerde yaşayan arkadaşlardan.
bundan 20 yıl öncesinde tek maaşlı birinin bir şekilde ev sahibi olabildiği günlerden, günümüzde iki maaşlı bir ailenin ev sahibi olamadığı şartlara nasıl geldiğimiz iktisat okuyan gençlerin yüksek lisans konusu olması lazım bu arada.

Yatırım yatırımdır, arsa almak ya da devremülk almak nasıl daire almaktan farklı bir getiriye sahip oluyorsa bu sistemde de farklı da olsa bir getiri olacaktır. Ama ülkemizde uygulanabilirliğini yüksek görmüyorum, sistemde mutlaka bir açık olur ve yasal dayanağı sağlanarak insanlara zarar verilebilir.
Bizde hisseli arsa satışı uzun yıllardır var ve hisseli arazi olduğu anda bütün alıcılar kaçışıyor. En ufak bir işlem yapılması için arsa sahibi herkesin toplanması gerekiyor ve insanı canından bezdiren bir durum.
Konut alımını buna benzer bir düzen ile yaparlarsa o işe yanaşılmaz, dertsiz başa dert alınmaz

Hocam dediğiniz gibi kredi musluklarinin epey kapalı olduğu, açmaya cüret etmenin de epey masraflı olduğu günlerde mantıklı gibi durmuyor bu sistem, yani eğer yeterli ekonomik özgürlük sahibi değilseniz, yatıracağınız miktar herhangi bir durumda hayat standardinizi etkileyebilecek ise dikkatli davranmak lazim. Ayrıca dahil olunacak projelerin ne kadar güvenilir olduğu da çok önemli.

Bunun olup olmayacağını merak ediyordum açıkçası. Mümkünmüş ve gördüğümüz üzere yapılıyormuş da. Çok garanti yerlerde sitelere evlere böyle ortak olunması mantıksız değil. Atıyorum Maslak'ta Levent'te çok iyi ve tutacağı belli bir site ya da gökdelende sırf yatırımlık girilmesi mantıklı. Benim eski müdürüm Levent'te bir gökdelende küçük daire almıştı, krediye girmişti kredinin çok avantajlı olduğu zamanlarda. Şu anda müthiş para kırmış olması lazım. Böyle fırsatlar her zaman tekrar olabilir. Sırf yatırımlık mesela ileride artacağını düşündüğün projeden 50k dolarlık alınır.

Eskiden konut fiyatları ortalama bir vatandaşın ulaşabileceği düzeyde olduğu için bu tarz işlere hiç gerek yoktu ancak artık bırakın orta direk bir vatandaşı beyaz yakalı bir çalışan bile ev almanın hayalini kuramıyor.Aşağıdaki grafiğe biraz bakarsak durumun içler acısı bir hale geldiğini daha yakından görebiliriz diye düşünüyorum.



Üstelik bu grafik büyük depremden önce kesiliyor gücü olan insanlar can güvenliğini düşünerek sağlam yapılara daha fazla ödeme yapmaya başladı ayrıca yıkılan binalar konutlara olan talebide artırdı.

Bu olayın olması vatandaşa zarar değil fayda sağlar. Ama kesinkes yasal bir zemine oturması gerekiyor yoksa hiçbir anlamı yok. Yarın öbür gün tapu sahibi yalan yanlış bir iş yapar ama hukuken karşılığını bulmak oldukça zor olabilir. Mutlaka düzgün bir yasalaştırma yapılmalıdır. Hani iki kişinin evde %50 hakkı olduğu gibi bir durumun mümkünatı sağlanması gerekiyor. Konut almak isteyip alamayan genç çiftler bu şekilde biraz olsun kira alıp bölüşerek yaşayabilir.

Bu başlıkta belirtilen olay özellikle tatil bölgelerinde satışı gerçekleştirilen devre-mülk sisteminin bir benzeri değil mi  Hisse sahipleri aralarında anlaşmazlığa düştüğü vakit bunu çözmek gerçekten yargı sistemi ve mevcut kanunlar çerçevesinde çok zor olacaktır diye düşünüyorum.Yıllar önce konut almak bizim ülkemizde çok avantajlıyken şuan aynı görüşte değilim evet enflasyon var ama konut fiyatlarının hala olması gerektiği aralıktan yüksek olduğunu düşünüyorum.

Bizim arkadaslar birkaç kişi bir araya gelip araba al sat yapıyorlar yaklaşık bir yıldır, güzel de kazandılar açıkçası , buna benzer birşey konut için de yapılabilir mi, çok çok güvenilir insanlarla belki çünkü 250 ye araba alıp bir hafta sonra 280 e satmaya benzemiyor bu iş, buralarda en düşük ev 2 milyon civarı, daha düşüğü de vardır belki ama muhtemelen babamla yasittir, üç kişi olarak dusunursek yaklaşık 700k bağladiginizda ekibin çok güvenilir olması şart, yoksa bu miktarlar bizim olcegimizdeki insanları sıkıntıya sokar.

bu olay vardı zaten ama ülkemizde uygulanması zor bir durum. bizde insanlar konuta ilk olarak barınma olarak bakıyorlar, kafamı sokacak bir yer bulayım, ondan sonra yatırım olarak düşünülüyor. ev fiyatlarının da hayvani bir rakamda olduğu düşünülürse yatırım kısmına geçmeden insanın hayatı sona eriyor.
ayrıca buradaki hisseli satışı olacak paket evlerin içinde bizim mahallemizde yer alan 3 milyon lira fiyatlı 50 senelik yerler yoktur. milyon dolarlık yerlerin paket satışı oluyordur. belki oradan alacağınız hisse ile anadolu'nun ufak bir ilinde 1+1 ev alınır.

Yatırım açısından düşündüğümüzde bana mantıklı geliyor.Eğer gayrimenkul yatırımı yapacaksanız tek kişi alamıyorsanız kardeşiniz veya başka birisiyle ortaklaşa alınabilir, kiralanacaksa kira 50-50 bölüşülebilir.Ayrıca bu konuda satış için iki kişinin rızası gerekir eğer hisseli alırsanız tabi kendi hissenizi satabilirsiniz.Bunun yasal zeminini araştırmadım.Eğer yasal zemini hazırsa hisseli satışta abes bir durum görmüyorum ben.

Tabi bana kalırsa ev yerine arsa satışı uzun vadede daha kârlı.

Riski büyük bir uygulama bu. Bu uygulama değil aslında kâğıt üstünde böyle bir şeye müsade edilmez. Yasal olmayan yollardan bir kaç kişi parayı ev alacak birine veriyorlar ve muhtemelen tapu ortak birisinin üzerine yapılıyor. Burada mağdur olacak kişi istediği kadar kendini ispatlamaya çalışsın hiç bir şey elde edemez. Bu durumda çok mağdur çıkar ve adliye koridorları daha da kalabalıklaşır bence.

Valla bizde pek de olmaz gibi geldi bana, baba ogula abi kardeşe yeri geliyor bir karış toprak için düşman oluyor, kırk kat yabanciyla ortak ev alsak yarın gelişebilecek arızalı durumlarda bin tane sıkıntı çıkar ortaya. Tabi bu dediğim ortalama vatandaşın ortak alacağı konut için daha çok geçerli. Üç dört zengin arkadaş yatırım amaçlı rezidans alıp satabilir büyük meblağlar ödeyerek, burada önemli olan bence nenolursa olsun işin resmiyetinde tüm detayların belirtilmesi.

Bu sistem aslında yıllardır vardı fakat yükselen gayrimenkul fiyatlarında iyice trend haline gelmeye başladı. Hatta Avrupa ülkelerinde hisseleri satın alarak zamanla evin tamamını almakta mümkün oluyor. Fakst burada ciddi tuzaklarda mevcut dolandırıcısı haddinden fazla. Aynı hisseleri çok kişiye satarak mağdur olmalarını falan sağlıyor.

Yüksek fiyatlara ilginç çözüm: Konut alımında hisseli satış dönemi

Yurttaşlar, yüksek talep nedeniyle anormal derecede artan konut fiyatlarına çözümü çoklu hisseyle alımda buldu. Konut arzının talebi karşılamamasıyla yukarı tırmanan fiyatlardan dolayı tek başına ev alamayan vatandaşlar ortak olarak satın alma yapmaya başladı. Geliştirilen yöntemde bir konutu birden fazla kişi satın alarak hisseli olarak daire sahibi oluyor ve ister kira getirisi sağlıyor isterse de kendileri oturabiliyor. Uzmanlar ise altyapısı olmayan bu yöntemle konut alacak vatandaşları uyardı.
Konut arzının talebi karşılamaması ve krediye erişimin azalmasıyla gayrimenkul almak isteyenler farklı yöntemlere başvuruyor.

Bir konutu birden fazla kişi satın alarak hisseli bir şekilde konut sahibi olunuyor. Uzmanlar altyapısı olmayan bu yöntemin sağlıklı olmadığını belirterek, açıklanması beklenen 'Gayrimenkul Sertifikası' programını takip etmelerini önerdi.

Sertifika ile metrekare satın alınabiliyor. Proje bitiminde metrekare toplamı bir ev almaya yetiyorsa ev alınıyor, yetmiyorsa alınan metrekareler elden çıkarılıp satılabiliyor.

Gezinirken böyle bir başlık gördüm. Hani hep şakasını yaparız ya  yedi kişi bir olup danaya girer gibi diye. Şaka idi gerçek olma yolunda ilerliyor. Alt yapısı halen noksan olan bu sistem ufaktan uygulanmaya başlanmış gibi duruyor. Büyük firmalardan alınacak metre kare ile imalat bitiminde almış olduğun metre kareler yeterli ise ev alacaksın yoksa ya ortak olarak devam edeceksin yada satıp çıkacaksın. Yeni sorunlar kapımızda gibi. Sizler ne dersiniz.

https://www.cumhuriyet.com.tr/ekonomi/yuksek-fiyatlara-ilginc-cozum-konut-aliminda-hisseli-satis-donemi-2130736?utm_medium=KategoriSayfasi&utm_source=KategoriSayfasi