Topic: Kripto Günlüğü (Read 69 times)

Başlamadan önce bu yaşadıklarım esnasında tabiki pozitif düşünenler de vardı fakat negatifçiler daha ilginç yanıtlar ve yorumlar yapıyorlar.

Dün bir kaç kişiyle tanıştım. Sağolsunlar hemen meslek soruları başladı. Demek kripto alım satım yapıyorsun! Çok riskli, girmek mantıklı değil, hepsi batacak, ben finansçıyım 10 yıl tecrübem var, balon, herkes kaybedecek ve tabiki "bunun arkasında Amerika var".

Finansçı olmak ve kripto para piyasasını anlamak fırıncının pizzadan anlaması gibi sanki. Çok yakınlar ve aynı zamanda birbirlerinden çok uzaklar.

YORUM 1: Bitcoin 19k USD seviyesini gördü ve sonrasında çöktü; son 5 yılın trendlerine göre yıl sonu rallisi ve yıl başı (ilk 3 veya 4 ay) düşüş trendlerinin verileri herkese açık ve herkes bakabilir. Sürpriz değildi çoğu eski yatırımcılara. Yükselişte yeni girenler maalesef kaybetti, şimdilik. Fakat biraz zaman tanıyalım ve bir bakalım bu yılın sonunda ne olacak.

YORUM 2: Hepsi batacak çünkü hiçbir yere bağlı değil ve karşılığı yok bu sanal paranın; tamam bağlı değil diyorsun peki kullananlar ve yatırım yapanlar ne peki ? Bunların inancı yetiyor zaten var olmalarına. USD nin karşılğı nedir? Değerini belirleyen faktör ne? Küresel kullanımı ve manipülasyon mu? Amerikan ekonomisinin harika gidişatı mı? Şu an kripto para piyasası dünya ekonomisinin %1i ve ilginç bir şekilde %99 tehdit altında hissediyor kendini. Bırakın bir evrim yaşayalım, bırakın sistem değişsin ve bırakın eskilere tutunmayı. Hayat devam ediyor ve biz nasıl gelişiyorsak kullandığımız teknolojilerin de değişmesi gerekiyor.

YORUM 3: Giren herkes kaybedecek; o zaman kaybetmeyi göze aldığın miktarı yatır ama yine de kenarda bir şeylerin bulunsun. Bak demedi deme, zamanında Microsoft veya Apple hissesi alamayan, Google ve Facebook'ta geç kalan sonradan hiç "ah! keşke alsaydım" düşüncesine kapılmadı mı?

Kısaca söylemek istediğim şu; herkesin düşüncesine saygı duyuyorum fakat gerekli araştırmayı yapmıyorsa, bilgisi sadece medyadan geliyorsa bu veya herhangi bir konuda onunla tartışmak çok zor. Duvara kafalarımızı vurarak daha mantıklı düşüncelere sahip olabiliriz sanki.