Author

Topic: Küresel borçlar 250$ TRİLYON (Read 161 times)

legendary
Activity: 1176
Merit: 1013
DAVID CHAUM's xx coin SALE IS NOW LIVE!
November 19, 2019, 10:59:34 AM
#6
Borçlu olmayan mi var hocam? Eğer bu ülke insanı bu kadar borc batağında olmasaydı akp yine birinci parti olurdu ama bu kadar güçlü olamazdı. Millet el mahkum oy verdi. Benim bile kredi borcum var ev taksiyi icin. O yüzden milket hep istikrar demek zorunda kaldı.

İstikrar diyerek oy verenler asıl sıkıntıyı çekenler değil mi? Ekonominin hali ortada. Kimlerin hangi koltuklara yerleştirildiğini göre göre oy verenler istikrar demeye devam ediyor. Yıllarca borç yapmak zorunda kalan kişiler de bu sıkıntının içinde kalmış oluyor.
Borç içerisine girmeden büyük bir şeyler satın almak halk için hayal oldu. Benzer örnekler dünyanın diğer ülkelerinde de görülse de bizim kadar zor bir durumda değiller.
hero member
Activity: 1582
Merit: 670
November 19, 2019, 04:29:41 AM
#5
Gayet normal. Ekonomik düzenin faiz ve borç yapısına dayandırıldığı bir yüzyıl yaşıyoruz. 2000'li yılların başından bu yana bankacılık sistemleri ve paraya ulaşma gelişmiş ve gelişmekte olan ülkerde gün geçtikçe arttı. Henüz gelişmemiş ülkelerde düzgün bankacılık uygulamalarına rastlamak zor.
Bu artışla birlikte, insanlar geleneksel borçlanma yöntemlerini bırakıp, yasal tefeciler lakaplı bankalara yöneldi.
Günümüzde ülkemizde artık herkesin dilinden düşmeyen "borçlanmadan bir mal edinilmez" işte buna dayanıyor. Yani illaki borçlanacaz... Herkes borçlanacak. Rakamın artışında enflasyonist etkiyide göz ardı etmemek lazım.
sr. member
Activity: 602
Merit: 255
CryptoTalk.Org - Get Paid for every Post!
November 16, 2019, 03:13:09 PM
#4
bu raporlar nasıl değerlendiriliyor anlamıyorum
Quote
Rapora göre, toplam GSYH'ye oranları dikkate alındığında, hane halkına ait borçlar yüzde 59,9, finansal olmayan şirketlere ait borçlar yüzde 92, kamuya ait borçlar yüzde 87,7 ve banka gibi finansal şirketlere ait borçlar da yüzde 80,4 düzeyinde gerçekleşti.
hane halkına ait borçlar %59.9 demek toplam hane halkının %59.9 u borçlu mu demek ya da finansal olmayan şirketlere ait borçlar dediği, bu şirketlerin %92 si borçlu mu demek?
özellikle şirketlerde kredi kullanmayan dolayısıyla borçlu olmayan bir yapı olmaz ki zaten. dünyanın hiçbir yerinde sıcak nakit parayı bağlayıp iş yapmaz hiç kimse.
full member
Activity: 490
Merit: 104
★Bitvest.io★ Play Plinko or Invest!
November 16, 2019, 10:13:57 AM
#3
Borçlu olmayan mi var hocam? Eğer bu ülke insanı bu kadar borc batağında olmasaydı akp yine birinci parti olurdu ama bu kadar güçlü olamazdı. Millet el mahkum oy verdi. Benim bile kredi borcum var ev taksiyi icin. O yüzden milket hep istikrar demek zorunda kaldı.
legendary
Activity: 1820
Merit: 1123
November 16, 2019, 07:09:59 AM
#2
Kapitalist ve emperyalist düzenin en fazla sömürdüğü ülkeler çoğunlukla gelişmemiş ve gelişmekte olan ülkelerdir. Hem bu ülkelerin vatandaşları hem de kamu kurumları borçlandırılarak dışa bağımlı hale getiriliyor. Yani muhtaç bırakılıyor. Bu da ülke yönetimlerinde yabancıların söz sahibi olması anlamına geliyor. Buna -kısmen de olsa- karşı koyabilmek ancak üretim kaynaklarını etkin kullanmakla, eğitimle, bilimle ve uzun vadede olabilecek bir şey. Yine de her ülkenin coğrafi yapısı, doğal kaynakları ve insan gücü yeterli olmuyor maalesef. Savaşlar artık kapitalizm ile yapılıyor.
legendary
Activity: 2128
Merit: 1148
November 15, 2019, 09:09:19 PM
#1
Bugün nette dolaşırken gördüm bu haberi
Herkes borçlu! 😑

"Küresel borçlar 250,9 trilyon dolara ulaşarak rekor kırdı.
Küresel borç seviyesi bu yılın ilk yarısında 7,5 trilyon dolar artarak 250,9 trilyon dolara ulaştı ve tüm zamanların rekorunu kırdı.

AA muhabirinin Uluslararası Finans Enstitüsü'nün (IIF) yayınladığı “Kürsel Borç Monitörü” raporundan derlediği bilgilere göre, bu yılın ilk yarısında küresel borç tutarı 7,5 trilyon dolar artarak (yüzde 60’dan fazlası ABD ve Çin kaynaklı) 250,9 trilyon dolara yükseldi.

IIF, yavaşlama belirtisi göstermeyen küresel borcun bu yıl sonunda 255 trilyon doları geçmesini bekliyor.

Rapora göre, toplam borcun dünyadaki gayri safi yurt içi hasılanın (GSYH) üç katını aşarak yüzde 320’sine ulaşması dikkati çekti.

IIF raporunda, merkez bankalarının parasal genişleme politikalarından dolayı borçlanma maliyetlerinin düşük olmasının gelişmekte olan ülkeleri yeni borç almaya teşvik ettiği belirtilerek, bu ülkelerde kamuya ait işletmelerin finansal olmayan kurumsal borcun yarısından fazlasına sahip olduğu bildirildi.

Rapora göre, toplam GSYH'ye oranları dikkate alındığında, hane halkına ait borçlar yüzde 59,9, finansal olmayan şirketlere ait borçlar yüzde 92, kamuya ait borçlar yüzde 87,7 ve banka gibi finansal şirketlere ait borçlar da yüzde 80,4 düzeyinde gerçekleşti.

- Gelişmekte olan ülkelerin borcu 71,4 trilyon dolar ile rekor kırdı

Düşük küresel faiz oranlarıyla teşvik edilen Döviz borçların, gelişmekte olan piyasalarda tekrar yükselişe geçtiğine vurgu yapılan IIF raporunda, Hindistan, Brezilya ve Türkiye gibi gelişmekte olan ekonomilerin hane halkı ve şirketlerin borcunu içeren toplam borcunun bu yılın birinci çeyreğinde 71,4 trilyon dolara ulaşarak rekor kırdığı bildirildi.

Raporda, “Şeffaflık eksikliği, bazı kamu borçluları için riskleri daha da arttırabilir. Ağır borç yükü, özellikle bazı gelişmekte olan ve düşük gelirli ülkelerde, iklim değişikliğini azaltmak için gösterilen çabalara yük olabilir.” ifadesine yer verildi. Japonya, Singapur, Güney Kore ve ABD'nin yüksek borç seviyesine işaret edilerek, borcun iklim riski için endişe kaynağı olduğu belirtildi.

Bu yılın ilk yarısında Şili, Güney Kore ve Arjantin’in geçen yıla göre borç seviyesinde en büyük artışı gösterdiklerine yer verilen raporda, gelişmekte olan ülkelerin toplam borcunun gayri safi yurt içi hasılanın (GSYH) yüzde 220’sine ulaştığı bildirildi.

IIF raporunda, bazı gelişmekte olan ekonomilerde döviz borcunun rekor seviyede yüksek olmasından dolayı, büyümede yavaşlama olursa, bu ekonomilerde risklerin artabileceği uyarısı da yapıldı.

- Çoğunluğu ABD federal hükümetinin borcu

Rapora göre, geçen yıl 65,7 trilyon dolara ulaşan kamuya ait küresel borçlar bu yıl, çoğunluğu ABD federal hükümetinin borcundaki artıştan kaynaklı olmak üzere, 70 trilyon doların üzerine yükselecek.

IIF, finansal olmayan şirketlere ait borçların da bu yıl yüzde 6 artarak 75 trilyon dolara ulaşmasını bekliyor.

Uluslararası Finans Enstitüsü'nün raporunda, 2020'de dünya ülkelerinin yüzde 60’dan fazlasının potansiyelin altında bir büyüme gerçekleştirmelerinin beklendiği, uyumlaştırıcı para politikaları, şirketlerin ve kamunun düşük oranlarda borçlanma olanakları hatırlatılarak, “Düşük büyüme, risk oluşturuyor.” değerlendirmesi yapıldı.

- "Borç artışı hem devletleri hem de bireyleri riske atabilir"

Gelişmiş ülkelerde kamu borçlanmasının İkinci Dünya Savaşı'ndan beri görülmeyen seviyelere çıktığına işaret eden uzmanlar, yükselen piyasa ekonomilerindeki kamu borcunun ise 1980'lerdeki borç krizi sırasında görülen seviyelere yükseldiğini belirtiyor.

Uluslararası Para Fonu Direktörü Kristalina Georgieva, 7 Kasım'da yaptığı açıklamada, küresel borcun önemli bir kısmının özel sektöre ait olduğunu belirterek, borç yükündeki artışın ekonomilerdeki büyümenin yavaşlaması halinde hem devletleri hem de bireyleri riske atacağına işaret etmişti.

Borçlanmanın daha sürdürülebilir hale getirilmesi için önlemler alınması gerektiğini belirten Georgieva, kredi verme mekanizmalarının daha şeffaf hale getirilmesi ve geleneksel olmayan kaynaklarla borç yapılandırmaya hazırlanılması gerektiğini vurgulamıştı.

AA"

https://www.bloomberght.com/kuresel-borclar-250-9-trilyon-dolara-ulasarak-rekor-kirdi-2238141
Jump to: