Topic: Minimalizm: Daha Az Eşya ile Daha Mutlu Yaşamak Mümkün mü? (Read 110 times)

Yaşla ilgili bir durum mu bilmiyorum ama zaman geçtikçe eskiden kalma eşyaları azaltmaya çalışıyorsunuz. İhtiyacınız olduğu kadarını kullanmak insanı daha da rahatlatıyor gibi. Fazlalığa gerek olmadan, her yeri doldurmadan, bir gün kullanırım ya da birine veririm demeden bazı eşyalardan kurtulmak gerekiyor. Hem gerçekten çok fazla yer kaplıyorlar hem de kullanmadığınızı bile bile orada durmasını istiyorsunuz. Bir zaman sonra bu durum değişiyor ve değiştiği de iyi oluyor. Az eşya, kullandığın eşya iyidir. Eksik bir şey varsa zaten alınır ve yerine konur.

Alışveriş yapmayı sınırlandırmak çok fark ediyor. Özellikle çok fazla alışveriş yapan biriyseniz bunun tersi bir yola girdiğinizde hem paranız kalıyor hem de gereksiz alışveriş yapmamış oluyorsunuz.

Yıllar önce üniversitede bir arkadaşımın mottosuydu “az eşya az dert”. Hiç öyle bir insan olamadım, evin metrekaresi neyse iki katını dolduracak kadar eşyaya sahip oldum. Yaş ilerledikçe fark ettim ki tüm bu fazlalıklar bana iyi gelmiyor, eşyamı azaltırsam çok daha huzurlu olabiliyorum.
Bugüne dek çok alışveriş yaptım ama son aylarda bir şeyler almayı bırakmaya çalıştım. Fena da gitmiyorum, hem param cebimde kalıyor hem de ev ihtiyacım olmayan milyon tane eşyayla dolmamış oluyor

Fırından bir farkı yok işte tüketim toplumu. Herhangi bir ürün popüleştiriyorlar almayanı dövüyorlar şu günlerde de dubai çikolatası diye bir akım var gene yemeyeni dövüyorlar. Çikolatanın kilosu 2200 lira, gidip bir porsiyon künefe yesem daha fazla keyif alırım. Bütün evlerde boş boş duruyordur airfrylar öylesine süs gibi.

Feng shui felsefesi var, heriflerin eşya olarak evlerinde gereksiz tek bir fazlalık yok, doğal sade hayat. Minimalizme gelirsek, gereksiz olan herseyi ben hayatımdan çıkaralı epey oldu, insan eşya vs. Sırtına yuk olacak herseyi def edince bazı şeyler emin olun daha da kolay oluyor

Minimalizm, hayatı gereksiz karmaşadan arındırarak özü yakalama arayışıdır. Sadelik, içsel bir zenginlik yaratır ve ihtiyaçtan fazlasını istememeyi öğretir. Eşyaların, düşüncelerin ve ilişkilerin fazlalığından kurtularak sadece önemli olana odaklanmayı amaçlar. Bu, dış dünyadaki tüketimden çok içsel bir tatmin arayışıdır. Minimalizm, azın aslında çok olduğu; sade yaşamanın derin anlamlarını barındırır. Bu açıdan bakıldığında, daha az eşya le daha mutlu yaşananabilir. Çünkü, zihtimiz daha rahat olur. Kendi hayatımda da bunu görüyorum. daha az eşya ve daha az insan ile daha mutluyum.

Kapital sistem bize hep daha fazlasını sattırma derdinde. Bir zamanlar popüler olan airfry satışları gibi mesela. O dönem almayanı dövüyorlardı ama bugün unutuldu bile. Evinde olan da kullanmamaya başladı. Pratiğe bakınca fırın evinde varsa airfry gereksiz zaten. Ayrıca fırınlara da entegre buharlı sistem oluşturdular ama sistem ve sosyal medya o kadar güçlü ki sattırıyor.

Halbuki bugün kullandığımız eşyalara bakınca minimize ettikçe biz kazanırız aslında. Ne kadar az o kadar az sorun. Büyük ev de büyük eşya da sorun başlı başına.

Vallaha ben meser kadar uzun yazamam yüreğim yetmez. Helal olsun baya baya yazıyor  Benim gördüğüm kadarıyla çok eşya başa dert. Saklaması dert, bakması dert. Hayatın zenginliği içimizdeki sadelikte gizli aslında. Çevremizdeki insanlarda da öyle değil mi? Sade insanlar daha çok sevilirler çünkü sahtekarlıktan, içten pazarlıktan uzaklar. Eşya da insanın hayatını kolaylaştıran herşeydir. Daha az eşya ile mutlu yaşamak mümkün tabi neden olmasın?

Zenginin malıyla mutlu olduğu görülmüş mü? Dünyayı versen başkasını ister, Elon gibi Mars’a taşınmak veya Ay’da olmak ister çünkü insan oğlu DOYUMSUZdur. Bizim bu doyumsuzluğumuzu sadece toprak doyurur. Bu da içten gelen bir şey, bu bizim kodlarımızda var ve bu genellikle insanı ileriye taşıyan şeylerdir. Doyumsuz olmasaydık teknolojiyi bu seviyeye getiremezdik mesela.

Bence daha az eşya ile daha mutlu olmak mümkün bu biraz da bizim iç benliğimiz ve hayattan ne beklediğimizle de alakalı bence.

Minimalizm denildikçe aklıma bir hikaye geliyor ama tam hatırlamıyorum hatırladığım kadarıyla anlatayım.

Vakti zamanında birisine güzel bir miras kalır ve hep hayalini kurduğu güzel bir kitaplık alır. Gel zaman git zaman bu kitaplığın olduğu oda da yer alan koltukların bu kitaplıkla uyumlu olmadığını düşünür ve koltukları değiştirir. Sonra bu koltukların halılarla uyumlu olmadığını düşünür onları değiştirir. Sonra çalışma masasının bu koltuk ve halıyla uyumlu olmadığını düşünür ve gider onu değiştirir. Sonra gardrobu cartı curtu derken eline geçen mirasın içinden geçer ve aslında eski kitaplığının gayet yeterli olduğunu ama onun açgözlülüğü nedeniyle eline geçen mirası batırdığını anlar.

Bizlerde elimize ufak ufak böyle miraslar geçtikçe arabayı bir üst model, kıyafetleri yenile saatleri değiştir onu böyle şunu şöyle derken elde avuçtakini saçma sapan şeylere yığıyoruz. Şimdi bunu niye anlattın meser derseniz öncelikle bu durumun bir farkına varmalıyız. Birşey gerçekten ihtiyaç hasıl olduğunda ya da alacağımız şey bize gerçekten artı bir değer katacağında o ürünü almalıyız. Daha sonrasında minimalizme geçebiliriz.

Gelelim asıl minimalizme: Az nice çoktan çoktur!

Öncelikle biraz felsefe yapıcam orda burada işte ben minimalist yaşam tarzını seçtim diyenlere bakmayın dötlerinden element uyduruyorlar Asıl minimalizm git vahşi doğaya dötünde yaprak elinde mızrak ceylan kovala bak bu sonuna kadar minimalizmdir. Ama uygulanabilecek minimalist yaşam tarzının tam bir doğrusu yoktur. Bana göre minimalist yaşam tarzı sana göre abartı gelebilir ama benim hayat standartlarım ve gereksinimlerim en azından bunları gerektiriyordur. Tabiki de işlevsel mobilyalar cartlar curtlar gerçekten minimalizmin bir parçasıdır. Ama tüm dünyan ters düz olduğunda sırtına alabileceğin bir çanta dolusu eşyandır senin ihtiyacın olan minimalist eşyalar!

Gelelim konuyla paralel cevaba. Minimalizm 101 için buradaki maddeler yeterli ama eksik olan şey dijital cihazlarımız birçoğumuzun telefonunda aylardır kullanmadığımız uygulamalar galeride ulan buna da bakayım diye aldığımız ekran görüntüleri. Mail kutumuzda 1000lerce mail. Birşey lazım oldumu en az 10-15 ara ki bulasın. Onun dışında daha az eşya yerine daha işlevsel eşyalar diyebiliriz. Örneğin çalışma masasını ya da yemek masasını katlanabilir ya da açılabilir olanlardan alıp yeri geldiğinde yerden yeri geldiğinde alan bolluğundan yeri geldiğinde de kapladığı alanı azaltarak faydalanırız. Zihinsel yüklerden kurtulmak belki de en önemlisi çünkü fiziksel yüklerden en kötü atarsın çöpe kurtulursun ama gecenin bir yarısı bir düşünce bir anı gelir dannn diye uykundan ediverir. Bunun içinde psikolojik destek almak gerçekten de şart. Tabiki de para biriktirmek anlamlı harcamalar yapmak önemli. Ama yeri geldiğinde size zamandan tasarruf ettirecek, daha iyi yaşam standartı verecek gibi nedenlere sahip şeylere fazladan para harcamakta gelebilir. Yani tutupta cimrilik yapmanın manası yok Diğer başlıklar için diyeceklerim aşağı yukarı aynı zaten.

Son olarak kendi minimalist yaşam stilinizi bulun ki o kalabalık hayatınızın içinde madden ve manen boğulmayın.

Minimalizm iyidir göreceli olarak. Herkesin minimal Dünyası bir diğerine göre farklı olabilir herkes farklı pencereden baktığı için. Fazla eşya zihinsel olarak yorucu olabiliyor, hayal edin bir odaya giriyorsunuz eşyadan geçilmiyor otomatik bir yorgunluk gelmiyor mu zihinlerinize. Minimal yaşam tarzı güzel tarafı çevre dostu olması, az tüketim daha az atık.

Selamlar!

Günün konusu minimalizm. Özellikle son yıllarda dünyaca ünlü bazı milyarderlerin bile, harika şatolarından ayrılıp minimalist evlerde yaşadığını görmek beni bu konuda heyecanlandırdı. Çevremizdeki eşyaların fazlalığının zihnimizde ve hayatımızda nasıl bir yük oluşturduğunu hiç düşündünüz mü? Minimalizmin temel felsefesi, “daha az” ile daha anlamlı, daha huzurlu bir hayat yaşamak. Ama gerçekten, daha az eşya ile daha mutlu olmak mümkün mü? Gelin bi bakış atalım

1. Minimalizm Nedir?
   Minimalizm, gereksiz olan her şeyi hayatımızdan çıkarmak ve sadece gerçekten ihtiyacımız olan şeylere yer açmak demek. Bu, hem fiziksel eşyalar için hem de zihinsel olarak bir sadeleşme anlamına geliyor. Yani fazlalıkları atıp, gerçekten önemli olan şeylere odaklanmak. Odanıza ya da evinize bir bakın. Belki de yıllardır kullanmadığınız, ya da "olmasa da olur" diyebileceğiniz bir sürü şeyin farkına varacaksınız.

2. Eşya mı, Zaman mı?
   Sahip olduğumuz her şey aslında zamanımızdan bir parça çalıyor. Daha fazla eşya demek, daha fazla bakım, temizlik ve organize etme gerekliliği demek. Minimalizm, eşyalarla harcanan zamanı azaltarak hayatın gerçekten keyif alınacak kısımlarına odaklanmamızı sağlıyor. Daha az eşyayla uğraşmak, daha fazla özgürlük demek. Unutmayın, "sahip olduğunuz şeyler sonunda size sahip olur."  (fight club göndermesi )

3. Zihinsel Yüklerden Kurtulmak
   Fazla eşyalar sadece fiziksel alanımızı doldurmaz, aynı zamanda zihinsel bir yük oluşturur. Minimalizm, karmaşadan kurtularak zihinsel olarak daha hafif hissetmemizi sağlıyor. Bu yüzden sadeleşmek, sadece evimizde değil, zihnimizde de ferahlık yaratabilir.

4. Para Biriktirmek ve Daha Anlamlı Harcamalar Yapmak
   Daha az tüketmek, sadece maddi olarak değil, manevi olarak da bir kazançtır. Gereksiz harcamalardan kaçınarak birikim yapabilir, parayı gerçekten hayatımıza değer katacak deneyimlere harcayabiliriz. Minimalizm, deneyimlere odaklanmanın, maddi şeylerden daha kalıcı bir mutluluk getirdiğini savunur.

5. Çevre Dostu Bir Yaşam Tarzı
   Daha az eşya demek, daha az tüketim ve daha az atık demek. Bu da çevreye olan olumsuz etkilerimizi azaltmak anlamına gelir. Yani minimalizm, sadece bize değil, dünyaya da fayda sağlar. Umursasak da umursamasak da, hepimiz aynı dünyada yaşıyoruz. Minimalist yaşam tarzı sürdürülebilirliği artırır ve çevremizi korumaya yardımcı olur.

6. İhtiyacınıza Odaklanın, İsteklerinize Değil 
   Minimalizm, ihtiyacınız olan şeyleri isteklerinizden ayırmayı öğretir. Gerçekten ihtiyaç duyduğunuz eşyaları belirlemek, geri kalan fazlalıkları hayatınızdan çıkarmak anlamına gelir. Bu

7. Daha Fazla Mutluluk, Daha Az Kaygı
   Araştırmalar gösteriyor ki, daha az eşya insanları daha mutlu ve huzurlu hissettiriyor. Çünkü ne kadar çok şeye sahip olursak, onların sorumluluğunu taşımak zorunda kalıyoruz. Daha az şeye sahip olmak, daha az kaygı, daha fazla özgürlük ve esneklik demek.

Minimalizm'in özü, aslında "daha az" ile "daha çok" elde edebilmek. Daha fazla özgürlük, daha fazla mutluluk ve daha fazla anlam… Sahip olduklarınızın hayatınızı ne kadar şekillendirdiğini ve minimalizm'in size nasıl katkı sağlayabileceğini düşündüğünüzde, belki de gereksiz eşyalardan kurtulmak bir tür ferahlama sağlar. Ben minimalizmin doğru uygulandığı halde çok mantıklı bir karar olabileceğini düşünüyorum.

Dün attığım "Uyku Kalitenizi Nasıl Arttırırsınız?" postu ile aynı tarzda yazmaya çalıştım. umarım beğenmişsinizdir. o postun linki:
https://bitcointalksearch.org/topic/--5513433

Siz minimalizm hakkında ne düşünüyorsunuz? Deneyen var mı? Deneyimlerinizi ve fikirlerinizi paylaşmayı unutmayın!