Topic: No to Racism - Futbolda ve Her Yerde Irkçılığa Hayır (Read 138 times)

Sıradan bir vatandaş için siyahi olmak özellikle ABD ve Avrupa’da çok daha zor. İtalya gibi bu konuda çok daha ırkçı olan bir ülkede siyahi olmak daha zor. Almanya’nın da bundan geri kalır yanı yok gerçi. Siyahi olmayan Türkler bile Türk oldukları için orada ayrımcılığa, ırkçılığa maruz kalıyorlar. Artık halkla iç içe geçmiş Müslüman Almanlar bile Müslüman olmayan Almanlar tarafından ayrımcılığa maruz bırakılırken Avrupa’da ırkçılığı bitirilecek söylemleri hiç inandırıcı değil. Dünyanın gözü önünde futbolculara bunları yapanlar sıradan bir kişiye hayatın her alanında neler yaparlar kim bilir ?

Bu zamanda hala ırkçılık olmasını gerçekten anlayamıyorum. Televizyon izleyen internet kullanan bir insan bu derecede ırkçı olamaz diye düşünürdüm. Bizde sınırlardan elini kolunu sallaya sallaya giren milyonlar olduğu için bir tepki var ancak özümüzde ırkçı olduğumuzu düşünmüyorum. Arap afgan pakilere onların iti kopuğu geldiği için bir tepki var. Hangi ülke olursa olsun öyle olurdu. Siyahilere bizde şaka yapılabilir ama aslında gerçek ırkçılık olduğunu düşünmüyorum, olsa zaten bu kadar gelmezlerdi. Vini jr'a ırkçılığın bir başlangıcı var mı? Ne yapmış olabilir anlamıyorum, adam ayrıca çok iyi oynuyor. Ultra mal olaylar olmuş yapılanlar.

Gerçekten insanları anlayamıyorum. Özellikle Avrupa'nın akdeniz ülkelerinde bu tarz olaylar çok oluyor. İtalya'da Mario Balotelli, İspanya'da ise Eto bu tarz olaylar yaşamıştı. Bunlar benim aklıma ilk gelenler. Ülkemizde ise Emmanuel Eboué'ye yapılmıştı. Düşünün herkesin göz önündeki futbolculara bunlar yapılıyorsa sıradan birine neler yapılıyordur.

Vinicius Jr. az bile tepki verdi.İkinci yarı boyunca sabretti ve en sonunda patlattı kendini.Bu bir taraftar psikolojisi de olabilir.Başarıya giden yolda her yol mübahtır mantığıyla hareket eden insanlar gibi Vinicius’un psikolojisini bozmak istediler büyük ihtimalle.Bunda da başarılı oldular Vini maçta aklı başka yerde gibi davranıyordu.Konu ilk mesajındaki sallandırılan şişme bebek ise açık bir tehdit.Dünyanın en çirkin işi bu işte.

Dünya hali bu hocam mesleğim gereği az çok insan hakları konusunda bilgim var insan hakları zaten 100 yıl olmadı daha evrensel beyanname çıkalı kölelik yasağı da dünya genelinde yeni yeni artık kendini buldu bu arada yeri gelmişken de söyleyeyim köleliği de ilk kaldıran ülke 1792 de Danimarka oldu tabi kölesel sistemde bayağı rant kazanan hatta Çanakkale’de kölelerini savaştıran İngiltere’den direkt böyle bir adım beklemek doğru olmazdı herhalde

Irkçılığa gelince köle olarak alınan insanların bir çoğu ama bir çoğu rengi yüzünden sanki ikinci sınıf insan gibi muamele edilen insanlardı siyahlar köle beyazlar asilzade olarak yüzyıllar boyu bir durum peydah olmuştu İslamiyet ile biraz olsun bu yıkıldı ama dünyanın çoğu yerinde hala devam ediyor bu arada Malcolm X filmini de izlemenizi tavsiye ederim

Futbolda ise o kadar kötü kalpli insanların varlığı hala devam ediyor ki spor branşlarından siyahi insanları çıkarırsak spor branşı kalmaz bugün NBA bakın bakalım siyah basketbolcu sayısı kaç veya beyaz meşhur basketbolcu sayısını direkt söyleyebilecek misiniz çok çirkin şeyler

Sadece Vinicius değil, kim olursa olsun böyle olmamalıydı, bir insanın rengi veya nereden geldiği, etnik kökeni önemli değil, dünyada hala böyle boş işlerle uğraşanlar olduğunu gördükçe sinirim tavan oluyor, milletin marsa gitmeyi düşündüğü dönemde bazı kafalar 5 adım ilerliyemiyor, geçmişte de dördüncü hakemin Pierre Webo’ya ırkçılık yaptığı için PSG ile Başakşehir maçının yarıda kaldığını hatırlıyorum, Neymar ve Mbappe oynamayı reddetmişti,

Hocam Türkiye’de maçlara küfür etmek için gidiyorlar insanlar. Doğruluğu yanlışlığı elbette tartışılmaz ancak deşarj olmayı küfür etmek olarak gören bir taraftar kitlesine ne anlatırsan anlat onların bildiğini değiştiremezsin

Irkçılık ile küfür bence tamamen farklı. Irkçılık, direkt ayrımcılık olarak görülüyor. Küfür ise sinirli olduğun anda edersin biter. Küçük görmüyorum ama ırkçılık bence daha büyük bir suç. Irkçılık ayrımcılık iken küfür hakarettir. Her ikisi de olmasa daha iyi tabi bir baba olarak çocuğumu maça götürememek  bu sıkıntılar yüzünden oluyor.

Valencia maçının ikinci yarısında tribünlerden Vinicius'a yönelik yoğun bir şekilde ırkçı söylemlerde bulunuldu. Başlangıçta her iki takımın oyuncuları ve yedek kulübesi olaylara müdahale etmeye çalıştı ama ırkçı tezahüratlar durmadı. Maç bu nedenle epey duraksadı. Kolluk kuvvetleri stadın o bölümünü dağıtmaya çalıştı. Anonslar yapıldı ve bazı taraftarlar gözaltına alındı ama ırkçı tezahüratlar yine durmadı. Vinicius da haliyle öfkelendi ve aklı futbolun dışında bir alana kaydığı için rakibine sert müdahale yaptı ve kırmızı kartla oyundan atıldı. Maçta çok sıcak bir atmosfer vardı. Olayların saha dışına sarkması şaşırtıcı değil ama Vinicius'a yapılan saldırıyı kınıyorum.

İnsanlar farklı görünebilir uyumlu olmayıp tutarsız davranışlar yapıp üstüne ırkçılık yapan insanların acilen tespit edilip acilen toplu terapiye başlatılmaları lazım. Eto'nun yaşadığını canlı olarak maçta izlemiştim direk sahayı terk etmişti o gün onun adına üzülmüştüm yapacak hiç bir şey yoktu. Günümüzde hala devam ediyor daha da artarak azalacağı yerde.

Hoş bizim ülkemizde ırkçılık yok. Ama statta edilen küfürler de ırkçılıktan faklı mı. Tanımadığı insanlara küfür eden, hakaret eden insanların kültüründe biraz ırkçılık olsa ırkçılık da yapar. Bana kalırsa bizim ülkemizde olmamasının sebebi biraz kültürle alakalı. Çok bi farkımız yok onlardan agresiflik konusunda. Bazı konularda aşağı kalmayız bile. Statta maç izlememeye çalışıyorum bu sebepten. Gürültü, küfür, hakaret bazen kulaklarımı tırmalıyor. Neden saygı, barış içinde izlenmiyor diyorum kendime. Yolda zaman harcadığıma, canlı maç izlediğime değmiyor. Maçları evden izlemek daha bi keyifli geliyor bundan dolayı bana.

Vinicius Junior olayında sadece ırkçılığın kötü yüzünü değil furtbol yada herhangi bir alandaki gereksiz fanatizmin insani değerleri ortadan kaldırabildiğini de görüyoruz. Hiç kimse doğacağı yeri, dili yada ten rengini seçerek doğmuyor ancak iyi yada kötü bir insan olmak tamamen bizim seçimimiz. Herhangi bir insanı doğuştan gelen özellikleri sebebiyle eleştirme yada dışlama hakkını kendisinde gören az gelişmiş yaratıklar umarım hak ettikleri cezayı alırlar.

Yıl olmuş 2023 hala hayatın birçok alanında ırkçılığa maruz kalan insanlara şahit oluyoruz. Bundan 100 sene önce de siyahilere karşı ırkçılık vardı ve hala da devam ediyor. Bu iğrenç kültüre bir son vermenin bir yolu bulunabilse keşke. Kültür şeklinde de adlandırmak istemiyorum aslında bunu da işte tam olarak doğru kelime aklıma gelmedi.

Vinicius Junior'ın geçtiğimiz günlerde karşılaştığı ırkçılığı görünce onun adına gerçekten üzüldüm. Hala insanların rengi yüzünden ırkçılık yapanlar ve dış görünüşüyle dalga geçen tipler elini kolunu sallayarak dolaşıyorlar. Böyle ırkçılığa karşı daha ağır yaptırımlar olsa belki biraz daha bu olaylar baskılanabilir.

Böyle insanları görünce sohbet bile etmeden gömmek istiyorum bir kaç tane. Irkçılık kadar saçma bir aşağılama biçimi olabilir mi? Hele ten renkleri üzerinden. Hangi zaman diliminde yaşıyoruz Allah için? Yüzyıllar önce ilk ezanı okuyan siyahi değil miydi? Bir insanın dini de buna engel olmalı mesela. Eminim hristiyanlıkta da önemli siyahi karakterler vardır. Siyah veya beyaz olması üstünlük göstergesi asla olamaz. Düşünün ki yaşadığınız coğrafya, anne babalarınız ve DNA’nızı size sorarak mı dünyaya geliyorsunuz? Empati yapabilecek bireyler böyle saçmalıklara vakit bile ayırmazlar.

Futbolda ya da hayatın diğer kısımlarında ırkçılığın bu çağda hala devam ediyor olması çok üzücü. Nerede yaşıyoruz hangi yıldayız da bunlara izin veriliyor anlamıyorum. Bir arkadaşım böyle bir şey yapmaya kalksa ya da yapmayı geçtim düşünse bile neler yaşardık, bu insanlar öyle bir fanatizm ile yaşıyor ki bunları normalleştirebiliyorlar.
İnsanlara sadece kendilerinden daha farklı görünüyor diye zorbalık yapan kişiler maalesef her zaman olacaktır

Balotelli’ye de daha önce ırkçılık yapıldı hem de kendi vatanında. İtalya’da, İtalyan taraftarlar Mario Balotelli’ye maymun hareketi yapmışlardı, Balotelli ise oyun alanını ağlayarak terk etmişti. Lukaku’ya da defalarca bu ırkçılık yapıldı. Pek dile gelmese de Asyalı oyunculara da ırkçılık yapılıyor. Irkçılığın her türlüsü laneti hak ediyor. Burada insanların neler yaşayacaklarını tahmin etmeyen ahmak sürüsünden bahsediyoruz. O yüzden siyahi futbolcuların belki de en rahat oynadığı ülkelerden birisi bence Türkiye.

Irkçılık spor dünyasının gerçek problemlerinden biri. Medeniyetin temsilcisi olarak bildiğimiz yerlerde bile hala bu tarz olaylarla karşılaşabiliyoruz ne yazık ki. Real Madrid'in dünyaca ünlü futbolcularından biri olan Vinicius Junior bu çirkin saldırılara maruz kalan futbolculardan biri oldu. Sahada maruz kaldığı ırkçı saldırılara tepki gösteren ünlü futbolcuya kan donduran bir mesaj gönderdi hızını alamayan fanatikler.




Boynundan halatla köprüye asılan Vinicius Junior formalı şişme bebek, dünya futbolunda krize neden oldu!
https://abcgazetesi.com/boynundan-halatla-kopruye-asilan-vinicius-junior-formali-sisme-bebek-dunya-futbolunda-546511


İspanya Laliga'da daha önce de yaşanmış olan ırkçı saldırıların birkaçını listeledim.


Brezilya'nın Folha de Sao Paulo gazetesine açıklamada bulunan 27 yaşındaki siyah futbolcu, “Maalesef bunlara katlanmayı öğrendim. Bu her maçta başıma geliyor, ancak incinmiyorum. Bana hakaret ediyorlar, bana maymun diyorlar” diye konuştu.
https://www.hurriyet.com.tr/alvesin-derdi-irkcilik-16974686

İşte Eto'o'nun sahayı terketmek istediği an...
https://www.sporx.com/tv/futbol/iste-etoonun-sahayi-terketmek-istedigi-anSXTVQ5418SXQ

La Liga, 25 Ocak 2020 tarihinde oynanan Espanyol - Athletic Bilbao karşılaşmasında Athletic Bilbao'nun golcü futbolcusu Inaki Williams'a yönelik ırkçı hakaretlerde bulunan bir taraftarın yargılanması için mahkeme karar aldı.
https://www.goal.com/tr/haber/la-liga-da-irkcilikta-bir-ilk-yasandi/blt1612db5159d8c5b9

Listelediklerim ünlü futbolcular. Ünlü olmayan futbolcular haber konusu bile olmamıştır belki. Bu da medyanın ve bu olayları sorun olarak görmeyen bizim iki yüzlülüğümüz olur elbette.


Oysa aynı göğün altında yaşıyoruz tüm farklılıklarımıza rağmen. Aynı havayı soluyoruz ve aynı suyu içiyoruz. Dayatmacı zihniyetlerin yerine sevgi ve hoşgörünün hakim olduğu bir yeryüzü inşa etmek ve onu kalıcı kılmak hepimizin ortak çabası olmalı. Farklılıkları bir çatışma unsuru olarak görmek yerine zenginliğin bir parçası olarak görmek hepimizin ortak bir çabası olmalı. Irkçılığa karşı birlikte meydan okuma cesaretini gösterdiğimiz ve omuz omuza mücadele verdiğimiz bir dünya inşa etmek hepimizin ortak çabası olmalı. Ancak hepimiz birlikte hareket edersek dayatmaları ve çirkin saldırıları engelleyebiliriz.