Topic: İnsanların yaşamlarını önemli hissetmelerinin gerekçeleri nedir ? (Read 242 times)

Aile.

İnsan, hayata tutunmak üzere yaratılmış ve evrimleşmiş bir varlıktır bence. En ufak bir hastalık geçirdiğimiz anda; vücudumuzun içgüdüsel olarak verdiği tepkilere bakmak yeterlidir bunu anlamak için. Öksürük, halsizlik, ateş, ağrılar, gözlerin kanlanması, kalp atışlarının hızlanması, nefes darlığı, ciltte döküntüler, vs... Bu liste uzar gider. Yani vücudumuz her tür duruma karşı kendini iyileştirmeye çalışarak bazı tepkiler verir. Ölmemek için son saniyeye kadar direnir. Biz ölmek istesek bile, vücudumuz bunu yapmamamız için bize (heyecan, panik, çarpıntı gibi) sinyaller yollamaya başlar!

Tüm bunları şu yüzden anlatma gereği duydum: maddiyata dayalı bir önem ve aidiyete ihtiyacımız yok bu hayata tutunabilmek için. Bazıları lüks içinde doğmuştur; sadece bu koşulları bilirler ve böyle yaşamaktan mutludurlar. Bazıları da fakir ya da orta direk bir hayatta doğmuşlardır ve mevcut duruma kanaat getirerek mutluluğu farklı şeylerde bulurlar... Bazen sevdiğimiz kişiler için varolmayı tercih ederiz; kendimizden bile çok daha fazla değer veririz onlara. Biz gidersek, arkada kalmalarını istemeyiz... Bazen de bir ses, bir koku, bir his, bir heyecan ya da yarım kalan bir maceranın sonunu görebilmek için tutunuruz hayata.

Biz önemli değiliz koskoca evrende zaten. Biz sadece, bize verilmiş zaman dilimini yaşıyoruz imkanlarımız doğrultusunda. Ünlü bir söz vardır: "Bulunduğun yerde mutlu değilsen, yerini değiştir; Ağaç değilsin sonuçta".

Söylediklerine kısmen katılıyorum. Güzel bir yazı yazmışsın.  Ancak şöyle bir düşüncem var; Ne zengin doğanlar var, ve 20 li 30 lu yaşlarda zenginliğin dibine vuran insanlar var. Bu insanlar daha o yaşlarda paranın onlara sağlayabileceği tüm imkanlara sahip oluyor ve maddesel satın alım güçleri maximum oluyor.
 Artık geriye satın alınabilecek birşey kalmıyor onlar için. İşte bu noktada veya bu noktaya varmadan önce eğer insan kendine yaşam adına belli hedefler koyar ise hayattan keyif alma ve yaşamda kalma öncelikleri değişebilir.  Yukarıda verdiğim zengin doğan yada erken yaşlarda zenginliğe kavuşan ne insanlar vardır kim bilir .... Ve kendini öldürmeyen.

 İnsan kendini değiştirebilir. Adapte olabilir, yeni hedefler belirleyebilir, yeni zevkler edinebilir. Kendini imha etmek, hemde bunu anlamsızca boş bir şekilde yapmak bana çok fazla bencilce geliyor.  Kurt COBAIN vs gibi kendini öldüren bir çok ünlü isim  uyuşturucu etkisi altında kendini öldürmüştür.  Kurt COBAIN in ayrıca  karısı ile büyük sorunları vardı ve tam bir uyuşturucu bağımlısıydı.

Her insanın hayatı algılama şeklide biribirinden farklı. Fakat genel olarak insanlar doğuştan hayatta kalmaya programlıdır.
Hayatta kalma dürtüsü ve üreme dürtüsü en temel ayarlarımız.

Fakirler neden yaşıyor?
Fakirlerin ilk motivasyon kaynağı bir gün efendi olmanın hayalidir. Bu hayal, bunu başarmış kişinin motivasyonundan daha güçlüdür. Çünkü beyinde ödül-ceza sistemi var. Seni hedefe götürmeye çalışan şey dopamin.. Ve fakir insanlarda bu kolayca salgılanır. ''4.Murat bağdat seferinden dönerken; Bağdatı almaya çalışmak bağdatından kendisinden daha güzelmiş demiştir.'' Hedefe ulaşınca dopamin kesilir, avanak avanak bakınırsın. İntihar eden Kurt Cobain'de benzer şeyler söylemiştir. Hayranı olduğum adamları geçince her şey anlamsız geldi gibinsden cümleler vardı intihar mektubunda.

Yani gecekodundada yaşayan bir adamın intihar etme ihtimali, lüks araç ve escortla yaşayan adamdan daha düşüktür. Çünkü lüks araçlara sahip escrotlu hayat süren adamın bir sonraki hedefleri ne olabilir? Dünyayı yönetmek ölümsüz olmak vs... Bu konulara kayacak. Yani tatmin olunacak şeylere gitmiyor işin uçu. Afrikalı biri daha güzel baraka ister, buna ulaşması zor değil. Karnı aç olan adam yemek ister buna ulaşması zor değil. Ölene kadar bir sonraki aşama için beyin dopamin basar ve seni hayatta kalmak için bu hedeflerin oyalar. Zaten intihar istatistikleride bu söylediklerimi doğruluyor. Gelişmiş ülkelerde intihar daha fazla yaygın.

Aşağı yukarı herkesin aynı imkanlara sahip olduğu toplumda kolay kolay intihar olmaz. Burada tatminsizliği yaratan şey diğerlerini görmek oluyor. Görünce özenirsin. Bu özenmede afrikalının daha iyi barakaya özenmesine benzemiyor. Ulaşılması zor olan hedeflere olan özenme var. Bunlara az kişi ulaşacak. Hepimiz ulaşınca zaten orası merdivenin tepesi değil demektir. Aslında geçmiş dönemde yaşayan insanlar bugünkü apartman hayatı sıcak su elektririk vs bunları görmüş olsalar yaşadıkları dönemdeki merdivenin tepesinden bile daha iyi bir konum olarak görürler bunu.

Birde bu hayat tatmini ile alakalı en önemli konu yaşanılanılan çocukluktur. Beklentinin fazla olduğu üzerine titrenen çocuklar kendilerini değerli görür. Merdiven tepesinde olmak isterler sürekli. Bu çocukken bir kere yerleşir hayat boyuda kalır. Fakir ve çok çocuklu ailelerin çocukları merdiven tepesinde olmak zorundalarmış gibi bir hisse kolay kolay kapılmazlar ve hayatlarından genel olarak daha memnunlardır.

Hocam sen escort deyince aklıma geldi. Bu Corona virüsten en çok escortlar etkilenecek. Kimse öpmeden ellemeden üflemez. O yüzden en tehlikede olan o kişiler ve işleri en çok sekteye uğrayacak kesimde o

https://en.wikipedia.org/wiki/Edsel_Ford

adam mide kanseriymiş. intihar etmediği gibi böyle bir mektup da yazmış değil. hatta google'ye şöyle bir arama yazarsanız size vereceği cevap şu şekilde olacak: mide kanseri
neyse ben escort meselesinde kaldım hala. dikkatli olun escortlardan da corona virüsü geçebilir:)

Aceleci davranmış. Ölümü zaten tadacaktı 
Organizmanın kendini imha etmesine karşıyım. Zor olan yaşamak ve herşeye rağmen yaşamaya çalışmak.  Ölmek ise en basiti.

Dünya da milyarlarca insan var ve bu sorununda milyarlarca farklı cevabı olur. Çocuğu olan kişiler çocuğunun hayatında birşeyleri başardığını girmeyi önemli hisseder. Hayatında belli noktaya gelmemiş kişi için hedef koyduğu noktaya varmaktır.
Mesela Ford un oğlu herşeyi yapmış yaşamış ve bir tek ölümü tatmadım deyip intihar etmiştir.

Gerçekten çok güldüm ya Şu zorlu dönemlerde son zamanlarda böyle gülüp biraz neşelenmeme yardımcı oldun sağol @blacknavy.

Bu arada;

"Sen istiyo bi dujjjj verecek 50 dolar"

Ligler erteleniyor bahis işi sıkıntıya girecek diye mi böyle depresif oldun dostum

Yukarıda arkadaşların da belirttiği gibi hayat sadece bu saydıklarından ibaret değil. Eğer böyle olduğunu düşünüyorsan boş yaşıyorsun.

Kih kih kih
Escort ne hacı ya? En son lisede motor muhabbeti yapıyorduk biz. Cinsellik önemli eyvallah ama biz evrim geçirdik bu olaylar üzerine. Maslow u bile yemeyi planladık. Hatta siktir et senin anlayacağın şekilde cevap vereyim: 7/24 escorta ve evimin önünde lüks bir arabaya sahip olmak için yaşıyorum:)

  Vay be hayatımız ne değersizmiş.  Yani bir aile sahibi olmak, yaşamayı sevmek, insanın dostları olması önemsiz şeylermiş.  
Topluma faydalı bireyler yetiştirmek, yaşama bir şeyler katmak, üretmek, saygı, sevgi, hatır, anılar ..... Hepsi bir hiç mi ?

 Herkes ölecek arkadaşım. Pavarotti de öldü, daha kimler kimler öldü. Ne için yaşadığını ve ne için öldüğünü insan kendisi seçer.
Bakış açın çok dar.
 Değer yargılarını yeni baştan gözden geçirmen gerekir. Yoksa hayat sana böyle anlamsız gelir.

Seni kınamıyorum, belki böyle düşünmene sebep; yaşadığın, büyüdüğün çevredir. Söylediklerimi dostça, arkadaşça söyledim sana.
Biraz üzüldüm senin için. Umarım fikirlerin değişir bir gün.

hayat tanimin bu mu
iki basit maddi tanim ile hayati surduremezsin. sevdiklerimiz için yaşıyoruz, sevdiklerimiz olmasa dahi sevebileceklerimiz için yaşamamiz gerekiyordu.

escort dediğin şey iki yalandan ses bi 400 dolar.
lüks arabayi da istanbul tradiginde kullanamazsin.
-
eksik hissettiğim tek şey doğa.

Corona virüs ile birlikte herkes tedirgin, evde stok yapanı mı dersiniz, "devlet daha sıkı önlemler" almalı diyeni mi... ne ararsanız var.
Eğer kapınızın önünde ultra lüks bir aracınız, evinizde 7/24 çalışan escortlar yoksa çokta önemli bir yaşamınız yok demektir, ölmemek için yaşıyorsunuz demektir.
Sürüne sürüne, aç kalmamak için sürekli mücadele vererek yaşayan insanlardaki bu hayata bağlılık nedir sizce dostlar ?

EKLEME: Konuda yazılanlardan görüleceği üzere, insanlar basit beyinlerinin ürettiği basit savunma mekanizmaları ile, kendilerinin önemli olduklarını düşünmekte ısrarcılar. Kimisi aile, kimisi sevgiden bahsetmiş. Kimsiniz kardeşim siz ? 70 Kiloluk karbon yığınlarından ibaretsiniz, sevseniz ne olur sevilseniz ne olur ? Dünyaya yeni bireyler getiriyorsunuz, peki ya hiç olmamak daha güzel ise ? Şu hayatta sürekli koşturmaca halindesiniz ve sürekli acı çekiyorsunuz, akşam eve geldiğinizde 10 dakikalık bir rahatlama hissinden dolayı hayatı sevdiğinize siz inanıyor musunuz ? Yaşama içgüdünüz sizleri süründürüyor ve içgüdüsel olarak çoğalıyorsunuz, anlayın artık önemli olmadıklarınızı.