Topic: Son 3 ayda Türkiye ekonomisindeki nakit akışı (Read 404 times)

Bu durum ne yazık ki hani kendisini orta hal de kabul eden ve gelir seviyesi  alt durum  da olanlar aşırı hissetti zengin mi çok ta etkilenmemiş gibi gleiyor özellikle ihracat yapanlar

sigara 50 lira olsun bira 50 lira olsun o konuda tamamım ama benzin 20 lira olursa mazot kaç para olacak 17 lira. Oraya kadar ulaşırsa bu ülkede bir kilo bile buğday yetiştirmezler. İnsanlar aç kalsa bile doymak için yiyecekleri o 1 liralık ekmeği bile dışarıdan alacak. Ne yapacak bu çiftçiler besiciler eşeklerle öküzlerle mi tarla sürecekler. Hallere ürünleri tırlarla değilde kağnılarda mı götürecekler.

Musibetler de bizim için ders niteliğinde olmuyor maalesef. Ülke olarak bir kısır döngünün içindeyiz 60 yıldır. Çıkamıyoruz.

Bir musibet bin nasihatten daha hayırlıdır demiş atalarımız . İşte buda bizim için büyük bir ders olmalı gerçekten de taşıma suyla değirmen dönmeyeceğini kendi ekonomik özgürlüğümüze sahip olmamızı ve tüketici değil de üretici  ihracatçı bir devlet olmamız gerektiğini görmüş olduk inşallah bundan büyük dersler çıkarırız.

şeker fabrikalarının satışından gelen parlar kadar yeni cezaevi inşaatlarının ihalesine para ödendi fabrika kapayıp cezaevi yapıyoruz sonra ekonomi niye berbat halde diye soranlar cevap bulamıyor

Bunların hepsi boş adımlar. Üretime yönelik tek adım yok. Millet krizde olduklarını biliyor ama hala bir tepki verilmiş değil. Umarım Ekonomi bir an önce düzelir ancak buda zaman alacak.

Ben de toplumdaki bu ruh haline anlam veremiyorum, psikoloji biliminin araştırmalarını da aşıyor yaşananlar. İnsanlar alım gücünün azalmasından, geçim zorluğundan haz mı alıyorlar acaba diyorum?

2 aydır kart kullanmıyorum, ne olacak belli değil diye. 3 ekonomik kriz yaşadım çalışırken ama böyle sessiz sedasızını görmedim.
Artık öğrenilmiş çaresizlik falan basit kalıyor tanımlamaya.
Ama kaç yıldır diyorum, hala da arkasındayım lafımın.
Benzin 20TL, sigara 50 TL olsun, otobüs dolmus fiyatları 10 TL olsun.
Başka türlü akıllanmayacak millet, işe gidip gelemez hale gelmedikten sonra.

2019 zor geçecek gibi görünüyor.İşin ilginç yanı insanların sessiz bir kabülleniş içinde olmaları, umursamaz bir tavır takınmaları.Ancak daha önemlisi büyük kriz beklentisi içine yaşayan ülkenin eğitime,bilime bütçe ayırmaması yüzünden çağı kaçırdığı; gözden kaçıyor/kaçırılıyor.

Ağustos ayında ülkemizde müthiş bir turizm patlaması oldu resmen dolar aktı ülkeye. Ama bu sadece 1-3 aylık bir kar, kış geldiğinde enerjiye olan bağımlılığımız yüzünden kazandıklarımızın çokta bir önemi kalmıyor. Kalkınmamız için enerji bağımlılığı son bulmalı.

ülkede harcama yapan bireyler bunda kısıtlama getirince daralmaya giden yol açılıyor. hani 2008 krizinde "alın, satın, ekonomiye can verin" falan deniliyordu. şu vakitler o kadar kötü değil ama harcamadaki isteksizlik yavaş yavaş ortaya çıkıyor.

Yapılan tespitlerde katıldığım noktalar var, ancak tek başına ekonomiyi darboğaza sokan rahip bronson olayı değil. Bu mesele ekonomideki kötü gidişata kılıf uydurmak için kullanıldı ama yiyen var yemeyen var.

aleni olarak yüksek bir nakit girişi olmadı ülkeye fakat saman altından su yürüdü mü o da bilinmez. rahibin salınmasından sonra düşen dolar kimseyi yanıltmasın.

şu içinde bulunduğumuz dönemde parası olan daha çok para kazanıyorken parası olmayan daha da fakirleşmeye başladı. tanrı asgari ücretle geçinenlere yardım etsin.

Rahip olayını o kadar saçma bir şekilde yürüttüler ki o dönemdeki baskılarla ABD neler yapabileceğini net olarak görmüş oldu. Olayın onların lehine dönmüş olması bizi daha da kuklalaştırdı. Adamlar bizim adalet sistemimize doğrudan müdahale etti daha da ötesi yok. Bundan sonra oluşabilecek herhangi bir problemde ABD'ye karşı elimizde hiç bir koz olmadığı net belli olduğu için başımızı önümüze eğeceğiz veya bir kırbaç daha vuracaklar.

Evet bu gün için problem yok ama bundan sonrası daha problemli geçecek.

Öyle bir nakit akışı kaldı mı gerçekten? Dolar falan iniyor eyvallah da piyasa hala korkuyor parasını kullanmaya. Borcu olan gücü olsa bile ödemiyor borcunu ne olur ne olmaz diye.

Türkiye pazar olarak her anlamda büyük bir ülke mi diye düşünelim. Dünya ticaretinde payımız ne kadar? Döviz kuru ve faiz artışı reel sektörün elini kolunu bağladı. İnsanlar tüketici güven endeksine göre harcama yapmak borçlanmak değil tasarruf ve yatırım yapmak istiyor.

enflasyon artarken, pazarda daralma yaşanıyor. insanlar ellerindeki parayı istedikleri gibi harcamaktansa tutumlu olalım amacındalar herhalde. konuda ikinci el araba alış satışı yazılmış örneğin bunu almaktansa otobüse binmeye devam etmek isteyenler olacaktır.

yani herşey bir rahipten ötürümü? ben ekonomik buhranın, TL'nin dolar karşısında bu denli gücsüz kalabilmesinin sebebini  sadece rahibe bağlamayı gülünç buluyorum.

Kriz dönemlerinde parası olan insanlar genellikle devleti düşünmek yerine kendilerini düşündüğünden hemen dolar ve altın alıyorlar. Bu da kendilerinin kazanmasına ama devletin kaybetmesine sebep oluyor. Bugün herkes yatırımını TL'ye çevirse dolar, euro ve altın stoğunu bir miktar bile azaltsalar TL hızlı bir şekilde değer kazanmaya başlar.

Fazla harcamaya alışkın insanların birden tüketim alışkanlıklarına son vermesi tasarruflu hayatı öğrenmesi sorunludur. Onlar harcamaya bağımlı olmuştur. Bankaların tuzağı burada ortaya çıkar kredi kartları limitleri en büyük düşman.

Ekonomik kriz sadece fakiri vurmaz kriz vurduğu zaman tepeden tırnağa herkes etkilenir biz elimizde olmayan parayı lüx için harcamaya alıştığımız için alışkanlıklarımızdan kolay vazgeçemiyoruz

ABD yıllarca terör, içimizdeki hainlerle, darbelerle vb. Yollarlla ülkemizi hep kıskaç altında aldı. Bazı yollar artık işe yaramıyor.En son darbe denendi olmadı.Ancak abd nin türkkiyenin hassas karnının ekonomi olduğunu  biliyordu. Bizim ülke medyası her ne kadar ekonomi süper haberleri yapılsa da Ekonomik olarak sıkıntı çektiğimiz biliniyordu. Bundan sonra hep burdan saldıracaklar. Rahip işin bahanesiydi. Daha ilk ekonomik saldırıda boyun eydik.

  Kaynağı belirsiz para Türkiye'nin son 16 yıllık döneminin vazgeçilmezi. Kimse kimseye bedava bir ciklet vermezken milyar dolarlara varan kaynağı belirsiz parayı duyan bizler '' neyin karşılığı '' diye kara kara düşünmeliyiz bence. Zira evde ki gümüş takımlar, halılar satılmaya başlandı demektir.

Kötü günleri atlattık. Şimdi sırada daha kötü günler var.
Asıl krizin 2019' da gelecegini bir cok uzman söylüyordu zaten. Teknoloji üretmeden, eğitime yatırım yapmadan, marka yaratmadan salt inşaatla bir yere kadar gidebiliyorsunuz maalesef ve o bir yer burada tıkandı. Allah sonumuzu hayır etsin.

Rahibin etkisi bir yere kadardı zaten. Bahane olarak onu öne sürdüler, bize saldırıyorlar dediler işe de yaradı büyük oranda. Ama bundan sonrasında artık herşey kendi yapacaklarına bağlı. Yine koyverip yeni bir düşman da yaratabilerler - ki bence alıştılar artık bunun üzerine yoğunlaşabilirler - ya da doğru düzgün politikalarla ekonomiyi düzeltirler. İkinci baya zor

Her ne kadar Rahip Brunson olayı bitmiş olsa da, dolar aşağı yönlü harekete başlamış olsa da ekonomimizin istikrara kavuşması zor. Maalesef doların artışı sebebiyle yapılan zamlar dolar eski günlerine dönse de - ki bu da imkansız - indirim olarak uygulanmayacak. Yani bir kere alım gücü düştü, henüz akıllı bir adım atmış da değiliz üretim için. Bakalım ne olacak.

Son dönemde ekonomide işlerin iyiye gitmesinin temel sebepleri en az 6 yıl önceye dayanıyor ,yıllar önce alınması gereken önlemleri şimdi almaya çalışıyorlar fakat artık iş işten çoktan geçti ,nakit döngünün toparlanması için en az 5-7 yıl lazım .

lan adam elektrikli motorlu öğütücüde öğütüp elde öğütmüyor diye mi kriz var, elektrik motorunu icad ettikler 150 sene oldu. adam elektrik motoru var diye kullanmasın mı,  buğdaydıda taş değirmende eşşekle öğütsünler o zaman masraf olmasın diye

biz hata yapmaya devam ediyoruz ve umurumuzda değil. diyanetin bütçesi geçen seneye göre %34 artırılmış. 7,5 milyar TL'den 10,5 milyar TL olmuş. bilim sanayi teknoloji bakanlığının bütçesi yarı yarıya azaltılmış.

neden diye sormak lazım.

quantitative easing 2011 yılında bitmesi ile dalga dalga sıcak para akışı kesildi Türkiye'ye şu anda elimizde çok fazla ihraç kalemi de olmadığı için sadece turizm ile dışarıdan gelen döviz bir miktar rahatlama sağlayabiliyoruz, eskiden olsa tarım ülkesi olduğumuz için kendi kendimize yeter bir durumumuz vardı, şu anda ise neredeyse her kalem dışarıdan ithal ikame ile halledilmeye çalışılıyor bu ilerisi açısından da ülke ekonomisi için çok kötü bir durumu oluşturuyor.

Eskiden olsa ülkedeki halk daha çok sıkıntı yaşardı ,eskiden aile bir kişi çalışırdı geri kalanı yerdi ,şimdi ise herkes çalışıp kendi parasını yiyor buda ekonomik anlamada bir nevi herseyini örtüyor.

vermediler papazı,aldılar papazı. Dolar düşüyor bakalım ama çok sert tepki gelecek bence.Dolar düşüyor ama fiyatlar artıyor ülke batışa doğru sürükleniyor.
Acaba gizli anlaşma neler.Ekonomi çok kötü durumda.

Menfaatine düşkün bir milletiz, krizi her daim fırsata çevirmesini iyi biliyoruz. Vatan millet kelimeleri çok geri planda kalıyor, e böyle bir millete kötü gün geldiğinde ah vah etmesin. Kendimiz edip kendimiz buluyoruz. Bugün brunson için ekonomik sorunlar yaşadık yarın başka şeyler çıkar. Ama bizdeki mantık hep aynı.

 
Tesbitleriniz çok yerinde ve gerçekçi. Algı yönetimi ile nereye kadar gider bilemiyorum ama bu işin sonu duvara toslamak. Eğitim sistemini keşmekeş içinde iyi ve başarılı fen liselerinin kadrolarını dağıtılıp yerlerine atadığınız kadrolar o başarıyı taşıyamıyorsa,sanayiniz montaj aradığınız ''beş babayigit'' ortalıklarda yoksa,turizminiz zor durumda, tarım bitme sinyalleri veriyorsa değil rahibi kilisenin bütün kadrosunu da bıraksanız sonuç değişmeyecektir.

evet ya bunu bende duydum bugun sabah radyo dinlerken oldukça fazla nakit girişi oldugundan bahsedilliyordu demekki birşeyler var ve girişler oluyor

1) Belki bir yıldır Türkiye'ye çoğu Katar'dan birkaç defa çok ciddi miktarda nedeni ve karşılığı meçhul para geldi, dolayısıyla taşıma suyla değirmen dönüyor ŞİMDİLİK (tek, bazen de çift haneli milyar dolarlardan bahsediyoruz)
2) Şu anda etkisi çok kısa sürecek, sonrası daha da kötü olacak zor ve tehditle zam engellemesi yapılıyor, bu elbette çok pahalıya patlayacak ama hedef kitle salak/kul olduğu için öfkeyi yönlendirecek unsurları şimdiden belirlemişlerdir (bana göre İş Bankası olayının bile nedeni bu).
3) Ekonomiyi domine eden sektörlerin zamları (özellikle enerji) esas etkisini bugünden yarına göstermez, şimdi çok belirgin hissetmiyoruz ama 2019 Türkiye için kabus olacak.
Not: Pastör gitti, ABD ile kavga bitti diye bir şey yok, ABD taviz veren bir ülkeyi iliğine kadar emer, yeni şeyler öne sürüp kendi çıkarlarına uygun adımlar attıracaktır ve elbette bunlar bizim için hoş şeyler olmayacak (bana göre birinci sırada İran, sonrasında da S400ler var), ki, bu gayet normal, herkes kendi ülkesinin çıkarını düşünür.

kimsede nakit kalmadıki dediğiniz gibi insanlar arabasını satmak istemiyor satsa yerine alacak araba bulamıyor herkes borç batağında kimsenin parası yokki nakiti olsun. gerçekten uzun yıllardır görülmeyen bir kriz ile karşı karşıyayız şu anda

Piyasada 2-3 aydır bir kuruş para yok. Bazı kesimlerde para var evet ama sımsıkı sarılmış durumdalar riske girmek kötü duruma düşmek istemiyorlar haklı olarak.

Maalesef hocam durum böyle hocam, aslında ticari olarak güçlü bir ülke konumunda olsak küçük siyasi kriz ekonomimizi pek etkileyemez en fazla küçük sarsıntılar yaratır ama dış ülkelere her anlamda muhtaç olduğumuz için her tartışmadan etkileniyoruz tıp Brunson olayı veya Rusya ile uçak krizi olduğu gibi.

Ekonomide nakit akışı resmen durmuş durumda ,piyasada vadeli ticaret yapmak büyük risk taşıyor artık ,kimsenin kimseye bu ekonomik ortamdan dolayı güveni yok ,ticaret döngüsü iyicene kısırlaşmaya başladı.

Kendi imkanları ile büyümeyen borç ile büyüyen bir ülkemiz mevcut olduğu için para akışı, ekonomik canlılık sürekli ip üstündedir. O yüzden en ufak siyasi krizde veya hukuk ile ilgili problemlerde bu tip ekonomik sorunlarla karşılaşmak olasıdır.

bizim her tarafımız ithalat ürünleri ile dolu. kaç kişi gidip kaliteli kahve el değirmeni alıp da çekirdek kahvesini öyle öğütüyor. çoğu tür kahve için çekim yapabilirsin. el ile döndürüyorsun. içeceğin kadar. fiyatı 100-200 lira arası. ama gidip bunun elektriklisini alıyoruz.

ama suç biraz da bize. tanıtım, reklam hiç bir şey yok. en çok satılan ürünler hep yabancıların. işte bu nakit akışı da hep yabancıya gidiyor.

Bizdeki üretim artmadığı sürece bu ekonomıye guven olmaz yaptırım yapıcak bı yer kalmadıgı ıcın dolar 7 lıra oldu. Artık montajlama yaprak yerli üretim diyerek kendimizi kandırmamalıyız kendı yağımızda kavrulup teknolojı anlamında zırve yapmalıyız. Bkz:( çin eskiden ne haldeydi simdi dünyaya hükmedicek kıvamda)

Al ver ekonomiye can ver mottosu bu aralar gerçekten imkansız olmaya başladı. İnsanlar hayati bir ihtiyaç olmadığı sürece kendini geliştirecek etkinliklerden bile kaçar oldular. İnşallah ekonomi toparlanır çünkü insanca bir yaşam için önemli 

amerikalıların bir sözü varmış. haklı olmak değil güçlü olmak istiyorum diye. haklı olan herkesi ezemez. güçlü olan ezme potansiyeline sahip. son örnekte de ortada. iki ülke arasındaki gerilimin en çok zarar gören tarafı biz olduk.

Bütün sektörlere yansıyan nakit akışındaki durgunluk. Gelecek kaygısından kaynaklanmakta. Türk parasının hızlı değer kaybı. Pek çok insanın dövize kaymasına neden oldu. Kar amacı güttüklerini sanmıyorum. En azından ciddi bir bölümü önümüzdeki ayların ne getireceğini bilememekten doğan bi tasarruf moduna geçtiler. Herkes bu krizin derinleşerek süreceğini düşünüyor. Dolayısıyla kendi çapında önlem alıyor...

Trump yaptığı açıklamada Türkiye ile olan ilişkilerimiz eskisi gibi olacak dedi. Ben bu durumun ekonomiye olumlu yansıyacağını düşünüyorum. Olayın siyasi boyutlarından çok ekonomik sonuçlarına baktığımızda özellikle döviz kurlarında iyileşme olacağını düşünüyorum.

sondaki temenninin gerçekleşmesi uzun zamanlara alacaktır. insanlar dolara geçti ve parası olanlar krizin yükselmesini umup zenginliklerine zanginlik katmak hayalleri taşıyorlar.

Türkiye pazar olarak her anlamda büyük bir ülke olmasına rağmen TL'deki değer kaybı ve dünya ekonomi gündemindeki yerimizden dolayı son 3 aydır hareketsiz bir dönem içerisine girdik. Doların yükselmeye başlaması ile fırsattan yararlanmaya çalışan birçok kişi ellerindeki TL'yi dolara çevirdi, dolar borcu olanlar da batıp gitti. Hal böyle olunca da insanlar elde avuçta ne varsa sımsıkı tutmaya başladı.

Diyeceksiniz ki ortada ekonomik kriz olduğundan bahsediliyor ama buna rağmen normal yaşam devam ediyor. İnsanlar eğlence mekanlarında veya keyfi harcamalarından vazgeçmiyor hayat tam gaz devam ediyor. Hatta bazı insanların keyfi harcamaları da arttı diyebilirsiniz. Fakat herkesin gerçeği kendine yansır. Alım gücünüz yoksa şu dönemde hakikaten zor duruma düşersiniz. Özellikle de asgari ücretli çalışanlar ve küçük esnafların durumu vahim. Aybaşını ya zor çıkarıyorlar ya da sürekli içeriye borçlanıyorlar.

Basit bir örnek vermek istiyorum; ben yaklaşık 12 yıldır araba alıp satıyorum, piyasada hiç bu kadar zorlandığımı hatırlamıyorum, insanların elindeki para ile araba almak istemiyor, arabası olan da satmak istemiyor, dolayısıyla nakit para bu piyasada çok zor döner hale geldi. Bu sadece araba piyasası, gıda piyasasını hiç saymıyorum bile.

Rahip Brunson davasının amerikalıların lehine sonuçlanmış olmasından biraz da olsa umutluyum, bu iki ülke arasındaki ticari ilişkileri geliştirir ve sorunları ortadan kaldırır, böylece Dolar karşısında TL'nin değeri de düşmekten kurtulmuş olur ve önümüzdeki aylarda az da olsa ekonomiye can gelir. Gıda fiyatlarındaki hayat pahalılığı düşer ve insanlar alış veriş yaparak ellerinde bulunan parayı piyasada döndürmeye başlar. Ekonomiye biraz hareket gelirse daha istikrarlı ve kazançlı bir hayat modeline geçmek için çabalamamız da bir o kadar kolay olur.

Diliyorum ki bu hayat pahalılığı biran evvel biter ve ekonomik istikrarımıza kavuşuruz.