Topic: Stefan Heilmann: Blockchain yatırımları kurumsal ve şeffaf olmalı (Read 81 times)

artık ico çıkarmanın belli bir prosedürü olması lazım. En azından bir organizasyonun bunları denetleyip öyle piyasa çıkmalarına izin vermesi lazım. Şuan piyasada bildiğiniz ico kirliliği var.

blockchain yatırımlarının şeffaflığından bahsetmiş fakat en çok ico ether tabanlı olanlardan geliyor. blockchain tabanlı projeler bildiğim kadarıyla borsada yerini alan 80 kadar. a yada b platformu gerçi fark etmez, her zaman şeffaf olması, denetlenmesi istediğimiz fakat bunu yapabilecek kurum bilen var mı?

Bu açıklamaları yapmak kolay önemli olan bu yatırımların kurumsal ve şeffaf olduğunu analiz edecek bir yapının olması lazım, henüz böyle bir yapılanma yok, dolayısıyla tüm sözler havada kalıyor.

IEG nin CEO’su Stefan Heilmann in o zaman block zinciri ve kripto paralar konusunda ya en ufak bir fikri yok yada goy goy yapıyor. blockzincirinin ana yaratılış fikri zaten merkeziyetsiz olmalı neyin goygoyunu yapıyon diye sorarlar adama.

icolardaki denetimi kimin yaptığı belli mi. öyle denetim işine bakan kuruluş mu var? yok. ancak icolara katılımı en baştan yasaklar hale getiren ülkeler var. bildiğim amerika var. blockchaini alıp icosunu yapıyorsun. parayıp topladın o parayı nerelere harcadın detaylara ulaşan var mı?

bence de  Blockchain kurumsal ve daha transparan olması gerekiyor, çünkü bu konuda insanlar biraz cahil, neye yatırım yapacaklarını bilmiyorlar ve yaptıkları yatırımlarında takipçisi olmuyorlar

Blockchain yatırımlarının kurumsal ve şeffaf olması gerektiğini ben de düşünüyorum. Böylece işler daha sağlıklı ve güvenilir şekilde yürütülecektir. Kodak Coins'deki düşüş için de üzüldüm açıkçası.

Blockchain topluluğunun kurumsal olması neticesinde tüm dünya kripto para kullanmaya başladığında bu günkü finans ve bankacılık sektöründen bir farkları kalmaz. Dünyanın yeni ekonomi devleri kriptoparalara yön verenler olur ve bu defa da dünyayı bunlar yönetir. Acaba daha iyi ve adil bir dünyada mı yaşayacağız? Bu kurumsallaşmanın nasıl olacağı çok önemli bence.

Bir işin için de dinsel öğeler varsa hele ki bu iş ticari ise uzak durun arkadaşlar. Heilmann abimiz güzel konuşmuş aslında hepimizin bildiği şeyler etrafında laf kalabalığı yapmış.

Daha transparan olması için icoları düzenleyen insanların daha iyi denetlenmesi lazım. Karşılarında korkmaları gereken bir kurul olması lazım

Oooovv Jesussss! Bizlerin bilmediği şeyleri söyle ki seni umursayalım. Nihayetinde sen de bu çarktan kova dolduruyorsun bok atacak değilsin... Madem linkedin'den yatırım e-mailleri alıyorsun o zaman adam gibi bir kurumsal firma kurun ve blockchain ile yeni teknolojiler yeni sistemler üretin de şu boktan dünya az da olsa yaşanır hale gelsin.

Güvenlik açısından açıklar bulunsa da aslında bir o kadar da rahat ve şeffaf işlem yapılma imkanı sunuyor bu piyasa tabi bazı geliştirmeler şart

Her yenilikte olduğu gibi blok zinciri teknolojisine dayalı kripto paralarda da illaki en başlarda bahsedilen türden sorunlar olacak.
Her şeye rağmen birçok şeyin iyiye gittiğini ve devamının geleceğini düşünüyorum.

Stefan Heilman’ın verdiği örnek olan Jesus coinden yola çıkarsak, piyasada bunun gibi onlarca saçma projesi olan kripto para var ve ciddi projeler için bir tehdit oluşturuyorlar. Artık bir çok yatırımcı piyasa yükselince 10X gibi yükselir hesabı yaparak her tür kripto parayı alıp sattığından bir çok ciddi proje yatırımcılar tarafından gözardı edilerek hakettiği seviyelere gelemiyor. Böyle devam ederse piyasanın ciddiyeti kalmayacak malesef.

Bu jesus coin çok komik , sitelerine girip bakın ceo / founder olarak hz.isa görünüyor . Ben bu jesus coinin airdropuna katıldım , telegramda bazı kanallara mesaj atınca küçük miktar cüzdana gönderdiler . Ama bazı kişilere farklı görevler veriyorlardı , incilden pasaj okursanız veya hz.isa gibi giyinip foto atarsanız cüzdana coinlerinden gönderiyorlardı  . cidden değişik bir oluşumdu .  ama en azından adamlar az da olsa coinlerinden gönderdiler sözlerini tuttular .

IEG CEO’su Stefan Heilmann,  Blockchain Venture Summit‘te yaptığı konuşmada blockchainin kurumsal ve daha transparan olması gerektiğini söyledi. Heilmann, IEG Blockchain Fund kapsamında blockchain topluluğunun daha kurumsal bir hale getirmek üzere çalıştıklarını belirtti.

IEG’nin CEO’su, konuşması boyunca blockchain teknolojisinin iki yıl içinde yarattığı değişimi, yasallaşma sürecini ve daha transparan olması için yapılabilecekleri ele aldı. Öncelikle blockchain teknolojisi ile ilgili basının ve toplumdaki bireylerin olumsuz görüşlerini paylaşan Heilmann, para aklama, ürün veya prototip gibi değerleme modellerinin eksikliği, white paperların ya çok teknik ya da çok yüzeysel olması gibi örnekler üzerinden ilerledi. Heilmann, ekosistemde ICO için güzel fikirlerin olduğunu ancak bir girişim yürütme deneyimden uzak bir durumda olunduğunu belirtti. Bir başka olumsuz konunun ise tartışmaya açık pazarlama yöntemleri olduğunu söyleyerek yatırım için LinkedIn üzerinden günde 50 e-posta aldığını ifade etti.

Blockchain teknolojisi hakkındaki bir takım temellere de değinen Heilmann, blockchain teknolojisini tarayıcılar ve IP’lerden sonraki en önemli gelişme olarak tanımladı. Blockchain teknolojisiyle aracıların ve hükümetlerin devre dışı bırakılarak bireyden bireye aktarım yapılabildiğini de hatırlattı. Başlangıçta kimlik doğrulaması ve para aklamasının önlenmesi için bir sistem bulunmadığını belirten Heilmann, blockchain teknolojisi kapsamında akıllı sözleşmelerin ve güvenli para transferinin de önemini vurguladı.

Heilmann ekosistemde bulunan saçma kripto paralara da değindi. Bu tarz kripto paralara Bullshit Coin ismiyle hitap eden Heilmann, Jesus Coin’den bahsetti. Jesus Coin’in günahları affetme yetkisinin bulunduğunu belirten Heilmann, bu paraya yatırım yapanların varlığından bahsederek bir anlamda kurumsal ve şeffaf olmanın gerekliliğine gönderme yaptı. Heilmann, merkezileştirilmiş bir iş modeline ihtiyaç duyulduğunu sözlerine ekledi.



Heilmann’ın verdiği kurumsallaşma nedenleri arasında Kodak’ın ICO’su da yer aldı. ICO’nun açıklanmasıyla yüzde 40 artan Kodak hisseleri, kripto parayı ve ürünü yetiştiremediğini duyurmasıyla hisse değeri yüzde 18 düşmüştü.



2017 ve 2018 yılları arasında değişen dinamikleri de aktaran Heilmann, 2017 yılında hükümetlerin ve yasaların işe çok dahil olmadığımı, çoğunlukla White Paper üzerinden ilerlendiğini ve Hollanda ve İsviçre’deki 2 banka dışında bankaların bu teknolojiyle çok ilgilenmediğini ifade etti.

2018’de ise Stellar ve NEO gibi yeni blockchain platformlarının söz konusu olduğunu belirten Heilmann, hükümetler ve bankaların bu teknolojiye yakınlaştığını ifade ederek yasallaşma süreçlerinin altını çizdi. White Paper’ın PPM’e dönüştüğünü belirten Heilmann, kimlik doğrulamanın ve para aklama işlemlerinin zorunlu hale geldiğini ifade etti. Aynı şekilde artık işlemlerin ATS lisansı gerektirdiğini vurguladı.

Tokenları 3 başlık altında inceleyen Heilmann, kripto paralar, kuponlar ve dijital hisselerden bahsetti. ICO yatırımlarının kötü olarak algılanmasının önüne geçilmesi gerektiğini belirten Heilmann, bu alanda ciddi bir yatırımın söz konusu olduğunu da sözlerine ekledi.

https://webrazzi.com/2018/03/28/stefan-heilmann-blockchain-yatirimlari-kurumsal-ve-seffaf-olmali/