Author

Topic: Tarihe damga vuran savaşlar #2 : Maraton muharebeleri (Read 190 times)

legendary
Activity: 2240
Merit: 1131
DGbet.fun - Crypto Sportsbook
...
uzun süre bir daha o bölgeye saldırı gelmeyince özgür bir düşünce ortamında kalan Yunanlı filozof ve bilim adamlarına çok serbest bir çağ imkanı vermiştir.
...

ya bu savaştı ya da bunun rövanşı... antik yunan o zamanlar küçük şehir devletçiklerinden oluşuyor, kozmopolit imparatorluklar falan yok (büyük iskender daha gelmemiş)... yunanlıların ataları persliler ile savaşıp savaşmamak konusunda kararsız kalıyorlar (bazıları geri çekilmeyi öneriyor), sonunda konuyu oylamaya açıyorlar ve oylamadan savaş kararı çıkıyor, ardından yunanlılar savaşı kazanınca antik yunanda demokrasi birden kutsanmaya başlıyor.

iyi-hoş, demokrasi kutsanıyor ama bu defa halkı ikna sanatı olan demokrasiyi "herkesin zevki kendine" prensibine dönüştüren sofistler mantar gibi fışkırmaya başlıyor sağdan soldan... hani, şu sokrates'in kokuşmuş terlikleriyle ağızlarına vurduğu sofistleri hatırladınız mı? heh, işte bu adamlar ortaya çıkıyor ve ok düşmanları ile beraber "oklarımız oklarımız" diye ok makinalarını savunuyorlar. ortam böyle 56 yani! neyse, sokrates tabii buna dayanamıyor, bu "ahmaklık duvarı"na tahammül edemiyor ve attike sokaklarında bunlarla çatışmaya başlıyor.

işte yunan filozoflarının ortaya çıkış hikayesi tam olarak böyle başlıyor...
hero member
Activity: 1092
Merit: 631
Tarihin içerisinde böyle savaşlar olduğundan habersiz anlatılan tarihleri dinliyoruz. Acaba hocalar neden derslerde böyle bizim tarihimiz dışındaki önemli savaşları anlatmıyorlar? Daha ne savaşlar vardır acaba bilmediğimiz? Özellikle Antik Yunan - Makedon tarihi geçmişte fazlasıyla kayıtlara sahip anılar içeriyordur. Bir çok film yapıldı bu tarihlerle alakalı. Maraton savaşlarını da hiç duymamıştım.
sr. member
Activity: 1358
Merit: 374
Güzel bir konu olmuş hocam, elinize sağlık, bende hep duyuyorum maraton koşusu ama nereden geldiğini bilmiyorum, kelime anlamının uzun falan olduğunu düşünürdüm hep, halbuki kaç yıl önce olmuş bir olayın hala günümüze yansımış kelimesi olmuş, bu Yunanlılar da fazla geleneklere düşkün, bugün bir çok eser bu yüzden dünya tarihine kazandırılmış, bu yönleri gayet güzel, bilim adamları ve düşünürleri ile meşhur çağlardan günümüze gelen bir çok eser vardı, böyle etkinlikler de gelmiş demek ki,
legendary
Activity: 2198
Merit: 1232
Marathon koşusunun buradan geldiğini bende bilmiyordum. Tarihte böyle bir savaş olduğunu bile bilmiyordum. Tarih bize kısıtlı ve yüzeysel anlatılıyor sanırım. Daha çok özel ve önemli savaşlar olduğunu ben de düşünüyorum. Bizi sadece 1900 yılının üstü olan savaşlarla bilgilendiriyorlar ki o savaşların da bir çoğu ne kadar doğru anlatılıyor bilmiyorum. Tarih, sonuca göre anlatılan bir ders.
Tarihi bize kısıtlı aynı zamanda kendilerine bakış açılarından bakarak anlatıyorlar gibi düşünüyorum objektif bir şekilde anlatılan tarih olduğunu düşünmüyorum. Bu savaşı bende bilmiyordum yorumlara baktığım zaman ilginin yüksek olduğunu görüyorum sizinde dediğinz gibi tarih kısıtlı bir şekilde anlatıldığı için bu savaşları bilmiyoruz. Güzel bir seri devamı gelsin, konuşalım ve tartışalım tarihi savaşları.

Çoğunluk ile bulabildiğiniz çoğu tarihi bilgi çarpıtılmış, abartılmış, yanlış şekillerde aktarılmış ve hatta kasıtlı olarak bu veriler ortadan kaldırılmıştır. Örneğin İskenderiye kütüphanesinden başlayalım. Bu kütüphane asırlar boyunca dünya üzerinde yer alan birçok kategoriden binlerce değerli kitabı içinde barındırmıştır. Daha detaylı anlatmak isterdim ama konunun dışına çıkılacağı için araştırmanızı öneririm. Ancak gelelim günümüzde böyle bir kütüphane olmayışına. Birçok farklı görüşe göre Jül Sezar ve Selahaddin Eyyübi gibi isimlerin neden olduğu bir tahribat söz konusudur. Bazı görüşlere göre bu bölgede hristiyanlık yaygın olduğunda içinde yer alan paganistik inançların bu dine aykırılığından yobaz halk tarafından tahrip edildiği, bazı inanışlara göre de burada yer alan kitaplardaki veriler Kuran-ı kerim ile zıt olduğundan haram olmasından ötürü yok edilmiştir. Bunun bir benzer örneğini Bizans tarihinden vereyim. Misal bizim inancımıza göre peygamberlerin resmedilmesi vb eylemler putlaştırma gibi görülebileceğinden yasaklanmıştır. Ancak Hristiyanlık inancında bu tam tersidir peygamberler, melekler, azizler vb dini unsurları eğer bir kilise vb oluşuma girdiyseniz bol bol görmüşsünüzdür. Ancaaaak Bizans tarihinde bir imparator vardır ki onun yüzünden şuanda müze niyetine gezdiğimiz yerlerde böyle sanat eserlerinden ( Ki bunlara ikona denir ) daha az istifade edebiliyoruz. III.Leo olarak geçen imparator Bizans tarihinde ikonaklasm (Ikona kırıcılığı) hareketi denen bir hareket başlatmıştır (8.asır). Yaklaşık yarım asırdan biraz fazla süren bu süreçte ne kadar eser yok edilmiştir varın siz düşünün.

Antik dünyanın 7 harikasından birisi olup İzmir Selçuk'ta yer alan bir mabet vardır "Artemis Tapınağı" olarak geçer. Zeus'un kızı ve ay tanrıçası olan Artemis'e ithafen yapılan bu mabetin ilginç bir hikayesi vardır. Tarihe geçmek ve adının unutlmamasını isteyen bir manyak çıkar ve tapınağı ateşe verir sonra da geçip bir köşe de cuvarasını yakıp gördünüz mü bakın tapınağı yaktım yaktım diye böbürlenir. Böylesine bir eylemin unutulmayacağını düşünen bu adama sürprizi tabiki de mahkeme heyeti verir ve adının anılmasının idam cezasına denk olduğunu belirterek cezalandırır. Her nasılsa daha sonra bu gerçek gün yüzüne çıkar tam nasıl olduğunu hatırlamıyorum ama demem o ki bazen insanlık tarihi olduğu anda sansürler, bazen çok sonrasında baştan yazar. Sağlam kanıtlar olmadıkça bilemeyiz ancak şu da bir gerçektir ki internet teknolojisi sayesinde bugünler ileriki nesiller için böyle olmayacak gibi diyebiliriz.
Tarihte en büyük tahribatları yapanların moğollar olduğunu biliyordum bir sürü parametreye göre değişebilir kimin daha çok tahribat yarattığı. hemen hemen bütün hükümdarlar kendi tarihini yaratmak adına eskide olanı yakıp, yıkıp üzerine yağmalamışlar. Artemis olayına örnek Unesco dünya mirası olan Bamyan buda heykelleri çok uzağa gitmeyelim 2001 yılında dinamitle patlatılmıştır.
legendary
Activity: 2324
Merit: 1175
Meser dostum son cümlen çok iyi internet sayesinde gelecek nesiller doğru bilgiye ulaşma imkanıyla doğacak bazen düşünüyorum da mesela biraz daha geç doğsaydık tüm imkanlardan faydalanma şansına sahip olacaktık yine de zamanımız iyi tam ara süreçteyiz az teknolojik gelişmelerden bugüne kadar ciddi bir değişime şahit olan nesil olduk tarih geçmişte yazılan şekilde anlattırıyor kendini kaynak olarak o zamanın notları gösteriliyor ancak o zaman tutulan bu notlar ne kadar objektif tutuldu acaba? Bir de bu açıdan düşünmek gerekiyor
legendary
Activity: 1358
Merit: 1000
Marathon koşusunun buradan geldiğini bende bilmiyordum. Tarihte böyle bir savaş olduğunu bile bilmiyordum. Tarih bize kısıtlı ve yüzeysel anlatılıyor sanırım. Daha çok özel ve önemli savaşlar olduğunu ben de düşünüyorum. Bizi sadece 1900 yılının üstü olan savaşlarla bilgilendiriyorlar ki o savaşların da bir çoğu ne kadar doğru anlatılıyor bilmiyorum. Tarih, sonuca göre anlatılan bir ders.
Tarihi bize kısıtlı aynı zamanda kendilerine bakış açılarından bakarak anlatıyorlar gibi düşünüyorum objektif bir şekilde anlatılan tarih olduğunu düşünmüyorum. Bu savaşı bende bilmiyordum yorumlara baktığım zaman ilginin yüksek olduğunu görüyorum sizinde dediğinz gibi tarih kısıtlı bir şekilde anlatıldığı için bu savaşları bilmiyoruz. Güzel bir seri devamı gelsin, konuşalım ve tartışalım tarihi savaşları.

Çoğunluk ile bulabildiğiniz çoğu tarihi bilgi çarpıtılmış, abartılmış, yanlış şekillerde aktarılmış ve hatta kasıtlı olarak bu veriler ortadan kaldırılmıştır. Örneğin İskenderiye kütüphanesinden başlayalım. Bu kütüphane asırlar boyunca dünya üzerinde yer alan birçok kategoriden binlerce değerli kitabı içinde barındırmıştır. Daha detaylı anlatmak isterdim ama konunun dışına çıkılacağı için araştırmanızı öneririm. Ancak gelelim günümüzde böyle bir kütüphane olmayışına. Birçok farklı görüşe göre Jül Sezar ve Selahaddin Eyyübi gibi isimlerin neden olduğu bir tahribat söz konusudur. Bazı görüşlere göre bu bölgede hristiyanlık yaygın olduğunda içinde yer alan paganistik inançların bu dine aykırılığından yobaz halk tarafından tahrip edildiği, bazı inanışlara göre de burada yer alan kitaplardaki veriler Kuran-ı kerim ile zıt olduğundan haram olmasından ötürü yok edilmiştir. Bunun bir benzer örneğini Bizans tarihinden vereyim. Misal bizim inancımıza göre peygamberlerin resmedilmesi vb eylemler putlaştırma gibi görülebileceğinden yasaklanmıştır. Ancak Hristiyanlık inancında bu tam tersidir peygamberler, melekler, azizler vb dini unsurları eğer bir kilise vb oluşuma girdiyseniz bol bol görmüşsünüzdür. Ancaaaak Bizans tarihinde bir imparator vardır ki onun yüzünden şuanda müze niyetine gezdiğimiz yerlerde böyle sanat eserlerinden ( Ki bunlara ikona denir ) daha az istifade edebiliyoruz. III.Leo olarak geçen imparator Bizans tarihinde ikonaklasm (Ikona kırıcılığı) hareketi denen bir hareket başlatmıştır (8.asır). Yaklaşık yarım asırdan biraz fazla süren bu süreçte ne kadar eser yok edilmiştir varın siz düşünün.

Antik dünyanın 7 harikasından birisi olup İzmir Selçuk'ta yer alan bir mabet vardır "Artemis Tapınağı" olarak geçer. Zeus'un kızı ve ay tanrıçası olan Artemis'e ithafen yapılan bu mabetin ilginç bir hikayesi vardır. Tarihe geçmek ve adının unutlmamasını isteyen bir manyak çıkar ve tapınağı ateşe verir sonra da geçip bir köşe de cuvarasını yakıp gördünüz mü bakın tapınağı yaktım yaktım diye böbürlenir. Böylesine bir eylemin unutulmayacağını düşünen bu adama sürprizi tabiki de mahkeme heyeti verir ve adının anılmasının idam cezasına denk olduğunu belirterek cezalandırır. Her nasılsa daha sonra bu gerçek gün yüzüne çıkar tam nasıl olduğunu hatırlamıyorum ama demem o ki bazen insanlık tarihi olduğu anda sansürler, bazen çok sonrasında baştan yazar. Sağlam kanıtlar olmadıkça bilemeyiz ancak şu da bir gerçektir ki internet teknolojisi sayesinde bugünler ileriki nesiller için böyle olmayacak gibi diyebiliriz.
legendary
Activity: 2198
Merit: 1232
Marathon koşusunun buradan geldiğini bende bilmiyordum. Tarihte böyle bir savaş olduğunu bile bilmiyordum. Tarih bize kısıtlı ve yüzeysel anlatılıyor sanırım. Daha çok özel ve önemli savaşlar olduğunu ben de düşünüyorum. Bizi sadece 1900 yılının üstü olan savaşlarla bilgilendiriyorlar ki o savaşların da bir çoğu ne kadar doğru anlatılıyor bilmiyorum. Tarih, sonuca göre anlatılan bir ders.
Tarihi bize kısıtlı aynı zamanda kendilerine bakış açılarından bakarak anlatıyorlar gibi düşünüyorum objektif bir şekilde anlatılan tarih olduğunu düşünmüyorum. Bu savaşı bende bilmiyordum yorumlara baktığım zaman ilginin yüksek olduğunu görüyorum sizinde dediğinz gibi tarih kısıtlı bir şekilde anlatıldığı için bu savaşları bilmiyoruz. Güzel bir seri devamı gelsin, konuşalım ve tartışalım tarihi savaşları.
legendary
Activity: 1078
Merit: 1026
Marathon koşusunun buradan geldiğini bende bilmiyordum. Tarihte böyle bir savaş olduğunu bile bilmiyordum. Tarih bize kısıtlı ve yüzeysel anlatılıyor sanırım. Daha çok özel ve önemli savaşlar olduğunu ben de düşünüyorum. Bizi sadece 1900 yılının üstü olan savaşlarla bilgilendiriyorlar ki o savaşların da bir çoğu ne kadar doğru anlatılıyor bilmiyorum. Tarih, sonuca göre anlatılan bir ders.
hero member
Activity: 966
Merit: 764
Emeğinize sağlık, bu seri bu şekilde devam etsin hocam mümkünse. Forumda vakit geçirirken birşeyler öğrenelim. Bu savaşı da bilmiyordum ve maratonun buradan çıktığını da öğrenmiş olduk. Daha birçok savaş var ve kendi özelinde hikayesiyle dolu. Yeni şeyler öğrenmeye devam. Tarih hakkında fazla bilgim yok o yüzden bilgilerin doğruluğu hakkında bir fikrim yok. Size güveniyorum o yüzden. Yeni savaşlarda görüşmek üzere.
hero member
Activity: 630
Merit: 463
Bir savaş düşünün ki modern bilimin temelini atan savaşlardan birisi olsun. Bilim ile savaş bir arada olabiliyor mu? Dolaylı yoldan olabiliyor. İşte bugün ele alacağımız savaş olan Maraton muharebeleri böyle bir savaş dizisi.



Savaş esnasında bölgenin coğrafik durumu



Savaşta Perslilerin izlediği rota
Maraton muharebesi, MÖ 490 yılında Atinalılar ile Persliler arasında yapıldı. Savaş Maraton ovasında yapıldığı için savaşa bu isim verilmiştir. Savaş 5 gün sürmüştür. Savaşta kuvvet sayıları Yunanlılar için 10 bin, Persliler için 20-100 bin arası deniliyor.  İlk savaşta ağır yenilgi alan Persler ikinci savaş için tekrar atağa geçmiş ve Dariustan sonra başa geçen oğlu Serha’yı bir kere daha yenmişler, uzun süre bir daha o bölgeye saldırı gelmeyince özgür bir düşünce ortamında kalan Yunanlı filozof ve bilim adamlarına çok serbest bir çağ imkanı vermiştir. Antik Yunan kültürü bu savaşlardan sonra uzun süre saldırı almayan bölgede gelişmiş, bugüne gelmiştir.

Ayrıca Maraton koşusunun hikayesi de bu savaştan geliyor o da şöyle :

Quote
Atina ve Pers arasında gerçekleşen kara savaşında Atina ordusunun zafer kazanması üzerine Pers orduları bu sefer de denizden saldırmaya karar vermişler ve donanmalarını harekete geçirmişlerdir. Gelişmeleri haber alan ve bunu Atina’ya bildirmek isteyen haberci Pheidippides ise Maraton Ovası’ndan Atina’ya kadar 40 km koşmuş ve haberi verdikten sonra ölmüştür.

Kaynaklar : https://www.tarihiolaylar.com/tarihi-olaylar/maraton-muharebesi-123
http://dunyaharptarihi.blogspot.com/2010/09/maraton-savasi-mo-490.html?m=1
Jump to: