Author

Topic: Türkiye Kripto Sahipliği Oranında Zirveye Yükseldi (Read 403 times)

hero member
Activity: 798
Merit: 1441
Ülkemizdeki her insanda bir borsa uygulaması ve ağzında bir kripto para var artık. Manava gidiyorum kripto para konuşuluyor,markete,fırına,kafeye nereye gidersem gideyim herhangi bir ortamda kripto paralar ve geleceği hatta elon musk’ın yaptığı manipülasyon bile konuşur hale gelmiş. Bu zayıf ekonomimizin bir eseri diyebiliriz. İnsanlar daha sabit ve yavaş olan altın,döviz gibi yatırımları tercih etmektense daha riskli olan gem tokenler,kripto para ve halka arzları tercih ediyor. Bu da ülkedeki kripto kullancısının artmasına sebep oluyor. Bu tarz verilere şaşırmamalı çünkü gitgide ekonomik olarak zayıflamaya başladık ve bunu korumak ya da elimizi güçlendirmek adına bu yolu tercih etmek zorunda kaldığımız malesef ki üzücü bir gerçek.

Ülkenin zenginleri bankalara güvenemiyor. Bankaların döviz alım satımında makası gün içinde bile %2-%3 seviyesinde tuttuğunu, bankalardan döviz çekmenin zorlaştığını, yurtdışına döviz göndermeye çalıştığınızda hesap sorulduğunu düşünürseniz haklılar. Parasını Türk Lirasında tutmaya çalışsalar enflasyon karşısında paranın bir sene içerisinde yok olacağını biliyorlar. Son bir senede neredeyse her şey dolar bazında bile fiyatını ikiye katladı.

Ülkenin fakirlerinin nefes alacak hali kalmamış. 8500 lira maaş alıp 5 kg un, 1kg tereyağı, 1kg peynir, 1 kg sıvı yağ gibi hayati ihtiyaçlarını almaya kalktıklarında markete maaşlarının önemli oranını vermeleri gerekiyor. Doğal olarak riskli alanlara yönelerek çıkış yolu bulmaya çalışıyorlar.

Paranın geleceğine dair insanlarda umut kalmamış ve hala geleceği daha da karartacak hamleler geliyor yöneticilerden.
Ne kadar kötü durumdayız değil mi?
Saydığın 4 malzemenin aşağı yukarı toplamını hesapladığımız zaman asgari ücretin 10’da 1’ine tekabül ediyor diyebiliriz. Tabiki bu aldığın 4 ihtiyacımsı gıdayla iş bitmiyor ve bunun devamının da alınması gerekiyor. Sadece ama sadece bu ana 4 temel gıdaya asgari ücretin 10’da 1’i gibi bir miktar ödüyorsak bırakın türk lirasında kalmayı insanlar aldıkları maaşla kumar bile oynarlar. Bu da ya iyice batmaya ya da kazanmaya sürükler.  Türk liramızın değerinin ayaklar altına alındığı bir dönemden geçiyoruz. Maaşlarımızı çekerken banknot sorunu yaşıyoruz veya bankamatikte yeterki para olmuyor. Bu da banknot düşüklüğünden kaynaklanıyor. Yakında 500 ve 1000 TL’lik banknotlar göreceğiz gibime geliyor.

Maalesef durum içler acısı olmuş durumda ve kesinlikle insanımızın TL'ye güveni kalmadığı ve paramızın hiç edildiği konusunda oldukça haklısınız. Kendi üzerimdem örnek vermek gerekirse yurt dışında yaşıyorum ve maaşım öyle ütopik miktarlarda da değil (açız diye ağlayan gurbetçilerden değilim). Fakat, belirttiğiniz bu temel gıdalar için taş çatlasın tek seferde maaşın %1-2 gibi bir tutarında harcama yapıyorum ve bu harcama ay içerisinde taş çatlasın iki kere oluyor. Diğer market harcamaları ise benzer şekilde ve maaşa kıyasla pek fazla zorlayıcı bir durum olmadığı için bir ürünü marketten satın alırken fiyatına pek fazla bakma ihtiyacı hissetmiyorum. Bu aslında bir ayrıcalık değil normal bir insan hayatını geçindirmek için gerçekleşen normal bir durum olmalı ama maalesef günümüz koşullarında Türkiye içerisinde market fiyatlarına bakmaksızın alışveriş yapmak lüks olmuş durumda.
Ek olarak konu ile pek bağlantılı olmasa da şunu da eklemek istiyorum. Belirttiğim gibi çok ütopik bir maaşım yok fakat 2 yıl içerisinde 2 kere ay sonunu getiremedim. Bir keresinde yüksek tutarda sağlık masrafım olmuştu bir keresinde de yeni ev kiraladığım için depozitoyu maaşım ile ödemiştim. Bunu yapmaktaki amacım birikimime dokunmamaktı ve aysonu gelmese de birikimimin çok az bir kısmını kullanarak bu şekilde ayı atlatmıştım. Yani, aslında her şey olması gibi. Umarım ki en kısa süre içerisinde ülkemizde de bu durum normale dönecektir ve insanlarımız daha rahat ve refah içerisinde yaşayacaktır.
Son olarak, kesinlikle 500 veya 1000 TL'lik banknotlar şart oldu.
Neden güveni kalsın ki zaten?
Gün geçtikçe olanlar ortada KKM'sinden tut da altınları,dövizleri satın çağrısı yapılıyor.Herkesin de belirttiği bu zaten.Yurtdışında alınan 100 birim ile buradaki 100 birim alışverişini bir tutmak imkansız ve aralarında uçurum kadar fark var.Hal böyle olunca bazı insanlara bunu anlatamıyorsunuz.Örnek olarak 2500 dolar maaş aldığınızı varsayarsak -hep maksimum üzerinden giderekten- yüzde 2'lik bir harcama yaptığınızı varsayarsak bu 50 dolara tekabül ediyor.Bunu ay içerisinde 3 kere yaptığınızı düşünürsek 150 dolar eder.Temel gıdalara 150 birim türkiyede 1 ay imkansız 1 hafta bile zor geçinirsiniz.Bu fark apaçık ortada.
Biz ise teknolojik aletlerde daha çok hangi sitede indirim veya daha ucuz ise malesef ki oraya yöneliyoruz.500-600 TL'nin lafını yapmak durumunda kalıyoruz ki aslında dolar karşılığı bakımından pek de fazla bir miktar değil.
Siz de ister istemez bazen ihtiyaçlarınız doğrultusunda alışveriş yaparak bunu dengede tutabilirsiniz.En azından köşeye bir miktar para atabildiğinizi düşünüyorum.Şuanda türkiye de asgari ücret ile geçim sağlayan birisinin birikim yapması imkansız ama yurtdışında böyle değil.

Kesinlikle katılıyorum dostum, belirttiğim gibi harcamaların çok fazla olduğu dönemlerde bile (ki keyfi veya sonra da alınabilir) köşeye çok az birikim ayırmak veya en azından birikime dokunmadan tüm maaşı harcayarak ay sonunu getirmek mümkün oluyor. Temel gıda harcalarında ise biliyorum çok saçma bir bakış açısı olacak fakat burada yaptığım Euro harcamalarını TL olarak düşündüğüm zaman bile bazı şeylerin daha ucuza geldiğini rahatlıkla söylemem mümkün. Evet, bu doğru bir bakış açısı değil fakat maalesef durum bu şekilde. Böyle bir durumda bırak birim bazında hesaplama yapmayı belirttiğim gibi TL'ye çevirdiğimizde bile durum maalesef içler acısı bir hal alıyor. Maalesef kira ve bazı temel giderler hariç birçok ürünün tutarında da bu geçerli.
Bunu çok yaşıyoruz ve biz aslında buradayken karşılaştırma yapamıyoruz.Sadece teknolojik ürünler bakımından bir karşılaştırma yapabiliriz birim fiyat açısından o da internet siteleri üzerinden geçerli fiyat bakımından.Belki de toptancı ve teknoloji firmalarının işyerlerinde daha ucuza satıldığı aşikardır.Önümüzde olan verilerle karşılaştırma yaptığımızda bile birim fiyat olarak içler acısı bir tabloyla karşı karşıyayız.Bunu sizin daha iyi anlıyor ve görüyor olmanız ise cabası. Fakat elden gelecek bir şey olmadığı için bu şartlar altında yaşamaya devam etmek zorundayız.
hero member
Activity: 1624
Merit: 624
Ülkemizdeki her insanda bir borsa uygulaması ve ağzında bir kripto para var artık. Manava gidiyorum kripto para konuşuluyor,markete,fırına,kafeye nereye gidersem gideyim herhangi bir ortamda kripto paralar ve geleceği hatta elon musk’ın yaptığı manipülasyon bile konuşur hale gelmiş. Bu zayıf ekonomimizin bir eseri diyebiliriz. İnsanlar daha sabit ve yavaş olan altın,döviz gibi yatırımları tercih etmektense daha riskli olan gem tokenler,kripto para ve halka arzları tercih ediyor. Bu da ülkedeki kripto kullancısının artmasına sebep oluyor. Bu tarz verilere şaşırmamalı çünkü gitgide ekonomik olarak zayıflamaya başladık ve bunu korumak ya da elimizi güçlendirmek adına bu yolu tercih etmek zorunda kaldığımız malesef ki üzücü bir gerçek.

Ülkenin zenginleri bankalara güvenemiyor. Bankaların döviz alım satımında makası gün içinde bile %2-%3 seviyesinde tuttuğunu, bankalardan döviz çekmenin zorlaştığını, yurtdışına döviz göndermeye çalıştığınızda hesap sorulduğunu düşünürseniz haklılar. Parasını Türk Lirasında tutmaya çalışsalar enflasyon karşısında paranın bir sene içerisinde yok olacağını biliyorlar. Son bir senede neredeyse her şey dolar bazında bile fiyatını ikiye katladı.

Ülkenin fakirlerinin nefes alacak hali kalmamış. 8500 lira maaş alıp 5 kg un, 1kg tereyağı, 1kg peynir, 1 kg sıvı yağ gibi hayati ihtiyaçlarını almaya kalktıklarında markete maaşlarının önemli oranını vermeleri gerekiyor. Doğal olarak riskli alanlara yönelerek çıkış yolu bulmaya çalışıyorlar.

Paranın geleceğine dair insanlarda umut kalmamış ve hala geleceği daha da karartacak hamleler geliyor yöneticilerden.
Ne kadar kötü durumdayız değil mi?
Saydığın 4 malzemenin aşağı yukarı toplamını hesapladığımız zaman asgari ücretin 10’da 1’ine tekabül ediyor diyebiliriz. Tabiki bu aldığın 4 ihtiyacımsı gıdayla iş bitmiyor ve bunun devamının da alınması gerekiyor. Sadece ama sadece bu ana 4 temel gıdaya asgari ücretin 10’da 1’i gibi bir miktar ödüyorsak bırakın türk lirasında kalmayı insanlar aldıkları maaşla kumar bile oynarlar. Bu da ya iyice batmaya ya da kazanmaya sürükler.  Türk liramızın değerinin ayaklar altına alındığı bir dönemden geçiyoruz. Maaşlarımızı çekerken banknot sorunu yaşıyoruz veya bankamatikte yeterki para olmuyor. Bu da banknot düşüklüğünden kaynaklanıyor. Yakında 500 ve 1000 TL’lik banknotlar göreceğiz gibime geliyor.

Maalesef durum içler acısı olmuş durumda ve kesinlikle insanımızın TL'ye güveni kalmadığı ve paramızın hiç edildiği konusunda oldukça haklısınız. Kendi üzerimdem örnek vermek gerekirse yurt dışında yaşıyorum ve maaşım öyle ütopik miktarlarda da değil (açız diye ağlayan gurbetçilerden değilim). Fakat, belirttiğiniz bu temel gıdalar için taş çatlasın tek seferde maaşın %1-2 gibi bir tutarında harcama yapıyorum ve bu harcama ay içerisinde taş çatlasın iki kere oluyor. Diğer market harcamaları ise benzer şekilde ve maaşa kıyasla pek fazla zorlayıcı bir durum olmadığı için bir ürünü marketten satın alırken fiyatına pek fazla bakma ihtiyacı hissetmiyorum. Bu aslında bir ayrıcalık değil normal bir insan hayatını geçindirmek için gerçekleşen normal bir durum olmalı ama maalesef günümüz koşullarında Türkiye içerisinde market fiyatlarına bakmaksızın alışveriş yapmak lüks olmuş durumda.
Ek olarak konu ile pek bağlantılı olmasa da şunu da eklemek istiyorum. Belirttiğim gibi çok ütopik bir maaşım yok fakat 2 yıl içerisinde 2 kere ay sonunu getiremedim. Bir keresinde yüksek tutarda sağlık masrafım olmuştu bir keresinde de yeni ev kiraladığım için depozitoyu maaşım ile ödemiştim. Bunu yapmaktaki amacım birikimime dokunmamaktı ve aysonu gelmese de birikimimin çok az bir kısmını kullanarak bu şekilde ayı atlatmıştım. Yani, aslında her şey olması gibi. Umarım ki en kısa süre içerisinde ülkemizde de bu durum normale dönecektir ve insanlarımız daha rahat ve refah içerisinde yaşayacaktır.
Son olarak, kesinlikle 500 veya 1000 TL'lik banknotlar şart oldu.
Neden güveni kalsın ki zaten?
Gün geçtikçe olanlar ortada KKM'sinden tut da altınları,dövizleri satın çağrısı yapılıyor.Herkesin de belirttiği bu zaten.Yurtdışında alınan 100 birim ile buradaki 100 birim alışverişini bir tutmak imkansız ve aralarında uçurum kadar fark var.Hal böyle olunca bazı insanlara bunu anlatamıyorsunuz.Örnek olarak 2500 dolar maaş aldığınızı varsayarsak -hep maksimum üzerinden giderekten- yüzde 2'lik bir harcama yaptığınızı varsayarsak bu 50 dolara tekabül ediyor.Bunu ay içerisinde 3 kere yaptığınızı düşünürsek 150 dolar eder.Temel gıdalara 150 birim türkiyede 1 ay imkansız 1 hafta bile zor geçinirsiniz.Bu fark apaçık ortada.
Biz ise teknolojik aletlerde daha çok hangi sitede indirim veya daha ucuz ise malesef ki oraya yöneliyoruz.500-600 TL'nin lafını yapmak durumunda kalıyoruz ki aslında dolar karşılığı bakımından pek de fazla bir miktar değil.
Siz de ister istemez bazen ihtiyaçlarınız doğrultusunda alışveriş yaparak bunu dengede tutabilirsiniz.En azından köşeye bir miktar para atabildiğinizi düşünüyorum.Şuanda türkiye de asgari ücret ile geçim sağlayan birisinin birikim yapması imkansız ama yurtdışında böyle değil.

Kesinlikle katılıyorum dostum, belirttiğim gibi harcamaların çok fazla olduğu dönemlerde bile (ki keyfi veya sonra da alınabilir) köşeye çok az birikim ayırmak veya en azından birikime dokunmadan tüm maaşı harcayarak ay sonunu getirmek mümkün oluyor. Temel gıda harcalarında ise biliyorum çok saçma bir bakış açısı olacak fakat burada yaptığım Euro harcamalarını TL olarak düşündüğüm zaman bile bazı şeylerin daha ucuza geldiğini rahatlıkla söylemem mümkün. Evet, bu doğru bir bakış açısı değil fakat maalesef durum bu şekilde. Böyle bir durumda bırak birim bazında hesaplama yapmayı belirttiğim gibi TL'ye çevirdiğimizde bile durum maalesef içler acısı bir hal alıyor. Maalesef kira ve bazı temel giderler hariç birçok ürünün tutarında da bu geçerli.
hero member
Activity: 798
Merit: 1441
Ülkemizdeki her insanda bir borsa uygulaması ve ağzında bir kripto para var artık. Manava gidiyorum kripto para konuşuluyor,markete,fırına,kafeye nereye gidersem gideyim herhangi bir ortamda kripto paralar ve geleceği hatta elon musk’ın yaptığı manipülasyon bile konuşur hale gelmiş. Bu zayıf ekonomimizin bir eseri diyebiliriz. İnsanlar daha sabit ve yavaş olan altın,döviz gibi yatırımları tercih etmektense daha riskli olan gem tokenler,kripto para ve halka arzları tercih ediyor. Bu da ülkedeki kripto kullancısının artmasına sebep oluyor. Bu tarz verilere şaşırmamalı çünkü gitgide ekonomik olarak zayıflamaya başladık ve bunu korumak ya da elimizi güçlendirmek adına bu yolu tercih etmek zorunda kaldığımız malesef ki üzücü bir gerçek.

Ülkenin zenginleri bankalara güvenemiyor. Bankaların döviz alım satımında makası gün içinde bile %2-%3 seviyesinde tuttuğunu, bankalardan döviz çekmenin zorlaştığını, yurtdışına döviz göndermeye çalıştığınızda hesap sorulduğunu düşünürseniz haklılar. Parasını Türk Lirasında tutmaya çalışsalar enflasyon karşısında paranın bir sene içerisinde yok olacağını biliyorlar. Son bir senede neredeyse her şey dolar bazında bile fiyatını ikiye katladı.

Ülkenin fakirlerinin nefes alacak hali kalmamış. 8500 lira maaş alıp 5 kg un, 1kg tereyağı, 1kg peynir, 1 kg sıvı yağ gibi hayati ihtiyaçlarını almaya kalktıklarında markete maaşlarının önemli oranını vermeleri gerekiyor. Doğal olarak riskli alanlara yönelerek çıkış yolu bulmaya çalışıyorlar.

Paranın geleceğine dair insanlarda umut kalmamış ve hala geleceği daha da karartacak hamleler geliyor yöneticilerden.
Ne kadar kötü durumdayız değil mi?
Saydığın 4 malzemenin aşağı yukarı toplamını hesapladığımız zaman asgari ücretin 10’da 1’ine tekabül ediyor diyebiliriz. Tabiki bu aldığın 4 ihtiyacımsı gıdayla iş bitmiyor ve bunun devamının da alınması gerekiyor. Sadece ama sadece bu ana 4 temel gıdaya asgari ücretin 10’da 1’i gibi bir miktar ödüyorsak bırakın türk lirasında kalmayı insanlar aldıkları maaşla kumar bile oynarlar. Bu da ya iyice batmaya ya da kazanmaya sürükler.  Türk liramızın değerinin ayaklar altına alındığı bir dönemden geçiyoruz. Maaşlarımızı çekerken banknot sorunu yaşıyoruz veya bankamatikte yeterki para olmuyor. Bu da banknot düşüklüğünden kaynaklanıyor. Yakında 500 ve 1000 TL’lik banknotlar göreceğiz gibime geliyor.

Maalesef durum içler acısı olmuş durumda ve kesinlikle insanımızın TL'ye güveni kalmadığı ve paramızın hiç edildiği konusunda oldukça haklısınız. Kendi üzerimdem örnek vermek gerekirse yurt dışında yaşıyorum ve maaşım öyle ütopik miktarlarda da değil (açız diye ağlayan gurbetçilerden değilim). Fakat, belirttiğiniz bu temel gıdalar için taş çatlasın tek seferde maaşın %1-2 gibi bir tutarında harcama yapıyorum ve bu harcama ay içerisinde taş çatlasın iki kere oluyor. Diğer market harcamaları ise benzer şekilde ve maaşa kıyasla pek fazla zorlayıcı bir durum olmadığı için bir ürünü marketten satın alırken fiyatına pek fazla bakma ihtiyacı hissetmiyorum. Bu aslında bir ayrıcalık değil normal bir insan hayatını geçindirmek için gerçekleşen normal bir durum olmalı ama maalesef günümüz koşullarında Türkiye içerisinde market fiyatlarına bakmaksızın alışveriş yapmak lüks olmuş durumda.
Ek olarak konu ile pek bağlantılı olmasa da şunu da eklemek istiyorum. Belirttiğim gibi çok ütopik bir maaşım yok fakat 2 yıl içerisinde 2 kere ay sonunu getiremedim. Bir keresinde yüksek tutarda sağlık masrafım olmuştu bir keresinde de yeni ev kiraladığım için depozitoyu maaşım ile ödemiştim. Bunu yapmaktaki amacım birikimime dokunmamaktı ve aysonu gelmese de birikimimin çok az bir kısmını kullanarak bu şekilde ayı atlatmıştım. Yani, aslında her şey olması gibi. Umarım ki en kısa süre içerisinde ülkemizde de bu durum normale dönecektir ve insanlarımız daha rahat ve refah içerisinde yaşayacaktır.
Son olarak, kesinlikle 500 veya 1000 TL'lik banknotlar şart oldu.
Neden güveni kalsın ki zaten?
Gün geçtikçe olanlar ortada KKM'sinden tut da altınları,dövizleri satın çağrısı yapılıyor.Herkesin de belirttiği bu zaten.Yurtdışında alınan 100 birim ile buradaki 100 birim alışverişini bir tutmak imkansız ve aralarında uçurum kadar fark var.Hal böyle olunca bazı insanlara bunu anlatamıyorsunuz.Örnek olarak 2500 dolar maaş aldığınızı varsayarsak -hep maksimum üzerinden giderekten- yüzde 2'lik bir harcama yaptığınızı varsayarsak bu 50 dolara tekabül ediyor.Bunu ay içerisinde 3 kere yaptığınızı düşünürsek 150 dolar eder.Temel gıdalara 150 birim türkiyede 1 ay imkansız 1 hafta bile zor geçinirsiniz.Bu fark apaçık ortada.
Biz ise teknolojik aletlerde daha çok hangi sitede indirim veya daha ucuz ise malesef ki oraya yöneliyoruz.500-600 TL'nin lafını yapmak durumunda kalıyoruz ki aslında dolar karşılığı bakımından pek de fazla bir miktar değil.
Siz de ister istemez bazen ihtiyaçlarınız doğrultusunda alışveriş yaparak bunu dengede tutabilirsiniz.En azından köşeye bir miktar para atabildiğinizi düşünüyorum.Şuanda türkiye de asgari ücret ile geçim sağlayan birisinin birikim yapması imkansız ama yurtdışında böyle değil.
hero member
Activity: 1624
Merit: 624
Hergün değer kaybeden paramız karşısında insanlar elinde avucunda olanı al sat için araba eve yatırdı ki orasıda şişti iyice geçen gün gördüm 94 model toros 165bin tl fiyat yazmışlar. döviz çok şişti altın çok şişti ne alsak diyenlerde eş dost tavsiyesi olarak bildiğiniz gram altın çeyrek altın biriktirir gibi btc eth gibi kripto paralara yönelmeye başladı. işin korkutucu tarafı ise şu : insanlar elindeki son sıkımlık kurşun yada hayat boyu biriktirebildikleri paralarla ülkenin geleceğinden karamsarlığa kapılıp yatırım yapıyor. yıllar önce eş dost tavsiyesiyle altın dolar alanlar merkez bankamız faiz arttırınca zarar ederler aldıkları döviz ve altın için pişman olurlardı. şimdide yine borsada ümit arayıp zarar edenler doların altının çıkış trenini kaçıranlar son ümit kriptolara yatırıyorlar parayı ama malesef bunuda bilinçsiz şekilde yapıyorlar. umarım bu kripto sahipliği zirvesinde olmamız en azından bir konuda dünyaya yön verebilmemizi yada halkımıza doğru kazançlar sağlar.

Maalesef Türk Lirası o kadar bir değer kaybetti ki artık birçok vatandaş parasının değerini korumak adına nelerin fiyatının şişip şişmediğini kontrol bile etmez hale geldi. Bu duruma istinaden de insanların tek amacı yıllarca emek vererek biriktirdiği birikimlerinin bir hiçe dönmeden önce korunması herkesin önceliği olmuş durumda. Çevremdeki birçok kişi artık market alışverişini idare edecek kadar Türk Lirası tutmaya başladı desem yeridir. Maaşını alan bir kısmını hemen dövize çevirerek aylık maaşını bile korumaya çalışıyor. Bu durum çok kötü çünkü insanımız böyle giderse Türk Lirası tutmaktan daha fazla korkar hale gelecek. Umarım ki sadece kriptoya yönelen vatandaşlarımız değil, parasının değerini korumak için kendince bir yerlere yatırım yapan tüm vatandaşlarımız güzel kazançlar elde eder ve parasının değerini korumanın yanı sıra birikimlerini de arttırmış olur.
jr. member
Activity: 55
Merit: 4
Hergün değer kaybeden paramız karşısında insanlar elinde avucunda olanı al sat için araba eve yatırdı ki orasıda şişti iyice geçen gün gördüm 94 model toros 165bin tl fiyat yazmışlar. döviz çok şişti altın çok şişti ne alsak diyenlerde eş dost tavsiyesi olarak bildiğiniz gram altın çeyrek altın biriktirir gibi btc eth gibi kripto paralara yönelmeye başladı. işin korkutucu tarafı ise şu : insanlar elindeki son sıkımlık kurşun yada hayat boyu biriktirebildikleri paralarla ülkenin geleceğinden karamsarlığa kapılıp yatırım yapıyor. yıllar önce eş dost tavsiyesiyle altın dolar alanlar merkez bankamız faiz arttırınca zarar ederler aldıkları döviz ve altın için pişman olurlardı. şimdide yine borsada ümit arayıp zarar edenler doların altının çıkış trenini kaçıranlar son ümit kriptolara yatırıyorlar parayı ama malesef bunuda bilinçsiz şekilde yapıyorlar. umarım bu kripto sahipliği zirvesinde olmamız en azından bir konuda dünyaya yön verebilmemizi yada halkımıza doğru kazançlar sağlar.
hero member
Activity: 1624
Merit: 624
Ülkemizdeki her insanda bir borsa uygulaması ve ağzında bir kripto para var artık. Manava gidiyorum kripto para konuşuluyor,markete,fırına,kafeye nereye gidersem gideyim herhangi bir ortamda kripto paralar ve geleceği hatta elon musk’ın yaptığı manipülasyon bile konuşur hale gelmiş. Bu zayıf ekonomimizin bir eseri diyebiliriz. İnsanlar daha sabit ve yavaş olan altın,döviz gibi yatırımları tercih etmektense daha riskli olan gem tokenler,kripto para ve halka arzları tercih ediyor. Bu da ülkedeki kripto kullancısının artmasına sebep oluyor. Bu tarz verilere şaşırmamalı çünkü gitgide ekonomik olarak zayıflamaya başladık ve bunu korumak ya da elimizi güçlendirmek adına bu yolu tercih etmek zorunda kaldığımız malesef ki üzücü bir gerçek.

Ülkenin zenginleri bankalara güvenemiyor. Bankaların döviz alım satımında makası gün içinde bile %2-%3 seviyesinde tuttuğunu, bankalardan döviz çekmenin zorlaştığını, yurtdışına döviz göndermeye çalıştığınızda hesap sorulduğunu düşünürseniz haklılar. Parasını Türk Lirasında tutmaya çalışsalar enflasyon karşısında paranın bir sene içerisinde yok olacağını biliyorlar. Son bir senede neredeyse her şey dolar bazında bile fiyatını ikiye katladı.

Ülkenin fakirlerinin nefes alacak hali kalmamış. 8500 lira maaş alıp 5 kg un, 1kg tereyağı, 1kg peynir, 1 kg sıvı yağ gibi hayati ihtiyaçlarını almaya kalktıklarında markete maaşlarının önemli oranını vermeleri gerekiyor. Doğal olarak riskli alanlara yönelerek çıkış yolu bulmaya çalışıyorlar.

Paranın geleceğine dair insanlarda umut kalmamış ve hala geleceği daha da karartacak hamleler geliyor yöneticilerden.
Ne kadar kötü durumdayız değil mi?
Saydığın 4 malzemenin aşağı yukarı toplamını hesapladığımız zaman asgari ücretin 10’da 1’ine tekabül ediyor diyebiliriz. Tabiki bu aldığın 4 ihtiyacımsı gıdayla iş bitmiyor ve bunun devamının da alınması gerekiyor. Sadece ama sadece bu ana 4 temel gıdaya asgari ücretin 10’da 1’i gibi bir miktar ödüyorsak bırakın türk lirasında kalmayı insanlar aldıkları maaşla kumar bile oynarlar. Bu da ya iyice batmaya ya da kazanmaya sürükler.  Türk liramızın değerinin ayaklar altına alındığı bir dönemden geçiyoruz. Maaşlarımızı çekerken banknot sorunu yaşıyoruz veya bankamatikte yeterki para olmuyor. Bu da banknot düşüklüğünden kaynaklanıyor. Yakında 500 ve 1000 TL’lik banknotlar göreceğiz gibime geliyor.

Maalesef durum içler acısı olmuş durumda ve kesinlikle insanımızın TL'ye güveni kalmadığı ve paramızın hiç edildiği konusunda oldukça haklısınız. Kendi üzerimdem örnek vermek gerekirse yurt dışında yaşıyorum ve maaşım öyle ütopik miktarlarda da değil (açız diye ağlayan gurbetçilerden değilim). Fakat, belirttiğiniz bu temel gıdalar için taş çatlasın tek seferde maaşın %1-2 gibi bir tutarında harcama yapıyorum ve bu harcama ay içerisinde taş çatlasın iki kere oluyor. Diğer market harcamaları ise benzer şekilde ve maaşa kıyasla pek fazla zorlayıcı bir durum olmadığı için bir ürünü marketten satın alırken fiyatına pek fazla bakma ihtiyacı hissetmiyorum. Bu aslında bir ayrıcalık değil normal bir insan hayatını geçindirmek için gerçekleşen normal bir durum olmalı ama maalesef günümüz koşullarında Türkiye içerisinde market fiyatlarına bakmaksızın alışveriş yapmak lüks olmuş durumda.
Ek olarak konu ile pek bağlantılı olmasa da şunu da eklemek istiyorum. Belirttiğim gibi çok ütopik bir maaşım yok fakat 2 yıl içerisinde 2 kere ay sonunu getiremedim. Bir keresinde yüksek tutarda sağlık masrafım olmuştu bir keresinde de yeni ev kiraladığım için depozitoyu maaşım ile ödemiştim. Bunu yapmaktaki amacım birikimime dokunmamaktı ve aysonu gelmese de birikimimin çok az bir kısmını kullanarak bu şekilde ayı atlatmıştım. Yani, aslında her şey olması gibi. Umarım ki en kısa süre içerisinde ülkemizde de bu durum normale dönecektir ve insanlarımız daha rahat ve refah içerisinde yaşayacaktır.
Son olarak, kesinlikle 500 veya 1000 TL'lik banknotlar şart oldu.
hero member
Activity: 798
Merit: 1441
Ülkemizdeki her insanda bir borsa uygulaması ve ağzında bir kripto para var artık. Manava gidiyorum kripto para konuşuluyor,markete,fırına,kafeye nereye gidersem gideyim herhangi bir ortamda kripto paralar ve geleceği hatta elon musk’ın yaptığı manipülasyon bile konuşur hale gelmiş. Bu zayıf ekonomimizin bir eseri diyebiliriz. İnsanlar daha sabit ve yavaş olan altın,döviz gibi yatırımları tercih etmektense daha riskli olan gem tokenler,kripto para ve halka arzları tercih ediyor. Bu da ülkedeki kripto kullancısının artmasına sebep oluyor. Bu tarz verilere şaşırmamalı çünkü gitgide ekonomik olarak zayıflamaya başladık ve bunu korumak ya da elimizi güçlendirmek adına bu yolu tercih etmek zorunda kaldığımız malesef ki üzücü bir gerçek.

Ülkenin zenginleri bankalara güvenemiyor. Bankaların döviz alım satımında makası gün içinde bile %2-%3 seviyesinde tuttuğunu, bankalardan döviz çekmenin zorlaştığını, yurtdışına döviz göndermeye çalıştığınızda hesap sorulduğunu düşünürseniz haklılar. Parasını Türk Lirasında tutmaya çalışsalar enflasyon karşısında paranın bir sene içerisinde yok olacağını biliyorlar. Son bir senede neredeyse her şey dolar bazında bile fiyatını ikiye katladı.

Ülkenin fakirlerinin nefes alacak hali kalmamış. 8500 lira maaş alıp 5 kg un, 1kg tereyağı, 1kg peynir, 1 kg sıvı yağ gibi hayati ihtiyaçlarını almaya kalktıklarında markete maaşlarının önemli oranını vermeleri gerekiyor. Doğal olarak riskli alanlara yönelerek çıkış yolu bulmaya çalışıyorlar.

Paranın geleceğine dair insanlarda umut kalmamış ve hala geleceği daha da karartacak hamleler geliyor yöneticilerden.
Ne kadar kötü durumdayız değil mi?
Saydığın 4 malzemenin aşağı yukarı toplamını hesapladığımız zaman asgari ücretin 10’da 1’ine tekabül ediyor diyebiliriz. Tabiki bu aldığın 4 ihtiyacımsı gıdayla iş bitmiyor ve bunun devamının da alınması gerekiyor. Sadece ama sadece bu ana 4 temel gıdaya asgari ücretin 10’da 1’i gibi bir miktar ödüyorsak bırakın türk lirasında kalmayı insanlar aldıkları maaşla kumar bile oynarlar. Bu da ya iyice batmaya ya da kazanmaya sürükler.  Türk liramızın değerinin ayaklar altına alındığı bir dönemden geçiyoruz. Maaşlarımızı çekerken banknot sorunu yaşıyoruz veya bankamatikte yeterki para olmuyor. Bu da banknot düşüklüğünden kaynaklanıyor. Yakında 500 ve 1000 TL’lik banknotlar göreceğiz gibime geliyor.
legendary
Activity: 2198
Merit: 2570
Chancellor on Brink of Second Bailout for Banks
Ülkemizdeki her insanda bir borsa uygulaması ve ağzında bir kripto para var artık. Manava gidiyorum kripto para konuşuluyor,markete,fırına,kafeye nereye gidersem gideyim herhangi bir ortamda kripto paralar ve geleceği hatta elon musk’ın yaptığı manipülasyon bile konuşur hale gelmiş. Bu zayıf ekonomimizin bir eseri diyebiliriz. İnsanlar daha sabit ve yavaş olan altın,döviz gibi yatırımları tercih etmektense daha riskli olan gem tokenler,kripto para ve halka arzları tercih ediyor. Bu da ülkedeki kripto kullancısının artmasına sebep oluyor. Bu tarz verilere şaşırmamalı çünkü gitgide ekonomik olarak zayıflamaya başladık ve bunu korumak ya da elimizi güçlendirmek adına bu yolu tercih etmek zorunda kaldığımız malesef ki üzücü bir gerçek.

Ülkenin zenginleri bankalara güvenemiyor. Bankaların döviz alım satımında makası gün içinde bile %2-%3 seviyesinde tuttuğunu, bankalardan döviz çekmenin zorlaştığını, yurtdışına döviz göndermeye çalıştığınızda hesap sorulduğunu düşünürseniz haklılar. Parasını Türk Lirasında tutmaya çalışsalar enflasyon karşısında paranın bir sene içerisinde yok olacağını biliyorlar. Son bir senede neredeyse her şey dolar bazında bile fiyatını ikiye katladı.

Ülkenin fakirlerinin nefes alacak hali kalmamış. 8500 lira maaş alıp 5 kg un, 1kg tereyağı, 1kg peynir, 1 kg sıvı yağ gibi hayati ihtiyaçlarını almaya kalktıklarında markete maaşlarının önemli oranını vermeleri gerekiyor. Doğal olarak riskli alanlara yönelerek çıkış yolu bulmaya çalışıyorlar.

Paranın geleceğine dair insanlarda umut kalmamış ve hala geleceği daha da karartacak hamleler geliyor yöneticilerden.
hero member
Activity: 798
Merit: 1441
Ülkemizdeki her insanda bir borsa uygulaması ve ağzında bir kripto para var artık. Manava gidiyorum kripto para konuşuluyor,markete,fırına,kafeye nereye gidersem gideyim herhangi bir ortamda kripto paralar ve geleceği hatta elon musk’ın yaptığı manipülasyon bile konuşur hale gelmiş. Bu zayıf ekonomimizin bir eseri diyebiliriz. İnsanlar daha sabit ve yavaş olan altın,döviz gibi yatırımları tercih etmektense daha riskli olan gem tokenler,kripto para ve halka arzları tercih ediyor. Bu da ülkedeki kripto kullancısının artmasına sebep oluyor. Bu tarz verilere şaşırmamalı çünkü gitgide ekonomik olarak zayıflamaya başladık ve bunu korumak ya da elimizi güçlendirmek adına bu yolu tercih etmek zorunda kaldığımız malesef ki üzücü bir gerçek.
legendary
Activity: 980
Merit: 1077
#SWGT CERTIK Audited
Cuma günü iş yerinde bir abi ile konuşuyorum diyor ki: "mecbur borsaya girdim geçinemiyorum, paramı lirada tutsam zaten yok olacak." bu mantıkla iş yerimde borsa veya kriptoya girmeyen nerede ise yok. Millet fakirlikten ve enflasyondan ne yapacağını parasını nasıl koruyacağını şaşırdı. Gerçekten çevrem de illegal bahis sitelerine olan ilgi de son zamanda arttığını gözlemliyorum. Umarım bir çok kişinin canı yanmaz.
member
Activity: 180
Merit: 46
Bir ayda 10 kat para verdiklerini duyarlar, saldırır. Aksi takdirde, Allah'ınızı seviyorsanız, piyasada hiçbir bilgisi olmayan birinin parasını kazanmak şöyle dursun, parasının değerini bile muhafaza etmesi bir mucizedir.
legendary
Activity: 1904
Merit: 1282
Millet parasını koruyacak yöntem bulamıyor. En büyük sorun bu. Geçen biri diyorki 1.000.000 tl param olsa faize yatırırım. lan salak faize yatırdığın para 2 yıl sonra çöp olacak. Bunu anlamıyor adama 2 yıl önce arabalar 4'de bir fiyatındaydı diyorum hee doğru diyor. Bu açıdan bakında ekonomik anlamda okuryazarlığımız aşırı kötü bu durumda milletin sağa sola saldırmasına, önüne gelene parayı koymasından kaynaklanıyor.

Diyecek birşey yok. Paramız değer kaybetmeye devam ettiği taktirde daha çok kriptoya girişler göreceğiz.
legendary
Activity: 980
Merit: 1077
#SWGT CERTIK Audited
Bunu çok normal görüyorum. Son yıllarda ülkemizde hem kripto piyasasına hem de borsaya insanlar akın akın giriyor. Çünkü TL o kadar değer kaybediyor ki insanlar parasını TL'de tutarsa parasının yok olacağını biliyor. O yüzden fazla parası olanlar ev, arsa veya arabaya yatırıyor. Daha az olan da borsa ve kripto piyasasında parasının değerini korumayı yada artırmayı amaçlıyor. Zaten grafikte ki en üst sıradaki ülkelere bakarsanız bizim gibi ekonomisi şahane olan ülkeler olduğunu görürüz.
legendary
Activity: 2506
Merit: 1287
★Bitvest.io★ Play Plinko or Invest!
Türkiye'de enflasyon resmi resmi zırvalarda %84,39, realitede (Enag) %170,70, en yüksek yıllık banka faizi (veriyi kredi/mevduat vb hesaplama sitelerinden aldım) Burgan Bank E-Mevduat seçeneğiyle %24 ....
Bu şartlarda ne kriptolara ilgi biter, ne Demirören isimli halkın parasını kodamanlara aktarma organının kontrolündeki milli piyango ve saz arkadaşlarına, ne de kumara ve (göreceksiniz çok artacak) ponzi/network marketing işlerine.
legendary
Activity: 1386
Merit: 1231
Bu bir kaçış,kurtuluş ve bekleyiş mücadelesi.
İnsanlar artan enflasyondan,paranın değerini yavaş yavaş kaybetmesinden ve düzgün/güzel bir hayat geçiremediği için risk almak durumunda kalıyorlar. Enflasyon ve dolar kuru bu kadar yüksek olmasaydı böyle bir veri göreceğimizi düşünmüyorum. Çünkü bir yol arıyorlar bundan kurtulmak için ve kendilerince en kolay kaçış ve zengin olma noktası olarak burayı görüyorlar. Keşke blockchain ve kripto paralar bu şekilde ünlenmeseydi ama malesef durum bu.

Çok doğru bir noktaya dikkat çekmişsin...
Bizimki gibi ekonomik açıdan perişan ülkelerde alt ve orta gelir grubunun finansal anlamda temel amacı elindekini arttırmak falan değil, mümkün olabildiğince az erimesini sağlamak için uğraşmak oluyor, dolayısıyla mecburen risk iştahı artıyor.
Biraz argo konuşacağım ama ülkede gerçek enflasyon %180 iken banka benim parama yılda %20-25 veriyorsa gidip devlet destekli bankaya bile bile domalmaktansa tabii ki kripto ve benzeri piyasalarda şansımı denerim, onun da tehlikesini biliyorum ama getiri ihtimalinden dolayı bu riski alırım.
Bankada param pul iken en fazla kenarı şeritli pul olacak, kriptoda ise belki yok olacak ama belki de enflasyonu alt edecek kadar arttıracağım.
Üstelik bunu kripto piyasasında makul/kabul edilebilir riskli bir stratejiyi baz alarak yazıyorum, riski büyütürsen durum daha da değişir (ama muhtemelen kaybedersin).

Yapacak ve elden gelen hiçbir şey yok hocam malesef. Ben de böyle düşünmek istemez ve olmasını beklemezdim. Artan gider miktarı ve eriyen para risk aldırıyor. Bir gayrimenkul veya diğer emtialara yatırım yapıldığı zaman bu kadar hızlı bir kazanç sağlayacak veya riski yüksek bir varlık yok. Bu riski alan alıyor eğer şansı yaver giderse hayatı kurtulma ve dönüm noktasına geliyor. Diğer türlü zaten intihar haberlerini görüyoruz malesef.
member
Activity: 755
Merit: 39
bizim millet çalışmadan emek harcamadan bedava parayı sever . kısa yoldan köşe dönmece sevdalısıdır. sahipliğin sebebi bu . çok klasik olacak ama 12 yıl önce üniversiteye erasmusla alman öğrenci geldi, hoca 10 dakika geç kaldı diye adam sinir krizi geçirdi . bu adamların mayasında emek var çalışma var disiplin var . çürük domates her kasada bulunur onlar ayrı tabi.
duydular parayı 5 e 10 a katlıyor bir ayda diye saldırıyorlar . yoksa allahını seviyorsan piyasada bilgisi olmayan birinin bırak kazanmayı parasının değerini koruması bile mucizedir.
legendary
Activity: 2506
Merit: 1287
★Bitvest.io★ Play Plinko or Invest!
Bu bir kaçış,kurtuluş ve bekleyiş mücadelesi.
İnsanlar artan enflasyondan,paranın değerini yavaş yavaş kaybetmesinden ve düzgün/güzel bir hayat geçiremediği için risk almak durumunda kalıyorlar. Enflasyon ve dolar kuru bu kadar yüksek olmasaydı böyle bir veri göreceğimizi düşünmüyorum. Çünkü bir yol arıyorlar bundan kurtulmak için ve kendilerince en kolay kaçış ve zengin olma noktası olarak burayı görüyorlar. Keşke blockchain ve kripto paralar bu şekilde ünlenmeseydi ama malesef durum bu.

Çok doğru bir noktaya dikkat çekmişsin...
Bizimki gibi ekonomik açıdan perişan ülkelerde alt ve orta gelir grubunun finansal anlamda temel amacı elindekini arttırmak falan değil, mümkün olabildiğince az erimesini sağlamak için uğraşmak oluyor, dolayısıyla mecburen risk iştahı artıyor.
Biraz argo konuşacağım ama ülkede gerçek enflasyon %180 iken banka benim parama yılda %20-25 veriyorsa gidip devlet destekli bankaya bile bile domalmaktansa tabii ki kripto ve benzeri piyasalarda şansımı denerim, onun da tehlikesini biliyorum ama getiri ihtimalinden dolayı bu riski alırım.
Bankada param pul iken en fazla kenarı şeritli pul olacak, kriptoda ise belki yok olacak ama belki de enflasyonu alt edecek kadar arttıracağım.
Üstelik bunu kripto piyasasında makul/kabul edilebilir riskli bir stratejiyi baz alarak yazıyorum, riski büyütürsen durum daha da değişir (ama muhtemelen kaybedersin).
legendary
Activity: 1386
Merit: 1231
Bu bir kaçış,kurtuluş ve bekleyiş mücadelesi.
İnsanlar artan enflasyondan,paranın değerini yavaş yavaş kaybetmesinden ve düzgün/güzel bir hayat geçiremediği için risk almak durumunda kalıyorlar. Enflasyon ve dolar kuru bu kadar yüksek olmasaydı böyle bir veri göreceğimizi düşünmüyorum. Çünkü bir yol arıyorlar bundan kurtulmak için ve kendilerince en kolay kaçış ve zengin olma noktası olarak burayı görüyorlar. Keşke blockchain ve kripto paralar bu şekilde ünlenmeseydi ama malesef durum bu.
legendary
Activity: 2198
Merit: 2570
Chancellor on Brink of Second Bailout for Banks
Quote
Japonya'da yaşayan Tsubasa isterse kripto sahipliğini değil anketler hiç kimse bilemez ki zaten.

abi bunun için birkaç yöntem var ama sağlam değil:

- borsada kycli hesaptan sürekli aynı cüzdana para transfer ettiğini düşünelim bay tsubasa'nın. "haa bu ibnenin kendi cüzdan." diyoruz.
- bir diğer yöntem de sanırım bazı ülkelerde yürürlüğe girdi. borsadan para transferinde cüzdan tanımlama olayı. hani bizde de bir ara olması için konuşulmuştu. bu yöntemle de bay tsubasa soğuk cüzdanda meze yiyebilir.

son olarak da bana sokakta "kripto" ile ilgili bir soru sorsa "fetöcü la onlar." derim.

Tsubasa zaten borsadan düzenli olarak aynı adrese bitcoin çekiyorsa gizlilikle ilgili büyük hata yapıyordur. Tsubasa madenci olabilir, elden yada borsalar harici takip edilemez şekilde bitcoin elde edip her deposit işlemini farklı adrese gerçekleştirmesi onu gizli tutar. İnsanların Coinbase gibi borsaların bitcoin varlıklarını takip edememesinin altında yatan neden de tek bir adres kullanarak işlemleri gerçekleştirmemeleri.
legendary
Activity: 2254
Merit: 1446
Cashback 15%
Quote
Japonya'da yaşayan Tsubasa isterse kripto sahipliğini değil anketler hiç kimse bilemez ki zaten.

abi bunun için birkaç yöntem var ama sağlam değil:

- borsada kycli hesaptan sürekli aynı cüzdana para transfer ettiğini düşünelim bay tsubasa'nın. "haa bu ibnenin kendi cüzdan." diyoruz.
- bir diğer yöntem de sanırım bazı ülkelerde yürürlüğe girdi. borsadan para transferinde cüzdan tanımlama olayı. hani bizde de bir ara olması için konuşulmuştu. bu yöntemle de bay tsubasa soğuk cüzdanda meze yiyebilir.

son olarak da bana sokakta "kripto" ile ilgili bir soru sorsa "fetöcü la onlar." derim.
legendary
Activity: 2198
Merit: 2570
Chancellor on Brink of Second Bailout for Banks
bu sahiplik neye göre ölçülüyor? borsada yapılan işlemlere göre ise zaten sağlıklı bir veri değil ki!!!
türkiye'de mahmut bütün varlığını binance/btcturk gibi borsalarda tutarken japonya'da tsubasa ise kendisine ait olan cüzdanda tutuyor. bana bu istatistiklerin nasıl bulunduğunu açıklayın @bthd bey!!! linkte varsa tıklamadım la.

abi yok yok yok! listede ilk sıralarda olan ülkelerin temel özelliği yok yok yok olması. o "yok"ların başına istediğini koyabilirsiniz. bu yüzden yapacak bir şey de yok:)

Linkte yok orijinal araştırma raporunda örneklemin nasıl seçildiği var. Araştırma verileri borsalardan alınmamış, ~120.000 kişi ile doğrudan irtibat kurularak çeşitli ölçümlerin gerçekleştirildiği belirtilmiş. Borsalar ve diğer şirketlere yönelik veri pazarladıkları için işlerini ciddiye almak zorundalar zaten. Örneklem havuzunun nasıl seçildiğine dair bilgiler de var. Yani araştırma aslında yukarıda paylaştığım görselden çok daha derin ama cinsiyet, evlilik durumu gibi özellikler bizi ilgilendirmediği için o kısımları eklemedim.

Kişiler ile yüzyüze görüşülerek gerçekleştirildiğinde bile bir araştırma bir çok engele sahip. Özellikle konu kripto gibi kişinin mahremiyetine değer verdiği bir alansa sahip olan kişilerin bir kısmının kripto ilişkisini açıklamayacağı kesin. Seçim anketlerindeki kararsızlar sonucu hesaplanan hata payları gibi düşünebiliriz.

Borsalar üzerinden yapılan araştırmalar da (kullanıcı ziyaret oranları, kullanıcı milliyetleri v.b.) yine VPN kullanımı, sahte KYC gibi çok fazla engele sahip. Kimlik satışında çok fazla kullanılan Vietnam gibi ülkelerin yüzdesi olması gerekenden fazla çıkar. Yüzyüze gerçekleştirilen anketlerin hata paylarının olduğu bilinerek diğer yöntemlerden daha geçerli olduğu için bu yöntem kullanılmış.

Japonya'da yaşayan Tsubasa isterse kripto sahipliğini değil anketler hiç kimse bilemez ki zaten.
legendary
Activity: 2506
Merit: 1287
★Bitvest.io★ Play Plinko or Invest!
Ve gelenek bozulmadı... Türkiye kripto sahipliği konusunda zirvede (Gospodinin yazdığı veri güvensizliği faktörünü göz önüne alsak da en kötü ihtimalle zirveye güreşiyordur) ama kripto teknolojisi konusunda nal topluyor.
Şaşırdık mı, tabii ki şaşırmadık, geriden gelen altyapı fazla gerektirmediği için yakalayabileceğimiz bu treni bile kaçırdık gibi görünüyor maalesef.
legendary
Activity: 2394
Merit: 1358
Enflasyonun tavan olduğu iki ülkenin (Türkiye ve Arjantin) zirvede olmasına şaşırmamak gerek. Geçenlerde Arjantin Nintendo eshop tan oyun satın aldım bir anda normalde %30 mu ne fazla ödedim hatta içimden bankaya sövdüm. Sonra araştırdım herifler vergi koymuşlar çok da yüksek oranı. Kripto da kesin yarı yasaktır aşırı vergi talebi vardır Arjantin de. Türkiye bu kripto konusunda çok bilgilenmiş genç kuşağa sahip tebrik etmek gerekiyor.
legendary
Activity: 2562
Merit: 1482
Bu listeye bakınca ekonomik krizden kaçışın bir yolu olarak kripto para birimlerine yatırım yapan insanların ne kadar çok olduğunu görüyorum. Sahiplik oranı ne kadar yüksekse ülkenin ekonomik durumu o kadar kötü, insanların başka çaresi kalmamış ki bu sektöre bu kadar ağırlık vermişler.

Ayrıca üst sıralarda yer alan ülkelerin son yıllarda kültürel değerlerinde farklılaşma olan ülkeler olduğunu söyleyebiliriz. Farklı koldan bir araştırma yapılsa bu ülkelerdeki bireylerde internet ortamında yer alan insanlara fazlasıyla güvenme, kendini olduğundan daha farklı gösterme, beğenilme ve saygı duyulma ihtiyacını karşılayamama gibi problemler gözlenebilir.

Böyle bir listede üst sıralarda olması ülkemiz için güzel bir şey, bundan 10 yıl önce insanların belki %1'i bile kripto paralar hakkında bilgi sahibi değilken şimdi en azından %50'si bilgi sahibi olmuş ki bu yaş grubundakilerin %25'i öyle ya da böyle yatırım yapmış Smiley
hero member
Activity: 882
Merit: 879
Ocak ayı oranları ile ilgili konuyu da daha önce ben düzenlemiştim. Kripto para sahipliği ülkemiz adına önemli bir gelişme. Dünyada bu konuda zirveye oynuyoruz.

Benim açtığım konuya bakıp aradaki değişiklikleri görmek isterseniz Buradan ulaşabilirsiniz.
legendary
Activity: 2254
Merit: 1446
Cashback 15%
bu sahiplik neye göre ölçülüyor? borsada yapılan işlemlere göre ise zaten sağlıklı bir veri değil ki!!!
türkiye'de mahmut bütün varlığını binance/btcturk gibi borsalarda tutarken japonya'da tsubasa ise kendisine ait olan cüzdanda tutuyor. bana bu istatistiklerin nasıl bulunduğunu açıklayın @bthd bey!!! linkte varsa tıklamadım la.

abi yok yok yok! listede ilk sıralarda olan ülkelerin temel özelliği yok yok yok olması. o "yok"ların başına istediğini koyabilirsiniz. bu yüzden yapacak bir şey de yok:)
legendary
Activity: 1904
Merit: 1282
Umarım bu sahipliği ath dönemlerinde yapmamışlardır ancak bizdede malesef böyle bir sorun var alanların çoğu kripto yürüdüğünde alıyor. Yıllardır çevremdeki insanlara kademeli olarak alın desemde 2017 boğasını gören bir tanıdığımın yaptığı salaklık sonrasında daha da kimseye şunu yap demiyorum. 2017 ath si öncesi madencilik yapıp 1.5 eth civarında eth biriktirip hiç satmadı ancak 80 dolarlara düşrüğü dönemlerdede almamış eth tam tamına 3500 dolara çıktığında 3 tane almış ve onuda satmamış. Malesef yatırım yapma konusunda ciddi anlamda bilgisiz hareket ediyoruz. O listenin en az %80'i ath döneminde almış olmalı.
hero member
Activity: 1260
Merit: 957
Türkiye'de oranın bu kadar yüksek çıkmasındaki payın değersizleşen para birimimize bağlıyorum açıkcası. Sizin tabirinizle "araştırmaktan uzak bir kitle" olan insanımız kripto paralardan dili yansa da illa ki tekrardan yükselecek mentaliyle elinde tutmaya da devam ediyor. Şu-bu-o zamanında şu değeri gördü şimdi aşağılardan toplayacağız boğa sezonu geldiğinde zengin olacağız fikrine sahip insanlar. Evet bazıları için bu bir gerçek olabilir ancak bazıları için değil ve bunların neden düştüğünü bilmeden parti tutar gibi tutanları da mevcut. Luna krizi patlak verdiğinde en azından 50-100 dolarlık alış yapanı gördüm ve bir tanesinin de savı şuydu: bu 1.5K'dan düştü 1/10'undan satsam bile güzel para deyip neredeyse sıfırladığı oldu. İnşallah bilinçli bir şekilde tutanların araştıranların sayısı yükselir veya kripto para projesi sahipliği oranında falan zirveye geliriz.
legendary
Activity: 2198
Merit: 2570
Chancellor on Brink of Second Bailout for Banks
GWI tarafından 16-64 yaş arası internet kullanıcıları üzerinde yapılan araştırma sonuçlarına göre %25,8 kripto sahibi olma oranıyla Türkiye 1. sıraya yükselmiş durumda. Türkiye'nin arkasında ise Arjantin var.

Ocak ayında yapılan araştırmada ise Tayland, Nijerya, Filipinler ve Güney Afrika'nın ardından %18,6 kripto sahibi olma oranıyla Türkiye 5. sırada yer alıyordu.

Kripto piyasasının geçen seneden beri olan kötü gidişatı düşünüldüğünde orandaki %2.2'lik artış oldukça anlamlı hale geliyor. Türkiye ve Arjantin gibi merkez bankası tarafından sürekli para basılarak paranın değersizleştirildiği ülkelerde BTC ve diğer kriptoların halen bir kaçış yolu olarak görüldüğünü söyleyebiliriz.

Tabloyu biraz daha doğru yorumlamak için dünya çapındaki genel oranla Türkiye'deki artışı kıyaslamak daha makul. Aynı süreçte dünya genelindeki artış %2.1 olarak ortaya çıkmış. Türkiye'de kripto birimleriyle tanışmanın diğerlerinden daha hızlı ilerlediğini söyleyebiliriz.

Araştırmayla ilgili olarak kripto ilgisinin artması olumlu olsa da çevremdeki ve sosyal medyadaki insanlardan gördüğüm kadarıyla araştırmaktan uzak bir kitle ile karşı karşıya olmakta üzücü. Çoğu insan borsalarda ADAUP gibi saçma birimleri trade etmeyi kripto sahibi olmakla karıştırıyor. Aslında çoğu hala merkezi bir şeylere güvenmeye devam ediyor. Her şeye rağmen bitcoin adını duymak öğrenmenin ilk aşamlarından birisi ve yayılmanın da en önemli kanallarından birisi.


Kaynak: https://datareportal.com/reports/digital-2022-october-global-statshot
Jump to: