Author

Topic: Türkiye'de siyaset (Read 330 times)

member
Activity: 1011
Merit: 65
November 01, 2022, 09:15:51 AM
#20
İçi boş günlük siyaseti hiç sevmem. Sadece dünyayı analiz ederim. Dünyada gördüğüm Avrupa ve Asya kanadında milliyetçilik yükseliyor. Artık safların iyice belirlendiği aşamadıyız bu 5-10 yıl safların sıkılaştığı yıllar. Ülkemizde bu paralelde sağ tabanın genişlediğini görüyorum. İyiParti Mhp Akparti gibi sağ partiler iyice %60-%70 civarı oy toplamaya başladılar bu önemli bir nokta.

İlginç dönemlerden geçiyoruz. Ve Türkiye küresel dengenin hangi kapıya açılacağının anahtarını 400 yıl sonra belki de ilk kez elinde tutuyor.
hero member
Activity: 2156
Merit: 575
October 28, 2022, 08:56:28 AM
#19

İşte tam burada devreye giriyor yeni bir fikir, yeni bir akım mantığı. Yani şuan olanların kötülüğünden bahsetme sebebim tam buydu, gençler, özellikle 30 yaş altı insanlar, şuan elimizde olan seçeneklere bakıp "bunlar bizi kurtarırı bu durumdan" diyemiyor kimse için, hçbiri için diyemiyor, oy vermeyen zaten vermiyor, verende "diğeri olmasın bari" diye başkasına veriyor. O yüzden günün sonunda yeni bir şeye ihtiyaç var, benim aklıma gelen bundandı.

Eğer bir şekilde hem ülkemizin, hem dünyanın daha iyiye gitmesini istiyorsak artık bu bilinenlerden birini seçme zamanı değil, artık yeni bir şeylerin vakti. Atıyorum ülkeden uzaklaşaım gidelim amerikaya bakalım, gerçekten trump veya biden ikilisi midir koskoca amerikanın sunabileceği insanlara? Yok mu koca ülkede bu ikisinden daha aklı başında kimse? Veya ingiltereye bakalım, habire baştakini değiştirme sebepleri ne? Beceremiyorlar, yok mu adam akıllı kimse? Genel anlamda sadece bizle alakalı değil sorun, bütün dünyada artık yeni bir akıma ihtiyaç var.

Bu oluşacak yeni akımında en büyük özelliği nepotizmden uzak olması olmalı, bu şart. Hangi ülkeye, hangi iktidara, hangi muhalefete bakarsanız bakın, 200 ülkede binlerce partide alayında nepotizm var, yeni oluşacak akımın artık biraz daha meritokrasi tarafına yakın bir sistemde olması şart, artık onun ablası öbürünün eniştesi değilde, bu konunun uzmanı bu işin başında olmalı şeklinde yönetilmeli dünya, aksi takdirde dünyaca yokolacağız yakında.
legendary
Activity: 2198
Merit: 1232
October 28, 2022, 05:35:42 AM
#18
Büyük yıkımların ardından büyük inşaat sürecine geçilir, depremler ya da iki büyük Dünya savaşı akabinde yaşananlar tahlil edilirse bunun bir döngü olduğu anlaşılır, ülkeler de zamanla bundan nasibini alır. tıpkı bitcoin yükselişe geçtiğinde bir süre sonra altcoin boğasınin takip edişi gibi bir yükseliş....

Dünyayla uyumlu, krizlerden uzak kalma becerisine sahip, pragmatik, liberal, demokratik, samimi, dürüst, ehil bir yönetimin toplumdaki çeşitli çıkar grupları tarafından linç edilmeden ülkeyi gelişmişlik düzeyine taşıması bir konjonktür meselesi...küçük bir azınlık ya da kişi ile olabilecek bir durum değil

Bende bir yandan böyle düşünüyorum. En kötü felaketin ardından yeni bir düzen doğar. Kaos-düzen ilişkisi dünyada yaşanan hadiselerde bu döngü üzerinde gidiyor. Yeni bir düzen için belki de hızlı bir yıkım gerekliydi bu yüzden bu kısıtlamaları, ekonomik zorlukları yaşıyoruz. İyisi de , kötüsü de bütün her şey kayıt altına geçiyor, hiç bir şeyde gizli kalmıyor yaşadığımız dünyada vakti geldiğinde bazı gerçeklerde gün yüzüne çıkacaktır.
legendary
Activity: 2128
Merit: 1148
October 27, 2022, 06:04:31 PM
#17
Büyük yıkımların ardından büyük inşaat sürecine geçilir, depremler ya da iki büyük Dünya savaşı akabinde yaşananlar tahlil edilirse bunun bir döngü olduğu anlaşılır, ülkeler de zamanla bundan nasibini alır. tıpkı bitcoin yükselişe geçtiğinde bir süre sonra altcoin boğasınin takip edişi gibi bir yükseliş....

Dünyayla uyumlu, krizlerden uzak kalma becerisine sahip, pragmatik, liberal, demokratik, samimi, dürüst, ehil bir yönetimin toplumdaki çeşitli çıkar grupları tarafından linç edilmeden ülkeyi gelişmişlik düzeyine taşıması bir konjonktür meselesi...küçük bir azınlık ya da kişi ile olabilecek bir durum değil
hero member
Activity: 2156
Merit: 575
October 27, 2022, 01:54:49 PM
#16


Aslında tam olarak bundan bahsediyorum. Bizler yine geçmişin yüküyle eskilerin ne olduğunu hatırlayarak biraz ona göre oy veriyoruz, ama aslında bütün partiler deli gibi değişti ve asla eskisi gibi değiller. Şuan siyasetle (benim bildiğim kadarıyla) SIFIR alakası olan enes batur, orkun ışıtmak falan gibi insanları alıp bir siyasi parti kursan o bile ciddi bir oy alır, tamam %5-10-20 falan gibi ciddi oy değil ama nerden baksan %0.1 alır ve bu kadar saçma bir şey yok aslında düşününce, siyasetle sıfır alakalı 5 lira lahmacun mu 50 lira lahmacun mu videoları çeken tiplerin %0.1 alabilmesi onların başarısı olmaz, şuan olan siyasetçilerin suçu olur, anlatmak istediğim o.

He tabii olayı siyasete katarsak, oğuzhan uğur, erlik, jahrein, bixie ve benzeri bir çok siyasetle alakalı influencerları bir araya getirsen, o zaman %0.5 bile mümkün, hatta %1 bile mümkün. Daha yeni okan bayülgenin programında konuşuluyordu, istatistik ne kadar doğru bilmiyorum ama inandırıcı geliyor, yeni nesilin %25inden fazlası kime oy vereceğini bilmiyormuş, çok normal değil mi? 1970lerin siyaset olgusuyla hala 2022de kalkıp sen 2000 sonrası doğumlu çocuktan oy istersen, o zaman o çocukta dünya avucunun içindeyken gerçekleri görüp hiçbir partiye oy vermek istemez çünkü hiçbiri ona hitap etmiyor.

Daha genç düşüncelere sahip yeni bir parti şart, hemde çok ciddi bir ihtiyaç, ve bunun kurucularının daha önce siyasette büyük roller almamış kişilerden, oy potansiyeli için belki bu tarz influencerlardan, tercihen gençlerden oluşması, partinin kurucu ve yönetici kadrosu 20ler ve 30lar tayfasında oluşan (belki az sayıda 40ların biraz başı olabilir ama asla 45 yaş üstü kimse yok şeklinde) bir parti kurulursa, o zaman o parti biraz günümüz dünyası şeklinde yoğurarak ülkeyi düzeltebilir ve 50 senedir tartışılan konuların ötesinde bir yere bizi taşıyabilir.
legendary
Activity: 2198
Merit: 1232
October 27, 2022, 07:35:59 AM
#15
İşin bi de şu ilginç kısmı var, ülkelerin çoğunda belirli siyasi partiler ve onların örgütleri çoktan her köşeyi kapmış. Bugün yine bakıyoruz "yeni" bir parti kurulma çalışmalarında bile eski partilerin içinden çıkan insanlar var.

Bakıyoruz en büyük oy ihtimalli yenilere; Memleket partisi İnce, CHP içinden çıkma. Zafer Ümit Özdağ mhp/iyip içinden çıkma. Gelecek/Deva, babacanla davutoğlu, akp içinden çıkma, daha uzar gider bu liste ama en çok oy alma ihtimali olan "yeni" partiler bunlar.

Benim bir tane isteğim var şu ülkede; bugüne kadar gördüğümüzden daha iyisini gösteren bir parti. Neden hep aynı adamlar siyaset yapıyor, bunlar kötü işte kardeşim, yok mu ülkede 1 tane adam akıllı parti kuracak grup, gelin bir araya kurun işte.

İnsanlar şaka yaptığımı sanacak ama şu ülkede fasa fiso youtuber influencer twittercı twitchçi, tayfa bile bir araya gelip düzgün bir parti kursa, %2-3 bulur, çok rahat bulur hemde, çünkü ülkede yeni bir şeylere ihtiyaç var. Onlar çok mu iyi olacak? Hayır, elbette olmayacak, ama o kadar çok seçimsiz bırakıldık ki, baya bir genç onlar abileri ablaları onları seviyor diye, sırf siyasi sebeplerden değilde "artık başka biri olsun bari" diye gidip verebilir onlara oy. Gerçi geçti parti kurup seçime girme süresi ama yani ihtiyaç o kadar fazla ki yeni bir partiye, bu youtuber tayfa bile sağlam oy toplar yapsalar dediğimi, açık o kadar büyük.
Geçen gün BabalaTv'de Oğuzhan Uğur'un programında yeni sansür yasasıyla ilgili bir program vardı. Konvansiyonel medyadan bir çok bildiğimiz,tanıdığımız insanlar oradaydılar ayrıca Türkiyedeki hemen hemen bütün içerik Üreticileri oradaydılar bu kanunu konuşmak için. Dediğin gibi Digital içerik üreticilerden birini seçseler aralarından, partileşseler bütün bir çoğunluğu alıp götürürler. Türkiye de siyaset her zaman 3-5 kişinin arasında geçen bir şeydi. Z kuşağı demeyi sevmiyorum, genç neslin bir şeyleri değiştireceğine inanıyorum. Konuşarak, tartışarak, doğru bilgiye ulaşarak, benim doğrum senin doğru değil de toplam faydaya, toplumun faydasına. Faydayı sağlamak içinde bilimin gerçeklerinden yararlanarak bir şeyler değişecektir. Sadece insanlar daha çok konuşmalı oto sansür yaşamamalı kimse şunu dersem ne olur, bunu dersem ne olur. Toplumda da bu otosansür çok fazla bunun için bir yasaya gerek yok. Herkes birbirini susturmaya çalışıyor bir şekilde, bak sen böyle dedin başına bu gelecek. Sen yeter ki sus başına bir şey gelmesin kafasında herkes. Herkes birbirine korku salıyor bilinçli ve bilinçsiz bir şekilde.
hero member
Activity: 2156
Merit: 575
October 26, 2022, 10:45:40 AM
#14
İşin bi de şu ilginç kısmı var, ülkelerin çoğunda belirli siyasi partiler ve onların örgütleri çoktan her köşeyi kapmış. Bugün yine bakıyoruz "yeni" bir parti kurulma çalışmalarında bile eski partilerin içinden çıkan insanlar var.

Bakıyoruz en büyük oy ihtimalli yenilere; Memleket partisi İnce, CHP içinden çıkma. Zafer Ümit Özdağ mhp/iyip içinden çıkma. Gelecek/Deva, babacanla davutoğlu, akp içinden çıkma, daha uzar gider bu liste ama en çok oy alma ihtimali olan "yeni" partiler bunlar.

Benim bir tane isteğim var şu ülkede; bugüne kadar gördüğümüzden daha iyisini gösteren bir parti. Neden hep aynı adamlar siyaset yapıyor, bunlar kötü işte kardeşim, yok mu ülkede 1 tane adam akıllı parti kuracak grup, gelin bir araya kurun işte.

İnsanlar şaka yaptığımı sanacak ama şu ülkede fasa fiso youtuber influencer twittercı twitchçi, tayfa bile bir araya gelip düzgün bir parti kursa, %2-3 bulur, çok rahat bulur hemde, çünkü ülkede yeni bir şeylere ihtiyaç var. Onlar çok mu iyi olacak? Hayır, elbette olmayacak, ama o kadar çok seçimsiz bırakıldık ki, baya bir genç onlar abileri ablaları onları seviyor diye, sırf siyasi sebeplerden değilde "artık başka biri olsun bari" diye gidip verebilir onlara oy. Gerçi geçti parti kurup seçime girme süresi ama yani ihtiyaç o kadar fazla ki yeni bir partiye, bu youtuber tayfa bile sağlam oy toplar yapsalar dediğimi, açık o kadar büyük.
hero member
Activity: 1162
Merit: 719
October 26, 2022, 08:48:47 AM
#13
Türkiye'de siyaset nedir? Nasıl yapılır? Tarihimizdeki önemli siyasetçi isimlerinin sizce en çok akılda kalan olayları nelerdir ?  Bunu gerçekten bir gün hakkıyla yapabilir miyiz ?

Türk siyasetinde hatırladığım bi kırılma anı var. Cumhurbaşkanımız Ahmet Necdet Sezer tarafından Ecevit'in yüzüne fırlatılan anayasa kitapçığı. Krizi tetikledi çünkü o olay. 20 yıllık süreci başlattı yaşananlar.

Aynı görüşte olan insanların bile tahammülü kalmamış birbirine. Yorumlarına çok güvendiklerim bile hayal kırıklığına uğrattı beni forumda dönem dönem. Dost meclislerinde, biz bize ortamlarda konuşuyorum artık siyaseti. Farklılıklara kapalı, eleştirel, özgür düşünceden uzak insanlarla konuşmuyorum bu konuları. Türkiye'de siyaset çıkmaza girmiş. Köklü değişim şart. Ecevit 90'ların en iyi siyasetçisiydi. Halkı kucaklayan bi politikası vardı. Kılıçdaroğlu eleştiriliyor. Bence de eleştirilmeli zaten. Herkes eleştirilmeli. Ama Ecevit'e en yakın siyasetçi günümüzde o bana göre.
hero member
Activity: 1428
Merit: 931
October 26, 2022, 03:58:04 AM
#12
Ülkemizde siyaset seçime 1 ay kala il, ilçe, mahalle hatta bir çok esnaf ve ev ziyaretlerinden ibarettir her yerde büyük küçük mitingler konuşmalar yapılır bol bol vaatler verilir sorunlar dinlenilir. Seçimden sonra ise bir dahaki seçime kadar seçmenin unutulduğu bir şeydir buna rağmen genelde yine aynı kişilere oy vermeye devam eder bizim seçmenimiz. Genel olarak kişiye değil partiye göre oy verirler.
full member
Activity: 854
Merit: 109
Trident Protocol | Simple «buy-hold-earn» system!
October 26, 2022, 03:02:00 AM
#11
Siyasette fazla dürüstlük bekliyoruz bence en büyük yanlışımız o. Sadece son on yılı düşünelim, hangi partiler hangi kararları aldılar hangi aşılmaz dediklerii çizgileri teker teker aştılar oy için hatırlayın. Demek istediğim biz çok güveniyoruz, hayır, nerede oy potansiyeli varsa oraya yönelecekler ve her değerlerinden vazgeçebilirler. Üç beş yıl sonra, ülkemizdeki suriyelilerin oy potansiyeli daha da artacak ve verilen tavizleri göreceksiniz mesela en kolay örneğini şimdiden vereyim bu şekilde.
copper member
Activity: 644
Merit: 269
October 25, 2022, 02:22:56 PM
#10
Türkiye’de siyasette biraz koltuk sevdalıları var gözlemlediğim kadarıyla. Bu hangi parti olursa olsun geçerli. Seçim kaybeden partilerde liderler Avrupa’da değişebilir, Türkiye’de değişmez. Türkiye’de seçimde alınan oy oranı hangi oranda olursa olsun başarı sayılır ve koltuğu devretmemek için bir başarı olarak görülür. Siyaset Türkiye’mizde çok fazla objektif değil. Ya A yanlısısın ya B. Objektif kalıp iki tarafın da doğru ve yanlışlarını söyleyince garipseniyorsunuz.
hero member
Activity: 2156
Merit: 575
October 25, 2022, 12:44:10 PM
#9
Çok net bir şekilde ülkede ki en büyük problem bence siyasetin "o değilse bu var, olmaz" kafasıyla oy verilen bir durumda olduğundan sorun yaşadığına inanıyorum. AKP'li birine diyosun ki AKP kötü, diyor ki CHP daha kötü, CHPli birine diyosun ki CHP kötü, diyor ki AKP daha kötü, MHPliye diyosun MHP kötü, diyo ki İYİ parti daha kötü. Kardeş, diğerinin kötü olması, senin iyi olduğun anlamına gelmiyor, alayınız kötüsünüz şunu bir algılayın.

Çok net söylüyorum, çok net, bu ülkede akp, mhp, chp, iyip, saadet, zafer, memleket, gelecek, deva, hdp, tip, ve akla gelebilecek bütün siyasi partiler sadece kendileri için çalışıyor, eğer ki kendileri ve kendi adamları iyiyse, gerisinin ne halde olduğunun gram önemi yok onlar için. Şunu mesela birine genel anlamda anlatınca, diyor ki "hayır bak diğeri daha kötü!!!" ee? bu seni iyi yapmaz ki, bu seni olsa olsa en iyi ihtimalle kötünün iyisi yapar.

Bununda en büyük temel sebebi insanımız, ülkeden bu tarz siyasetçi çıkıyor, insanlar bu tarz siyasetçilere oy veriyor, bütün seçilenlere bakınca ne kadar populist oldukları ortada, yapmanız gerekeni, söylemeniz gerekeni, değiştirmeniz gerekeni değilde, en çok oy alabileceğiniz şeyi alarak ilerlenen populist bir ülkedeyiz, ve bu yüzden HANGİ PARTİ OLURSA OLSUN kim başta olursa olsun sonuç değişmez, sorun çözülmez.

Yok öyle avrupai "bakın 34 yaşında başbakanımız rock festivalinde ne kadar şiriiiiin" pozları bizde, bizde gerçekten soğuk savaş var halklar arasında, gerçek bir "nefret" var oy verenler arasında, biri diğeri ülkeyi bitirecek sanıyor, öbürüde onun bitireceğini sanıyor, ya avruapda max hangisi daha iyi yönetir tartışılıyor, bizde baya ülkeyi kim yakıp yıkacak onun korkusu bas bas bağırılıyor, direkt SONUMUZ GELİR ONLAR GELİRSE diyor her parti.

Bu şekilde 1 adım ileri gidemeyiz, kim olursa olsun. Yine sevdiğiniz partiye oy verin elbette, en doğrusu o, demokrasi o, kimi çok seviyosanız ona verin, AMA onunda berbat olduğunun, sadece en iyi ihtimalle diğerinden iyi olduğunun farkında olunda verin, yoksa onu iyi zannedip veriyorsanız, ilerlemeyi durdurursunuz, daha iyisinin çıkma ihtimalini bitirirsiniz. Belli mi olur, belki ideolojileri sadece 3-5 kişiye değilde, bütün ülkeye yarayan bir parti çıkar bir gün, daha denk gelmedim hayatımda ama inş bir gün çıkar.
legendary
Activity: 2240
Merit: 1131
DGbet.fun - Crypto Sportsbook
October 25, 2022, 10:21:03 AM
#8
demokrasi de tartışmaya açılabilir ama uzun ve sıkıcı bir tartışma konusu olduğu için "ve ve ve" ayrıca alternatiflerinin tartışma konusu bile zaman kaybı gibi bir şey olduğu için bu noktaya hiç değinmek istemiyorum ama ben halkın büyük çoğunluğunun makul tercihlere sahip güzel insanlardan oluştuğunu düşünüyorum.

türkiye tarihinde geçmişe şöyle bir baktığımda; merkez-sağ seküler-demokrat demirel'i, türkiye'ye çağ atlatan gerçek devrimci liberal özal'ı "ve ve ve ve ve ve" chp kökenli sosyal-demokrat ecevit'i bile seçen "yeniliklere açık bir halk" görüyorum ama karşı tarafta değişime ve yeniliğe kapalı olduğu için ne olursa olsun hep aynı yere mührü vurduğu halde kendisinden başka herkese "tutucu, muhafazakar ve gerici" diyen birileri var.

ben türkiye'de siyaseti ve seçmen kitlesini böyle gözlemliyorum ama itiraf etmeliyim ki türkiye'de siyaseti ve insanları anlamak gerçekten çok zor (https://youtu.be/keGNHqlM06g?t=24). :)
legendary
Activity: 2128
Merit: 1148
October 24, 2022, 09:55:54 PM
#7
İsimlerden bağımsız olarak geri kalmış ülkelerde görülen en büyük çarpıklık halkın siyasi figürlere, kişilere tapma derecesinde davranmasıdır. Siyasi liderlerin görevi olan işleri yapmasını lütuf olarak görürler. Bir restoranta gittiğinizde aşçının sizin için iyi bir yemek yapması nasıl ki görevi ise bir siyasinin devletle ilişkili görevlerini yerine getirmesi de o kadar doğal bir süreç haline gelmelidir.

Türkiye'de bu bahsettiğim şeyi defalarca gözlemleyebilirsiniz. Bu çoğunluğun dolaylı demokrasisi kavramının bir parçası ve denetim mekanizmalarının zayıflığının göstergesidir. Denetim mekanizmaları bağımsız ve güçlü olmadığında siyasiler yetkilerini kullanarak her şeyi yapabilir hale gelir. Sağ yada soldan bağımsız olarak, en küçük yöneticilik yada en büyük yöneticilik kavramlarından bağımsız olarak siyasi karakterler halka hizmet etmek yerine hükmederler. Destansı güçlere kavuştukları için aslında olan cumhuriyet görünümlü krallıklardır.

Tarif ettiğim şekildeki düzenlerde herkes yönetici olabilmek için her kriterinden vazgeçebilir, inanmadığı bir şeye inanıyor gibi görünebilir çünkü tek amaç yüzüklerin efendisindeki tek yüzük gibi güçler tanıyan koltuğa sahip olmaktır. Koltuğa çok emek sarf ederek ulaştığında ise artık koltuğun gücünden faydalanmak dışında bir şey düşünmezler. Halk ise kendi gücünü başkalarına devrettiğinin ve aslında özgürlüğünü kaybettiğinin farkında olmadan yöneticilerin onları ayırdığı kavramlar çerçevesinde tartışmalar yapmanın ötesine geçemez. Ve her yeni seçimde karşısına çıkan adayların gerçekte ne yapmaya çalıştığının farkına bile varamaz.

aslında demokrasinin beşiği olarak kabul edilen İngiltere'nin diğer adı Birleşik Krallık Ülkesi Smiley UK united Kingdom
yönetim şekli
Quote
Hükümet: Bileşen Ülke, Meşrutî monarşi
https://tr.wikipedia.org/wiki/%C4%B0ngiltere
malumunuz geçenlerde Kraliçelerini kaybettiler Cry
Avrupa'nın birçok ülkesinde HALEN krallık mevcut, Monaco Prensi Hollanda Kralı... ki ülkelerinin adları bile Hollanda Krallığı imiş bak bunu bilmiyordum

anyway bir işi yaparken onu nasıl yaptığınız da çok önemlidir. mesela şifemek diye bir kelime var anadolu'da manası
https://eksisozluk.com/sifemek--2219118#:~:text=tatl%C4%B1%20s%C3%B6zlerle%20i%C5%9F%20g%C3%B6rd%C3%BCrme%20faaliyetlerine%20verilen%20genel%20isim.
yani bir işi güzellikle de yapabilirsiniz zorla da! Avrupa ya da batılı ülkeler herhangi bir konuda adım atarken bunu yumuşak soft bir biçimde yaparlar ve halkını şifer

Doğu toplumları ise bununla pek uğraşmaz "Gel dedin geldik Abdurraman Çavus" tarzı tatar ramazan modunda ilerler  Smiley
Ama aslında birbirlerinden pek de bir farkı yoktur. birinde sürekli lider değişir, olmadı yenisi getirelim olmadı yenisini getirelim ki dönem dönem bizde de olmuştur bu, koalisyon hükümetleri vs
gerçi dönem dönem güçlü liderler de çıkmıştır batıda da Thatcher, Kohl, Merkel Mitterand vs vs

https://www.bbc.com/turkce/articles/c3gvp7yxydko  English Barack Obama
asırlarca sömürdükleri Hindistan'dan prime minister bile ithal edilir

Mesela Çin'de toplum sürekli gözetim altındadır ama İngiltere de altta kalmaz bu konuda
https://www.bbc.com/turkce/haberler-dunya-50632944#:~:text=Londra%2C%20%C4%B0ngiltere%20%2D%20627.707%20kamera%20(,Bin%20ki%C5%9Fiye%2068%2C40%20kamera)
birinde Devlet güvenliği ön planda lanse edilir (biraz da PR beceriksizliğinden) diğerinde Halkın güvenliği Smiley

ha ama bakarsan biri PRC (People's Republic of China) diğeri UK
Kore Demokratik Halk Cumhuriyetini söylemiyorum bile... Wink
legendary
Activity: 1358
Merit: 1000
October 24, 2022, 06:27:35 PM
#6
Siyaset ülkemizde ne zaman halktan birisi bir siyasiye karşı içinden gelerek konuşur ve bunun üstüne halktan özellikle o siyasetçinin partisinin sempatizanları, siyasinin korumaları vb yerlerden fiziki eyleme maruz kalmaz işte belki o zaman siyaset yapılmaya başladı diyebiliriz belki Smiley
legendary
Activity: 2352
Merit: 2592
Chancellor on Brink of Second Bailout for Banks
October 24, 2022, 01:53:37 PM
#5
İsimlerden bağımsız olarak geri kalmış ülkelerde görülen en büyük çarpıklık halkın siyasi figürlere, kişilere tapma derecesinde davranmasıdır. Siyasi liderlerin görevi olan işleri yapmasını lütuf olarak görürler. Bir restoranta gittiğinizde aşçının sizin için iyi bir yemek yapması nasıl ki görevi ise bir siyasinin devletle ilişkili görevlerini yerine getirmesi de o kadar doğal bir süreç haline gelmelidir.

Türkiye'de bu bahsettiğim şeyi defalarca gözlemleyebilirsiniz. Bu çoğunluğun dolaylı demokrasisi kavramının bir parçası ve denetim mekanizmalarının zayıflığının göstergesidir. Denetim mekanizmaları bağımsız ve güçlü olmadığında siyasiler yetkilerini kullanarak her şeyi yapabilir hale gelir. Sağ yada soldan bağımsız olarak, en küçük yöneticilik yada en büyük yöneticilik kavramlarından bağımsız olarak siyasi karakterler halka hizmet etmek yerine hükmederler. Destansı güçlere kavuştukları için aslında olan cumhuriyet görünümlü krallıklardır.

Tarif ettiğim şekildeki düzenlerde herkes yönetici olabilmek için her kriterinden vazgeçebilir, inanmadığı bir şeye inanıyor gibi görünebilir çünkü tek amaç yüzüklerin efendisindeki tek yüzük gibi güçler tanıyan koltuğa sahip olmaktır. Koltuğa çok emek sarf ederek ulaştığında ise artık koltuğun gücünden faydalanmak dışında bir şey düşünmezler. Halk ise kendi gücünü başkalarına devrettiğinin ve aslında özgürlüğünü kaybettiğinin farkında olmadan yöneticilerin onları ayırdığı kavramlar çerçevesinde tartışmalar yapmanın ötesine geçemez. Ve her yeni seçimde karşısına çıkan adayların gerçekte ne yapmaya çalıştığının farkına bile varamaz.
legendary
Activity: 2100
Merit: 1452
October 24, 2022, 01:37:41 PM
#4
Türkiyede siyaset %99 yalandır. Ne kadar iyi yalan söylüyorsanız o kadar başarılısınız.

%99 oranda yalan ile yapılır.
%100 Yalan olduğu gün başarılı sayılırız.
legendary
Activity: 2128
Merit: 1148
October 24, 2022, 12:38:33 PM
#3
siyaset de futbol gibi
kimisi premier lig kimisi süper lig...
sooo süper ligin halinden memnun olan var
süper ligin premier ligden iyi olduğunu-olacağını düşünen var...taraftarlar var fanatikler var futboldan hazzetmeyenler var var da var....ligin tarihi için de aynı şekilde düşünebiliriz. tabi çok da düşünmemek lazım  Smiley
tam bu satırları yazarken meral apladan meşaz geldi Smiley halk tv'ye çıkacakmış
dünya ligler halinde yönetiliyor bizimki de süper lig!
neyse
sr. member
Activity: 714
Merit: 335
October 24, 2022, 04:54:33 AM
#2
Çok tehlikeli bir konu özellikle son geçen yasadan sonra yazdıklarımıza biraz daha dikkat etmemiz gerekecek sanırım. türkiyede siyaset genellikle aynı şekilde gidiyor. akılda kalan bir kaç siyasetçi sayabilirim ama

Necmettin erbakan
Süleyman demirel
Tansu çiller
Mesut yılmaz
Deniz baykal
member
Activity: 1008
Merit: 19
Backed.Finance
October 24, 2022, 04:17:40 AM
#1
Türkiye'de siyaset nedir? Nasıl yapılır? Tarihimizdeki önemli siyasetçi isimlerinin sizce en çok akılda kalan olayları nelerdir ?  Bunu gerçekten bir gün hakkıyla yapabilir miyiz ?
Jump to: