Topic: Yılmaz Özdil ve Uğur Dündar barıştı (Read 172 times)

ismail'in bir tv programında 2500'lük özel basım kitapla dalga geçtiği, yılmaz'ın da bu durumu kafasına taktığı, bu yüzden twitter'dan giydirdiği, uğur abinin olaya çok yanlış gelmiş olduğu gibi söylentiler var. :) bence de durum böyledir ya da buna yakındır, iyi kötü bunca zamandır tanış olmuşlukları var, twitter'dan uğur dündar'a sallaması akıllıca olmazdı.

Tam da haber olacak olay!

Uğur Dündar çok büyük bir gazeteci ülkemiz adına. Yanlış anlaşılmayı fark edip hatasından dönmesi de güzel bir davranış. Bu iki duayen gazetecinin de bu şekilde çirkin olaylarla karşı karşıya gelmesi hoş olmaz zaten. Büyük bir yanlıştan dönülmüş oldu.

Uğur Dündar’ın gazeteciliğini anlatmaya gerek yok, harika bir aksiyon haberci, geçmiş zamandaki yaptığı baskınları hepimiz hatırlıyoruz, hatta bir ara birini sağlam dövmüştü, YouTube üzerinden ulaşabilirsiniz, Yılmaz özdil kızdırmasın tersi pis Uğur abinin

yılmaz özdile de, uğur dündara da bu ülkede ihtiyaç var. bu ülkede gazetecilere ve her görüşe ihtiyaç var ki, tartışıla tartışıla doğru yolu bulalım. kavga edebilirler, tartışabilirler, sonunda barışmaları güzel olmuş.

Yılmaz Özdil yılların deneyimine sahip kaliteli bir yazarımızdır hocam. İki gazetecimizin barışması sebebiyle paylaştım konuyu. İnsanlar duayen gazetecilerimizi kavgalı hatırlamasın.

Aralarındakı husumetı bılmem hocam da Ugur dundar tam bı gazetecı de yılmaz ozdıl kose yazılarında sadece sacma olarak elestırı yapan bırı olarak goruyorum ben 

Dündar ile Özdil arasında geçen olayla ilgili söyleyecek bir şey yok ki yılların gazetecisi Uğur Dündar çıkıp zaten yanlış anlaşılma demiş. Ama geri kalan yazıları anlayamadım. Yılmaz Özdil'in Atatürk sevgisi ve para kazanma hırsı başlıklı konunun ne alakası var bu durumla?

Yılmaz Özdil bir gazeteci-yazar yani gelirini bu işten sağlıyor. Atatürk düşmanı olanlar gibi, Atatürk'ü seven insanlarda var. Ne yani adam Atatürk'ü seviyor ve yazıyor diye hayır işine mi girecek? Yani yorum yaparken bir kere düşünülse aslında mantıksızlık anlaşılacak. Adam hayatını idame ettirmek için bir iş yapıyor bunun karşılığında da fiyatı belirleme hakkı kendisinde. Beğeniyorsan, merak ediyorsan alır okursun. Yok istemiyorsan görmezden gelirsin olur biter. Bizim insanımızın en sevmediğim yönü bu. Sevmediği her şeye bok atmakta üstümüze yok. Bunu Özdil veya başkası için de söylemiyorum. Atatürk'ü sevemeyen bok atıyor, Tayyip Erdoğan'ı sevmeyen aynı şeyi yapıyor. Sağcısı solcuyu, solcusu sağcıyı beğenmiyor olabilir ama karşı tarafa bok atarakta iş yapılmaz ki! Sen kendi işine bakarsın adamın yanlışı varsa bunun cezasını zaten toplum ya verir, ya da hatasıyla kabul edip başına gelenlere katlanır. Yılmaz Özdil'in yaptığını beğenmiyorsan okuma, yanlış diyorsan kanıtlarıyla doğrusunu sen yaz sesini duyuracak şekilde paylaş. Bunu yapabilecek kapasiten yoksa, eleştirirkende mantıksız yorum yapma derim...

Uğur Dündar herhalde benim tüm gazeteciler arasında en takdir ettiğimdir. Senelerdir bir kere bile çizgisini bozduğunu görmedim açıkçası. Böyle insanlara ayrı bir saygı besliyorum. Çünkü bu gözler kimlerin kimlerin döneklik yaptığını gördü. Buna en güzel örnek de Ahmet Hakan olarak verilebilir. Rüzgar nereye esiyorsa oraya gidiyor beyefendi mesela.

Uğur Dündar bir şeye kızıyorsa %90 ihtimalle haklı oluyor acayip dürüst bir adam. Geçenlerde Sedo bile dedi otele davet ettim görüşmek için "kendi paramla gelirim" diye cevap verdi şeklinde. İster sağcı ister solcu olsun böyle insanlara ihtiyaç var.
Yılmaz Özdil eski Türkiye'nin fanatik Kemalistlerinden. Bazen saçma sapan konuşuyor.

habere göre;

iddia: artı 1'in arkasında sbk'nın olması

iddia sahibi: yılmaz


valla açık konuşmak gerekirse; yutupçu sedat'ı da bir iddia sahibi olarak değerlendirdiğimde güvenilir bulmuyorum ama yılmaz'la yutupçu arasında kalsam yutupçuya güvenirim. :) hani "lafın kaynağına (iddia sahibine) bak, çay demle" hesabı; ama böyle salt iddialarda bulunmakla bir şey olmaz, en fazla peşlerine birkaç çoluk çocuk takarlar, ben ciddiye almam.

Ugur Dundari herkes daha cok sever. Eskiden taninan birisi. Firinlarda hijyen takibi yapiyodu. Barismislarsa iyi olmus. Sezgin Baran Korkmaz denilen kisi de her yerden cikiyor karsimiza.

Uğur Dündar'ın söylemlerini görmüştüm Twitter'da da çok ağırdı gerçekten. Belki de bir yanlış anlaşılma olduğu zamanında ortaya çıkmasaydı iş daha da büyüyebilirdi. Yılmaz Özdil'in tweetlerini görmedim ve merak da ettim şimdi eğer bulabilirsem bakacağım. Acaba gerçekten böyle bir anlam çıkıyor muydu?

Orta yolu bulmaları iyi olmuş diyelim o kadar yanlış anlaşılmalardan sonra . Birde hiç anlamıyorum havan kime senin mezarıma gelmesinler falan aklıma hristiyanlığa karşı olup birçok hristiyana kök söktüren bir adamın mezarının üstüne kilise dikmişlerdi aklıma o geldi yani böyle afralar tafralar bir yere kadar yani

Yılmaz Özdil'in tweetlerini görmedim açıkçası. Ancak üstü kapalı bir şekilde iddialar ortaya atmış belli ki. Uğur Dündar'ın sert çıkışını görünce olaylardan bihaber şaştım kaldım. Uğur Dündar hakkını savunma konusunda kararlı gazetecilerden biri olunca tabi böyle bir lafın altında kalmak istememiş. Neyse ki işler daha da büyümeden tatlıya bağlanmış.

ağayla marabası, ağanın en güzel atının koşulduğu en süslü arabayla kasabaya inmektedirler. ağa arabadadır, maraba ise arabanın yanında yürümektedir. yerde taze bir tezek kümesi görürler. üzerinde sineklerle etrafa koku salmaktadır. ağa, marabasıyla alay etmek ister.

‘‘maraba’’ der, ‘‘şu tezeği ye, atla araba senin. sen bineceksin, ben yürüyeceğim.’’

maraba ata bakar, arabaya bakar. ağaya da zaten gıcıktır. oturur, midesi bulana bulana tezeği yer. ağa iner, maraba sahip olduğu arabaya biner. ağa çok bozuktur. durduk yerde en güzel atını, en güzel arabasını marabaya kaptırmıştır. maraba da bozuktur. durduk yerde tezeği yemiştir. ağanın daha güzel atlar alacak parası, daha güzel arabalar alacak imkánı vardır. üstelik ne ata, ne de arabaya bakacak parası vardır. dönüş yolunda gördükleri tezek, her ikisinin de beklediği andır aslında.

maraba, ağadan intikam almak için ‘‘ağa, ağa’’ der, ‘‘sen şu tezeği ye, at ve arabayı geri al’’.

ağanın beklediği de böyle bir fırsattır. o da oturur tezeği yer. arabaya kurulur, atı kamçılar.

köye girerlerken maraba, ağaya seslenir, ‘‘köyden çıkarken araba senin, at senindi. yürüyen de bendim. köye giriyoruz. at senin araba senin. yüreyen yine ben. ağam iyi de biz bu boku niye yedik?’’

https://eksisozluk.com/biz-bu-boku-niye-yedik--1624111

Yorumu herkese bırakıyorum.

Çok ilginç bir yanlış anlaşılma sonrası ağır sözler havada uçuşmuş. Sonrasında olayın içyüzünün ortaya çıkmasına sevindim. Mesleklerinde kaç yıllık tecrübesi olan ve dost olan insanlar bunlar. Neredeyse bir anda dostlukları bitebilirmiş.

Uğur Dündar çok başarılı bir gazeteci. Ülkedeki bazı konular hakkında görüşlerine en güvendiğim insanlardan birisi.

Ruhban sinifi nasil tanriyi kullanarak asirlardir cikar sagladilarsa Yilmaz Ozdil bu duruma evrimlestirdi, bakti tanriyi baskalari kullaniyor, Ataturk'un halkta olan karsiliksiz sevgisini ticarete doktu, Ugur Dundar ise hatirimda efsane gazeteci, dedektif olarak kaldi, 10 yildir okumam yazilarini izlemem kendisini ancak benim gozumde boyle biri.

Yılmaz Özdil'in kitap fiyatı skandalı aklıma geldi şimdi. Atatürk'ü kullanarak astronomik bir fiyatla kitap satışında bulunması oldukça tepki çekti. Belki burada konu ile alakası yok fakat o olaydan beri Yılmaz Özdil hakkındaki fikrim biraz değişti. Halbuki bir dönem köşe yazılarını başarılı bulur ve takip ederdim. Uğur Dündar sevdiğim gazetecilerin başında geliyor olabilir. Bu olayı duyduktan sonra bir hayli şaşırmıştım ama görünüşe göre bir yanlış anlaşılmadan ibaretmiş. Yılmaz Özdil'e şu an çok bayılmasam da aralarının saçma bir şekilde bozulmaması iyi olmuş.

Geçtiğimiz akşam konuk olduğu bir programda, Yılmaz Özdil’in Artı 1 TV'nin arkasında Sezgin Baran Korkmaz'ın olduğu yönündeki iddiaları sonrasında canlı yayında çok sinirlenen ve tepkisini sert bir şekilde dile getiren Uğur Dündar, yaşananların ardından Tele 1’de Merdan Yanardağ ve Emre Kongar'ın sunduğu 18 Dakika adlı programa katıldı.

Canlı yayında kendisi hakkında tweetler attığını düşündüğü Yılmaz Özdil için "Bir daha karşıma çıkmasın, cenazeme bile gelmesin" şeklinde tepki gösteren Dündar 18 Dakika adlı programda yaşananların bir yanlış anlaşılma olduğunu söyledi.
https://www.yenicaggazetesi.com.tr/flas-flas-flasyilmaz-ozdil-ve-ugur-dundar-baristi-459425h.htm

İki duayen gazetecimizin barışmasına çok sevindim. Gereksiz bir kavga olacaktı.