Topic: 2022 Mart Ayı Enflasyon Oranı (Read 229 times)

Aylık yüzde 5,46 oranına kimse inanmaz, daha dün kitap alayım dedim ancak o kadar çok pahalanmış ki, artık kaynak kitap almak için bile minimum 100 lirayı gözden çıkarmanız gerekecek, eğer KPSS gibi bir sınava hazırlanıyorsanız, 1000 lira kaynaklara vermek zorunda kalacaksınız, maalesef kaynak kitapların bile orjinalini yerine fotokopisi alma dönemi başlıyor 

Açıklanan enflasyona inanan sadece yandaş yada yada bunların her dediğini doğru kabul edenler olabilir. En doğru enflasyonu pazarda marketlerde zaten görebiliyorsunuz alım gücünün ne kadar azaldığını görebilmek bu kadar zor bir şey değil ki. Her şey 2-3 kat artmış durumda hâlâ enflasyonu olduğundan az gösterme çabaları devam ediyor. İşin kötü tarafı 1-2 ay sonra zamlar dursa enflasyon gerçekten aylık bazda %10 çıksa buna çoğu kişi sevinecek, Mayıs ayında enflasyon sıfır bile çıksa zarardayız çünkü önceki aylardaki yüksek enflasyon nedeniyle ürünler aşırı zamlandı yani vatandaşın enflasyondan etkilenmemesi için mevcut durumda eksi enflasyon olmalı ki durum iyiye gidiyor diyebilelim ama bu durum mümkün gözükmüyor.

Stokçuluk değildir adam elindekini verince eski fiyattan mal alamayacak bir açıdan bakınca o da haklı ama bence tüketici olarak biz daha çok haklıyız dediğim şey buydu elinde mal olan ne enflasyondan ne dövizden etkilenmiyor parasının değerini korumuş oluyor ama eğer maaşlı çalışansanız siz tamamen zarar etmiş oluyorsunuz ekonomi bozulsa da o adam o parayı kazanıyor ama biz kazanamıyoruz

Sorun satıcıların stok yapması değil her gün her saniye para basılmasıdır. Merkez Bankasının Çılgınca Para Basması başlığında verilerle anlattım.

Eğer elinizdeki mal bugün 1 lira ve yarın 2 lira değerinde sonraki gün ise 3 lira değerinde ise hiç kimse mal satma eğiliminde olmaz. Aynı fiyattan tekrar alamayacağınız bir malı satmazsınız. Tüccarlar geri zekalı olmalı ki zarar edecekleri bir ürünü satsınlar. Burada bir yanlışlık var evet, fakat bu yanlışlık insanlara ait değil. Dengesiz para basarak paranın değerini yok eden, doğru ekonomik politikalar izleyemeyen merkez bankalarınındır. Hatta siyasileşmiş ve hükmünü yitirmiş merkez bankalarıdır.

Biraz da işlerine nasıl geliyorsa öyle çeviriyorlar hocam. Yaza girerken kışlık ürünler sepete konuyor, kışa girerken Yazlık ürünler sepete giriyor. Böylece sahte enflasyon açıklamalarında yenileri çıkıyor. Zaten diyelim ki yanlışlıkla enflasyonu doğru açıkladınız hop koltuğunuzdan oluyorsunuz.

Yapacak hiçbir şey yok. El mecbur alıyoruz bu fiyatlardan neden çünkü ihtiyacımız oluyor. Ha ama stokçuluk yapanlar ortaya çıkarılabilir. Denetleniyor mu peki büyük bir soru işareti diyebiliriz. Ülkemizde denetleme mekanizması pek de işe yarıyor diyemeyiz.

Daha birkaç ay oldu, hepimiz hatırlıyoruz. Nas mas dediler, Çin modeli dediler yüksek kur ihracatımızı uçuracak dediler. Şimdi doları bu seviyelerde tutmak için milyarlarca dolar harcıyoruz. E hani yüksek kur güçlü yapacaktı(inanan yoktu zaten de). Böyle ekonominin yönetildiği bir ülkede yalan yanlış açıklanan enflasyon bile böyle çıkar. Gene iyi çıkmış, bu kadar düşük gösterebilmeleri başarı. Şu anda herşey eksponansiyel olarak artıyor. Ve bir şeylerin iyi gidebilme ya da düzelebilme imkanı olduğunu da göremiyorum. Yaza doğru işlerin daha da kötü gitmemesi için maalesef hiçbir umut yok. Bu devirde nasıl çiftçilik yapıyor insanlar anlayamıyorum.  Sonumuz maalesef çok kötü gözüküyor.

Tüccar değilim ama bu stokçuluk olmuyor. 4 birime satın aldığınız malı normalde 5 birime satıyorsanız ve bu süreçte ürünün maliyeti 10 birim olmuşsa ben 4 birim fiyattan almıştım 5'e sattığımda %20 kazanç sağlarım diyemezsiniz. Enflasyona yenik düşmüş olursunuz ve güncel fiyattan satmak zorundasınız aksi taktirde elinizdeki ürünleri yenileyemeyerek batarsınız.

yürüttüğünüz mantık çerçevesinde herkes stokçu olmuş oluyor. 2015 yılında 50k TL fiyatla aldığınız arabayı yada evi bugün 55k fiyatla satarsanız arabanızı yenileme olasılığınız kalmaz. Gerçek enflasyonun senelik %100'ün üzerinde olduğu bir ülkeden bahsediyoruz. 2011 yılında 16k TL olan nissan micra otomobillerin 240k TL ve 11 yıldır eskiyor olmasına rağmen böyle. Aynı arabanın yeni üretimi 480k TL olmuşken 11 senede değeri yok olmuş bir parayla aynı fiyata satılmasını bekleyemezsiniz.

Paranın kaybettiği değer karşısında mallar değer kazanır temel sorun Türk Lirasının yok olması. Evet, neredeyse her şeye her gün zam geliyor çünkü ekonomimiz berbat yönetiliyor. 2012 yılında piyasada dolaşan fiat paranın 5 katı dolaşıyor şu anda, bu sürecin doğal çıktısı olarak para misliyle değersizleşiyor.


Stok yapanlar elbette var ama daha çok siyasi yönetimler bu kelimeyi olduğundan fazla göstererek enflasyonun üstünü örtmeye çalışıyor. Her sene neredeyse misliyle para basılan bir ülkede, paranın karşılığı yok edilmiş bir ülkede ve yatırımcıların güveninin yok edildiği ülkede yüksek enflasyon kaçınılmaz sondur.

Akaryakıttaki artış oranına göre enflasyonu hesaplayabilirsiniz çünkü hemen hemen her şey akaryakıt artışına göre fiyatı artıyor, akaryakıt artışı 6-7 ay öncesine göre 3 kattan fazla arttı ama Tüik'in açıkladığı rakamlar gerçekçi değil olamazda Şubat ayında Ocak ayını Mart ayında Şubatı Nisan ayındada Martı arayacağız sürekli bir zam yağmuru devam ediyor ve ciddi bir hayat pahalılığı.

Yöreden yöreye değişiyor galiba. Çünkü iç anadolu ile karadeniz arasında fark olduğunu gözlemliyorum. Arkadaşlarımla fiyatları tartışırken konuşuyoruz çünkü. Hoş fiyat farkı olması normal oradan oraya da belli bi yerden geliyor mazot parasıydı falan. Stokçuluk yapma şansları yok meyve sebze konusunda hemen bozulan şeyler  çünkü.

Tanesi değil de, salatalığın kilosu 15 lira falan olmuş, domates desen o da 25-30 lira seviyelerinde satılıyor. marul ya basit bir yeşillik onun adeti 15-20 lira olmuş. ya paranın hiç değeri kalmadı yada birileri parayı amuduyla götürmek için bir takım oyunların, stokçulukların peşine girişmiş.

Yani bu durumun üzerine çok konuşulacak bir şey yok gibi görünüyor bana. Çünkü neyin ne olduğunu azıcık araştıran ya da ne bileyim en kısadan markete oraya buraya gidip kendi gözleriyle değişimi görenler biliyor. Böyle insanları tutup da yıllık enflasyon yüzde 61 diyerek yanıltmanız imkansız. Ayrıca bunu araştırmayan etmeyen ve inanacağını düşündükleri kesime de büyük bir saygısızlık ediyorlar. Neyse sonuçta bilen biliyor gerçek yıllık enflasyonun bundan kat kat fazla olduğunu.

Stokçuluk işine girmiyor mu bu ? Bir gemi yağı depoda bekletmek ve fiyatlar artınca satışa koymakla aynı şey. Sadece bu kişi parkeleri stoklamış ve anlık güncellenen fiyatla beraber arttırıp azaltıyor. Altın mı satıyormuş acaba uyanık adam? Bir de alacaksan çabuk al diye akıl veriyor akıllı. Allah bunların eline düşürmesin. Bizi bu hale düşürenler utansın .

TÜİK yüzde 61, ENAG da yüzde 142 gibi bir oran açıklarken Steve Hanke de orta yolu buldu adeta yüzde 94 gibi bir orandı sanırım.    Yıllık enflasyondan bahsediyorum ben tabi. Yıllık enflasyona baktığımızda yüzde 61 gibi bir veri olmasının imkanı yok zaten. Yüzde 100 civarı bir enflasyon gerçekleşti en aşağı. Bunu da zaten onun bunun fiyat değişiminden rahatlıkla anlıyoruz. İşin acı tarafı da bunların artık insanlara sadece bir sayı olarak gözükmesi. Herkes için demiyorum belki ama buna alışır hale geldik iyice ve bu çok tehlikeli geleceğimiz için.

Parke işi oldu geçenlerde 20 metre parke alacaktık internet fiyatına yakın veren var mı diye biraz telefon ettik etrafa ama o gün gitme şansımız yoktu adamlar bir kutu parke için 2000 lira fiyat çekti (: yalnız bu fiyatlar bugün için geçerli yarın gelirseniz zam gelmiş olabilir diyor hemen gelip almalısınız diyor geceleri zam haberi geliyormuş onlar da fiyatlarını güncelliyorlar. Elde kalan malı vermiyor yenisini getirtiyor sanki   böyle böyle elinde mal olanlar kar etti işte hep

Bu verilerin bu zamana kadar hangisi doğru çıktı da bu saatten sonra ben bu verilere inanacağım?

Gördüğüme mi inanayım yoksa söylenene mi? Herşey ortada zaten kimi kandırmaya çalışıyorlar

Bu verileri takip bile etmiyorum artık. Domatesin tanesi olmuş 8tl salatalık 10.

TÜİK’e inanmayacağımız kesin. Toptancıdan alınan mallara yüzde 60-80 arasında zam gelmiş durumda. Geçen aya göre en az yüzde 20 zam yapılıyor. Artık toptancı fiyatı vermiyor, alırken hesaplaşırız abi diyor. O kadar günü gününe oynayan bir pazarda TÜİK’i ciddiye alıp oranların o oran olduğuna inanmayı kendinizi kandırmakla eş değer görebilirsiniz.

İki kurum arasında bu kadar fark varsa ben kime inanacağım konusunda çok fazla sorgulamaya gerek duymam bu adamların gösterdiği enflasyona kimse inanmaz artık sağır sultan bile duyar oldu zamların boyutunu gerçek enflasyonu kimsenin kimseyi kandırmasına gerek yok (: gösterilen eflasyon her zaman 3-5 oluyor hissedilen 30-50 oluyor artık bu oranlara kendi adamları bile inanmıyor biz de inandık diyelim hadi

ENAG’ın açıkladığı rakamlar ile TÜİK’in açıkladığı rakamlar arasında %81 fark oluşmuş.Aslında gerçekçi olan ENAG’ın açıkladığı yıllık enflasyon oranları.Bu oranlara bakınca TÜİK’in açıkladığı %61’lik enflasyon oranının ne kadar basit ve gerçek dışı bir rakam olduğunu markete giden herkes anlıyor olmalı.Eğer markete gitmeyecek, ürünleri aldıracak kadar zenginseniz o durumda sizi enflasyon etkilemeyecektir zaten.

Ülkedeki alım gücü her gün düşüyor.Bundan 5-6 ay önce $’a bağlı düşüş yaşanıyordu, bugün enflasyona, zamlara bağlı düşüşler yaşanıyor.

Neden yalan veriler paylaşmaya devam ediyor çünkü onlara da öyle talimat geliyor olmalı. İstenilen rakamları açıklayan bir kurum haline geldi. Bir halk araştırması yapılsın bakalım en güvensiz kurumlar neler diye. Muhtemelen TRT, TÜİK gibi kurumlar güvensizlikte zirvede yer alırlar. Bence de güvensizlik, enflasyondan daha kötü bir sonuç. Kurumun itibarı zedeleniyor.