Topic: Adalet neredesin göster kendini ? - page 2. (Read 489 times)
Hakim ve savcıların mesleğe kabul yöntemini adam akıllı eleştirmeyen kişilerin adalet yok diye ağlamasını çok komik buluyorum.Muhalif kesimin öncelikle neden-sonuç ilişkisini düzgün kurması gerekiyor yoksa daha çok adalet adalet diye ağlarlar.
Ben adaleti haftada bir görüyorum. Benim komşumun eşi. Akşamları yürüyüşe çıktıkları zaman komşum Adalet hanım ve Ekrem abiyi görüyorum. Yani adalet bizim mahallede var. Szide yokmu halen mi arıyorsunuz. Komşularınızda Adalet yok mu?
Adalet denilen şey çok eskide kaldı zaten her şey hakkaniyetli ve adaletli olsaydı ülke şuan bu noktalarda olmaz çok ileri seviyelerde olurdu. Ülkede adelet olmadığını herkes biliyor ama kimse ses çıkaramıyor ses çıkarını hoop doğuya sürüyor. Ne karar çıkacaksa mahkeme yapılmadan sonuç zaten belli eğer hakim istedikleri sonucu vermeyecekse bir bakıyorsunuz o davaya bakan hakim değişmiş zamanında çok gördük.
sosyal medyada bulunan ve çocuklara ait olduğu iddia edilen ses kaydı ile sansürlü mektubun başka bir davaya ait olduğu söyleniyor. ebleh sürüsünü daha iyi dizginleyebilmek ve onları kendi istedikleri yere koşullandırmak için böyle yöntemlere sıkça başvuruyorlar; bunu daha önceki benzer hadiselerde de görmüştük. twitter'da salak saçma taglere yazınca bir şeylerin değiştirilebildiğini zanneden düşük seviyeli ebleh sürüsünü böyle kullanabiliyorlar.
Başka bir davaya ait olduğu söyleniyor demişsiniz peki bunun bir kanıtı da var mı? Hayır yani bilmek isterim ki sonra boşu boşuna tepki göstermiş olmak istemem. Çünkü sosyal medyada her türlü şeye rastlayabilirsiniz. Bir kesim A diyorsa diğer kesim B diyor. Ortada iki taraf tarafından da bir kanıt sunulmamışsa bir belirsizlik içerisinde sürüp gidiyor olaylar.
Adalet sisteminde çok böyle sonuçlanan davalar var. Delil yetersizliği veya farklı bir durumdan dolayı serbest kalınca medyada gündem oluyor. Daha sonra tekrar tutuklama talebi veriliyor. Tutuklama talebinin başta olmadan sonradan olması da yargı sistemine güveni azaltıyor.
sosyal medyada bulunan ve çocuklara ait olduğu iddia edilen ses kaydı ile sansürlü mektubun başka bir davaya ait olduğu söyleniyor. ebleh sürüsünü daha iyi dizginleyebilmek ve onları kendi istedikleri yere koşullandırmak için böyle yöntemlere sıkça başvuruyorlar; bunu daha önceki benzer hadiselerde de görmüştük. twitter'da salak saçma taglere yazınca bir şeylerin değiştirilebildiğini zanneden düşük seviyeli ebleh sürüsünü böyle kullanabiliyorlar.
Televızyonda haberlerde gordum de cok uzuldum ya Allah cocukların yardımcısı olsun anne babası boyle kım bakacak bu cocuklara cocuklar halen anne babasıyla beraber mı acaba devlet hemen bu ıse el atıp cocukları onlardan almalı
doğrudur ancak telefondaki ses kaydına müdehale etmediğiniz taktirde kanıt niteliği taşır sonuçta aynı bilgileri türktelekomdan alabilirler bunun doğruluğu kanıtlanabilir bir durum. bununla ilgili birçok mahkeme kararıda var.
http://tuncayilcim.av.tr/v5/cep-telefonu-gorusmesi-kayda-alinirsa-hangi-hallerde-gecerli-delil-olur/
Kusura bakmasınlar kanun belli ortada bir suç var ve tek çözümü bu ses kaydı. hak ve özgürlüğede müdehale var.
Quote
Anayasa’nın 22. maddesi gereğince kural olarak herkes haberleşme özgürlüğüne sahiptir ve haberleşmenin gizliliği esastır. Ancak, yine aynı madde uyarınca, ulusal güvenlik, kamu düzeni, suç işlenmesinin önlenmesi, genel sağlık ve genel ahlakın korunması veya başkalarının hak ve özgürlüklerinin korunması nedenlerine dayalı olarak hakim kararıyla gizlilik kuralı askıya alınabilir.
http://tuncayilcim.av.tr/v5/cep-telefonu-gorusmesi-kayda-alinirsa-hangi-hallerde-gecerli-delil-olur/
Kusura bakmasınlar kanun belli ortada bir suç var ve tek çözümü bu ses kaydı. hak ve özgürlüğede müdehale var.
Kanun yorumlara göre değişir.Hâkimler kararlarını “vicdanıyla” verir.Verdikleri kararlarda “sorumsuzlardır.”İş bu durumda ; Hâkimin birinin verdiği kararı, başka bir hâkim vermez veya kabul etmez.Sizin söylediğiniz maddeyi kabul etmekte, Anayasa md. 38/6’dan reddetmekte hâkimin inisiyatifinde.Bu yüzden size göre siz haklısınız ancak kanunda size göre, bize göre yok.Vicdan esas olduğu için hâkimlerin bu durumda akla ve mantığa uygun karar vermeleri beklenir.
doğrudur ancak telefondaki ses kaydına müdehale etmediğiniz taktirde kanıt niteliği taşır sonuçta aynı bilgileri türktelekomdan alabilirler bunun doğruluğu kanıtlanabilir bir durum. bununla ilgili birçok mahkeme kararıda var.
http://tuncayilcim.av.tr/v5/cep-telefonu-gorusmesi-kayda-alinirsa-hangi-hallerde-gecerli-delil-olur/
Kusura bakmasınlar kanun belli ortada bir suç var ve tek çözümü bu ses kaydı. hak ve özgürlüğede müdehale var.
Quote
Anayasa’nın 22. maddesi gereğince kural olarak herkes haberleşme özgürlüğüne sahiptir ve haberleşmenin gizliliği esastır. Ancak, yine aynı madde uyarınca, ulusal güvenlik, kamu düzeni, suç işlenmesinin önlenmesi, genel sağlık ve genel ahlakın korunması veya başkalarının hak ve özgürlüklerinin korunması nedenlerine dayalı olarak hakim kararıyla gizlilik kuralı askıya alınabilir.
http://tuncayilcim.av.tr/v5/cep-telefonu-gorusmesi-kayda-alinirsa-hangi-hallerde-gecerli-delil-olur/
Kusura bakmasınlar kanun belli ortada bir suç var ve tek çözümü bu ses kaydı. hak ve özgürlüğede müdehale var.
Bu ülkede adalet ya sosyal medyada gündem olursa birşeyler yapar yada yandaşşanız diğer türlü elinizde kanıt olduğu halde ortada kalırsnız yakın zamanda forumda bahsettiğim evimizin bir bölümünün yıkımı ile ile ilgili davam vardı vatandaş beni arayıp evi yıktım diyor dava ediyorum ses kaydını sunuyorum adamın telefonda kensinin yaptığını söylediği halde sonuç ne biliyormusunuz kar ve hava koşullarının yıktığına karar veriliyor. 
lan adam kendi söylüyor telefonda yıkanı. şimdi aynı evraklarla bir üst mahkemeye başvurduk. adama delili veriyorsun dinleyen yok.
lan adam kendi söylüyor telefonda yıkanı. şimdi aynı evraklarla bir üst mahkemeye başvurduk. adama delili veriyorsun dinleyen yok.Kanunsuz yolla elde edilen deliller, delil niteliği taşımamaktadır.Bunun bir çok örneği var.
Anayasa md. 38/6 der ki :
“Kanuna aykırı olarak elde edilmiş bulgular, delil olarak kabul edilemez”
5271 sayılı CMK'nin 206. maddesinin (2) fıkrasının [a] bendinde, delilin, kanuna aykırı olarak elde edilmesi halinde reddedileceği ifade edilmektedir.
Bu yüzden sizin elde ettiğiniz ses kayıtları reddedilmiş olabilir.Yine de vicdanen verilen karar, akla ve mantığa uygun değildir.Üst mahkeme lehinize kararı bozacaktır.
Kaynak :
https://bunyaminince.av.tr/blog/ceza-yargilamasinda-hukuka-aykiri-deliller/
Bu ülkede adalet ya sosyal medyada gündem olursa birşeyler yapar yada yandaşşanız diğer türlü elinizde kanıt olduğu halde ortada kalırsnız yakın zamanda forumda bahsettiğim evimizin bir bölümünün yıkımı ile ile ilgili davam vardı vatandaş beni arayıp evi yıktım diyor dava ediyorum ses kaydını sunuyorum adamın telefonda kensinin yaptığını söylediği halde sonuç ne biliyormusunuz kar ve hava koşullarının yıktığına karar veriliyor. lan adam kendi söylüyor telefonda yıkanı. şimdi aynı evraklarla bir üst mahkemeye başvurduk. adama delili veriyorsun dinleyen yok.
lan adam kendi söylüyor telefonda yıkanı. şimdi aynı evraklarla bir üst mahkemeye başvurduk. adama delili veriyorsun dinleyen yok.
Bu olay toplumun büyük kesiminde büyük izler bıraktığı için sorumlular bir şekilde cezalandırılacak.Ya bunlar gibi olup, hala sesini çıkaramayan veya gündem olmadan yitip giden canlara ne olacak?
7-10 yaşlarında biri kız, diğeri erkek iki kardeş, öz anlatımlarıyla, çizimleriyle cinsel detaylara hakim olamayacak yaşta en ince ayrıntısına kadar anlatmış.Bu hukukçularca kabul edilen bir “Somut delil” anlamında bir emaredir.
Toplum tepki verince mi kararları inceleyeceksiniz?HSK, tutuksuz yargılama veren hakime soruşturma açmış ve inceleme başlatmış.Bir yaptırım olacağını sanmıyorum, en fazla görev yerini değiştirirler.Başka hakim istenilen cezayı verir ve yine eski sistem adalet dağıtmaya devam ederiz!
Bir de annenin savunması var ki, çocuklarını Munchausen Sendromu* olduklarıyla kendini savunuyor.Biraz akıl işi sözlü ifadelerle annenin savunması rahatça çürütülecektir.Toplum bu vicdan kararını kabul etmemektedir.
*Munchausen Sendromu : Bir sorunu olmamasına rağmen, kişinin kendisini sağlık personellerine hasta gibi gösterip tedavi almak istemesi sonucu ortaya çıkan bir psikolojik rahatsızlıktır.
7-10 yaşlarında biri kız, diğeri erkek iki kardeş, öz anlatımlarıyla, çizimleriyle cinsel detaylara hakim olamayacak yaşta en ince ayrıntısına kadar anlatmış.Bu hukukçularca kabul edilen bir “Somut delil” anlamında bir emaredir.
Toplum tepki verince mi kararları inceleyeceksiniz?HSK, tutuksuz yargılama veren hakime soruşturma açmış ve inceleme başlatmış.Bir yaptırım olacağını sanmıyorum, en fazla görev yerini değiştirirler.Başka hakim istenilen cezayı verir ve yine eski sistem adalet dağıtmaya devam ederiz!
Bir de annenin savunması var ki, çocuklarını Munchausen Sendromu* olduklarıyla kendini savunuyor.Biraz akıl işi sözlü ifadelerle annenin savunması rahatça çürütülecektir.Toplum bu vicdan kararını kabul etmemektedir.
*Munchausen Sendromu : Bir sorunu olmamasına rağmen, kişinin kendisini sağlık personellerine hasta gibi gösterip tedavi almak istemesi sonucu ortaya çıkan bir psikolojik rahatsızlıktır.
Şimdi aklıma geldi. Eğer bu Elmalı davası Survivor finalinden önce olsaydı İsmail Balaban birinci olamazdı. Çünkü ona oy veren çoğu kimse etkilenir ve oy vermezdi.
Daha önceden de yazdım ağır ceza mahkemesi Elmalı'da olduğu için davanın adı Elmalı Davası
Hocam survivor ile bu olayı nasıl aynı kefeye koydunuz tek ortak nokta Antalya galiba oradan hareketle bu sonucu çıkardınız İsmail balabanın bu olayla alakası yok memlekete göre yargılama olsaydı Diyarbakırlı Mardinli Şırnak’lı Hakkarili insanlar hayatın her yerinde ötekileştirilirdi ancak ülkemizde bu konuda fazlasıyla anlayış zaten var Daha önceden de yazdım ağır ceza mahkemesi Elmalı'da olduğu için davanın adı Elmalı Davası
@trendcoin düşüncelerine katılıyorum üstat
Şimdi aklıma geldi. Eğer bu Elmalı davası Survivor finalinden önce olsaydı İsmail Balaban birinci olamazdı. Çünkü ona oy veren çoğu kimse etkilenir ve oy vermezdi.
Daha önceden de yazdım ağır ceza mahkemesi Elmalı'da olduğu için davanın adı Elmalı Davası
Daha önceden de yazdım ağır ceza mahkemesi Elmalı'da olduğu için davanın adı Elmalı Davası
annenin ifadesine de pek güvenmiyorum ama twitter'da "odolot yok odolot, loyokot yok" diye gezinen düşük seviyeli profillerden iyice nefret etmeye başladım. twitter'dan adalet getirebildiğini zanneden ebleh bir topluluk oluşturdular.
https://twitter.com/MerveAK31509432/status/1410193611392749572
https://twitter.com/MerveAK31509432/status/1410193611392749572
Twitlere baktım ve mesleki yazışma dersimden hatırladığım ve gördüğüm kadarıyla adım gibi eminim ki bu twit serisi anne tarafından değil avukatı veya akıl aldığı biri tarafından yaptırılmış suçu da kaynanasına atmış çocukların psikolojilerinin durumunu bağımsız ayrı bir psikolog da değerlendirir mutlaka
kesinlikle kendisi tarafından yazılmamış ama bunun bir şeyi değiştireceğini zannetmiyorum. flood'un içerisinde bulunan tutanaklarda bazı çelişkilerin olduğundan bahsedilmiş; bu olay, twitter'daki daha doğru düzgün türkçe yazamayan ebleh sürüsünün saçmalıkları ile ağır ceza mahkemesinin verdiği kararı neden bir tutmamalıyız diye güzel bir örnek olmuş. anne kadar, ayrıldığı eşi ve ailesi de problemli bir yapıya sahipmiş gibi gözüküyor (olan çocuklara olmuş). mahkeme sonuçlanmadan bir şey söylemek zor, böyle bir mahkemede karar verici olmak her şeyden daha zor... :(
annenin ifadesine de pek güvenmiyorum ama twitter'da "odolot yok odolot, loyokot yok" diye gezinen düşük seviyeli profillerden iyice nefret etmeye başladım. twitter'dan adalet getirebildiğini zanneden ebleh bir topluluk oluşturdular.
https://twitter.com/MerveAK31509432/status/1410193611392749572
https://twitter.com/MerveAK31509432/status/1410193611392749572
Twitlere baktım ve mesleki yazışma dersimden hatırladığım ve gördüğüm kadarıyla adım gibi eminim ki bu twit serisi anne tarafından değil avukatı veya akıl aldığı biri tarafından yaptırılmış suçu da kaynanasına atmış çocukların psikolojilerinin durumunu bağımsız ayrı bir psikolog da değerlendirir mutlaka
annenin ifadesine de pek güvenmiyorum ama twitter'da "odolot yok odolot, loyokot yok" diye gezinen düşük seviyeli profillerden iyice nefret etmeye başladım. twitter'dan adalet getirebildiğini zanneden ebleh bir topluluk oluşturdular.
https://twitter.com/MerveAK31509432/status/1410193611392749572
https://twitter.com/MerveAK31509432/status/1410193611392749572
Bu haber benim de kanımı donduran cinsten bir haberdi, serbest kalmadılar, tutuksuz yargılanıyorlar ama neden tutuksuz yargılanıyorlar, öyle sert kararlar vermeliler ki, bu şerefsizler gibiler asla bir daha böyle bir şeye yeltenmemeliler,
Konuya tekrar birşey yazmadan edemedim
Sadece bu konuda değilki ülkede adalet denen sistem çalışşa sayıştay raporları ciddiye alınırdı malesef hiçbirşeyimiz düzgün çalışmıyor liyakat liyakat diye diye ülkede herşeyin içinden geçtiler.
Sadece bu konuda değilki ülkede adalet denen sistem çalışşa sayıştay raporları ciddiye alınırdı malesef hiçbirşeyimiz düzgün çalışmıyor liyakat liyakat diye diye ülkede herşeyin içinden geçtiler.
Liyakat olsa gam yemeyeceğim hocam devlette liyakatler sümenaltına alındı şimdilik bizci sizci diye diye devlet kadroları belediye kadroları peşkeş çekildi hala çekiliyor liyakat yok maalesef adli yargıda da muhakkak böyle durumlar vardır
Konuya tekrar birşey yazmadan edemedim
Sadece bu konuda değilki ülkede adalet denen sistem çalışşa sayıştay raporları ciddiye alınırdı malesef hiçbirşeyimiz düzgün çalışmıyor liyakat liyakat diye diye ülkede herşeyin içinden geçtiler.
Sadece bu konuda değilki ülkede adalet denen sistem çalışşa sayıştay raporları ciddiye alınırdı malesef hiçbirşeyimiz düzgün çalışmıyor liyakat liyakat diye diye ülkede herşeyin içinden geçtiler.
Jump to: