Topic: Altı kentte hizmet veren Dicle Elektrik: Bölgede kayıp kaçak oranı yüzde 86 - page 2. (Read 599 times)

..dimi lan ?  demin markette gittim içerde 4 trafik polisi  "Rakı çok pahalı" muhabbeti  yapıyordu market sahibi ile. (anla sen ne demek bu)
hem saat 23:30 (alkol satmak yasak bu saatte)    hemde bu muhhabbetleri yapan kişiler trafik polisleri.
Burası garip bir ülke. Bende arabayı çektim marketin önüne ve hem bu saatte hemde trafik polisleri ile geyik yaparak alkol aldım.

 Hacı bu memleketi sen ve senin gibiler kurtaracak ha gayret.
Avatarında ki it resmine hayranım. Keşke sende ondan ziyade beyin olaydı    Harbiden yakışıklı hayvan.

Sağlam tut istatistikleri

Sen İzmir'deki ütopyanda yaşamaya devam et üstad, sana kızamıyorum zaten İzmir'den algılayamazsın.

Sende buna inanıyorsun    İstatistiklermiş. pufff.  İstatistikler ile bakacak olursan enflasyon %8 - %10 arasında . Buna da inanıyor musun ?
Hak hukuk ve adaletin olmadığı ve taraflı olduğu bir yerde hangi istatistikten söz edilebilir ?

Adam gibi cevaplıyorum ama söylediklerimi adam olan anlar.

Dünyanın herhangi bir yerinde kadın başı 4.5 çocuk yaparsan, sana değil devlet peygamber bile iş bulamaz.
Karadeniz'in ekonomik durumu eminimki bu bölgelerden çok daha kötüdür, kimse kaçak elektrik kullanmıyor.
Adaletli ile adaletsizi birbirinden ayıran budur, suçlu sadece suçuna kulp bulur.
Dünya kaynakları sınırlı bir yer, cahil cahil konuşmayın.

Gerçek ihtiyacı olan insan bunlar kadar zalim olmaz, gerçekten ihtiyacı olan insan ihtiyacından fazlasını harcamaz.
%86 fazla harcanması açıkça art niyeti belli ediyor, dünya zalimlere kâr dert etme.

Bu aslında bu dönemin problemi değil. Doğudaki kaçak elektrik kullanımı yıllardan beri var. Şunu da söyleyeyim, memleket olarak sıcak yer tamam kabul ediyorum ama gidip Mardin'deki evlere girin, bir evde 3 klima var. Adam diyor ki zaten beleşe çalışıyor, dayıyor klimayı. Yani sanmayın ki sadece kışın bu adamlar elektrik kullanıyor, yazın da klima kullanıyor. Bir de gidip evlerin önüne bakın, kapıda son model arabalar yatıyor. Dediğiniz doğru o arabayı almak için kaçakçılık, esrar, eroin işlerine giriyorlar ama kardeşim o işe giriyorsan, elektriğini de bir zahmet ödeyi ver.

Sevgili dostum bana istatistiklerle gelme bunu zaten herkes biliyor değil mi? Sadece sana tek soru soracağım ama adam gibi yanıtla.
Yukarıda yazdığım maddeler senin başında olsa sen yapmaz mısın? Ya da yapmak zorunda olmaz mısın?
En iyi ihtimalle kaçak elektrik başta olmak üzere, uyuşturucu, kaçak siraga kaçakçılığı başta olmak üzere her türlü pis işe bulaşma ihtimalin yüksek çünkü legal iş YOK.

lütfettiğin için teşekkürler üstad hemen yeşil kart dağıtıp, korucu yapıp mayış verelim

---

fakir doğulu edebiyatlarını geçersek istatistiklere gelelim ve hakkımızın bu fakir ve ihtiyaç sahibi (!) insanlar tarafından nasıl gasp edildiğini istatistiklerle görelim.

dedasın 2018 faaliyet raporuna göre 6 milyon nüfusun 22,163,258,576 kwh enerji tüketimi mevcut.
enerjisanın 2018 faaliyet raporuna göre 21 milyon insan 41.78 twh elektrik tüketiyor (başkent 15,01 TWh, ayedaş 11,54 TWh, toroslar 15,23 TWh)

doğu bölgesi anadolu'ya göre kişi başına %86 daha fazla elektrik tüketiyor ve bu elektrik kaçak.

kaynak
https://www.dedas.com.tr/content/fotosfiles/2018%20D%C4%B0CLE%20EDA%C5%9E%20FAAL%C4%B0YET%20RAPORU.PDF
https://www.enerjisa.com.tr/Media/GetFile?fileId=3860

Şu devlette bir yerde söz sahibi olup da kendi cebine kim para indiriyorsa burnundan fitil fitil gelsin diye beddua etmekten başka yapabileceğimiz bir şey var mı..
Hayvancılık yapamayan,
Başka yerde dönümden 1 ton ürün hasat eden çiftçiye göre sadece 100 kilo hasat edebilen,
Batıya gittiğinde aaa bu kürdü/kroyu almayın lan işe diyerek dışlanan,
Eğitim, okul, iş, sosyallik alanlarında coğrafi olarak sınıfta kalmış bir yerde şans eseri doğan ve geçindirmekle yükümlü olduğu çocuklarına gelecek sağlayamayacak olan insanların yerine biraz koyalım kendimizi, empati yapalım yani..
Adam dağa çıkmamış, PKK'lı olmamış, 3 kuruş kazançla 5 kuruş elektrik, gıda vs harcamalarını yapamıyorsa...
Suriyelilere baktığımız gibi bunlara da bakacağız arkadaş hiç ağlamayın.
Heeee şu da var, bakamayacağın halde 10 çocuk yaparsan, iş bulduğun halde çalışmıyorsan, sana bakan bu millete düşmansan o zaman senin sıkıntın benim sıkıntım değildir hiç kusura bakma.

 Yalan ya yalan. Ben hiç inanmıyorum o kadar olduğuna.  Bu tarz haberlerin ardından hep zam gelir. Bu haberde  yakında gelecek bir zammın işaretidir. Yani hazır olun zamlara demek istiyorlar.  Yazık ağlıyor  Elektrik Dağıtım şirketleri...yüzde 86 ühüüü..  Amcık, sanki sana giren çıkan var. Sen zaten o parayı tahsil ediyorsun. E o halde sızlanman niye ?
Kime neyi şikayet ediyorsun? Kimi kime kötülüyorsun?
 Yani batıda ki insanları kışkırtıp "doğadaki ibneler elektrik çalıyorlar  vay amk puştları," düşüncesini yerleştirip sonrada gelecek elektrik zamlarına kılıf uyduruyorlar.
Evet çalınıyor, ama o kadar değildir.  Batıda da çalınıyor hemde süper çalınıyor hatta daha fazla çalınıyor. Ama usulü ile çalınıyor arada torpiller, kıyaklar, para yedirmeler var.
Fakat nedense hep doğuda ki kekolar çalıyormuş gibi gösterilmeye çalışılıyor.
  
 Bir haber okumuştum bir kere.  Yine mağdur zavallı elektrik dağıtım şirketi ve şöyle diyor.  "Bilmem nerede tüm mahalle kaçak elektrik kullanıyor ve biz o mahalleye giremiyoruz bile güvenliğimiz nedeni ile"
 Vah vah ne üzüldüm yani. Yavşak.... mahalleye giremiyorsan kes o mahallenin enerji nakit hatlarını ? Trafolar kapansın. Niye zırlıyon ki?  Saha çalışması yaparken yada trafoları zayıf tatil beldelerinde olur olmaz zamanlarda  elektriği kesmeyi biliyorlar.  Ama bir mahalleninkini kesemiyorlar. Çok acıklı durum.

10 senedir  bizim burada  bir trafo ikide bir elektriğimizi kesip duruyor. çünkü trafo 20 senelik ve kapasitesi o zamanlara göre.  Eskiden hane sayısı azdı şimdi bir sürü yazlık ve site yapıldı etrafa ve hepsi aynı trafoya bağlandı. Haftada bir kaç kez düzenli olarak elektriğimiz kesilir. Arada birde  birkaç saniyeliğine git gel yapar cihazlarımızın amına koyar.
Ama bu yavşak dağıtım şirketleri defalarca söylememize rağmen kılını kıpırdatmaz.

%86 nedir arkadaş, bu nasıl bir orandır! Kes hizmeti-dağıtımı tümden, isteyene jeneratör dağıt taksitle falan daha mantıklı 😂

Yumulmazdı.

 Bu düzene zaten devlet göz yumuyor. Totalde çalınan elektriğin parasını  çalmayan diğer abonelerden tahsil edilmesine içinde bulunduğumuz sistem izin veriyor.
Oysa ki 1 günlük mesai ile bir karar çıkartsalar ve hükümet dese ki; "Hop kardeşim, sen çalmayan adamdan bunu nasıl tahsil edersin! Kim çalıyorsa bul onu ondan tahsil et yada cezasını keselim" ve böyle bir karar alınsa, bakın o zaman "doğuda %86 elektrimizi çalıyolarrruuu " diye ağlayan o elektrik dağıtım şirketleri o çalan kişileri eli ile koymuş gibi bulmuyor mu? Anında hepsi tespit edilir.  Bir kaç günlük saha çalışmasına bakar iş.  
 Ama yok, nasılsa paralarını alıyorlar kaymak gibi. Niye uğraşsınlar. Devlet baba diyor ki; Onlar çalıyorsa sende minareyi kılıfına uydur bu bedeli gelene geçene herkese ödettir.
Al sana faturada Kayıp Kaçak Bedeli.

İyi amk. o zaman birileri adam öldürdü mü de cezasının bir kısmını da biz yatalım ? Aynı mantık. Sorun tepede yani tepede. Baş çalanlarda.
Burada sorgulanacak kişiler çalanlar değil, çalınmasına mani olmayan sistemdedir. Kanun koyucularda ve Kanun yürütücülerdedir.

burada bence asıl sorulması gereken soru, kaçak kayıp bedelleri tüm yurda dağılmadan sadece bulunduğu bölge aboneleri tarafından karşılansaydı bu kadar kaçağa göz yumulur muydu?

kıps

hmmm.... tamam  oynak beyi.

bu tür tartışmalar sana 2 gömlek üst gelebilir, üstü kalsın.

Konuyu götünden anlarsan böyle cevap verirsin işte.  Ben diyorum ki  "hırsızlık" zaten her yerde. Sistemin en üsttekinden en alttakine kadar her kesiminde hırsızlık, aşırma var.   Ama biri bunu keyfe keder ve ihtiyacı olmadığı halde  daha fazla zenginleşmek için  yapıyor. Bir diğeri ise ihtiyacı olduğu için yapıyor.
Çünkü o adamın elinde avucunda ne varsa zaten alınmış. Ödeyemediği faturaları için insanların mallarına, haciz konuluyor. Batan kişi daha da dibe çekiliyor, çaresiz kalıyor. Çaresiz insan ise saldırır ve çalar. Herkes potansiyel hırsızdır, sadece bu eylemi gerçekleştirebilmek için toleransı farklıdır. Hırsızlığın bir üst level i ise yağmacılıktır. Adam baktı çalamıyor, bu seferde  yağmalamaya başlar. Hatta küçük topluluklar halinde bu yağmacılık ve hırsızlık artık normal görülmeye başlar.
 Tüm bunların nedeni ise çaresizlik ve birazda cahillik ve tam olarak ne yapacağını bilememenin verdiği çaresizliktir.
Ülkenin batı kesimi doğu kadar cahil değil. Bu neden ile her zaman alternatif kazanç yolları bulmaya daha yakın. Hırsızlık batıda son düşünülecek şey, yada kalıbına uydurarak yapılır batıda ve göze batmaz. Bu yüzden de herkes  batının hırsızlığını görmez.   Birgün sende çalarsın  bende çalarım. Bunu yapmaya mecbur kaldığım zaman gerçekleşir bu eylem. Tüm elimdekini, varlığımı, niteliklerimi yitirdiğim zaman içimde ki çaresiz adam hayatta kalabilmek için yapar bunu.
 Resmin büyüğünü görmek lazım. Ama buda herkese nasip olmuyor.  
Tabi ki  hırsızlıktan kaynaklanan açığın bedelini hepimiz ödüyoruz. Çünkü hepimiz aynı çanağa kaşık sallıyoruz.  Ama sadece doğuda elektrik çalanın  kayıp kaçak bedelini ödemiyorsun  rahat ol. Altına ferrari çeken, ülkeyi parsel parsel satan, tüm ailesini soyunu sopunu bedava sağlık hizmetlerinden ömür boyu faydalandıran kalın boklarında parasını biz ödüyoruz.  Ülkeyi batıran birşey olacak ise, doğaguda ki kaçak elektrik olamaz bu.  Bu diğer kalın bokların hırsızlığı bizi batırır.



Sen zaten benim umrumda değilsin kardeşim. Başından beridir benim distrust  listemdesin sende biliyorsun.  Beni nereye sokup çıkardığın ise sikimde değil. Aynı sen gibi.  distrust  mış  meritmiş   senin ilgi alanın onlar benim değil. Beni bozmaz.

Bu fakir doğulu edebiyatı ve güzellemeleri ile yapılan hırsızlığı/arsızlığı örtme taktiği de bir bitmedi.
Fakir bir Karadenizli ile, fakir bir Doğulunun arasındaki tek fark birinin yediği tüm yemeklerin etli olması diğerinin ise hayat boyu et görmemiş olmasıdır.
Hangisinin et görmediğini yöresel yemeklerden tespit etme yetisine sahip olacağınızı düşünüyorum.

Bugün devlet sağ olsun (hükümet) doğudaki şehir yapılanması batı şehirlerinde yok (oy toplamak için bile olsa).

Kaçak elektrik haberindeki şehirler: Şırnak, Şanlıurfa, Mardin, Siirt, Batman ve Diyarbakır

Google Trends Bitcoin araması:

1. Bingöl
2. Iğdır
3. Siirt
4. Kars
5. Batman
6. Diyarbakır
7. Hakkâri
8. Muş
9. Antalya
10. Bitlis

Umarım Allah yukardadırki haklı ile haksız ayırt olsun, belliki bu dünya hak yiyenlere kâr kalacak.

mantıklı kararlar alabilen biri bu hırsızlığa kulp uydurmaz.
trafoların kapısını kıran adamları, hakkımızı yiyen adamları savunuyorsun.
bu para benim cebimden çıkıyor, babamdan çıkıyor, devletimden çıkıyor ve sen bunu savunuyorsan.
seni aylar önce çıkardığım distrust listeme tekrar ekliyorum.
son dönemde forumda okuduğum en saçma cümleler topluluğuydu, hırsızlık savunulamaz.

   Ne alakası var  hırsızı savunmuşsun resmen niye çalmasınmış çalarmış adam, kimden çalıyor senden benden çalıyor. Elektrik kullanıyor parasını ödemiyor kayıp kaçak bedeli diye biz ödüyoruz. Fiyatlar pahalıysa burada da pahalı buradada herkes şikayetçi. Şikayet etmek farklı bir şey kullandığın hizmet aldığın şeyin parasını ödememek farklı bir şey. Hadi interneti telefon faturasını da ödemesinler bakalım, merkezden şak diye keserler hizmeti. Her hizmetin bedeli vardır. Ben her ay 350 lira elektrik parası ödüyorum. 5.000 liraya yakın elektrik faturası ödeyen esnaf küçük işletmeciler tanıyorum. Bu her ay elektrik doğalgaz parası ödeyen insanlar senin gözünde enayi o zaman.

  Bence devlet telefon internet faturası gibi elektriği merkeze almalı dağıtımı ordan yapmalı ödemeyinin elektiriği merkezden kesilmeli. İnternet telefon faturası gibi. En iyisi bu. Biraz pahalıya mal olur ama 2 senede çözerler bu işi.

 Başımızda ki siyasilerin çaldıklarının yanında bu  elektrik kayıp kaçak bedeli çerez parası kalır.
Doğuda ki insanlar elektrik mi çalıyor? Çalar tabi adam, adama ne tarım ne hayvancılık ne ticarette kazanç bırakmadılar. Eee ne yapacak adam?
Nasıl ısınacak, enerji ihtiyacını nasıl karşılayacak? Bir torba kömür olmuş kol gibi fiyatı, gaz yağı kol, doğal gaz kol.
 Düşünün ki biryerde çalanlar keyif için sefa için, servetine servet katmak için çalıyor. Diğer yerde ise adam geçinebilmek, ısınabilmek, hayatta kalabilmek için çalıyor.   Elektriğe yılda  3 kere kol gibi zamları, vergileri yapıştırırken güzeldi.

madencilik yapmak için nereye başvuruyoruz arkadaşlar? ekipmanları da sınırdan kaçak olarak sokacağımız için sınıra yakın yerleri tercih edeceğiz:)) şaka bi yana ben bir şey soracağım:
"bizim günahımız ne?"