Topic: Benzin Zamları - page 2. (Read 325 times)

Üretmediğin şeye bağımlı olursan, fiyatını kontrol edemezsin.

Zaman zaman bazı yetkililer çıkıp da "Avrupa'nın en ucuz akaryakıtını kullanıyoruz" gibi gerzekçe cümleler kuruyorlar ve biz sinirleniyoruz. Aslında sayın yetkililerimiz haklı. Birincisi akaryakıtın fiyatı, tüm zamlara, ek vergilere rağmen olması gerekenin altında. İkincisi döviz, olması gerekenden düşük.

Ama tabi ki -en azından bazılarımız- biliyoruz ki, akaryakıt fiyatı Türk Lirası olarak ucuz olsa da "birim fiyat olarak" HAŞIRT THE BLACKBOARD.

Hollanda'da asgari ücret 1756 €, benzin 2.246 € - 1 asgari ücretle 781 litre benzin alınabiliyor.

Türkiye'de ise asgari ücret 11492 ₺, benzin 36,08 ₺ - 1 asgari ücretle 318 litre benzin alınabiliyor. Avrupalının aldığı en pahalı benzinin yarısını alamıyoruz.


Kaynak: https://tr.globalpetrolprices.com/gasoline_prices/Europe/


Kaynak: https://tr.euronews.com/2022/12/22/avrupada-asgari-ucret-turkiye-2023-asgari-ucret-siralamasinda-ne-durumda (Türkiye 2023, Diğer ülkeler 2022 II. Yarı)


İşin ilginç yanı listede akaryakıt fiyatının artışı ile yaşam kalitesinin neredeyse doğru orantılı olması 😀 Yani, benzin fiyatının yüksek olduğu ülkelerde yaşayan vatandaşların refahı daha yüksek.

bu ülkede seçilmiş bir başbakan asıldı. sen dünyanın başka hangi ülkesinde seçilmiş bir başbakanın asıldığını gördün?

bu ülke eşi ve benzeri ancak Afrika'da yaşanmış olan darbeler tarihine eşdeğer bir tarihe sahip. sen tankın önüne yatan bir milleti başka nerede gördün?


seçilmiş başbakanın asıldığı günü bayram olarak kutlayanlar, bu aziz ve şerefli millet tankın önünde yatarken bankamatik kuyruğuna girenler demokrasiden yana hazımsızlığını dile getirebilir elbette. onlar gezi ayaklanmasında dolar ve işsizlik sorunu yokken, faizler düşükken ve benzin alım gücüne göre muhtemelen tarihin en iyi fiyatlarındayken polis otosu devirip bir polisin şehit edildiği çapulcu ayaklanmalarını da desteklemişti.

anlaşılması gereken şey şu: tepeden inmecilik bitti (kesin bilgi lütfen yayalım, hala duymayanlar ve bilmeyenler var). halk onları hiçbir zaman sevmedi ve sevmiyor. pkk'nın siyasi uzantısı olmakla övünenler ile işbirliği yapsalar bile kazanamazlar, benzin 150 lira olsa bile kazanamazlar çünkü bu aziz ve şerefli millet benzin fiyatını bir numaralı sorun olarak görmüyor ve benzin fiyatlarından daha değerli şeylerin olduğuna inanıyor ve benzin fiyatlarını tepeden inmeci haramzadelerin düşüremeyeceğini zaten biliyor.


umarım hakikati yazdığım için ölüm tehditler almam, bthd'nin böyle biri olmadığını biliyorum ama bu forum hakikatleri duyduğunda insanları ölüm tehditleri ile susturmaya çalışan cani ruhlu tek parti faşistleriyle dolu.

Bu yazınızı gördükten sonra aklıma ne zaman zam haberi geldi vatandaş benzinliklere koşup kuyruklar oluşturup depo doldurma peşine düşüyordu. Hala aynı mı bilmiyorum aynıysada basın yansıtmıyor artık. Çünkü basında bıktı artık. Ama diyeceğim şu ki sanırım vatandaşta bıktı artık çünkü zamların ardı arkası kesilmiyor artık. Neredeyse her gün zam gelir oldu. Gece yatıp sabah kalktığımızda fiyat değişmiş oluyor. Aklıma hep kardeş payında ki Hilmi karakteri geliyor. Benzinliğinde tabelanın karşısına sandalye koyup en sevdiğim zaman aralığı başlıyor bir aşağı bir yukarı diye repliği vardı. En azından o zamanlarda aşağı düşüş yapıyordu şimdi hep yukarı yapıyor

Bence de böyle azar azar artırmak yerine (azar azar dediğim de ikişer üçer lira tabi de  ) daha yüksek bir seviyede sabitlensin fiyat. Böylece en azından insanlar psikolojik olarak kötü hissetmez fiyat olduğu yerde bir süre durur. Çünkü öyle bir dönemden geçiyoruz ki her hafta zam geliyor hatta bu aralar neredeyse her gün diyeceğim.

İnsanlar her zam haberi öncesi akaryakıt istasyonlarına koşuyorlar. Orada sıra oluşturup kontak açık bir şekilde sıra bekliyorlar daha çok yakıt yakıp daha çok para harcıyorlar. Çok garip bir durumun içindeyiz.

En son depoyu 25-26 lira civarıyken doldurmuştum sanırım. O günden beri her gün zam haberi geliyor, ben de ufak miktarlarda alıyorum. Geçen gün 200 lira attım eve gidemedim tekrar ışık yandı
Bence bir fiyat belirlensin ve oraya sabitlensin. En azından markete gidince alacağımız ürünlerin fiyatı zam yiyecek mi diye stok yapma isteğimizi bırakırız. Şu anki haliyle her gün her şey oynuyor.
Bir ara sabit fiyat yapmışlardı üstü ÖTV’den karşılanacak falan diyorlardı. O zamana göre kaça katladı kim bilir

ÖTV ülkenin ana gelir kaynağı. Ülkede artık üretim diye bir şey yok gibi bir durumdayız. Haliyle hükümet de ÖTV'yi aldığı her şeyden olabildiğince artırmaya uğraşıyor. Akaryakıt da ÖTV'nin bolca yer aldığı bir alan. Uzun bir süre boyunca gelen zamlar ÖTV'den düşülmüştü. Artık pompaya tam anlamıyla yansıma zamanı geldi ki bu korkunç yükselişi hep birlikte yaşıyoruz.

Halk ne yazık ki bilinç konusunda bir arpa boyu yol alamıyor. Geçenlerde bir videoda yaşlı bir adam ben araba kullanmıyorum benim problemim değil diyordu. Bilmiyor ki akaryakıta gelen fahiş zamlar aynı şekilde A'dan Z'ye her şeye zammı beraberinde getiriyor. Tabi bu durumun asıl suçlusu halk değil içi boş siyasettir.

Yıl sonu 60 lira rahatlıkla görülebilecek bir seviye baksanıza şimdiden 40 lira oldu.Benzin fiyatlarındaki global artışlar ve doların yüksekliği ile birlikte daha fazla artış yaşayacağına neredeyse eminim.60 lira olması demek en az %50 zam gelmesi demek.Bu zam gelecek ve enflasyona etki edecek.50 liraya sabitlense sevinecek durumda olacağız.Yerel seçimlerden sonra daha kritik aşamalar bizi bekliyor ne yazık ki çünkü daha 4 sene seçim olmayacak.

Trafik sigortasına her ay %4,5  zam yapılıyor. Bakın her ay nizami olarak araçların yakıtını unutacak değiller dağıtılan paraları, sarayan tutun bir çok keyfi harcamanın zararını kim ödeyecek tabiki bu millet ödeyecek %4,5 zamma sesini çıkartmayan sürü olduğu taktirde bu zamların sonu kesilmez.

En çok kar etmiş şirketlere baktığımız zaman genellikle en üst sıralarda sektörel olarak, enerji ve petrol şirketleri yer alıyor. Hükümette kolay yoldan fazlasını petrol ve enerji tarafından sağlıyor arada ki milyarlarca dolar borcu kapatmak için. Enflasyon duracağı yok her hafta arta zıplaya gidiyor piyasadaki bütün ürünlerin fiyatları. Tek seferde fiyatlar bir yerlerde sabitlense artık ona bile sevinecek hale geldik.

Enflasyonu, Yüksek vergi dilimlerini geçtim sadece fiyatlar daha stabil kalsa biraz rahatlama olacak oda yok. Yıl sonu 60-70 bile görülür bu hızla.

Her hafta yeni bir zam yapılsın arkadaşlar.Bu ülkeye her şey müstehak.Seçimden önce olacaklar hakkında herkes yorum yapıyordu ancak görüyoruz ki daha şimdiden yerel seçimleri beklemeden art arda zamlar yansıtılıyor.Her hafta zam yapsın arkadaşlar.Araba ile zenginlik hesabı yapanlara, onların seçmen kitlesi daima oy verir ve en çok oy veren kitle mağdur olur, yine gider oy verir.

Yıl sonuna kalmaz hocam, bir kaç ay sonra 50 lirayı rahatlıkla görebiliriz, daha ötesi ise yıl sonuna kadar 60 lira bandına yerleşmesi olur, alınan vergiler ise cabası, ne kadar yüksek vergiler alınıyor bu kalemlerden ve hala bu vergilerin sayısı günden güne artacak gibi görünüyor, akaryakıt, alkol vb özel tüketim vergileri alınan ürünlerin fiyatı günden güne artarak insanların bu ürünlere ulaşımını günden güne azalıyor, umursayan yok,

Hükümetin en iyi vergi topladığı yer akaryakıt. O yüzden ben 50 TL de bile duracağına inanmıyorum. Yıl sonuna kalmaz 50 TL zaten rahat olur da ondan sonra belki seçimler ayağına zamları durdururlar. Sonra yine devam.  Seçimler yaklaşınca yine mağduru oynarlar.

Dolar kurunun 30 lira üstünde olacağına ben de inanıyorum çünkü yapılan zamlar, ek vergilendirmeler durumu açıkça gösteriyor, şimdi ben başka bir duruma da parmak basayım, bu kadar zamlara rağmen arabalar hala sokaklarda deyip benzini 50 üstüne de çekerler, herkes fakirse bu kadar araba nasıl oluyor diyecekler ve sonumuzu daha çok getirecekler, orta direk artık tarih olmak üzere,

Büyük ihtimalle enflasyonun bu hızda giderek 2024 e gireceğimizi düşünürsek benzinin de mazotun da 48-50 lira civarına çıkacağı artık kesin gibi görünüyor. Keza doları aşağıya itecek keskinlikte bir faiz artışı gelemiyor. Gerçi artan faizler nedeniyle gelebilecek mini mini iflas dalgaları da zaten faiz arttırımlarını sona erdirmeye ikna edecektir. Ne yazık ki gelecekte dolar kurunu 35 lerde görüyorum kesin olarak. Sizi bilmem.

Durum tam olarak sizin söylediğiniz gibi toplumun yapısı maalesef 100 yılda hiç değişmedi.100 yıl önce Atatürk cumhuriyeti kurarken silah arkadaşlarının önemli bir kısmı bile karşı çıkmıştı.Şuan halk sadece lidere bakarak oy veriyor parti programı vaad vs gerçekten halkın sadece %1-2 lik kısmı için bir anlam ifade ediyor.Z kuşağı da dahil olmak üzere benim de maalesef çok büyük bir beklentim yok gelecek adına çünkü eğitim sistemimiz gerçekten rezalet elimizden çıkan az sayıda değeri de yurtdışına kaptırmaya başladık.Milletvekillikleri de sizin söylediğiniz gibi ilk olarak da aklıma chp sözcüsü geliyor.

Geçen gün tanınırlığı olan bir anket şirketi seçmenlere Fatih Sultan Mehmed-Atatürk-Abdülhamid arasında bir seçim yaptırmış.(3.ismin burada ne işi olduğunu anlamadım ama)Tarihi şahsiyetleri yarıştırarak Osmanlı-Laik Türkiye savaşı yapmaktan hoşlanan bir kitle de olduğunu da üzülerek görüyorum.2 ay önce seçimi muhalefet tarafı kazanmış olsaydı belki durumumuz biraz daha iyi olacaktı ama köklü bir değişiklik yine olmayacaktı.Ben burada siyasilere de çok suç bulmuyorum Avrupa'nın en hesap veren demokratik siyasetçisini getirin burayı çözdükten sonra yine aynı olaylar yaşanır önemli olan halkın kendi hakkını arama bilincine sahip olması.Eskiden avrupa'da bakan yediği 3 euroluk çikolatayı devlet hesabından verdi diye istifa etmek zorunda kalmasını saçma buluyordum ancak zaman geçtikçe bunun nedenini daha iyi anlayabiliyorum.

İşin ekonomik tarafına da değinecek olursak ülkede aynen şu yaşandı ekonomi konusunda oldukça bilgisiz olan bir yönetim faiz sebep enflasyon sonuç gibi dünyanın hiçbir ülkesinde uygulanmayacak bir politikayı uzun bir süre benimsedi ve bugünlere gelindi.Şuan yapılan zamlar maalesef yapılmak zorunda yoksa yerel seçimler öncesi muhalefette paramparça olmuşken 8 ay daha diş sıkılıp İzmir dahil tüm büyükşehirleri almaya çalışan bir iktidar görürdük.

Muhalefetin paramparça olma sebebi onlar halk gibi doğrudan bu krizi yaşamıyor empati kuramıyorlar örneğin kendinizi chp genel başkanı yerine koyun uzun yıllardır protokolde önemli bir yeriniz var çakarlı arabalar özel jetler makam odası sekreterler lüks tatiller yediğiniz önünüzde yemediğiniz arkanızda bu adam sokakta aç yatan bir kişiyi nasıl anlayabilir sadece kağıttan açlık kriz var der geçer ondan dolayı da kendini düşünmeye devam eder.Benzin zamları iğneden ipliğe her şeye yansıyor ve yansımaya da devam edecek buradan elde edilen ekstra gelirlerle kamu harcamalarını sübvanse ederiz artık.

Neresinden tutsam elimde kalıyor. İktidar partisini (gerçi siyaseten böyle bir terim artık yok) defaatle eleştirdiğimi forumda bilmeyen kalmadığı için olaya başka pencereden bakarak yazacağım.

Sorun demokrasi için savaşmamış, özgürlüklerini savaşarak kazanmamış (fransız ihtilali benzeri), halk olarak gelişimini tamamlamamış (rönesans - reform hareketleri benzeri) bu süreçleri %100 kendi isteğiyle almamış toplumlarda maalesef demokrasi elbisesi vücuda tam oturmuyor. Siyasetçiler toplumca çok bilinmesi gerekmeyen kişiler iken tapılan kişilere dönüşüyorsa bu cumhuriyet görünümlü monarşi olmaktan ileriye gidemiyor.

Siyasetin asıl konusu olması gereken ülkenin gelişimi için atılacak adımlar, halkın daha huzurlu yaşaması için alınması önlemlerken Atatürk, padişahlar, din, rakı, başörtüsü, milliyetçilik temelli tartışmalar siyasilerin halkı yemlemek için masalarına koyduğu mezeler ülkede siyasetin tamamını kaplıyor. Az önce saydıklarımın tamamı siyasi partileri geçin insanların bile aralarında tartışmamaları gereken konular. Halk bunu yedikçe siyaset mekanizması da tamamen aşiret liderlerinin, belli soydan gelen kişilerin elinde oyuncak oluyor. Sonra birileri çıkıp bu ülkede halkın seçme gücü var diyor, sadece komik. İnanmıyorsanız şu anki milletvekili listesini açın inceleyin çok büyük bölümünün üst nesillerinde yine milletvekilleri, bakanlar göreceksiniz.

A partisi, B partisi hepsi maalesef birbirinin aynısı. Fakir halk zamlar altında ezilirken muhalif olan milletvekillerinin bile koltuk, servet, güç peşinde olduğuna zerre şüpheniz olmasın.

Biz siyaseti gerçekten siyasete, cumhuriyeti gerçekten cumhuriyete çeviremediğimiz sürece bu azınlık kitlenin oyuncağı olmaya devam edeceğiz. Şu an mevcutta bulunanların söylemlerinin ve eylemelerinin tamamen dışında bir çözüme  ihtiyacımız var. Kurulacak böyle bir partinin de Türkiye'de %0,1'den fazla oy alamayacağına emin olduğum için ülkem adına ümitsizim.

Ben benzinin litresine 40 değil 500 lira da ödemeye razıyım, mal varlığımın beni yaşatacak kısmı haricindeki kısmını da bağışlamaya hazırım yeterki alınan vergiler gerçekten ülkenin gelişimi için harcansın, bu ülkenin insanları sığ tartışmalarda değil geleceğin teknolojileriyle ilgili tartışmalarda boğulsun, huzurlu olsunlar. Lakin şu anki mevcut yapıda imkansız.

Benzin 40 lira ama gerçekte bugün 40 lira olmadı seçim döneminde seçim öncesi dönemde yapılan yanlışlarla oldu. Ve her ne olursa olsun hala buna sebep olanlar bir kaç ay önce %52 oy alıyorsa, karşısında muhalefetin adayı diye dikilen aday parti içinde diğerinin ülkeyi yönettiğinden bile daha dominant bir yapıya sahipse, koca ülke iki kişi arasında seçim yapmaya zorlanıyorsa sevsinler böyle cumhuriyeti.

Ben her zaman 50 liralık alıyorum diyenler kaldı mı hala ya en merak ettiğim konu bu. Şuanda ben her zaman 500 liralık alıyoruma doğru kayması gerekiyor bu cümlenin. Sizinde dediğiniz gibi gerçekten can sıkıcı bir hal almaya başladı bu durum. El birliğiyle batırdılar ekonomimizi ve fatura halk olarak bu vergilerle bizim sırtımıza yüklenmeye başladı. Nereye kadar gidecek merak ediyorum. Fakat bildiğim tek birşy var doları artık baskılamaktan vazgeçmeleri gerekiyor. Aksi halde daha ciddi yükler bizi bekliyor olacak.

Gerçekten bu benzin işi can sıkmaya başladı. Gerçekten çok yazık. Zaten insanlar arabayı alım sürecinden, MTV'sine çok sıkıntı yaşıyor bir de üstüne hafta bir gelen benzin zamları ile beraber zulüm artık. Bir de ayrıca benzine zam demek gıdaya, tekstile her şeye zam demek. Zam demek enflasyon demek enflasyon demek yeniden zam demek.

37 lirayı geçen benzine yeni bir zam geliyor ve fiyatının 40 lirayı geçmesi bekleniyor. Türkiye yüzyılında uçuyoruz uzaya falan gidiyoruz.
Sizce benzin zamları böyle devam etsin mi yoksa tek seferde bir zam yapılıp gündemi artık meşgul etmesi engellensin mi?
Hep 50 liralık benzin alanları unutmadık. 1 litrenin altına düşmelerine az kaldı.