Topic: Covid19 (Yeni Tip Korona Virüs) ile İlgili Herşey (Read 352 times)

Sosyal mesafeye ilişkin dünyada uygulanan örnekler fotoğraflarla paylaşılmış bu sitede: https://onedio.com/haber/salgin-sonrasi-yeni-dunyanin-neye-benzeyecegini-gosteren-20-fotograf-905541
Oldukça fazla emek verilmişse benziyor bu önlemler. Bir kısmı ülkemizde de var halihazırda. Daha geniş kapsamlı örneklerin sergilendiği bir yer varsa, onu da paylaşın...

Yeni kararlar açıklandı.
Kaynak : https://www.mynet.com/son-dakika-cumhurbaskani-erdogan-kabine-toplantisi-nin-ardindan-alinan-kararlari-acikliyor-110106523546

Biraz önce hastanedeydim. Çalisanlardan duyduğum kadari ile dün ve bugün hiç pozitif hasta gelmemis.

Cidden iyiye gitmeye başladik gibi.

Allah kimseye bulastirmasin bunu.

65 yaş üstü ve 20 yaş altındakilere bayram sonuna kadar evde kalma kararı alındı izin verilme gibi bir durum yok hocam.

1-2-3 mayıs 3 günlük karantina kararı alındı

Artık her haftasonu sokağa çıkma yasağı olacak gibi görünüyor. İnsanlar da alıştılar zaten duruma. Bu seferki 1 mayıs'ın da etkisiyle cumadan başlayabilir. 65+ olanlara bu haftasonu birkaç saatlik dolaşma izni verileceğini okudum bir köşe yazısında. Çarşı izni de diyebiliriz :) Resmi olarak ilan edildi mi haberim yok. Eğer yaparlarsa güzel olur bence. Babamlar 40 gündür evdeler, artık sıkılmışlar iyice...

https://www.bloomberght.com/almanya-kucuk-perakencilerin-yeniden-acilmasina-izin-verdi-2253793

"Almanya bazı perakendecilerin yeniden açılmasına izin verdi
Almanya, 800 metrenin altındaki küçük perakendecilerin sosyal mesafe ve hijyen önlemlerine uydukları sürece yeniden açılmalarına izin verdi.

Daha büyük olan örneğin araba bayiliği, bisiklet ve kitapçı gibi daha büyük işletmelerin de yeniden açılmasına izin verildi. Bu izin İsveç mobilya mağazası IKEA'yı da içeriyordu.

Fakat, ülkede karantina önlemlerinin hafifletilmesine rağmen, Almanlar mağazalara geri dönme konusunda isteksiz duruyor.

Davranış bilimi danışmanlığı Innovation Bubble CEO'su Simon Moore, koronavirüs pandemisinin tüketicilerin zihniyetlerini "bir ürün edinmek" anlayışından "geçinmek" anlayışına kaydırdığını ve pandeminin yarattığı belirsizlik nedeniyle insanların artık daha korumacı bir şekilde düşündüğünü söyledi.

Johns Hopkins Üniversitesi'nden son verilere göre, Almanya'da 153.129 doğrulanmış koronavirüs vakası ve 5.575 ölüm var."

böyle de bir haber var, yavaş yavaş önlemler azaltılıp normal yaşama dönülebilir

Bahsettiğim el koyma işi paraya değil zaten hocam. Gıda ürünleri ve sağlık ürünlerine. Burada bahsettiğim el koyma sadece geçici bir süreç. Daha sonra kimseyi mağdur etmeden parasını ödemek üzere. Bir nevi kamulaştırmadan bahsediyorum.

Havaalanı konusunda bir mahvetme yok bildiğim kadarıyla Atatürk havalimanı zaten oradan kaldırılacaktı. Orada tek soru neden piste yeni bir inşaat yapılıyor da, mevcut binalar kullanılmıyor. Havaalanı mevcut binası basit bir tadilatla kısa sürede karantina hastanesi yapılabilir çünkü. Yoksa haklısın elbette yanlış çok.

@koincik şu aşamada kaç kişinin cebinde para var devlet vatandaşın parasına el koysun ancak el koyduğu mala zamanı gelince gereken desteği versin. sence yapabilir mi yapamaz. neden ya onlardansın yada değil zaten onlardan değilsen malın alınmaz veya alınsada hakkı verilmez.

devleti yönetenler uzun zamandır kenci cebini düşünüyor. yoksa  ülkede koca hava alanı mı kaldı mahvedecek mevcut inşaat durumunda olan boş bina yokmuydu?  hiç yer bulamadın en kötü sarayıda dönüştürebilirdin sonuçta sadece bir aile yaşıyor. ne gerek vardı hava alanını mahvetmeye o kadar masrafa ne gerek vardı

devletin seni beni düşündüğü yok seni beni düşünüş olsa o kadar insan ölmeden önce gereken tedbirler alınırdı. 1 aydan fazla zamandır işletmem kapalı nereye gitsem ya arabam var yada dükkanın mülkiyeti benim diye geri gönderiliyorum. ne araba nede kapalı dükkan bu dönemde bana ekmek getirmiyor. yani bireyi düşünen yok.  şu dönemde bile gereken rant sağlansın istedikleri gibi siyaset yapılsın yeter.
 
yıllardır kendi halimde yaşayan biriyim ayaklarımın üstüne duralı 20 yıl oldu iyisiyle kötüsüyle geçirdik zamanı. yeri geldi vergi borcumu ödeyemedim diye aracıma haciz konuldu yeri geldi battım çıktım.  bu virüs dönemi içinde kaymakamlıktan tut her kapıyı çaldım  ama kapılar kapandı.

babamın bir kiracısı var.  Adamlar  ilk karantina döneminde köylerine gitti. baktılar para dağıtılıyor döndüler geri kendi araçları var. burada bağ bahçe işleri olduğu için köye sık sık gidilir adamlar bu 4 günlük süre de köye gitmemeleri şaşırtmıştı beni. meğerse belediye bunlara para yüklü kart vermiş cuma günü belediye başkanının sahibi olduğu market ana baba günü eşim duruma şaşırmış ve sormuş ne iş diye öğrenince almış soluğu belediyede e bende istiyorum demiş. cevap ne biliyormusun bize yok onlar önceden belirlenmiş kimsenin haberi yok nasıl belirleniyorsa ve hafta sonu eve yemek geleceğinin haberini almışlar dün kızılay ev ev geziyor ve  bu kişileri arıyor neymiş yemek vereceklermiş bu kiracıların babama  kira borçları varken  aylık harçlıkları alıyorlar, kira yardımı, elektrik yardımı, geçen aldıkları 1.000 tl ile araçlarının sigortasını ödediler. eve yemek geldi ve bu kişilerin sabit bir işi yok.

ben kendi ayağımın üstünde durabilmek için her işi yapıyorum ama devlet beni geri yolluyor neden arabam varmış dükkanım varmış

yukarıdakiler ölecek insanları düşünmüyor yeterki kalanlar onlara gereken oyu verebilsin.

soruyorum sana sence  ilk vefatta 15 gün karantinaya gidemezmiydik? dersinki 5 gün sonra 15 günlük karantinaya geçiyoruz o sürete zaten kendi organizasyonunu  yaparsın ancak bu süreçte rant sağlayacak işler yapamazsın. zaten birçok işletme 1 aydır kapalı ha 15 gün kapatmış ha böyle yapmışsın ne farkı var.

İşte burada çok iyi ekonomik bir analiz lazım.

+ 15 günlük tam kapanma mı?
+ böyle parça parça sokağa çıkma mı?

İki konununda kendince avantaj ve dezavantajları var.

İlk soruda devlet bir takım temel hizmetlere ve mallara (sağlık ve gıda) el koyar ve sonra ödemesini yapmak üzere hanelere dağıtır. Bir çok işyeri kapalı kalır ama 15. günün sonunda hayat kontrollü olarak normale döner ve "ek bir takım vergilerle" bu dönemin faturası bize kesilir. Ekonomik daralma sınırlı kalır ve yavaş yavaş toparlanır.

İkinci soruda dükkanların yarısı açık yarısı kapalı devam eder. insanların yarısı evde yarısı dışarda devam eder. Bunalım artar, işten çıkarmalar olur, devlet sosyal yardımları devreye alır. Bu sırada hastalığın yayılımı devam eder. bir yandan ekonomik daralma da sürer. Süreç tedavi bulunana kadar uzar. Ve bu sürecin sonundaki psikolojik etkileri allah bilir. Tabi bu arada devlet ek vergi koymaya devam eder.

Eksik bildiğim başka bir şey var mı? Bana sanki ilk seçenek daha iyi gibi görünüyor. Gördüğümüz gibi 2 seçenekte de fatura bize kesiliyor.

@koincik bu söylediğin ilk hastayı gördüğün an yapacaktık abi ama ekonomi işlemek zorunda haybeye zenginleşenler vardı o paralar bizim vergilerimizdi kasa boş olunca insan canı daha değersiz oluyor.

Hakikaten ne kadar daha evde kal olayı devam edecek? Evde kalalım kalmasına da bir yerde insanlara yeter artık dedirecek sonunda.  Öyle ya da böyle bu mevzu sanki 2-3 haftalık eve kapanma olmadan önlenemeyecek gibi.
Herkes Çin'in nasıl toparladığını falan konuşuyor. Bizim bakanın açıkladığı gibi hasta ve etkileşim takibi de çok önemli ama aynı zamanda bu etkileşimi en aza indiren tam karantina da bu etkileşimi en aza indirmek konusunda en önemli şey. İnsanları evlerine 15-20 gün kapat bu sürede temel ihtiyaçları sağla ve sağlıkçılarından son bir iyilik iste... O ayın sonunda hayatı kontrollü olarak normale çevir. Çin, G. Kore ve Singapur bu yolla yaşamaya devam ediyor. Daha fazla canımız yanmadan bu yola girsek daha iyi değil mi sizcede?

Olayın gün sayısından çok 23 Nisan resmi tatilinin bir gün sonrasıyla birleştirilmesiyle alakalı.
Büyük ihtimalle 1 Mayıs'da da benzer bir tablo oluşacak.


Bu testler büyük çoğunlukla hastane ortamında olanlara yapılıyor. Hatta daha önce test yapılıp, negatif sonuç alınanlara duruma göre tekrar test yapılıyormuş. Bunları da büyük ihtimalle akşamları sayılarda görüyoruz.


Bence aslında madem top yekün bir yasaklama olmayacak, bu insanlarında hava alabilmeleri sağlanmış olabilir bu yolla. Hafta sonu herkesin evlerinde olduğu dönemde toplu hareketler dışında en azından yürüyüş yapabilmeleri bence iyi fikir. Çevremde gözetlediğim bazı yaşlılar var insanlar Corona'dan değilse de sıkıntıdan ve dolayısıyla stresten hasta olacaklar yoksa. Bir de şöyle bir şey var, her gün yeni modellemeler ortaya çıkıyor. Hayatın normale dönmesi için yaz ortasından önceye takvim yok. Ne kadar daha sürekli olarak evde kalabilirler ki...

Haftaya da 1 mayıs diye büyük ihtimalle cuma dan başlayacak yasak sanırım 3 gün olacak bence hafta sonları harici bunu çoğaltmazlar diye düşünüyorum....

65 yaş üstü için sokağa çıkma yasağını esnetecekler büyük ihtimalle. hafta sonları herkes için sokağa çıkmak yasak iken 65+ yaş için 3 saat gidin takılın demek bence hiç de iyi bir hareket değil. bu insanlar yine parklarda sıra halinde oturacak.

haberde yer alan bir diğer önemli konu ise maske satışı için bir fiyat belirlenip isteyen kişilerin maske almasına izin tanımak. baştan beri bu maske işinin dağıtımının olmayacağını yazdı çizdi insanlar ama bir türlü kabul etmediler. en mantıklısı bu şekilde olmalı. adama gelen kod yok doğal olarak maskesi de yok ama markete gidemiyor. para ile almak istese o da yasak. https://www.hurriyet.com.tr/gundem/son-dakika-haberi-65-yas-ustune-hafta-sonu-sokak-izni-geliyor-iste-tum-ayrintilar-41503000

Hafta sonlarinda nufusun çogu evde insanlari nasil test ediyorlar acaba. Hergun 40 bin civari insani nasil buluyorlar?

Sanırım kademeli olarak artırılacak bu yasakların gün sayısı. 2 ile başladık, şimdi 4 oldu. Haftaya 6 diye devam edebilir... Umarım gecikmiş olmayız o zamana kadar. Geçen hafta cuma günkü market izdihamının ardından 10 gün geçti. Resmi verilere göre hayatını kaybedenlerin sayısında anormal bir artış olmamış!

23 nisandan itibaren 4 gün sokak yasağı geldi.

Hayırlı olur inşallah. Aslında 2/3 hafta hiç kimse dışarı çıkmasa bu sorun çözülür gibi. O süreçte hastalığı olan ortaya çıkar tedavi edilir. Kalan sağlar ile ülke devam eder. Yurt dışı giriş çıkışı şehirler arası yolculuk sıkılaştırılır. 2 haftalık yasağı kaldıracak ekonomimiz yok belli ki. Bu şekilde de katlanarak zorlaşacak her şey. Çalışanlar işten eve evden işe giderken illaki taşıyorlar işe eve sokağa.

23 Nisan - 26 Nisan tarihleri arasında 4 günlük sokağa çıkma yasağı açıklaması geldi!

https://www.hurriyet.com.tr/gundem/son-dakika-haberi-cumhurbaskani-erdogan-aciklamalarda-bulunacak-41499273

Tabi ki virüs dolayısıyla sekteye uğrayan ekonomik etkinlikler doviz kurlarını etkiliyor. Ve dolayısıyla USD'nin TL karşısında değer kazanmasında bunun da etkisi vardır. Ancak, daha önce bu konuda özellikle Ekonomi bölümünde defalarca konuşuldu. Dolar'ın bu yükselişi zaten beklenen bir şeydi. Hatta bu yıl başında bu seviyelere gelmesi öngörülüyordu. Bir şekilde ekonomik yönetimin etkisiyle tutuldu belli seviyede.
Bu noktadan sonra 2 önemli konu var. Ticaret sekteye uğradıkça bu ekonomik kriz tetiklemesi yapacak bunun USD'yi yükseltebileceğini düşünebiliriz. Ancak bir diğer yandan hem USD hemde EURO için çok fazla emisyon yapılması planlanıyor. Gün geçtikçe daha da artan miktarlarda emisyon açıklanıyor. En son hafta içi Japonya'da tüm vatandaşlarına 100k yuan dağıtacağını açıkladı.

Hem AB ülkeleri, hem ABD hemde Japonya gibi bu para dağıtımını açıklayan ülkeler piyasaya MB üzerinden para sürecek demektir. Haliyle bu da USD veya diğer doviz türlerinin değerini düşürmeli.

Ama yine forumda defalarca söylediğim üzere yenilemek istiyorum. Ekonomi kuramları temelinde "diğer koşullar sabitken" ön koşuluna dayanır. Yani bu olursa USD değeri düşer, bu olursa yükselir kesin sonucuna varabilmemiz için diğer tüm etkenleri sabitlememiz gerekir. Ancak günümüz koşullarında artık bunun mümkün olmadığını biliyoruz. Emisyon gibi, faizler, ticaret anlaşmaları ve hatta siyasi gerilimler bile etkili oluyor. Bu nedenle bu işin coronaya tek başına bağlanması bana doğru gelmiyor. Yapısal bozukluk ile yaşanan bir sorun. Tepe noktasını merak ediyorum.


 

---

Bu arada bu başlığı amacım aslında paylaşımların buradan devam etmesi ve benim ilk postta "yeni" haber niteliği taşıyan konuları ilk posta etiketlemekti ama sanırım herkes halen yeni başlık açmakta ısrar edecek. O nedenle şimdilik dışarıdan gelen başlıkları da buraya ekleyeceğım. Sonra bir ilerleme kaydedersek ona göre tekrar devam ederim ya da baktım olacak gibi değil o zaman kilitleriz konuyu.

Dolar 7 tl seviyesine gelmek uzere, virusten dolayi normal diyenler var, virus varsa var ama neden dolar 7 tl oldu?
Bunu biri bana aciklamali, herkes mevcut durumu kaniksamis durumda, muhalifler bile ama virus var demeye basladilar.
Virus sadece Turkiye'de yok ayni zamanda Amerika Birlesik Devletleri korona virusu nedeniyle deyim yerindeyse kiriliyor ama Amerikan Dolari hala yuksek degerdedir.