Pages:
Author

Topic: Deyimler ve hikayeleri - page 2. (Read 340 times)

sr. member
Activity: 1022
Merit: 306
January 16, 2021, 10:54:46 AM
#5
‘Dingonun ahırı’


Osmanlı Devleti döneminde bütün ulaşım atlar sayesinde yapılırdır. Atlı tramvayın olduğu zamanlarda, tramvaylar iki atla çekilirdi. Ancak Şişhane’de bulunan dik yokuş hem atlar hem de sahipleri için zorlayıcı oluyordu.Şişhane’deki yokuşu çıkabilmek için Azapkapı’da takviye at alınarak yokuş devam edilirdi. Tramvay bu haliyle Taksim’e kadar gelebiliyordu. Yokuşu çıkan atlar günümüzde Taksim alanının batı kısmındaki sular idaresi yerleşkesi ile Fransız Konsolosluğu arasındaki ahırda bir süre dinlendirilirdi. Tramvaya bağlamandan önce boş olan Azapkapı’ya götürüldü.

Taksim’deki bu ahırı Dingo adında bir Rum vatandaşı işletiyordu. Gün boyu bir sürü atın girip çıkmasından dolayı dilimize “Burası Dingo’nun ahırı mı giren çıkan belli değil” sözü yerleşmiştir. Dingonun ahırı deyiminin de buradan geldiği söylenir.


kaynak:https://www.mynet.com/deyimlerin-ortaya-cikis-hikayesini-hic-merak-ettiniz-mi-dingonun-ahiri-nerede-dingonun-ahiri-deyiminin-gercek-hikayesi-190101253025


Birçok defa nereden geldiğini bilmeden kullandığım deyim.Nereden geldiğini bilip kullanmak daha anlamlı artık.


Hiç bilmiyordum.Gerçketen güzel bir hikayeymiş. Ailemle yaşarken kendi odama giren çıkan belli olmadığı için sık sık kullanırdım bu deyimi. Neyse ki kendi evimde habersiz kapıya geleni bile canım istemezse haber vermediği için geri gönderebilirim. Kimseye habersiz gitmem .Kimse de gelmesin kardeşim
legendary
Activity: 2324
Merit: 1176
January 16, 2021, 09:39:54 AM
#4
Atasözlerinin bazılarının çok ilginç ve güzel hikayeleri var bir ara ben bir kitapta bazı atasözü ve deyimlerin hikayelerini okumuştum bu dingonun ahırı deyimi de güzel bir hikayeye sahipmiş
hero member
Activity: 1442
Merit: 256
January 16, 2021, 04:16:06 AM
#3
İki dirhem bir çekirdek kitabi var İskender Pala'nın ben de o kitabı okumuştum. Çok sürükleyici bir kitap ama belli bir süre sonra unutuyor insan. Mesela Ali Cengiz Oyunu epey ilginç gelmişti bana.
hero member
Activity: 1330
Merit: 645
January 16, 2021, 04:11:51 AM
#2
Aslında çok sinirlendiğimiz zaman etrafımızda bulunanlara genel durumu anlatmak için kullandığımız bir sinir nidası." Öfff yeter be dingonun ahırına çevirdiniz burayı" diyince orada bulunanlar kendilerine biraz çekidüzen verirler az bir sakinlik olur ama, kısa sürede eski halini geri alır.
full member
Activity: 546
Merit: 154
January 15, 2021, 03:19:12 PM
#1
‘Dingonun ahırı’


Osmanlı Devleti döneminde bütün ulaşım atlar sayesinde yapılırdır. Atlı tramvayın olduğu zamanlarda, tramvaylar iki atla çekilirdi. Ancak Şişhane’de bulunan dik yokuş hem atlar hem de sahipleri için zorlayıcı oluyordu.Şişhane’deki yokuşu çıkabilmek için Azapkapı’da takviye at alınarak yokuş devam edilirdi. Tramvay bu haliyle Taksim’e kadar gelebiliyordu. Yokuşu çıkan atlar günümüzde Taksim alanının batı kısmındaki sular idaresi yerleşkesi ile Fransız Konsolosluğu arasındaki ahırda bir süre dinlendirilirdi. Tramvaya bağlamandan önce boş olan Azapkapı’ya götürüldü.

Taksim’deki bu ahırı Dingo adında bir Rum vatandaşı işletiyordu. Gün boyu bir sürü atın girip çıkmasından dolayı dilimize “Burası Dingo’nun ahırı mı giren çıkan belli değil” sözü yerleşmiştir. Dingonun ahırı deyiminin de buradan geldiği söylenir.


kaynak:https://www.mynet.com/deyimlerin-ortaya-cikis-hikayesini-hic-merak-ettiniz-mi-dingonun-ahiri-nerede-dingonun-ahiri-deyiminin-gercek-hikayesi-190101253025


Birçok defa nereden geldiğini bilmeden kullandığım deyim.Nereden geldiğini bilip kullanmak daha anlamlı artık.

Pages:
Jump to: