Topic: Dötiswiss olayı - page 2. (Read 255 times)

Sanırım bu markayı bir ben bilmiyormuşum ancak yukarıdaki gelişmeleri okuyunca hiç şaşırmadım. 250 milyon lira kazanan bir iş yeri, 70 bin lira vergi ödemesiyle şaşırttı ben senelik maaşımdan herhalde daha fazla vergi veriyorumdur. Bu olayların patlak vermesi bir yerde iyi çünkü ne oldum delisi, insanların güçlerini kendi lehine çevirip, işçileri umursamayan, sadece cebine girecek paranın cebinde olan bir sonradan görmeyi deşifre etmiş oldular.

Ayrı bir konuyu da sosyal medyanın gücü üzerine konuşmamız gerekiyor. Böyle olaylar ile birlikte Elon Musk’ın neden 44 milyar dolar verip (bu civarda diye hatırlıyorum yanlış olmamıştır umarım) Twitter’ı satın aldığını daha iyi anlıyorum. Adam bu gücü şu an elinde bulunduruyor. İnsanlar sosyal medyada herkese ulaşıyor ve kötü bir durumu daha rahat dile getirebiliyor. Ayrıca el elden üstündür, bizim dikkatimizi çekmeyen şeyi başkaları muhteşem çıkarımlarda bulunup dile getirince karşı taraf için daha kötü oluyor. Artık raflarda muhtemelen yerini almayacak ancak basit bir isim değişikliği ile marka ismini değiştirip devam edebilirler.

Sanırım yüksek lisans diplomasının sahteliği iddiası gerçek, kaldı ki sosyal medya paylaşımlarında hep çok okuyormuş, çok bilgiliymiş pozları vermesi ne kadar kolpacı olduğunun göstergesi. Bence bu kişileri ve firmayı sağlam bir inceleseler çok ciddi şeyler çıkar, ama aşırı hızlı büyüyüp serpilmesi Istakoz, Maldivler ve Rolex partisiyle illa ki bir bağlantılarının olduğunun kanıtı. Seküler görünmelerine aldanıp da olmaz demeyin, malum partinin Allahı dolar, Allahlarına kavuşmak için herkesle partner olabilirler.

Kullanmadığım bir markaydı ama şu son rezaletten sonra etrafımdaki herkesi kullanmaması konusunda uyaracağım. Ben hayatımda böyle rezil bir CEO göremedim. Hiçbir vasfı olmayan tip sadece ufak bir şeyi var diye neler elde ediyor şaka gibi olay. Bunun patlaması çok iyi oldu daha neler neler var buna benzer umarım hepsi bir gün patlar.

CEO diye geçinen kişi niye son kullanıcı ile muhatap oluyor anlamadım. Bunların müşteri temsilcisine verecek parası yokmuymus.

Bir firma üç beş kuruş hediye ile gönül almayip son kullanıcı ile laf dalaşına girerse sonuç normal.

Birkaç ürününü severek tüketirdim, pahalı da bir markaydı. Bir markanın bir günde nasıl çöktüğüne şahit olduk. Asla eskisi gibi bir satış yapamaz, daha fazla büyüme fırsatı bulamazlar.
Aslında CEO’nun söylemek istediği şey biraz garip. Hem iyi niyet var hem kibir var hem kötü niyet var. Olayların bu kadar büyümesinin sebebi çığ etkisi ve sosyal medya. Yoksa her firmanın başına gelebilecek bir olaydı.
Şu saatten sonra işçiye yaklaşımları, genç CEO’nun patron ile ilişkisi derken markanın imajı tekrar toparlanamayacaktır

Marka çalıntı marka. Vergi şimdiye kadar 41 bin TL vergi mi ödemişler yanlış hatırlamıyorsam öyleydi. Kadının zaten kibri, çirkinliğine söylenecek söz yok. Ben bu arada bu markanın ürünlerinin ne olduğunun bile farkında değildim dün sitelerine girince dedim ha markette görüyordum bunları şimdide kadar almamıştım iyikide almamışım küflü, müflü dandik ürünlerini.

Sitesine girdiğimde yüzsüz gibi bütün ürünlerde %40 indirim yazısını gözünüze sokuyorlar birde.

Olumsuz bir durumu olumlu hale getirmek kadar kolay birşey yok aslında. Gönder bir kiloluk bir paket. Koy resimlerini dile özürünü satışın artsın. Paket içeriğine de yeni ürün ekle. Onları da denesinler. Etrafına olumlu mesaj versin. Değil mi. Şimdi Ceo değişti. Yeni gelen Ceo bu işinasıl düzeltecek bakalım. Belki bişeyler yansır medyaya.

İstifa ettiği CEO pozisyonuna kocası getirilmiş, bak sen şu Allahın işine, yönetim bu kadar da silbaştan yapılmaz canıım, accık yavaş yapsaydınız.

Ya IQ free mahlukat, birazcık kafan çalışsa o şikayetten karlı bile çıkabilirdin ama o pozisyona nasıl gelebildiğin konusunda kocanla arandaki 32 yaş insana fikir verdiği için senden böyle bir şey beklemek zor.

Çok basit ya:
"Ürünlerimizi size sağlıklı ve lezzetli ulaştırmak için çok çaba harcıyoruz ama bazen maalesef elimizde olmayan nedenlerle istenmeyen durumlar oluşabiliyor.
Özür dilemek ve bu mağduriyetinizi gidermek için temasa geçmenizi rica ederiz.
Kahvenizin yanında bizi tercih ettiğiniz için çok mutlu olduk, layık olabilmek için var gücümüzle çalışacağız."

Bu da tt olurdu muhtemelen ama tam ters yönden.

İlk gördüğümde markayı ortaya çıkaran ve kuran kişi kendisi sanmıştım. Meğerse başka bir adammış ve işi bu kadına devretmiş. Kadın ise geçen LinkedIn'deki şikayet içerikli yazıya verdiği cevap sonrasında büyük bir tepki çekti ki hak ettiğini de söylemeliyim. En başta kullandığı dil hem resmiyetten uzak hem de hatalarla dolu. Yüksek lisans diplomasının sahte çıkması da şaşırtmadı.  

Migros ve Carrefour'un hemen aksiyon alıp bu markanın ürünlerini raflardan kaldırmasını çok yerinde buldum. Marka o kadar profesyonellikten uzak hale getirilmiş ki yani küflenmiş ürün satıyorsun bir de utanmadan hakkını savunan kişiyi dava açmakla tehdit ediyorsun, değişik kafalar.  

Acaip işler oluyor. Eline para geçen biri birde para getiren şirket kurunca allah ondan sonra dağların tamamını kendi yaratmış oluyor. Atılan twitte küflü olan bir ürün ile ilgili. Yapılan iş sonucunda hatalı bir ürün ortaya çıkmış olabilir. Bunu telafi etmek imzajını korumak yerine höyt diyerek atılan mesaj ve gelen şrank diye tepkiler.  Sonuç boyunu aşan yada meşhur deyimle kapsamından koparıtılan ve uzaklaştırılan bir açıklama birde maksadını aşanı eklersek gelen istifa. Diğer şirketler bunu örnek alsa belki bişeyler biraz daha insanca ortaya çıkabilir. Kontrolsüz güç bu oluyor herhalse.

Marka ile ilgili pek bir bilgim yok ama onun dışında yaşananlara sanırım ülkece pek de yabancı değiliz. Öncelikle büyük ağababa marketlerin mevzuya kayıtsız kalmayıp derhal tepki vermeleri güzel olmuş. Sonrasında ise insanları işle ekmekle rencide etmeye çalışmaları her dönem yapılan bir alçaklık, tıpkı sendikal haklara bakış açıları gibi. Vergi olayına gelince Şimşek bakan tabana yayıyor sürekli vergiyi ya, lan garibanın peşine düşeceğinize böylelerinin tepesine çöksenize kardeşim.

Biliyorsunuzdur, markayla ilgili mağduriyetini, eleştirisini paylaşan bir tüketiciye tam kendisine yakışır bir üslupla atar gider yapıp tehdit eden bir edepsizin deşildikçe altından yeni bokluklar çıkan çikolata markası.

O varoş sataşmalar Migros ve Carrefour markanın kıçına anında tekmeyi vurunca (geçici bile olsa hızlı reaksiyon almaları takdir edilecek bir durum bence) döndü dolaştı kendisine patladı.

Yetmedi, firmanın işçilerine uyguladığı mobbing ve baskı ortaya çıktı, fabrikada işçilerin Patiswiss'in Genel Müdürü Mustafa Nazif Yıldız, Baş Gıda Mühendisi Beran Ecem Akça, İnsan Kaynakları Müdürü Eşref Şişkin tarafından bir odaya alınarak sendikaya üye olup olmadıklarının sorulduğu, "Size zor zamanda iş verdik şimdi sendikalı olup bize ihanet etmeyin" denilerek baskı yapıldığı, 15 yakın işçinin de E-devlet şifreleri alınarak sendikadan istifa ettirildiği öne sürüldü.

O da yetmedi aynı şuursuzun kendisinin sosyal medyadan 2022 yılı cirosunun 250 milyon TL’ye ulaştığını yazdığı şirketin yılda 30-40 bin lira vergi ödediği ortaya çıktı. Bunun arka planında yasal bir teşvik vb var mı bilemem ama varsa da böylesine çiro yapan bir şirketten üç yılda 70bin lira vergi almazsın herhalde, illa bir noktada artık kazanıyorsun, vergini öde denir.

O da yetmedi, (baştan belirteyim bu iddia teyite muhtaç) biyografisinde yer alan yüksek lisans ile ilgili bilgilerde yazdığı okulun o sene daha yüksek lisans mezunu vermediği iddia edildi.

Şimdilik bitti ama bence bu arkadaşlardan daha malzeme çıkar, potansiyel görüyorum.

Ek not: Bu patiswiss ilk raflara çıktığında lezzeti fena olmayan, içeriği daha temiz butik bir markaydı, satışların artmaya başlamasıyla birlikte ürün çeşidi arttı, içerik derhal değişti, bok gibi yağlar, çok sayıda katkı maddesi doldu ama fiyatı yine bir butik çikolata gibi yüksek kaldı.