Pages:
Author

Topic: Emperyalizm nedir? nasıl emperyalist olunur? (Read 387 times)

sr. member
Activity: 840
Merit: 300
December 27, 2019, 07:18:31 PM
#25
emperyalist olmak için birikmiş sermaye sahibi olmak lazım günümüzde emperyalizm kapitalizmden ayrı düşünülemez. artık devletler şirketleşti, şirketler ise devletleştiler. devletleri yöneten bir avuç insanlarda artık bu şirketlerin ortakları hissedarları ya da onların yönlendirdiği insanlar olmaya başladı. yani devir değişti artık.
legendary
Activity: 2982
Merit: 1485
Değerli forum sakinleri,
Bir kavramı daha tartışmaya açıyorum.
Emperyalizm nedir? nasıl emperyalist olunur?
daha doğrusu, insan emperyalist olabilir mi?
Emperyalist bebe büyüyünce emperyalist uşağı mı olur? yoksa emperyalist mi olur?

Bir insan emperyalist olamaz çünkü bu kavram devlet vb. yapılar için kullanılır. İnsanlar emperyalizm yanlısı olabilir, bunun iyi bir şey olduğunu savunabilir. İnsan doğası gereği kendi çıkarlarını gözetir. Bu şekilde emperyalizmi rasyonalize edebilir.

Lossnet'in örneği de güzelmiş. Smiley
legendary
Activity: 1820
Merit: 1123
Mükemmel bir hikaye. Durumu çok güzel anlatıyor.
Demek ki hayatın içinde bunu sürekli yaşıyoruz ve malaesef doğamızın bir parçası olarak kabul etmek zorundayız. Smiley
Teşekkür ederim hocam, beğendiğinize sevindim Smiley Merit için de teşekkür... Hafızamı zorlayınca ve emperyalizmle olan ilişkisini kurunca baya anlamlı hale geldi bu hikayem.
Son kısımdaki "disipline verilme" hadisesinin gerçek hayattaki karşılığını bulamadım. Emperyalist bir devlete karşı nasıl bir yaptırım olur ya da nerede sorgulanıp/denetlenebilir? Savaş mahkemeleri mi yoksa daha başka bir kurum mu devreye girer acaba? Gerçi oradan da paçayı sıyırıyor ama tanımlama yerini bulsun diye sorayım dedim.
legendary
Activity: 3248
Merit: 1531
Örnek olması açısından bir olay anlatacağım:
İlkokulda pul koleksiyonu yapardık. Sınıfta zengin bir çocuk vardı (emperyal güç). Onun pulları çok daha değerli, renkli ve havalıydı. Benim ve diğerlerinin pulları da daha ucuz ve daha az gösterişliydi (yoksul devletler) ama güzel serilerimiz vardı. Bu zengin velet, kendi 1 puluna karşılık bizlerden 5-6 pul almaya (sömürü) çalışırdı. 6 pulu aynı anda vermek istemeyenlere kredi açardı (faiz lobisi), "o halde her ay şu kadar pul verirsin bana" derdi. Bazıları pullarını takas eder bazıları da etmezdi. Takas etmeyenlerin sınıf içinde yaptığı yaramazlıkları, kopya girişimlerini, kavgaları, vs. öğretmenlere şikayet edeceğini (tehdit) söylerdi. Bu şekilde bir pul sömürücülüğü yapardı. Herkesle ayrı ayrı (gizli pazarlık) ticaret yaptığı için de farkına varılmazdı. Bir gün hepimize aynı şeyi yaptığını öğrenince toplaşıp bu veledi güzelce hırpalamıştık (savaş). Öğlen yemek arasında bu zengin velet birkaç kişinin pul defterini komple çalmış, bazılarının da sadece beğendiği pullarını araklamış, suçu da başka sınıftaki bir çocuğa atmak için (kışkırtma) o çocuğun çantasına bizim pulları saklamış. Sonra ortalık baya karışmıştı; üst sınıftan çocukları üzerimize saldı (mafyatik örgütlenme), kendi ailesine ve öğretmenlere, bizi suçlayıcı/karalayıcı şeyler ortaya attı (lobicilik)... Sonuç olark disipline verildi ama bir şekilde oradan da yırttı.

Bu çocuğun şimdiki halini çok merak ettiğim doğrusu. Ya çok zengin bir mafya patronu olmuştur ya da bir kaza kurşunuyla göçüp gitmiştir. Dürüst bir iş adamı olabildiğini hiç sanmıyorum.

Mükemmel bir hikaye. Durumu çok güzel anlatıyor.
Demek ki hayatın içinde bunu sürekli yaşıyoruz ve malaesef doğamızın bir parçası olarak kabul etmek zorundayız. Smiley
full member
Activity: 980
Merit: 207
madem konu fork yemiş ben de olayı karıştırayım. ilk fotodaki kadın game of dizisindeki melisandre'ye benzemiyor mu? kızıl saç, beyaz ten muhteşem bir karışım arkadaş. Roll Eyes Roll Eyes Tongue




Bu kadın harbi fena bir kadındı. Sesi de çok hoştu. Dizide ki en güzel karakterlerden birisiydi bence. Vücut zaten o biçim. Tabir yerindeyse ( ölüyü diriltir)😜
legendary
Activity: 1820
Merit: 1123
Örnek olması açısından bir olay anlatacağım:
İlkokulda pul koleksiyonu yapardık. Sınıfta zengin bir çocuk vardı (emperyal güç). Onun pulları çok daha değerli, renkli ve havalıydı. Benim ve diğerlerinin pulları da daha ucuz ve daha az gösterişliydi (yoksul devletler) ama güzel serilerimiz vardı. Bu zengin velet, kendi 1 puluna karşılık bizlerden 5-6 pul almaya (sömürü) çalışırdı. 6 pulu aynı anda vermek istemeyenlere kredi açardı (faiz lobisi), "o halde her ay şu kadar pul verirsin bana" derdi. Bazıları pullarını takas eder bazıları da etmezdi. Takas etmeyenlerin sınıf içinde yaptığı yaramazlıkları, kopya girişimlerini, kavgaları, vs. öğretmenlere şikayet edeceğini (tehdit) söylerdi. Bu şekilde bir pul sömürücülüğü yapardı. Herkesle ayrı ayrı (gizli pazarlık) ticaret yaptığı için de farkına varılmazdı. Bir gün hepimize aynı şeyi yaptığını öğrenince toplaşıp bu veledi güzelce hırpalamıştık (savaş). Öğlen yemek arasında bu zengin velet birkaç kişinin pul defterini komple çalmış, bazılarının da sadece beğendiği pullarını araklamış, suçu da başka sınıftaki bir çocuğa atmak için (kışkırtma) o çocuğun çantasına bizim pulları saklamış. Sonra ortalık baya karışmıştı; üst sınıftan çocukları üzerimize saldı (mafyatik örgütlenme), kendi ailesine ve öğretmenlere, bizi suçlayıcı/karalayıcı şeyler ortaya attı (lobicilik)... Sonuç olark disipline verildi ama bir şekilde oradan da yırttı.

Bu çocuğun şimdiki halini çok merak ettiğim doğrusu. Ya çok zengin bir mafya patronu olmuştur ya da bir kaza kurşunuyla göçüp gitmiştir. Dürüst bir iş adamı olabildiğini hiç sanmıyorum.
😂 Hocam bu nasıl bir çocuk yahu, Soros'un oğlu falan mıydı?
Yazdıklarımı tekrar okuyunca valla Soros bunun yanında melek kalır diye düşünmeye başladım. Çocuk resmen kök söktürmüş bize Cheesy
Ama şu yaptıkları (parantez içlerinde vurguladıklarım) emperyalizmin neredeyse tüm kriterlerini karşılıyor. Tek kişilik ordu gibi çalışmış. O zamanlar anlamamışız tabii...
legendary
Activity: 2408
Merit: 1478
alex
madem konu fork yemiş ben de olayı karıştırayım. ilk fotodaki kadın game of dizisindeki melisandre'ye benzemiyor mu? kızıl saç, beyaz ten muhteşem bir karışım arkadaş. Roll Eyes Roll Eyes Tongue


legendary
Activity: 2128
Merit: 1148
Örnek olması açısından bir olay anlatacağım:
İlkokulda pul koleksiyonu yapardık. Sınıfta zengin bir çocuk vardı (emperyal güç). Onun pulları çok daha değerli, renkli ve havalıydı. Benim ve diğerlerinin pulları da daha ucuz ve daha az gösterişliydi (yoksul devletler) ama güzel serilerimiz vardı. Bu zengin velet, kendi 1 puluna karşılık bizlerden 5-6 pul almaya (sömürü) çalışırdı. 6 pulu aynı anda vermek istemeyenlere kredi açardı (faiz lobisi), "o halde her ay şu kadar pul verirsin bana" derdi. Bazıları pullarını takas eder bazıları da etmezdi. Takas etmeyenlerin sınıf içinde yaptığı yaramazlıkları, kopya girişimlerini, kavgaları, vs. öğretmenlere şikayet edeceğini (tehdit) söylerdi. Bu şekilde bir pul sömürücülüğü yapardı. Herkesle ayrı ayrı (gizli pazarlık) ticaret yaptığı için de farkına varılmazdı. Bir gün hepimize aynı şeyi yaptığını öğrenince toplaşıp bu veledi güzelce hırpalamıştık (savaş). Öğlen yemek arasında bu zengin velet birkaç kişinin pul defterini komple çalmış, bazılarının da sadece beğendiği pullarını araklamış, suçu da başka sınıftaki bir çocuğa atmak için (kışkırtma) o çocuğun çantasına bizim pulları saklamış. Sonra ortalık baya karışmıştı; üst sınıftan çocukları üzerimize saldı (mafyatik örgütlenme), kendi ailesine ve öğretmenlere, bizi suçlayıcı/karalayıcı şeyler ortaya attı (lobicilik)... Sonuç olark disipline verildi ama bir şekilde oradan da yırttı.

Bu çocuğun şimdiki halini çok merak ettiğim doğrusu. Ya çok zengin bir mafya patronu olmuştur ya da bir kaza kurşunuyla göçüp gitmiştir. Dürüst bir iş adamı olabildiğini hiç sanmıyorum.
😂 Hocam bu nasıl bir çocuk yahu, Soros'un oğlu falan mıydı?
legendary
Activity: 1218
Merit: 1291
@Blacknavy'nin milliyetçilik anlayışını merak ediyorum. Bir ara vakit bulduğunda bize bu konudaki görüşlerini derin ve detaylı bir şekilde anlatsa çok memnun olurum. Gerçekten ve samimi olarak merak ediyorum. Milliyetçilik ile ilgili bir kaç mesajında kısaca değindiğini gördüm. Kısa oldukları için, boşlukları zihnimin önyargıları ile doldurmasını adil bulmuyorum. Bu yüzden açıkça sormak istedim. (Konu dışı olarak)

(Off-topic)
Ben bireysel olarak Atatürk’ün vaadettiği onurlu bir yaşam mücadelesi içerisindeyim. Bunun anahtarının ise içinde bulunduğumuz durum nedeni ile kısa vadeli faşizm, uzun vadeli ise liberal milliyetçilik olduğuna inanıyorum. Bunları da kendi çapımda kolektivizm ve kültürel muhafazakarlık ile harmanladım. Bununla birlikte, küreselleşmeye karşı olan her ideoloji ile de ittifak kurulabilir ve küreselleşmeye karşı her ideoloji dost kabul edildiği gibi, küreselleşmeye neden olacak her ideoloji de düşman ilan edilebilir ki daha önce bir mesajımda bunların sadece küçük bir kısmını zehir olarak adlandırmıştım (cemaat, mikro milliyetçilik, LGBT, aşırı feminizm, aşırı özgürlükçülük, anti-militarist akımlar vb). Bu nedenle, direkt bir tanım yok düşmanımın düşmanı dostumdur usulü ile çalışıyorum Grin

P.S: Din, iyi bir doz verildiğinde toplumları birarada tutan ama kontrol edilmesi zor kavramlardan biri. Batı’ya karşı direnç oluştururken, Doğu’ya karşı zaaf oluşturuyor. Atatürk Kurtuluş Savaşı sırasında dinin potansiyelini farkettiği için Cumhuriyet kurma fikrini silah arkadaşlarına bile söylememiş. O dönemde ulus devlet anlayışı bu topraklarda tam olarak gelişmediği için dini amaçlar uğruna savaşan birçok insan oldu (Allah rahmet eylesin). Bu nedenle, Atatürk din potansiyelini devlet eli ile yönetmek için diyaneti kurdu. Bugün cemaatler diyanete alternatif oluşturuyor. Dine düşman olmayıp da cemaate düşman olunmasının sebebi de bu. Gerçi, diyanet denen kurum da artık işlevini yerine getiremiyor. Diyanet’in Tarikatlar Raporu (Yeni)

Konunun fork yememesi için bunların emperyalizm ile ilgisi ne diyenler olursa; küreselleşmenin (para babalarının devrildiği) her senaryoda emperyalizmin kaybettiğini açıkça söyleyebiliriz. Ya emperyalist uşağısındır ya da değilsindir. Ve dünün mazlumu yeterli gücü bulduğunda yarının zalim emperyalisti olabilir. Doğa kanunları devam ediyor.
legendary
Activity: 1820
Merit: 1123
Enteresan bir konu olmuş. Verilen örnekler de hem ilginç hem de gerçekçi Smiley
Klasik emperyalizm tanımı yapmaya gerek yok; zaten google'da binlerce sayfada anlatılıyor, tek cümlelik özetleri de var...

Günlük yaşantımız içerisinde bazı kişilerin emperyalizme göz kırpan hareketleri olsa da çoğu zaman bunun farkına varmıyorlardır. Bir başkasının 10 liralık malına göz koymakla, 10 milyarlık malına göz koymak arasında bir fark yoktur. Hani zengin / fakir ayrımının yapıldığı bazı örnekler vardır ya... Fakir mangal yakar, zengin barbekü partisi verir; fakir hırsızlık yapar, zengin yolsuzluk, vs...
Kelimeler değişince aslında konunun içeriği değişmiyor.

Örnek olması açısından bir olay anlatacağım:
İlkokulda pul koleksiyonu yapardık. Sınıfta zengin bir çocuk vardı (emperyal güç). Onun pulları çok daha değerli, renkli ve havalıydı. Benim ve diğerlerinin pulları da daha ucuz ve daha az gösterişliydi ama güzel serilerimiz vardı (yoksul devletler). Bu zengin velet, kendi 1 puluna karşılık bizlerden 5-6 pul almaya çalışırdı (sömürü). 6 pulu aynı anda vermek istemeyenlere kredi açardı (faiz lobisi); "o halde her ay şu kadar pul verirsin bana" derdi. Bazıları pullarını takas eder bazıları da etmezdi. Takas etmeyenlerin sınıf içinde yaptığı yaramazlıkları, kopya girişimlerini, kavgaları, vs. öğretmenlere şikayet edeceğini söylerdi (tehdit). Bu şekilde bir pul sömürücülüğü yapardı. Herkesle ayrı ayrı ticaret yaptığı için de farkına varılmazdı (gizli pazarlık). Bir gün hepimize aynı şeyi yaptığını öğrenince toplaşıp bu veledi güzelce hırpalamıştık (savaş). Öğlen yemek arasında bu zengin velet birkaç kişinin pul defterini komple çalmış, bazılarının da sadece beğendiği pullarını araklamış, suçu da başka sınıftaki bir çocuğa atmak için o çocuğun çantasına bizim pulları saklamış (kışkırtma). Sonra ortalık baya karışmıştı. Üst sınıftan çocukları üzerimize saldı (mafyatik örgütlenme). Kendi ailesine ve öğretmenlere, bizi suçlayıcı/karalayıcı şeyler ortaya attı (lobicilik)... Sonuç olarak disipline verildi ama bir şekilde oradan da yırttı.

Bu çocuğun şimdiki halini çok merak ettim doğrusu. Ya çok zengin bir mafya patronu olmuştur ya da bir kaza kurşunuyla göçüp gitmiştir. Dürüst bir iş adamı olabildiğini hiç sanmıyorum.
full member
Activity: 518
Merit: 185
Emperyalizmin en büyük kapısı din ve milliyetçiliktir.

Bunu açabilir misin, ne kapısı?

Emperyalistlerin sömürü politikası güdeceği ülkelere girmek için kullandıkları ve insanların en çok zaafı olan kapılar.

Bir belgeselde kenya devlet başkanı çöyle özetlemişti durumu;

“Misyonerler Afrika’ya geldiğinde bizim topraklarımız onların İncilleri vardı. Dua edelim dediler. Gözlerimizi kapattık. Açtığımızda, bizim incilimiz, onların toprakları vardı”

Peki bunun milliyetçilik için bir örneği var mı. Yani, Kenya milliyetçi olsaydı sadece bir incil, iki yabancı söze kanar mıydı? Bana göre milliyetçilik ile mikro milliyetçilik farklı şeyler, hiçbir emperyalist gerçek milliyetçi bir ulusun karşısında duramaz ama mikro milliyetçi ülkelerin içinde kolayca barınabilirler.

bahsettiğim milliyetçilik kendi kurulu düzeni veya gelişmiş beyinleri olan bir ülke değil

daha çok kendi bağımsızlığını ilan etmek için fırsat bekleyen ve bu isteklerinin ülke veya bölge genelinde kaosa sebep olma ihtimali olan kesimler.

ayrıca sadece bu da değildir milliyetçilikten kasıt. bir çok farklı konumda karşımıza çıkabilir bugün kaddafinin kafasını kesenler veya mısırda sisi'yi destekleyenlerde desteklemeyenler de kendisinin daha milliyetçi olduğunu savunur. yani yaptıkları tercihlerin ülke menfaati açısından daha iyi olacağını düşünmekte bu konunun bir parçasıdır.
legendary
Activity: 1918
Merit: 1727
Be A Hope
@Blacknavy'nin milliyetçilik anlayışını merak ediyorum. Bir ara vakit bulduğunda bize bu konudaki görüşlerini derin ve detaylı bir şekilde anlatsa çok memnun olurum. Gerçekten ve samimi olarak merak ediyorum. Milliyetçilik ile ilgili bir kaç mesajında kısaca değindiğini gördüm. Kısa oldukları için, boşlukları zihnimin önyargıları ile doldurmasını adil bulmuyorum. Bu yüzden açıkça sormak istedim. (Konu dışı olarak...)
legendary
Activity: 1218
Merit: 1291
Emperyalizmin en büyük kapısı din ve milliyetçiliktir.

Bunu açabilir misin, ne kapısı?

Emperyalistlerin sömürü politikası güdeceği ülkelere girmek için kullandıkları ve insanların en çok zaafı olan kapılar.

Bir belgeselde kenya devlet başkanı çöyle özetlemişti durumu;

“Misyonerler Afrika’ya geldiğinde bizim topraklarımız onların İncilleri vardı. Dua edelim dediler. Gözlerimizi kapattık. Açtığımızda, bizim incilimiz, onların toprakları vardı”

Peki bunun milliyetçilik için bir örneği var mı. Yani, Kenya milliyetçi olsaydı sadece bir incil, iki yabancı söze kanar mıydı? Bana göre milliyetçilik ile mikro milliyetçilik farklı şeyler, hiçbir emperyalist gerçek milliyetçi bir ulusun karşısında duramaz ama mikro milliyetçi ülkelerin içinde kolayca barınabilirler.
full member
Activity: 518
Merit: 185
Emperyalizmin en büyük kapısı din ve milliyetçiliktir.

Bunu açabilir misin, ne kapısı?

Emperyalistlerin sömürü politikası güdeceği ülkelere girmek için kullandıkları ve insanların en çok zaafı olan kapılar.

Bir belgeselde kenya devlet başkanı çöyle özetlemişti durumu;

“Misyonerler Afrika’ya geldiğinde bizim topraklarımız onların İncilleri vardı. Dua edelim dediler. Gözlerimizi kapattık. Açtığımızda, bizim incilimiz, onların toprakları vardı”

Bu sözü bugünün orta doğusuna baktığımız da teyit edebiliriz. hem bazı kesimlerin kendi vatanını kurma hayalleri hemde din üzerinden gerçekleştirilen  kaos ortamı ortadoğu'yu tamamen bataklık yapmıştır. bu durumun kimin işine geldiğini söylemeye gerek yok sanırım
legendary
Activity: 1218
Merit: 1291
Emperyalizmin en büyük kapısı din ve milliyetçiliktir.

Bunu açabilir misin, ne kapısı?
full member
Activity: 518
Merit: 185
Değerli forum sakinleri,
Bir kavramı daha tartışmaya açıyorum.
Emperyalizm nedir? nasıl emperyalist olunur?
daha doğrusu, insan emperyalist olabilir mi?
Emperyalist bebe büyüyünce emperyalist uşağı mı olur? yoksa emperyalist mi olur?


Emperyalizm çok net bir şekilde o.ç'luğudur. ama kısaca açmak gerekirse;
Emperyalizm bir bölgenin yada ülkenin tüm kaynaklarının, halkın köleleştirilmesi ve fakr-u zaruret içinde yaşaması pahasına sömürülmesidir.  bunun gözle görülen en net örneği yüzyıllardır batılı ülkelerin kolonisi haline gelmiş, fakirliğin ve yoksulluğun kene gibi yapıştığı Afrika'dır.
Emperyalizmin en büyük kapısı din ve milliyetçiliktir.

Emperyalizmin uşağı olmak veya anti emperyalist olmak kişinin kendi iradesine bağlıdır.
legendary
Activity: 2128
Merit: 1657
December 26, 2019, 06:34:37 AM
#9
hahahah güzel konu, neticede breastfeeding güzeldir, bazen yetişkinler de sever  Grin

breast kısmı iyi de feeding kismini hala seven varsa mideye bi baktirsin Grin

ahahhahhaa  Cheesy Cheesy Cheesy Cheesy Cheesy Cheesy

arkadaşlar bir eylem olarak breastfeeding yani  Roll Eyes, illa ki her zaman süt çıkmasına gerek yok Grin

Tori Amos'un da çok hoşuna gitmiş olmalı ki, domuz yavrusunu bile emzirirken baya mutlu görünüyor 🔥🔥🔥
legendary
Activity: 1918
Merit: 1727
Be A Hope
December 26, 2019, 06:00:51 AM
#8
Konu emperyalizmi anlamaksa şayet...

Emperyalizm; dünyadaki kıt kaynaklar ve insanın bitmek bilmez arzuları sonucu ortaya çıkan vahşi doğasıdır.

Bu noktada yüce darth sidious'u minnetle anıp ve öğretilerini hatırlayalım.
https://www.youtube.com/watch?v=YMvcCfs8mf8

Ayrıca Thanos'un, evrene huzur ve refah getirme çabalarını da unutmamak gerekiyor.
https://www.youtube.com/watch?v=_KdSnBxG69Q
https://www.youtube.com/watch?v=-MEPQf1Yu6M
full member
Activity: 294
Merit: 193
December 26, 2019, 05:39:15 AM
#7
hahahah güzel konu, neticede breastfeeding güzeldir, bazen yetişkinler de sever  Grin

breast kısmı iyi de feeding kismini hala seven varsa mideye bi baktirsin Grin

ahahhahhaa  Cheesy Cheesy Cheesy Cheesy Cheesy Cheesy
legendary
Activity: 1218
Merit: 1291
December 26, 2019, 05:34:24 AM
#6
hahahah güzel konu, neticede breastfeeding güzeldir, bazen yetişkinler de sever  Grin

breast kısmı iyi de feeding kismini hala seven varsa mideye bi baktirsin Grin
Pages:
Jump to: