Topic: Erkek çocuklarının okul hayatında başarısız olması (Read 271 times)

Ekonomist dergi kapağını hatırlıyorum. Mühendisinden ustasına kapak resmindeki tüm çalışanların kadın olması kapakta ilgimi çekmişti. Kadınlar boğa trendine girmiş trend devam ederse 20 yıl sonra önemli pozisyonlarda erkeklerden daha çok kadınları görebiliriz. Bence iyide olur.

Bu durumun ayrıca eğitim sisteminin uygun olmamasından kaynaklanıyor.. Erkek ve kız çocuklarına bakıldığında erkekler daha fazla hareketli olurken kızlar daha sosyal. Yani doğuştan kadınların dil becerileri ve iletişim yetenekleri biraz daha iyi geliyor. Erkeklerinse dil becerileri biraz düşük fakat hareketliler. Daha fazla yaramazlık yapar deneme yapar ve öğrenir gibi.

Öğrenme kabiliyetleri bu nedenle biraz farklı. Erkek çocukları hareket ederek deneyim yolu ile daha iyi öğrenebilir. Fakat okul sıraları bunun için pek uygun değil.

Çok uzun süredir okullarda kızlar erkeklere göre daha başarılılar. Erkeklerde beyin gelişimi kızların gerisinden geldiği için lise çağında hala online oyunlarla, kötü akran etkileriyle falan uğraşıyorlar. Ailelerin erkek çocuklarını şımartıp kız çocuklarına kendini kurtar diye öğütleri de farklı bir etken olabilir.

Hormonlarda şüphesiz rol oynuyordur ancak bir diğer etki toplumlarda kız çocuklarına küçüklükten beri daha çok sorumluluk veriliyor örneğin ev işlerinde erkek çocuklardan çok kız çocukları yardımcı olur ya da yardımcı olunması beklenir.Bu sorumluluk bilinci onların ilerleyen hayatlarında böyle pozitif etkiler bırakabiliyor.

Hormonal duygulardan kaynaklandığı konusunda bende katılıyorum size. Erkekler biraz fazla oyunlara kaptırıyor kendisini. Bayanlarda oyunlara olan duygu geride. Böyle olunca erkeklerin zekalarında bayanlara göre daha az hareket gerçekleşebilir. Ayrıca oyunların genel olarak kötü etki bırakmasıyla beraber dil konusunda da pozitif etkiler bıraktığını da söylemeliyim. Neden derseniz oyunda ilerlemek için İngilizce gerekiyor ve ister istemez bunu öğrenmek zorunda kalıyorsunuz

Ben de bunun hormonlarla ilgili olabileceğini düşünüyorum. Oyunlar vücudunuzda ödül mekanizması yaratıp kendini gerçekleştirme duygusunu uyandırabiliyorlar. Bu sanal dünya yeri gelince gerçek dünyanın önüne geçiyor keza çoğumuz bilgisayar ve cep telefonu ekranlarına bakarak yaşıyoruz. Bence oyun bağımlılığının önüne geçmek bir hayli zor. O yüzden çocuğa para kavramı öğretilerek motivasyonu arttırılabilir.

Çocuklarımız zeka gelişimine katkı veren oyunlara yönlendirilirse tablo eşitlenebilir. Dengelenir. Tabloyu ilgisiz ailelerin eseri olarak görüyorum ben. Çocuklarımızı doğru yönlendirmek bizim elimizde sonuçta. Çocuklarla ilgilenmek yerine sorumsuzca davranırsak bu tablolar normal sonuçlar olur bizim için.

Tamamen küçük yaşlardaki, okul öncesi eğitim ile alakalı bir durum olduğunu düşünüyorum. Bilgisayar oyunları amacına göre kişinin dikkat eksikliğini giderici de olabilir tam tersi etkiye de sahip olabilir. Pornografi olayı ise gerçekten eğitim içerisinde yer almalı ve yasaklanmalıdır. Vücutta çok yüksek ve hızlı dopamin artırıp aynı hızla düşmesini sağlayan ve bağımlılık yapan bir şeydir. Bu konuda özellikle erkek bireylerin dikkat bozukluklarının önüne geçmek için yasaklama şarttır.

Oyunları belli bir saat aralığında bilinçli bir şekilde oynamaya calışırsanız, zihinsel olarak faydasını da görürsünüz. Bir oyun oynadığınızda tabi oyununa göre değişir ama rekabetçi bir oyunsa bu oyun satrançta olabiliri, League of Legends de olabilir çok fazla farketmiyor. Oyun içerisinde sürekli karşı rakibinizin hamlesini hesaplamaya calışırsınız ve ona göre bir algoritma yaratırsınız beyninizde buda daha fazla nöronun etkileşime girmesini sağlar. Sadece içgüdüsel olarak oyun oynamaya ihtiyacı duyuyorsanız ve oynamadığınızda yoksunluk hissi yaşıyorsa kullanıcılar o zaman dopamin reseptörleriyle alakalı ciddi problemler vardır burada iş ailede ve okulda bitiyor

Bu arada pornografi konusunu da ele alırsak en büyük problemlerden biri gençler için. Bu konuyla alakalı çok daha fazla insanlara farkındalık kazandırılması gerekiyor.

Oyunların etkisi aslında kişiden kişiye değişen bir şey. Oynadığınız oyunun türüne göre size o oyunun zihinsel bir katkısı bile olabiliyor. Yani zeka seviyenizin artmasına ve daha çok yönlü düşünme kabiliyetinizin gelişmesine katkıda bulunabiliyor. Bunun gibi olanların dışında kalan oyunlar da stres atma amaçlı oynanan oyunlar oluyor. Sadece bu tarz oyun oynayan insanlar için yine durum değişken oluyor. Bazı insanların bir dersi ya da konuyu anlaması için daha çok çalışması gerekiyor. Ancak bunu yapmadığı zaman başarısız oluyor. Bu insanların dışında kalanlar da daha az çalışmasına rağmen yine de başarılı olabiliyor. Yani hem oyun hem çalışma dengesini iyi kurduğunda yine başarılı olabiliyor.

Erkek çocuklarında dikkat eksiliği tanısı 5 kat fazla. Doğrudan oyun ve porno ile alakalı. Dikkat eksiliği daha bir sürü ek soruna neden oluyor devamında.
Yani çocuğu olanlar bu konuya dikkat ederse evet bir açıdan rakiplerin önüne geçmesi için avantaj. Fakat uzun vadede bu durumu ülkelerin kendi programlarına alması ve çözüm getirmesi gereken bir konu kadar önemli.

İcat yapacak, keşif yapacak, üretim yapacak insanlığa katkı sağlayacak enerji ve zaman gereksiz yerlere akıyor.

Şuan liseli erkeklerin bir çoğunun kafasında bir şekilde liseden mezun olup kendini hiç yormadan polis olma hayali var 

Erkeklerin çoğunun üniversitesideki kaydı askerlik sebebiyle var. Askerliği tecil ettirmek için açık öğretim fakültelerine ya da puanı düşük bölümlere girip bırakıyorlar öyle. Aynı şey yüksek lisansta da var.

Oyun ve pornografi bağımlılığı dikkat eksikliğine de neden oluyor. Bu şartlar altında başarısızlık kaçınılmaz. Ama sağlıklı normlara uygun yaşayan erkekler rakiplerini kolayca egale edebilir tabloya göre. Olaya iyi yönünden bakarsak zayıf rakiplerimizin olduğunu söyleyebiliriz. Çocuk yetiştirmek zor bu zamanda.

Çocuklar ilkokulu bitirdikleri zaman sbs sınavı hazırlığı için dershane yolunu tuttuk. O zaman ki iyi olanlardan birine gittik. Önce çocukları yazılı bir sınava tabi tutup sonra bizi bir güzel fırçaladıktan sonra eğitim sistemindeki yanlış olan yegane şey olan ezberciliğin yerine konması gereken öğrenmenin nasıl olması konusunda 3 ay yol göstereceklerini anlattılar. Bizler eğitim sistemi içinde ya ezbere yada çoktan seçmeli sınav sistemine alıştırılmış durumdayız. Sonuç gerçek hayatta karşılarına çıkan sorunları çözemeyen çalışmayı bilmeyen öğrenme sorunu çeken bir gençlik ve bunları üreten bir eğitim sistemi. Ne kızın ne erkeğin suçu günahı var. Çocukların beyinlerinde de bir sorun yok. At yarışına katılırcasına yapılan seçme sınavları ve sonuç ne yapacağını bilmeyen mezunlar.

Açıkcası bu veri beni oldukça şaşırttı çünkü dünya tarihine damga vuran bilim insanlarının çoğu erkek.Demek kız çocuklarına zamanında daha çok imkan verilseydi insanlık bugün bulunduğu yerden çok daha ileride olurmuş.

Yukarıdaki tüm postları okuduğum zaman aslında tüm gerekçeler de bana haklı gibi geldi. Herkesin yazdığı sebepler de bana mantıklı geldi. Buradan da aslında çıkan sonuç birden fazla sebep olduğu. Ataerkil bir yapı, oyunlar, erkek cinsiyetinin bağımlılığa genetik olarak yatkın olması vb.

Kız çocukları erkek çocuklarından daha düzenli olup okul işini de daha çok ciddiye alıyorlar.Örneğin bizim zamanımızda düşük not aldı diye üzülen çok fazla erkek öğrencisi olmazdı sadece akşam babama nasıl söylerim moduna girilirdi kız çocukları gerçekten başarısız olduğu için o notlara üzülürdü.

Cinsiyetler arasında farklılık olmasının nedeni erkek çocuğun beyninin oyuna verdiği tepki ile kız çocuğunun ki farklı.
İki tarafı da farklı etkiliyor bu durum. Oyunlar bağımlılık yapma ihtimali erkeklerde 5 kat kadar daha fazla.
Porno olayı da aynı şekilde.

Şu habere bakın çocuk 3 yaşında ailesi Türk. Fakat çocuk İngilizce konuşuyor Türkçe bilmiyor.
https://www.youtube.com/watch?v=5iice_RMJGg

Dediğinizde çok haklısınız. Bir aile dostumuzun erkek çocukları vardı onun gelişiminde çok dikkatli olmuşlardı. Tv'de çizgi film izlemesinin bir zaman sınırı vardı. Zeka geliştirici oyuncaklarla doluydu odası daha 7-8 yaşlarında 250 parçalık puzzleları çözebiliyordu keza rübik küpleri falan çocuk oyuncağı gibi geliyordu ona. 14-15 yaşlarında matematik yarışmasımı diyeyim olimpiyatı mı diyeyim tam bilemedim ona katılmıştı. Abur cubur gibi şeylerden olabildiğince uzak tutuyorlardı. Çok güzel resimde çizebiliyordu bu çocuk. Liseyi İstanbul'da bir fen lisesinde okuyor ki bu sene de üniversite sınavlarına hazırlanıyor ve gayet iyi netlere sahip. Çocukluğunda cep telefonu ve bilgisayar gibi unsurlarla etkileşimi gereğince olmuştu. Ve bu çocuk bilinçli bir yönlendirmenin sonucunda şuanki başarısında ve bundan 5-10 sene sonra ise çok daha iyi yerlerde olacaktır alacak nefesi varsa.

Şimdi ise daha ağzından yeni yeni kelimeler dökülen çocukları ağlamasın diye susturmak için eline telefon hop bir çizgi film. Keza youtuber olmak isteyen 7-8 yaşındaki çocukların çektikleri videolar ortada. Aslında bu noktada kızların daha başarılı olmalarının nedeni aileden gelen baskı gibi duruyor ki önümüzdeki senelerde yukarıda bahsettiğim hususların etkisiyle kız çocuklarının seviyesi de erkek çocukların seviyesine doğru gerileyecek. Çünkü bilinçli ebeveynlik diye birşey yok ailelerde. Karnını doyurup üstünü giydirip cebine harçlık koymakla ne annelik oluyor ne babalık...