Topic: ESC Projesi / Avrupa Birliği (Read 234 times)

@meser'in yazısı ne kadar özenilmiş bilgi vermek için yazılmış bir yazıysa, sizin yazınız da biz 30 yaş üstü için faydalı bir yazı olmuş. Klavyenize sağlık. Deneyimlerinizi takipteyim aynı zamanda @meser'in de hedeflerine ulaşacağını ve ulaştıktan sonraki paylaşımlarını bu forumda göreceğime eminim. Yurt dışı olur yurt içi olur kendini geliştirmek için hedefine fokuslanan herkese kolaylıklar dilerim.

@meser hocam haklı bir noktaya değinmişsiniz. AB, 30 yaş ve üstü kişilerden artık projelerin katılımcısı değil tecrübesi ile organizatörü olmasını bekliyor. Organizasyonu yürüten kişilerde 3-5 günlüğüne gidebiliyor. Gençlik projelerinde de 30 yaş ve üstünü proje lideri olarak görevlendiriyorlar. Aslında 30 yaş ve üstünü yok saymıyorlar, yeni fırsatlar açıyorlar.


@judas hocam haklı bir isyanda bulunmuşsunuz. Size kendi tecrübemden yola çıkarak o problemi nasıl aştığımı anlatayım. 1000'den fazla kez ESC ve Avrupa Gençlik Projelerine başvuru yapıp red aldıktan sonra yerel de yapılan gönüllülük projelerine başvurdum. Elazığ, Ankara, İzmir, İstanbul, Adana gibi ülkenin çeşitli yerlerinde gönüllü çalışmalarda bulundum. Bu çalışmalar sırasında bu gönüllülük organizasyonunu yapan kişiler ile haşır neşir oldum. Dernekler buradan sizi yurt dışına yollarken akıllarında en büyük soru bu kişi orada bizi rezil eder mi oluyor. Bu yereldeki gönüllülük projeleri kapsamında güvenlerini kazanınca, evde otururken yerel de projesine katıldığım bir kişi arayıp bizim arkadaşların İspanya'da 10 günlük Gençlik Projesi varmış senin adını vereyim mi uygunsan teklifi almaya başladım. Sonra onun arkadaşı başka bir proje için başka arkadaşına adımı önerdi. Bu ağ böylece genişledi. O yüzden başvurup red alan arkadaşlar üzülmesinler, sistemlerini değiştirsinler. Eğer organizatörlerin güvenini kazanırsan her daim proje size gelir.

Dün ESC ile ilgili tecrübelerimi yazarken şimdi bir noktayı atladığımı fark ettim. Örnek veriyorum İspanya'da projedesiniz. Bir ay sonunda organizatörünüz ile aranız iyi. Haftalık 20 saatlik gönüllülüğünüzü pazartesi ve salı günü 8 saat çarşamba da 4 saat çalışarak tamamlayıp. Haftanın geri kalan dört buçuk gününde Avrupa'yı gezebilirsiniz, özellikle Ryanair, İnterrail ve couchsurfing gruplarını takip ederek. ESC ile gittiniz, diliniz gelişti, Avrupa'yı da dolaşıyorsunuz ama nasıl orada kalıcı olacaksınız?

- Avrupa'yı dolaşırken her dolaştığınız şehirdeki üniversite ile görüşme yapmalısınız yüksek lisans veya doktora için. Mail veya online yollar yerine yüz yüze görüşme size daha fazla burs imkanı sağlıyor.

- Malta, Yunanistan ve Romanya genellikle bir çok şirketin müşteri hizmetleri operasyonlarını yaptıkları yer. Yani bir çok markanın çağrı merkezi orada. Her daim bu şirketler Türkçe ve İngilizce bilen eleman arıyorlar. Mail veya kariyer siteleri yerine doğrudan gidip görüşmek çok avantaj sağlıyor. Şirketler Türkiye'den sizi getirmek yerine hali hazırda orada olan birini tercih ediyorlar.

- ESC dönemi boyunca dolaştığınız her ülke her şehirdeki iş fırsatlarına hem kariyer sitelerinden başvurun hem de üstüne gidip yüz yüze başvurunuz. Fransızcası çok iyi olan bir arkadaşım, Ankara'dan birçok Fransız kariyer sitesinden iş başvurusuna başvurdu. Büyük ihtimalle binlerce başvuru yaptı, umdu kırıldı. Fransa'ya gittikten sonra iş yerleri ile tek tek görüşme yaptıktan sonra bu sefer kendisi işleri seçmeye başladı. Çünkü Ankara'dan başvurup ret yediği işlerin bu sefer hepsinden kabul aldı.

- ESC döneminiz boyunca orada bulunan organizasyon ve çevresinin güvenini kazanırsanız, oradaki organizasyon yapan bir çok insanda Türkiye'de gençlerin yaşadığı zorlukları biliyor. O kişiler de sizlere elinden geleni yapıyor.

@meser hocam yeniden teşekkür ederim. Benim de böyle bir konu hakkında epey konuşasım varmış. Umarım faydalı olur ve bir çok arkadaşımız bu tarz fırsatlardan faydalanır.

Forumun parlayan yıldızısınız hocam yazdığım gibi. Mükemmel bir çalışma yapmışsınız. Derin bir araştırma tutkusu olmadan bu kadar şeyi bir araya getirmek olanaksız. Sizde bu araştırma ruhu fazlasıyla var gördüğüm kadarıyla. Artık yurtdışı olayını gerçekleştirecek en büyük ihtimalli kişi sizsiniz yakında yurt dışından da mesajlarınızı bekliyoruz. Estonya Estonya olalı Türkiye’de böyle bilinmemişti. O konunuzda ayrıca güzeldi.

Ülkemizdeki gençlerin yurtdışına gitmek için ne kadar çabaladığını düşünürsek bu paylaştığınız bilgiler altın değerinde bundan dolayı size teşekkür ediyorum.Meser hocam esc projesi için sizden 18-30 yaş arasında olmanız dışında bir şart aramıyorlar ancak bu projeler için bildiğim kadarıyla 7 kişilik kontenjan açılsa bile 500-600 kişilik bir başvuru oluyor bundan dolayı başvuranların çok önemli bir bölümü maalesef hayalkırıklığına uğruyor.Açıkcası bu projelerde kendinize katabileceğiniz en önemli şeyin kültür+yabancı dil olduğunu düşünüyorum şansınız ne kadar düşük gözükse de mutlaka denemelisiniz.

Öncelikle @Gencecikmen bu güzel tecrübelerinizi paylaştığınız için çok teşekkür ederim. Gerçekten unutulması imkansız anılar biriktirmissiniz ve kendinizi ciddi anlamda gelistirmissiniz.



30 yasin üstündeyim diye karalar baglamamak lazim. Bu tarz projelerin katılımcısı olmak yerine koordinatörlüğünü gerçekleştirerek katılım saglanilabilir. Örnek veriyorum Türkiye'de doğu bölgesinde yer alan sevgi evlerinde kalan miniklerimize yönelik teknolojik okur yazarlık ve programcilik üzerine bir proje yazıp bunu ifa edebiliriz buradan bir ekip oluşturup ve ab ülkelerinden ve Turkiyeden katılımcıları dahil ederek hem ülkemizin gençlerinin geleceğine yön verebilir hemde böyle bir etkinlikte rol almış olabiliriz. Keza KA Training programlarında paydaş ülkelere giderek yine koordinatör sıfatıyla etkileşimde bulunulabilir.

Öncelikle bu güzel konu ve bilgilendirici post için @meser hocam teşekkür ederim. Ben de naçizane katılacak veya katılmayı düşünenler varsa bilgimi ve tecrübelerimi paylaşayım. "European Solidarity Corps" kısaca anılan adı ile ESC. Eski adı "European Voluntary Service" kısaca adıyla EVS projeleri. Kısa ve uzun dönem olmak üzere ikiye ayrılır. Kısa dönemleri 15 gün ile 59 günlük projeleri kapsar. Uzun dönem projeleri 61 gün ile 12 aylık projeleri kapsar. Sizin gidiş-dönüş uçak biletlerinizi, vizenizi, sigortanızı, kalacak yeriniz, yeme içme masraflarınız ve günlük cep harçlığınız proje tarafından karşılanır. Genellikle günde 4 saat olmak üzere haftada 20 saatli bir gönüllü çalışma beklenir. Bu gönüllülük hizmetleri çok büyük çalışmalar değildir. Genellikle ağaç dikmek, çocuklar ile oyun oynamak, yaşlılara gazete okumak veya engelliler ile gezmek olabilir. Eski adı ile EVS iken 15 günlük Azerbaycan'da bir EVS projesine katılmıştım. Kaldığımız yer bir engelli rehabilitasyon merkezi idi ve oradaki engelliler için çeşitli kurslar oluyordu. Biz de oradaki kurslara katılıyorduk. Dikiş dikme, oymacılık, piyano, müzik, drama veya bocce gibi. Bizim kaldığımız yer Azerbaycan Paralimbik Bocce sporcularının da kaldığı yerdi. Ben Azerbaycan Paralimbik Bocce sporcuları ile bocce antrenmanlarına katılıp onlar ile maç yapmıştım. Hatta sonrasında bir gün İspanya havalimanın da bir projeden dönerken Azerbaycan Paralimbik Bocce takımı da İspanya'da Avrupa Şampiyonası için gelmişti, karşılamıştık ve oturup sohbet etmiştik. Yani proje de kazandığınız arkadaşlıklar ve dostluklar kalıcı oluyor. Bir arkadaşımın inglizcesi çok kötü durumda idi bir EVS projesine katılmıştı Litvanya'da çocukları oynatmak üzerine. 12 ay sonra projeden döndükten sonra TOEFL'a girdi, Amerika'ya yüksek lisansa gitti şimdi orada doktorasını yapıyor. Bu zamana kadar bu tarz projeler ile gidip Romanya, İtalya ve İspanya olmak üzere bir çok ülkeye yerleşen arkadaşım oldu. Maalesef ben de bu projeler ile İspanya'ya yerleşecektim, şansızlık sonucu projem koronaya denk gelmesi sebebi ile projem iptal oldu. Projeler tekrar aktif olduğunda ben 30 yaşımı geçmiştim.

Faydaları:
Yabancı dilinizi gelişmesi
Dünyanın farklı noktalarından insanlar ile arkadaşlık ve dostluk kurmak
Farklı kültürler ve farklı perspektifler
Yurt dışı yaşama ve çalışma fırsatları

Tek kötü yanı maalesef projeler 18-30 yaş arası kabul alıyor, benim gibi 30 yaşınızı geçti iseniz başka fırsatlara yönelmeniz gerekiyor.

Meser yine coşmuşsun coşturmuşsun uzun yazının tamamını okudum sırf dil öğrenmek için bile ücretsiz izne çıkıp yurtdışına gidesim geldi ESC projesi vaktiniz varsa kesinlikle deneyebileceğiniz ve yurtdışında yaşamak oranın kültürünü almak için mükemmel bir imkan sağlıyor genellikle bu sosyal projelere başvuru bildiğim kadarıyla daha az oluyor bu yüzden şansınız biraz daha yüksek olur imkanı olan arkadaşlar için

Estonya'da dijital vatandaşlık ve şirket kuruluşu ile geçtiğimiz senelerde açtığım başlığı konu ile ilgili olduğu için ekleyeyim hocam

https://bitcointalksearch.org/topic/18-dakikada-estonyada-irket-sahibi-olun-5339757

Emeğine sağlık, devamını bekliyorum

Bu sene içerisinde 2 farklı konuda bahsini geçirdiğim bir Avrupa Birliği Projesi olan "ESC Projesinden" detaylıca bahsetmek gerektiğini düşünmem üzerine bu konuyu açıyorum. Bu ESC projesi Avrupa Birliğinin ne ilk ne de son projesi. Ancak özellikle bizim ülkemizin insanları için bulunmaz bir nimet olan projedir.

Öncelikle Avrupa Birliği neden böyle projeleri hayata geçiriyor bunun üzerinde birçok farklı yorumla ve tanımla karşılaşabiliriz. Siyaset arenasında birçok devlet dünyanın geri kalanı karşısında gerek askeri, gerek eğitimsel gerek maddi vs vs vs anlamlarda ön planda olup siyasi dengeleri alt üst etmiştir. Bu sadece 1 devletle de olmamış birden fazla devletinde işe karıştığı durumlar söz konusu olmuş. Nitekim 1. ve 2.Dünya savaşlarındaki bloklaşmalar, Sovyetler Birliği ile Amerika'nın kıyasıya yarışı ve şimdide ekonomik ve askeri güç anlamında Amerika. Avrupa Birliği dahilinde yer alan insanlar için ise gerek nitelikli gerekse de niteliksiz iş gücü ve dahası sosyal, kültürel gibi alanlarda atılım yapma adına bu tarz projeleri hayata geçirmiş ve geçirmeye devam etmektedir. Erasmus öğrenci değişimi projesi ile öğrencilerin farklı bir ülkede farklı kültürlerin kaynaşması ile global bakış açısı geniş öğrencilere kavuşmayı hedeflemiş ve bunu nitekim başarmıştır diyebiliriz. Yine aynı şekilde Eramus Staj projesi ile bu öğrencilerin farklı ülkelerde farklı ekonomik kıstaslar ve yönetim anlayışı adı altında kendilerini dünya arenasında istihdam edebilmelerinin önünü açabilecek farklı deneyimlere sahip olmalarını sağlamıştır. Gençlik otobüsü projesi ile her ne kadar kontenjan sayısı Erasmus öğrenci değişimi ve staj projesindeki kadar olmasa da genç bireylerin kısa süreliğine de olsa farklı ülkeden, milliyetten, dinden ve yaştan kişilerle kaynaşarak daha iyi ilişkiler kurabilen ve bulunduğu ortama adapte olan ve dahası yaşadıkları ülkenin yakın çevresinde yer alan ülkelerdeki sosyokültürel değerleri daha iyi tanımalarını sağlamıştır. Gelelim ESC projesine

ESC Projesini birazcık daha dışarıda tutuyorum benim bildiğim diğer projelerden. Bunun en büyük nedeni ise skalası diğer projelerden daha geniş bir ölçekte yer alması. Bu skala sadece yaşla sınırlı kalmamakla beraber içeriğininde çok geniş yelpazede olmakta. Bu projede gönüllülük esaslı olarak yer alacaksınız tabi gönüllülük esasında herhangi bir maddi kazanç beklenmez ancak maddi kaybınızda olmayacak diyebiliriz. Yemeniz, içmeniz, konaklamanız ve ulaşım giderleriniz Avrupa Birliği tarafından karşılaşanacaktır. Herhangi bir maaş getirisi olmayacaktır ancak cüzi miktarda bir cep harçlığı tarafınıza verilecektir. Ya resmen sömürecekler bizi 3 kuruşa(!) demeyin dostlarım. Neden mi? Çünkü siz bu eylemleri gerçekleştirirken kişisel anlamda ciddi bir gelişim sarfedeceksiniz. Bu satırları şuan bitcointalk.org adresinden okuyan insanların çoğu bu gelişimleri tamamlamış bireylerdir ancak aramızda hala bu gelişimleri tamamlamamış kişilerde olabilir.
Bu gelişimler neler mi? Kendi başının çaresine bakabilmek. Özellikle hiç bilmediğiniz bir ülkede! Ayrıca bu yaşadığınız ülkenin dilini öğrenmek ve konuşarak pratik yapabilmeniz için fazlasıyla zamanınız olacak. Ayrıca tek başınıza tüm olayları sırtlanmayacağınız için etkili takım çalışmasının inceliklerini de öğreneceksiniz. Kurumsal şirketlerin IK'ları özellikle işe alacakları bireylerde takım oyununa nasıl etki edeceğinize bakarlar. Hiç bir şirket işleyen bir çarka çomak sokacak bir elemanı istemez her ne kadar kalifiyeli olsa da Ayrıca bulunduğunuz ülkeyi tanıma fırsatı elde edebileceksiniz. Şuan dolar euro olmuş 17 18 lira daha komşu şehirlere gidemiyoruz ve avrupada bir ülkeyi komple baştan aşağı gezebileceksiniz. Ayrıca proje sürecinde birçok etkin kişilerle tanışma fırsatınız olabileceği gibi bu kişilerle iletişimizi iyi kurmanız sizin için referans kapısı olacaktır. Ayrıca projenin sonunda tarafınıza Avrupa Birliği onaylı bir sertifika verilecek ve bu sertifikanın CV'nizde olması ciddi anlamda değer katacaktır size. Projelerin ana teması sosyal sorumluluk üzerinedir. Sosyal sorumluluk alanında proje tanımında yer alan konularda haftada 5 gün gönüllülük çalışmalarında bulunacak ve kalan 2 günü ise kendinize ayırabileceksiniz. Cep harçlığı için genellikle günlük 5-10 € civarında bir ücret ödenmektedir.

Bu projeler genellikle 2-12 aylık sürelerde olabiliyor. Benim şahsi düşüncem ise ya lise bittikten sonra ya da üniversite bittikten sonra 1 seneye kadar bu projelerde bir deneyim sahibi olunmalı. Dünya standartlarını bilmeden Türkiye standartlarında 9-6 masa başı çalışan köle statüsüne boyun eğmemeli ülkemizin gençleri. Değilse işe geldiğinde Avrupalıları; maaşa gelince de Afrikalıları örnek gösteren kurumsallıktan bihaber işletmelerde ilkokul mezunu patronların altında emekli olmayı beklerler. Bunun yerine gençlerimiz kendilerini farklı ülkelerde geliştirebilir ve haketttikleri bir hayata sahip olabilirler.

Projelere başvuruda bulunabilmek için "Avrupa Dayanışma Programı Portalına" bireyler üye olmak zorundadır. Bu portal sayesinde sadece ESC için değil diğer projeler hakkında bilgi alabilir ve başvurularda bulunulabilir. Bu tarz projelere birey olarak katılınılabildiği gibi eylemci yani koordinatör olarak kendi projenizi de sunabilir kabul edildiğinde ise hayata geçirebilirsiniz.

Gelelim değer mi be meser# hocam böyle birşeye derseniz. Değer derim bunun birçok nedeni var. En başlıcası bu projelere katılan birçok kişi tekrardan bu ülkeye oturum izni alarak dönüp kendisine yeni bir hayat kurmuştur. Bunun dışında bu projelerin katılımcıları kendilerine birçok değer katarak Türkiye'de önemli pozisyonlarda önemli atılımlarda bulunmuşturlar.

Gelelim bir diğer değen şeye. Şuan en dandik dil kursları kapıyı 30-40K'dan açıyor ve bu sadece İngilizce için diğer spesifik diller ise daha pahalıya gelebilmekte. Bu proje kapsamında öncelikli dil İngilizce olacaktır onun dışında İngiltere dışındaki bir ülkeye giderseniz yerel halkla olan ilişkilerde bu ülkenin dilinide rahatlıkla konuşabilecek düzeye gelebilirsiniz herhangi bir ücret ödemeden. Gelelim bir diğer hususa Schengen vizesi Bu projenin katılımcısı oldunuz ve bahsi geçen ülkeye gidebilmeniz için Schengen vizesine ihtiyaç duyacaksınız ki bu proje ile daha kolay bir şekilde temin edebileceksiniz. Haftada kendinize kalan 2 günde çok cüzi miktarlarda uçak ve tren biletleriyle komşu ülkeleride gezebilme imkanınız olacaktır.

Gençler için gerçektende bulunmaz bir nimettir bu proje. Gençlerin hayatlarının dönüm noktaları Lise mezuniyeti ve Üniversite mezuniyeti diyebiliriz çünkü bu noktalardan sonraki aldıkları kararlar hayatlarının geri kalanının %70-80'ine etki etmektedir. Bu dönemlerde böyle bir deneyime sahip olmaları onların daha iyi bir geleceğe sahip olmalarına vesile olacaktır.


--------------
Konunun devamı Estonya'da Dijital Vatandaşlık alma ve Şirket Kuruluşuyla devam edecektir ve bu proje ile nasıl entegre ederek ciddi anlamda maliyetten tasarruf ederek yeni bir hayat kurma yoluna gidilebileceğinden bahsedilecektir.