Aynı şeyi tekrar tekrar yapmak ve farklı sonuçlar beklemek deliliktir.
Albert Einstein
Einstein Türkiye'de yapılanları görseydi fikrini değiştirirdi. Ekonomi bir bilimdir, bu ülkede 20 senedir beton dışında bir şeye yatırım yapılmıyor ve her seferinde karşılıksız yatırıma dönüştüğü için sadece siyasi iktidara yakın olan inşaat sektörünün 5'li çetesi bu durumdan faydalanırken halk fakirleşmeye devam ediyor.
2023 seçimlerinden sonra kim kazanırsa kazansın bu kadar gerilen yayın tutulamayarak oku kontrol edemeyeceğini düşünüyorum. Bugün 15 TL olmasına birilerinin inanmadığı dolar kurunu 2023 sonunda 100 TL üzerinde görme ihtimalimiz oldukça yüksek. Ülkeye giren her dövizi bir şekilde hortumluyorlar ve Türk Lirası basmak için sürekli yeni fırsatlar yaratıyorlar.
Kur korumalı mevduat saçmalığı dolasıyla basılacak Türk Lirası,
Dağıtılacak bedava krediler için basılacak miktar,
Ülkede döviz rezervinin aşırı azalması ve merkez bankası kasasının boş olması,
Zor bulunan paranın inşaata gömülmesi,
Merkez bankasının bağımsızlığını yitirmiş olması..
Tüm bu sebepler birleştiğinde geleceğe umutla bakmak için hiç bir sebep görmüyorum. Siyasi iktidar değişse bile ekonomiye ve hayata bakış açımız değişmediği sürece, siyaset çözüm üretme değil de karaktersizlerin kolay para kazanma oyuncağı olduğu sürece çok daha zor günler bizi bekliyor.
Bu aynı zamanda hala yeterli geliri olan insanların ev alabilmesi için son şans. 10 sene geri ödenecek bedava paradan bahsediyoruz. Dolar kurunun bir sonraki zıplamasından bu ülkede dolar üzerinden geliri olmayan hiç kimsenin bir şey almaya gücü yetmeyecek. Muhtemelen bir kaç sene çalışarak sıradan bir dizüstü bilgisayarı ancak alabilir hale geleceğiz. Abarttığımı düşünüyorsanız yanılıyorsunuz. Bugün bile bir öğretmen yada devlet memuru çocuğunun üniversitede kullanması için gerekli dizüstü bilgisayarı almak için 3-4 ay çalışmak zorunda.