Topic: Yaşama Sevinci - page 2. (Read 346 times)
Doğadaki küçük bir böcekten biz Homo Sapienslere kadar hepimiz yaşama sevincine sahibiz çünkü hepimiz yaşama arzusuna sahibiz. Yaşadığımız hayattan ne kadar şikayetçi olursak olalım bu arzuya sahibiz. Maddeyi aşkın bir şey ama madde ile ilişkili bir şey. Bazıları yaşama sevinci der, bazıları başka bir şey der. Ben ona yaşama arzusu diyorum. Yaşama sevincimi zedeleyen kim varsa uzaklaşıyorum. Belki böyle yapınca kendi küçük dünyamda yaşıyorum ama mutlu yaşıyorum. Sizi dış görünüşünüz nedeniyle yargılayanlardan siz de uzak durun.
Bazen konuşmalara şahit oluyorum bazı insanlar resmen mutluluk emici. Görselde olduğu gibi arkadaşına dayıyor negatifi bütün moralini neşesini alabiliyor bu nedenle bu tarz kişilerden uzak durmak gerekiyor. Yok saçın dökülmüş yok kilo almış gibi hep bir olumsuzluk yani sen söylemesen o kişi sanki kilo aldığının farkında değil. Böylesine olumsuz örnekler kişiyi gerçekten çok daha mutsuz hale getirebiliyor.
Bo ver ya ZekiBeyy hocam. Bu tarz adamlar bazan banada denk geliyor işyerinden. Kilo konusu ile ilgili bir densizlik yapınca bende diyorumki sen benim kilomda değilsin muhatap olma. Göt oluyor. Ama esprili bişey olursa kilo ile ilgili olarak örnegin ne kadara oldun falan derlerse bende diyorum ki artık 0,1 ton oldum. Kilo ile işm kalmadı. Boş ver takma kafana.
İnsanın yaradılışında olan şeyler ile inatlaşmasının bir mantığı yok. Zayıf olan arkadaşlarım var onarda kilo almak için çabalıyor. Tek sıkıntım evdeki dolap içinde 54 bedenden 62 bedene kadar elbise olması. Sorun aynı dolapta epey sıkışık oluyor. Hangi kilodaysam ve kangi beden oluyorsa onu kullanıyorum. Eskiden zayıfladın elbiseyi daralt. Sonra kilo al çö olsun. Şimdi onu yapmak yerine bunları ayrı tutup zamanı gelince kullanıyorum. Belki ilerde şalvar modası olur toptan dar kalıplardan ülke olarak kurtuluruz.
Bazen konuşmalara şahit oluyorum bazı insanlar resmen mutluluk emici. Görselde olduğu gibi arkadaşına dayıyor negatifi bütün moralini neşesini alabiliyor bu nedenle bu tarz kişilerden uzak durmak gerekiyor. Yok saçın dökülmüş yok kilo almış gibi hep bir olumsuzluk yani sen söylemesen o kişi sanki kilo aldığının farkında değil. Böylesine olumsuz örnekler kişiyi gerçekten çok daha mutsuz hale getirebiliyor.
Bo ver ya ZekiBeyy hocam. Bu tarz adamlar bazan banada denk geliyor işyerinden. Kilo konusu ile ilgili bir densizlik yapınca bende diyorumki sen benim kilomda değilsin muhatap olma. Göt oluyor. Ama esprili bişey olursa kilo ile ilgili olarak örnegin ne kadara oldun falan derlerse bende diyorum ki artık 0,1 ton oldum. Kilo ile işm kalmadı. Boş ver takma kafana.
konudan bağımsız olarak bişey söyliyim
bir Müslüman bozulursa o artık limitsiz olur. yani hakikaten inanıp da sonradan dönen bir Müslüman asla başka dinlere inançlara bakmaz ve her şeyi yapabilir kıvama gelir. İslami literatürde buna eşrefi mahlukattan ve ya ala'yı iliyyinden esfeli safiline düşer denir. insan, ahseni takvim üzere yaratılmıştır en dipten en tepeye çıkabilecek (tam tersi de mümkün) donanıma sahiptir. ve bu sanıldığı kadar zor değildir, 1 harekete söze nazara zanna bakar.
hayat da böyledir 1 piyango 1 ya da birkaç doğru hamle insanı uçurur ya da tam ters olur...
bir Müslüman bozulursa o artık limitsiz olur. yani hakikaten inanıp da sonradan dönen bir Müslüman asla başka dinlere inançlara bakmaz ve her şeyi yapabilir kıvama gelir. İslami literatürde buna eşrefi mahlukattan ve ya ala'yı iliyyinden esfeli safiline düşer denir. insan, ahseni takvim üzere yaratılmıştır en dipten en tepeye çıkabilecek (tam tersi de mümkün) donanıma sahiptir. ve bu sanıldığı kadar zor değildir, 1 harekete söze nazara zanna bakar.
hayat da böyledir 1 piyango 1 ya da birkaç doğru hamle insanı uçurur ya da tam ters olur...
Bazen konuşmalara şahit oluyorum bazı insanlar resmen mutluluk emici. Görselde olduğu gibi arkadaşına dayıyor negatifi bütün moralini neşesini alabiliyor bu nedenle bu tarz kişilerden uzak durmak gerekiyor. Yok saçın dökülmüş yok kilo almış gibi hep bir olumsuzluk yani sen söylemesen o kişi sanki kilo aldığının farkında değil. Böylesine olumsuz örnekler kişiyi gerçekten çok daha mutsuz hale getirebiliyor.
Bo ver ya ZekiBeyy hocam. Bu tarz adamlar bazan banada denk geliyor işyerinden. Kilo konusu ile ilgili bir densizlik yapınca bende diyorumki sen benim kilomda değilsin muhatap olma. Göt oluyor. Ama esprili bişey olursa kilo ile ilgili olarak örnegin ne kadara oldun falan derlerse bende diyorum ki artık 0,1 ton oldum. Kilo ile işm kalmadı. Boş ver takma kafana.
Bazen konuşmalara şahit oluyorum bazı insanlar resmen mutluluk emici. Görselde olduğu gibi arkadaşına dayıyor negatifi bütün moralini neşesini alabiliyor bu nedenle bu tarz kişilerden uzak durmak gerekiyor. Yok saçın dökülmüş yok kilo almış gibi hep bir olumsuzluk yani sen söylemesen o kişi sanki kilo aldığının farkında değil. Böylesine olumsuz örnekler kişiyi gerçekten çok daha mutsuz hale getirebiliyor.
30 yaşından sonra karikatürdeki canavarın etkilerini ben de hissediyorum. Saçlarımda tek tük beyazlar başladı ama mesela saçı tamamen beyaz olan yaşıtlarım da var. Karikatürdeki canavar kafalarından biri olan gözlerinin altı morlaşmış canavarı beni çok kötü vuruyor. Son 1-2 senedir çok arttı valla o yaşlı gösteriyor. Umut Sarıkaya gene güzel bir karikatür çizmiş. Ben onu da gerçek hayatta 3 kere gördüm, 1 kere sohbet edebildim. Son gördüğümde valla o cidden çok yaşlanmıştı ben de bu canavar gibi ona nolmuş ya çökmüşsün falan diyebilirdim 
Tıpkı zengin olmak istediği halde ömrü boyunca çok çalışmaktan, ticaret yaparak vb risk almaktan kaçınıp sadece her hafta aldığı bilete piyango çıkmasını bekleyerek zamanını tüketen birisi gibidir, hep arkasından koşacakları bir figür bekleyen toplumlar. Ve genellikle biz de dahil doğu coğrafyasında baskındır bu refleks.
Halbuki yapı kişiler üzerine değil, sistemler üzerine kurulsa görevi alan sorumluluklarını yerine getirip kendisinden sonrakine devreder.
Halbuki yapı kişiler üzerine değil, sistemler üzerine kurulsa görevi alan sorumluluklarını yerine getirip kendisinden sonrakine devreder.
Hocam ömür boyu çok çalıştım. Kimsenin kötülüğünü istemedim. Başkalarının zaaflarından faydalanmadım. Hakkım olan dışındakine el uztmadım uzatmam.
Ama halen bişeyim yok gibi.
Nedenmi.
Aha bu siyasiler yüzünden.
Her bi haltı iyi yapacaklarını söyleyip yılların kazançlarını bir gecede çer çöp durumuna getirmek için aldıkları kararlar.
Düzenli olarak her 10 bilemedin 15 yıl içinde bir kere donumuza kadar soyulduk hep hükümetler tarafından.
Son yıllarda ise bu çok aşırı derecede düzene bindi. Öyle yılları beklemiyorlar ışık hızıyla gerçekleşiyor.
Nasıl zengin olalımki. Soyguncuyu koynumuzda besliyoruz.
Tıpkı zengin olmak istediği halde ömrü boyunca çok çalışmaktan, ticaret yaparak vb risk almaktan kaçınıp sadece her hafta aldığı bilete piyango çıkmasını bekleyerek zamanını tüketen birisi gibidir, hep arkasından koşacakları bir figür bekleyen toplumlar. Ve genellikle biz de dahil doğu coğrafyasında baskındır bu refleks.
Halbuki yapı kişiler üzerine değil, sistemler üzerine kurulsa görevi alan sorumluluklarını yerine getirip kendisinden sonrakine devreder.
Halbuki yapı kişiler üzerine değil, sistemler üzerine kurulsa görevi alan sorumluluklarını yerine getirip kendisinden sonrakine devreder.
Hocam bakış açımızı şaaaak diye masaya koymuşsunuz valla tebrikler ne diyelim. Bu hayatın her alanında böyle yahu, herhangi bir alanda bir yenilik yapmak, ya da olan bir şeyi geliştirmekten ziyade hazırda olanla yetinmek bizim için geçer akçe sanırım. İş yerindesin mesela, sorunlu bir iş var, herkes biri çıksın da halletsin moduna giriyor hemen, öte yandan ben hallederim diye ortaya atılana da her elinde hıyar gördüğüne tuzlukla koşan, veya yeni gelin gibi her bulduğunu avuçlayan muamelesi yapılıyor, yani aşağı tükürsen sakal, yukarı tükürsen bıyık.
Tıpkı zengin olmak istediği halde ömrü boyunca çok çalışmaktan, ticaret yaparak vb risk almaktan kaçınıp sadece her hafta aldığı bilete piyango çıkmasını bekleyerek zamanını tüketen birisi gibidir, hep arkasından koşacakları bir figür bekleyen toplumlar. Ve genellikle biz de dahil doğu coğrafyasında baskındır bu refleks.
Halbuki yapı kişiler üzerine değil, sistemler üzerine kurulsa görevi alan sorumluluklarını yerine getirip kendisinden sonrakine devreder.
Halbuki yapı kişiler üzerine değil, sistemler üzerine kurulsa görevi alan sorumluluklarını yerine getirip kendisinden sonrakine devreder.
walla ben zengin olmak için servet ve bir ömür tükettim aq parası isteyene değil istediğine gidiyor bunun da zekayla falan ilgisi yok
misal bugün paribu'da as roma 12 doları gördü ama binance'ta 4 dolar seviyesine yükseldi. bi arkadaş paribu'dan diğeri binance'tan almış, ne ilginçtir ki paribu'ya transfer edilemiyor yani kapalı devre pump olmuş
biri 3x kar etti öteki yüzde 20 30 falanneydi o reklam "aynı malı deme cooorç"
Tıpkı zengin olmak istediği halde ömrü boyunca çok çalışmaktan, ticaret yaparak vb risk almaktan kaçınıp sadece her hafta aldığı bilete piyango çıkmasını bekleyerek zamanını tüketen birisi gibidir, hep arkasından koşacakları bir figür bekleyen toplumlar. Ve genellikle biz de dahil doğu coğrafyasında baskındır bu refleks.
Halbuki yapı kişiler üzerine değil, sistemler üzerine kurulsa görevi alan sorumluluklarını yerine getirip kendisinden sonrakine devreder.
Halbuki yapı kişiler üzerine değil, sistemler üzerine kurulsa görevi alan sorumluluklarını yerine getirip kendisinden sonrakine devreder.
O kahraman bize geçtiğimiz yüzyılın başında bir kez geldi, tun ulusun kaderini yanindaki vatanseverler ile değiştirdi, milletin içinde bunu yapacak güç her durumda vardı, sadece ardından gidilecek bir lider lazımdı, o da bunu layığıyla yapıp kendisinden sonrası için yapılması gerekenleri bile söyledi, şimdi yeni bir lidere ihtiyaç var mı, bence yok, mevcudunun yolundan sasmayalim yeter.
Sadece bize yol gösterip ışık tutan bir lider değildir Ulu Önder Atatürk. Farklı ülkelerde heykeli dikilmiş olan ve ortaya koyduğu ilkeler ve yaptığı yenilikleri kendilerine ışık olarak alıp uygulayan ülkeler var. Bizim zorlama ile yaptığımız kanadı yok ama uçuyor dediğimiz kişilerin geldikleri durumda ortada. Uçuyorlarmı inşallah uçacaklar.
O kahraman bize geçtiğimiz yüzyılın başında bir kez geldi, tun ulusun kaderini yanindaki vatanseverler ile değiştirdi, milletin içinde bunu yapacak güç her durumda vardı, sadece ardından gidilecek bir lider lazımdı, o da bunu layığıyla yapıp kendisinden sonrası için yapılması gerekenleri bile söyledi, şimdi yeni bir lidere ihtiyaç var mı, bence yok, mevcudunun yolundan sasmayalim yeter.
Bir gün bir kahraman gelecek... Ve halkın moralini bozan bu canavarı öldürüp herkesin huzurla yaşamasını sağlayacak...
https://x.com/NaberDergi/status/1752245624747987330?s=20
https://x.com/NaberDergi/status/1752245624747987330?s=20
Jump to: