Topic: Deizm Nedir? (Read 432 times)

Türkiye'deki yeni nesil üzerine yapılan araştırmaların odağında son zamanlarda deizm var. Çünklü lise çağlarındaki gençlerde deizme ilgi yükselmiş ve bu yöne doğru ciddi bir kayma varmış. Özellikle de din temelli eğitim verilen okullarda deizm ve hatta ateizmi benimseyenlerin sayısı artmış. Ben şaşırmadım buna aslında! Anlatılan din ile yaşanan din tutarlı olmazsa, inananların sayısında da azalma olur. Çocuklar da bunu sorguluyorlar muhtemelen.

evrensel bir dil yerine evrensel bir beslenme şekli ols.. yok bu başkaydı.

o değil de adamlar kim bilir ne yaşadı da böyle bir şey yaptılar  "zataniz, kedi kezici" falan demişlerdir gibime geliyor ya da bilmiyorum ama çok iyi.
belki pandeizm ya da pentagraizm 
https://www.youtube.com/watch?v=SjKZdvAmSTo

Deizm kızgın kumlardan serin sulara atlamanın ilk safhasıdır. Sonrasında ise ateizm gelir.

Arada sıkışan insanlar için ortaya çıkmış bir geçiş süreci.

En sonunda şöyle düşünür deistler;

Yoktan var olamazı savunmak, hem yoktan var olmuş hemde yoktan var eden bir varlığı kabul etme anlamına geldiğini anladığında sistem çöker ve reset atar.

Yeni gelen güncelleme paketi ateizmdir.

Şu tanım kadar güzel ve sempatik bir deizm tanımı yapılamazdı herhalde  . Kendi çapımda inançlı biriyim ama kişiler arasında saygı ve hoşgörü olmadıkça hiçbir dinin insanlığa fayda getirmeyeceğini düşünüyorum

Bana göre deizm de ateizm de bir inanç türü! inanmamak ya da parçalı inanma(ma)k da sonuçta bir fikri ve duyguyu kafanızda-kalbinizde taşımak demek! herhangi bir konuda (din-siyaset-ekonomi vs) hakkında taşıdığımız görüşler, yaklaşımlarımız, duygusal tercihlerimiz o konudaki inancımızı ifade ediyor. "Tanrı vardır" diyen o konudaki varlığa dair inancını ifade eder, aksini iddia eden de yokluğa dair...
Ama şunu anlamakta zorlanıyorum: Bir şeye "yoktur yoktur" demenin kime ne faydası var? Mezarlıkta ıslık çalmak gibi bir durum...

Başlığa uygun olarak şuraya bir sözlük tanımı yapayım bari.
Deizm: Yaratıcıyı kabul eden, dinlerin ise hiçbirini kabul etmeyen düşünce, inanış ya da felsefedir. Dinlerin insan eliyle yazıldığına, kurgulandığına inanır.
Ateizm'den ayrıldığı en önemli kısım Tanrı inancıdır.

Tv de bir Hacı hoca söyleşisi yapılıyordu. O ara laf deizime geldi sanırım sofu takım lideri giydirdi tabi ibadet olmadan din olmaz falan filan diye. Bir tanesi de dedi ki

Deizm bir geçiş sürecidir. Özgürlüğe giden yolda bir dinlenme noktasıdır. İç muhakemenizi son bir kez daha yapar ve özgürlüğe doğru bir adım daha atarsınız.

İnanmak değil, Tanrı'ya akıl yoluyla güvenmekten geçer.

İlk çağ dinleri mitoloji halini aldıkları gibi Orta Çağ dinleri yakında mitoloji halini alacak. Ateizm, Deizm ve Agnostik gibi felsefe akımları giderek yaygınlaşmasının nedeni "BİLGİ"ye kolaylıkla erişmek. Teknoloji ve Bilim sayesinde aydınlanan pek çok insan inanç sistemlerine ihtiyaç duymaz. Bu nedenle semavi dinler yavaş yavaş tarihten silinmesi de mümkün.

Uzay çağında nasıl ibadet edeceksin ki dünya dışı varlıklarına misyonerlik yapmak veya Mars'a II. Kabe'yi dikmek çok gülünç olur 

Tanrısallığın bir din-karşıtlığı biçimi olduğuna inanıyorum ve bu nedenle Tanrı peygamberlerle bizimle konuşmazsa, bizim varlığımızın yararı ile aynı ikilemle yüzleşiriz.

Bu tartışma asla uzlaşmayla sonuçlanmaz, kırıcı olmaya da çok müsaittir, o nedenle böyle tartışmalara prensip olarak girmem ama bu konunun şu ana kadar sakin ve saygılı olarak ilerlemesine güvenerek söylemimi bir aşama ileri taşıyorum (inançlara "başkasına karışmamaları şartıyla" saygımın olduğunu ama bunda da tutarlı davrandığımı önden belirteyim, inanca saygı demek mesela "ben kibrit kutusuna tapıyorum" diyene de aynı saygıyı göstermeyi gerektirir)
Ben deistim, bu koskoca aklın almayacağı bir düzen ve dengede işleyen evrenin bir yaratıcısı olması gerektiğine inanıyorum. Ancak bir çok nedenden dolayı dinlere inanmıyorum, tamamen insan elinden çıkma olduklarını düşünüyorum, sadece bir nedeni buraya yazayım:
Eğer bir gün (her şeye gücünün yettiğine inandığımız) Allah insanlara gerçekten bir inanç sistemi gönderirse, bunun varlığından haberdar olmak veya içeriğini kavramak için herhangi bir dili bilmek zorunda kalmayız.
Nasıl ki, (örneğin) nefes almayı öğrenmiyoruz, doğar doğmaz kendiliğimizden yapıyoruz, bir sabah kalktığımızda o sistemi hangi ırk/ülke/dilden olursak olalım "çevirenin canı nasıl istiyorsa öyle" demek olan mealen değil, her unsuruyla HEPİMİZ biliyor oluruz.
Ne yani, koca evreni yaratan Allah "ben filanca dilden birinize yazdırdım, gerisini aranızda halledin, çoğaltın, çevirin, benden bu kadar" mi diyor? Allaha bundan büyük hakaret mi olur?

deizm çok mantıklı gelen bi düşünce akımı. tam benlik

Allaha inanıyorum, peygamberlere de inanıyorum ama kitapların bugüne kadar carpıtılarak geldiğinede inanıyorum. hepsi kişişel menfaatlerle değişmiş kuran değişmemiş diyorlar farklı yorumlanmış 100 çeşit kuran tercümesi var. herkes anladıgı sekilde yorumluyor. normal bir insanın yorumlayarak yazdıgı bir kitap tercumesi bana dogru gelmiyor.

Bilim ve teknoloji geliştikçe, insanların bilgilenecekleri kaynaklara ulaşması kolaylaştıkça deist olan kişilerin sayısı gün geçtikçe arttıyor. Belkide bu artışın en büyük sebebi dinlerin hala çıktıkları zamanı temsil etmeleri.

Öyle ya da böyle bizim anlayabileceğimizin ötesinde konulardan birisi varoluş amacımız ve nedenleri ilkokul öğrencisiyiz ama etrafımızdaki bu olaylar ise doktora seviyesi  Din ise bunlardan büyük birtanesi.

Her türlü öyle veya böyle hangi inanca sahip olursak olalım alıcaz gulliyi dünya kaç bucakmış görücez buna emin olun...

bence önce insanda en büyük sigorta vicdan var onu dinle bak hiç yalan söylemiyor

Hakkı abi ben deistim. Nasıl değiştin kardeşim?

  farklı bir yaklaşım olmuş.

Deizm dogmaları reddeder derken işte diğer arkadaşın "olsa fena mı olurdu" dediği şeyleri reddeder. inanışını tamamen rasyonalizmi kullanarak elde eder, yani dinlerin kullandığı dogmalarla degil. Direkt olarak aklı ve hümanizmi öne alır. öbür dünya için çalışmak, öbür dünya için iyilik yapmak değil, şu anki dünya için iyilik yapmak, insan için iyilik yapmak gibi temellere sahiptir. Cezalandırılacağı için iyilik yapmak yani öbür tarafa yatırım gibi bir amacı da yoktur bence.