Topic: Enflasyonun Tüketim çılgınlığını körüklemesi - page 2. (Read 485 times)
Aldığınız herhangi malın birkaç ay sonra değeri arttığından, ikinci elini bile satıp kar edebiliyorsunuz. Ben de çevremde kredi ile elektronik eşya alanları görüyorum. Adam 10 bin liraya aldığı bir telefonu, 2-3 ay sonra daha yüksek fiyatlara satabiliyor. Hem kredi borcunu kapatıyor hem de kar ediyor. Elbette kredisiz alıp/satma imkanı varsa daha kazançlı! Parası olan içinse, ev ve araba ticareti çok daha mantıklı görünüyor.
https://bitcointalk.org/index.php?topic=5402102.new#new:~:text=%C2%A0%C2%A0%2BMerit-,%231,-Bu%20konuda%20defalarca
Bu konudaki paranın basım hızını ve artan arzı görünce insanların en hızlı şekilde ihtiyaçlarını tamamlamasını doğru buluyorum seneye tl olarak daha pahallı olacak.
Anlıyorum borçlular ama bu gidişle bir bebek bezini çoluk çocuğuna alamayacaklar.
270 binliram yok diye almadığım araç 740 binlira.
270 bini bulamıyorken 740 bini nasıl bulacağım?
Mesele aslında tüketim çılgınlığının körüklenmesi değil asıl mesele ihtiyacını alamaması veya hiç bir zaman cidden alamayacak olması.
Kripto yolculuğuna başladığım dönemler eksi mesajlarımdan görüldüğü üzere borç batağındaydım eth nin fiyatlanacağını bildiğim halde 100 doları 1 eth ye ayıracak param yoktu göz göre göre kaçırdım. 100 dolara eth alamayan 100 dolar üstü eth nasıl alsın. Sağolsun forumdaki @Lachrymose sayesinde çözüm açıldı birkaç mesajı ufkumu açtı neye bakacağımı anladım geç oldu ama olsun. ufak paralarla kendimi toparlayacak noktaya geldim.
Asıl mesele aslında bu yıl 270k yi diyelim ki 50k eksiğiniz kaldığı için denk getiremeyerek alamadığımız araba 740k olduğunda, cebinizdeki eksik miktar aynı oranda kalmıyor, herşeyin öncesi ve sonrası arasındaki makas düzensiz açıldığı için de insanların imkanı oldugunda gereksinimlerinin fazlasını edinme çabasıni haksız bulamıyorum. Bu konudaki paranın basım hızını ve artan arzı görünce insanların en hızlı şekilde ihtiyaçlarını tamamlamasını doğru buluyorum seneye tl olarak daha pahallı olacak.
Anlıyorum borçlular ama bu gidişle bir bebek bezini çoluk çocuğuna alamayacaklar.
270 binliram yok diye almadığım araç 740 binlira.
270 bini bulamıyorken 740 bini nasıl bulacağım?
Mesele aslında tüketim çılgınlığının körüklenmesi değil asıl mesele ihtiyacını alamaması veya hiç bir zaman cidden alamayacak olması.
Kripto yolculuğuna başladığım dönemler eksi mesajlarımdan görüldüğü üzere borç batağındaydım eth nin fiyatlanacağını bildiğim halde 100 doları 1 eth ye ayıracak param yoktu göz göre göre kaçırdım. 100 dolara eth alamayan 100 dolar üstü eth nasıl alsın. Sağolsun forumdaki @Lachrymose sayesinde çözüm açıldı birkaç mesajı ufkumu açtı neye bakacağımı anladım geç oldu ama olsun. ufak paralarla kendimi toparlayacak noktaya geldim.
Çok normal bir durum bu. Daha doğrusu normalleşmiş bir durum. Bugün almadığınız her ürün yarın daha pahalı oluyor, bugün harcamadığınız her Türk lirası yarın daha değersiz oluyor. Bu durumda yapılacak en iyi şey taksitle lira üzerinden ürün satın alıp borçlanarak ürün satın almak. Ürün değerli lira değersiz. Lira değersiz olunca lirayla borç da değersiz.
Abi şimdi 3 ay önce 60 tl aldığım peynir olmuş 130 tl şimdi gidiyorsun markete eski ürünlerden bir peynir görüyorsun skt 2 ay var ve fiyatlanmamış ne yaparsın gidersin 2 yada ne kadar peynir tüketeceksin ona bakarsın sonra o kadar alırsın bu olaylar zam korkusu insanı tüketime yönlendiriyor ve bu üretim tüketim bandındaki arz talebi ne yazık ki bozuyor bu da doğal olarak fiyatlanmayı getiriyor ama bizde fiyatlanmanın bu kadar olmasının esas sebebi dolar ve dolarla beraber lojistik fiyatları ve elektirik (üretim maliyet giderlerinin eklenmesi) şeklinde katmerli oluyor . Tek kurtuluş dolarla kazanmak:)
Türkiye’de $ ile maaş alan kitle çok az.Maaşını $ olarak alanlar genellikle üst düzey yöneticiler -her şirkette 1 veya iki elin parmakları kadar olan bölge yöneticileri vs.- veya profesyonel üst lig sporcuları.Onun haricinde $ ile maaş alan varsa zaten ülkenin durumu onu çok etkilemeyecek.Bizim ve ülkemizin %99.5’unu ilgilendiren TL ile maaş alan kişilerin ise hayatları gittikçe azalıyor.
Maaşını dolar olarak alanlar genellikle üst düzey yöneticiler değil. Bazı meslek gruplarını buna dahil edebiliriz. Çevirmenler,yazılım mühendisleri,program geliştiricileri vsvs. Arttırmak istersen bir sürü meslek bulunur. Dolar kazananlar için bir sıkıntı yok parası erimiyor. Bu meslek gruplarını araştırığ ona göre iş sahibi olmak vardı şimdi ama kısmet değilmiş. Ama bunu değiştirmekte yine bizde bitiyor.
Abi şimdi 3 ay önce 60 tl aldığım peynir olmuş 130 tl şimdi gidiyorsun markete eski ürünlerden bir peynir görüyorsun skt 2 ay var ve fiyatlanmamış ne yaparsın gidersin 2 yada ne kadar peynir tüketeceksin ona bakarsın sonra o kadar alırsın bu olaylar zam korkusu insanı tüketime yönlendiriyor ve bu üretim tüketim bandındaki arz talebi ne yazık ki bozuyor bu da doğal olarak fiyatlanmayı getiriyor ama bizde fiyatlanmanın bu kadar olmasının esas sebebi dolar ve dolarla beraber lojistik fiyatları ve elektirik (üretim maliyet giderlerinin eklenmesi) şeklinde katmerli oluyor . Tek kurtuluş dolarla kazanmak:)
Türkiye’de $ ile maaş alan kitle çok az.Maaşını $ olarak alanlar genellikle üst düzey yöneticiler -her şirkette 1 veya iki elin parmakları kadar olan bölge yöneticileri vs.- veya profesyonel üst lig sporcuları.Onun haricinde $ ile maaş alan varsa zaten ülkenin durumu onu çok etkilemeyecek.Bizim ve ülkemizin %99.5’unu ilgilendiren TL ile maaş alan kişilerin ise hayatları gittikçe azalıyor.
Evet kardayım diye sevinenler oluyor ama kimse karda değil maalesef. Öyle yapanlar ekonomi karşısında parasını korumuş oluyor sadece. Ama aldığı maaşı kenara koyup beklemektense bir şeyler almak daha mantıklı hale gelmiş oldu. Kenarda Türk Lirası tutmayıp da ne alırsam alayım diye yola çıkanlar çok fazla olduğu için de inanılmaz bir alışveriş çılgınlığı ortaya çıkmış oldu.
Abi şimdi 3 ay önce 60 tl aldığım peynir olmuş 130 tl şimdi gidiyorsun markete eski ürünlerden bir peynir görüyorsun skt 2 ay var ve fiyatlanmamış ne yaparsın gidersin 2 yada ne kadar peynir tüketeceksin ona bakarsın sonra o kadar alırsın bu olaylar zam korkusu insanı tüketime yönlendiriyor ve bu üretim tüketim bandındaki arz talebi ne yazık ki bozuyor bu da doğal olarak fiyatlanmayı getiriyor ama bizde fiyatlanmanın bu kadar olmasının esas sebebi dolar ve dolarla beraber lojistik fiyatları ve elektirik (üretim maliyet giderlerinin eklenmesi) şeklinde katmerli oluyor . Tek kurtuluş dolarla kazanmak:)
Hayat gittikçe pahalandı biliyoruz bunda sebeplerden birisi ise artan TL arzı. Dolaşımdaki paran ne kadar çoksa o kadar az değerlidir. Üstelik lanet coğrafyamızın her yerindeki pisliklerin ülkenin içine girdiğini ve bizden daha çok sosyal yardım gıda gibi şeylerden faydalandığını görünce insanın burnundan soluyası geliyor. Bu insanları ne yapmalı, ne etmeli ülkeden göndermeli. Enflasyonun sebeplerinden birisi de bu göçmen denilen kişilerdir iddia ediyorum.
https://bitcointalk.org/index.php?topic=5402102.new#new:~:text=%C2%A0%C2%A0%2BMerit-,%231,-Bu%20konuda%20defalarca
Bu konudaki paranın basım hızını ve artan arzı görünce insanların en hızlı şekilde ihtiyaçlarını tamamlamasını doğru buluyorum seneye tl olarak daha pahallı olacak.
Anlıyorum borçlular ama bu gidişle bir bebek bezini çoluk çocuğuna alamayacaklar.
270 binliram yok diye almadığım araç 740 binlira.
270 bini bulamıyorken 740 bini nasıl bulacağım?
Mesele aslında tüketim çılgınlığının körüklenmesi değil asıl mesele ihtiyacını alamaması veya hiç bir zaman cidden alamayacak olması.
Kripto yolculuğuna başladığım dönemler eksi mesajlarımdan görüldüğü üzere borç batağındaydım eth nin fiyatlanacağını bildiğim halde 100 doları 1 eth ye ayıracak param yoktu göz göre göre kaçırdım. 100 dolara eth alamayan 100 dolar üstü eth nasıl alsın. Sağolsun forumdaki @Lachrymose sayesinde çözüm açıldı birkaç mesajı ufkumu açtı neye bakacağımı anladım geç oldu ama olsun. ufak paralarla kendimi toparlayacak noktaya geldim.
Bu konudaki paranın basım hızını ve artan arzı görünce insanların en hızlı şekilde ihtiyaçlarını tamamlamasını doğru buluyorum seneye tl olarak daha pahallı olacak.
Anlıyorum borçlular ama bu gidişle bir bebek bezini çoluk çocuğuna alamayacaklar.
270 binliram yok diye almadığım araç 740 binlira.
270 bini bulamıyorken 740 bini nasıl bulacağım?
Mesele aslında tüketim çılgınlığının körüklenmesi değil asıl mesele ihtiyacını alamaması veya hiç bir zaman cidden alamayacak olması.
Kripto yolculuğuna başladığım dönemler eksi mesajlarımdan görüldüğü üzere borç batağındaydım eth nin fiyatlanacağını bildiğim halde 100 doları 1 eth ye ayıracak param yoktu göz göre göre kaçırdım. 100 dolara eth alamayan 100 dolar üstü eth nasıl alsın. Sağolsun forumdaki @Lachrymose sayesinde çözüm açıldı birkaç mesajı ufkumu açtı neye bakacağımı anladım geç oldu ama olsun. ufak paralarla kendimi toparlayacak noktaya geldim.
Küçük miktar ihtiyaç kredisi çektim. Kazandığım para ile yatırım yaparken ihtiyaçlarım içinse krediyi kullanıyorum şimdilik. Kredinin ilk 6 ayını da USD olarak kenara harici olarak ayırdım.
En mantıklı yöntemi kullanmışsınız hocam. Eğer maaşınız çektiğiniz krediyi fazlasıyla karşılıyorsa maaştan yatırım yapıp, çekilen kredi ile günlük ihtiyaçları karşılamak en mantıklısı. Usd olarak kenara parayı ayırmanız da akıllıca bir hamle olmuş. Krediden çektiğin paranın senelik ödemesi yaklaşık yüzde 25-26 iken enflasyon yüzde 75 civarı çıkmıştı yani siz enflasyonlu para düzeninde çekip ihtiyaçlara ayırdığınız para ile kâra geçersiniz.
Küçük miktar ihtiyaç kredisi çektim. Kazandığım para ile yatırım yaparken ihtiyaçlarım içinse krediyi kullanıyorum şimdilik. Kredinin ilk 6 ayını da USD olarak kenara harici olarak ayırdım.
Bugün ne alırsak alalım daha sonra almak istediğimizden daha ucuz olacağını bildiğimiz için bence bu alışveriş çılgınlığı oluyor. Bir yerde doyuma ulaşınca alışveriş sektörü de azalacak ve bugün şu fiyatlardan almadığımız ürünleri almak hayal olacak. bir telefonun bile fiyatı neredeyse 50 bin birim olacak enflasyonun sonucu ortada. neymiş efendim faiz neden enflasyon sonuç değilmiş. faiz düşse de enflasyon artabiliyormuş
Bu konudaki fikrim hep aynı hocam, piyasayı canlı tutabilmek için ürünün olduğundan daha az kaldığı inancını yerleştirirsen, insanlar 1 lazım olanı 3 almaya çalışır, stok mantığı devreye girer, böylelikle cebinde olanın yanında kartlar ile de harcama alır başını gider, para döngüsü hiçbir şey olmamis gibi devam eder.
Para basarak şimdilik birşeylerin halloldugunu sanıyorlar va ne gariptir ki halkta da bu durumu anlayamayan kesim ne yazık ki hala kalabalık. Mukayese yeteneğini kaybetmiş insan sayısı çok fazla. Ve daha kötüsü durumu anlatmaya çalıştığımızda ne vatan hainligimiz kalıyor, ne cahilligimiz, ne nankorlugumuz...
Bugün ne alırsak alalım daha sonra almak istediğimizden daha ucuz olacağını bildiğimiz için bence bu alışveriş çılgınlığı oluyor. Bir yerde doyuma ulaşınca alışveriş sektörü de azalacak ve bugün şu fiyatlardan almadığımız ürünleri almak hayal olacak. bir telefonun bile fiyatı neredeyse 50 bin birim olacak enflasyonun sonucu ortada. neymiş efendim faiz neden enflasyon sonuç değilmiş. faiz düşse de enflasyon artabiliyormuş
Açıkçası psikolojik olarak çoğu kişi böyle düşünmeye başlamıştır kesinlikle ve ben de onlardan birisiyim. Çünkü şu anki şartlar öyle ki yani her alacağın ya da almayı düşündüğün şeyi ertelediğinde kısa süre içerisinde zamlanıyor ve içinde kalıyor. En azından şimdilik artık böyle bir devirde yaşıyoruz diyebiliriz herhalde. Özellikle teknolojik aletlerin fiyatları kısa sürede o kadar fazla katlanıyor ki hızına yetişemiyorsun. O yüzden alacak gücü olanın taksit ya da nakit nasıl alıyorsa zamanında o ürünü vs. alması bence en iyisi.
Herkesin alım gücü düşmüşken gelire göre harcama yapmak mantıklı oluyor ancak ilk posttaki iphone örneği gibi satın almalar tabi ki büyük hata. Nasıl olsa hemen zam gelecek diye yanlış şeyler alan çok kişi gördüm. Gerçekten ihtiyaç olan bir şey vardır, o alınır ve bunu yapmak çok mantıklı. Ancak bu enflasyon durumu tüketim çılgınlığını gerçekten körükledi. Adam kirasını zor ödediğinden falan bahsediyor ama gidip akıllı saat alıyor. Akıllı saatin elzem bir şey olduğunu düşünmüyorum. Şimdi olmasa bile yakında kiralar belki x2 x3 yapacakken lüks harcama yapması bu kişinin açıkça manyaklıktır. Ama sadece gerçekten ihtiyaç olunan bir şey alınır ya da stok yapılabilecek ürünler stok yapılır, bu mantıklıdır tabi.
Doların 7 liralardan başlayan rallisini gördüğümden beri TL hiçbir varlık tutmamaya çalışıyor ve elime geçeni ya dolar ve kripto para olarak yatırıma ya da tüketime yönlendiriyorum. Şu ana kadar aldığım hiçbir şeyden pişman olmadım. Aldığınız herhangi bir şey fiyatı yükseldiği için enflasyona karşı sizi koruyor. Yatırım yapamıyorsanız bile parayı bir şeylere harcayın, şu devirde TL tutmak en büyük salaklıktır. Bu hızla para basmaya devam ettikleri sürece daha çok enflasyon görürüz.
Tüketim çılgınlığı sadece insani ihtiyaçlar ya da yatırım amaçlı olmuyor. Baktığınız zaman ekonominin kötü gidişine rağmen insanlar hala günlük yaşamaya devam ediyorlar, olası zor ekonomik koşullara bir hazırlık görmüyorum ben insanlarda. Yasın evreleri vardır inkar, öfke diye devam eder bence toplum hala inkar evresinde. Daha öfkeye bile geçmedik cepten yemeye devam ediyoruz bir yerde gerçeklerle yüzleşmek zorunda kalacağız..
Bir yandan katılıyorum enflasyon insanlarda tüketimi ciddi anlamda körüklüyor. İnsanlar ürünlerin fiyatı artacağını için her türlü paralarını bitirmeye üstüne borç yapmaya calışıyorlar. Bu neden gerekli gereksiz bir sürü harcama yapıyorlar etrafımda çok şahit oldum bu tüketimlere yarın öbür gün aynı şekilde geliriniz olacağına nasıl garanti veriyorsunuz da bütün paranızla harcama yapıyorsunuz. Bu gibi durumlarda bence en iyisi harcamaları kısıtlamak ve tasarruf yapmak olmalıdır.
Fiyat artislarindaki istikrar! O hale geldi ki, artık herhangi bir ürünün fiyatına bir süre zam gelmediğinde ulan bir sıkıntı mı var diyecek duruma düştük resmen 😭😭😭
Şaka bir yana bana kalırsa en temel gereksinimlerden lükse kadar gerrksizce veya fazladan alınan her ne varsa, daha sonra aynı paraya bulamama veya zamlı da olsa bulamama psikolojisinin sonucu. Bu psikolojiyi şu ara yetkililer bilerek veya bilmeyerek hep canlı tutuyor ki para akışı devam etsin. Adam 5 kilo şeker almış, 5 daha alma peşinde, 3 er 5 er yağ alanlar vs. Diye örnekleri çoğaltmak mümkün. İşte bu tetikleyici unsur ülke gerçeklerinin ufak bir özeti aslında...
Şaka bir yana bana kalırsa en temel gereksinimlerden lükse kadar gerrksizce veya fazladan alınan her ne varsa, daha sonra aynı paraya bulamama veya zamlı da olsa bulamama psikolojisinin sonucu. Bu psikolojiyi şu ara yetkililer bilerek veya bilmeyerek hep canlı tutuyor ki para akışı devam etsin. Adam 5 kilo şeker almış, 5 daha alma peşinde, 3 er 5 er yağ alanlar vs. Diye örnekleri çoğaltmak mümkün. İşte bu tetikleyici unsur ülke gerçeklerinin ufak bir özeti aslında...
Dolar-TL ile BİST100 karşılaştırmasına bakarsak 2021 yılından itibaren düzenli olarak artan bir dolar var. Bu doların düzenli artışı hayatı düzenli olarak pahalandırıyordu. Buna sebep ise faiz neden enflasyon sonuç mantığıyla faizin indirilip, enflasyonun buna paralel olarak artması gösteriliyordu. Bu faiz indirmede olan inat başka hiç bir yerde gösterilmedi. Ülke ekonomisinin düzeltilmesi için bu kadar çaba gösterilseydi bugün çok farklı şeylerden konuşuyor olurduk. Türkiye’de artık bir ürünü almak istiyorsanız hemen hareket geçmelisiniz. Bu ister ev olur ister araba veya gücü yetene 24 ay taksitle telefon… Telefon alan bile yatırım amaçlı hareket ediyor. Doların bu kadar arttığı bir ortamda alınabilecek tüm kalemlere de art arda zamlar yansıyor.
Açıklanan “şeffaf olmayan” verilere göre ise Mart ayındaki enflasyon dünyadaki en büyük çıkan ikinci enflasyon. İlki ise bir çok insanın adını bile söyleyemediği Zimbabve, üçüncü sırada battı dediğimiz İran bile bizden çok daha iyi konumda yer alıyor. Enflasyon=alım gücünün zayıflaması olduğu için insanlar bu hareketler ile kendini korumaya alıyor onları çok iyi anlıyorum.
Jump to: