Topic: Forum Jargonu / Kripto Terminolojisi / Blockchain Sözlüğü (Read 1108 times)

merhaba arkadaşlar https://www.parasalhayat.com/fincan-kulp-formasyonu-nedir-nasil-cizilir-hedefi-nasil-belirlenir/ bu tür şeyler gerçekten işe yarıyor mu.

Dead Cat Bounce: finansal piyasalarda, yüksek fiyattan düşen malların tepki alımları ile karşılaşmasını ifade eder. kesinlikle bir teknik analiz yöntemi değildir ancak sık karşılaşılan bir durumu izah etmekte kolaylık oluşturur. kısacası; o kadar yüksekten bir kedi düşseydi, ölürdü ancak ölü olmasına rağmen bir sıçrama daha gerçekleştirebilirdi. mal canlanmıyor (piyasa dönmüyor), sadece bir tepki ile karşılaştı demek gibi bir şey...

Yeni Katıldım, İlk incelediğim konulardan bir tanesi oldu

katkılarınız için teşekkürler ama ben "buz dağının görünmeyen kısmı" ifadesini, interneti yalnızca görünür kısmı ile kullanan/bilen insanlar için tanımladım. bildiğimiz internetin %90'ından fazlası deep web'den oluşuyorsa (böyle bir genel söylem vardır) diğer insanlar için buz dağının görünmeyen kısmı olur.

---

bitcoin dominance: bitcoin'in piyasa değeri ile diğer kripto para birimlerinin piyasa değeri arasındaki oran. siz hepiniz, ben tek.


 

eksik
arama motorları tor ağındaki union adreslerine bakmıyor. doğru.
dark web tor ağında çalışıyor tor destekli browser gerekiyor. doğru.
buz dağının görünmeyen kısmı yazmışsınız. yanlış. görünen kısmı olacak. tor ağında kimin eli kimin cebinde belli değil.
internet'i web zanneden kesim için olay darkweb. oysa asıl olay darknet. darkweb, darknet in web kısmı.
söylenecek çok söz olmakla beraber. Allah o ağlara muhtaç etmesin.

konu içinde aradım ancak bulamadım, dolaylı yoldan kripto dünyasını ilgilendiren ve çoğu kişi tarafından bilinen bir terim olan "dark web" için kısa bir açıklama girmek istedim.

dark web: arama motorları tarafından endekslenmeyen, erişim için özel yazılım ve yetkilendirme gerektiren www içeriğidir. buz dağının görünmeyen kısmı.

Private Key: Kelime anlamı "özel anahtar"dır. Kripto para cüzdanınıza girebilmek ve bakiyenizi görüntüleyip transfer yapabilmek için kullanılan şifredir. Özenle saklanması gerekir.

Public Key: Kelime anlamı "halka açık anahtar"dır. Bu, sizin cüzdan adresinizi ifade eder. Kripto para almak için karşı tarafa vermeniz gereken sayı ve harflerden oluşan adresinizdir.

SHA-256: "Secure Hash Algorithm" kelimelerinin kısaltmasından oluşur. NSA tarafından geliştirilmiş yüksek güvenlikli bir şifreleme standardıdır. Bitcoin adreslerinin yaratılma sürecinde ve PoW hesaplamalarında kullanılır. Ayrıca web sitelerinin güvenliği için gerekli olan SSL sertifikaların kullandığı şifreleme yöntemi de SHA-256'dır. Şu site üzerinden, girdiğiniz kelimelerin SHA-256 ile şifrelenmiş halini test ederek görebilirsiniz: https://www.movable-type.co.uk/scripts/sha256.html

Teşekkürler.

***

OMG: Oh My God - Aman Tanrım! zOMG diye argoda kullanıldığı da olur. shift tuşu yerine z harfine basılı tutarken yanlışlıkla olmuş günlerden birinde : )

Beating a dead horse: İlginç bir İngilizce deyimdir. "Ölü atı dövmek" birebir çevirisi, fakat anlatmaya çalıştığı şey farklıdır. Hali hazırda sonuca varılmış, söylenecek her şeyin söylendiği bir tartışmada konuyu daha fazla uzatmak anlamına geliyor. Genellikle istenmeyen bir durumdur. İlginç deyimler sadece Türkçe'de var sanırız ama bu dilde oldukça ilginç : )

Nym: Takma ad anlamına gelir.

OTOH: On The Other Hand. Bir şey anlatırken "Diğer taraftan..." deriz ve farklı bir şey anlatırız ya işte o. Yabancılar karakterden tasarruf ediyor. En çokta IMO yani "benim fikrime göre" kullanırlar mesela.

Eksik kalanlardan devam ediyorum...

UTC: "Coordinated Universal Time" kelimelerinin kısaltmasıdır. Türkçede "Eş Güdümlü Evrensel Zaman" olarak kullanılmaktadır. Ülkeler arasındaki saat farklarından dolayı; iş, eğitim ve sosyal hayattaki uluslararası çalışmalarda tek bir saatin geçerli olması için kullanılır.

Client: Kelime anlamı "istemci" olarak geçmektedir. Bir talebte bulunan kişi ya da makine client, talebi karşılamakla görevli diğer kişi ya da makine de server olarak adlandırılır. Konunun içeriğine göre "müşteri" anlamında da kullanılabilir.

Bounty: Kelime anlamı "ödül". Verilen görevleri yerine getiren kişilere, yaptığı işin karşılığı olarak bounty verilir. Kripto piyasasında çoğunlukla imza ve sosyal medya görevleri üzerinden kampanyalar düzenlenmekte ve fiat para ya da kripto para olarak ödüller dağıtılmaktadır. Bu görevlere katılan kişiler "bounty hunter - ödül avcıları" olarak adlandırılır.

Teşekkürler.

***

Zero to hero: Yeni merit sisteminde sıfırdan hero member olmaya deniliyor. Bu süreci ifade eder. Globalde moda olan bir kavram. (argo)

Selfmade: Selfmade hero/member/legendery şeklinde kullanılır. Yeni merit sisteminde kendi kendine değer toplayarak rütbe kazanan kişiler için kullanılır.

Terminolojiye ben de katkı sağlamak için eksik olanlardan 2 tanesini aşağıya ekledim.

Brain Wallet: Türkçe'de 'beyin cüzdanı' olarak adlandırılır. Özel anahtar (private key) ve anımsatıcı ifadeleri (mnemonic phrase) ezberleme mantığına dayalıdır. Elle tutulur, gözle görülür herhangi bir araç ya da yazı bulunmaz. Kişi bunları unuttuğunda ya da öldüğünde cüzdana erişim tamamen kaybedilir.

Bitcoin Foundation: Amerika'da faaliyet gösteren kar amacı gütmeyen bir vakıftır. Bitcoin'le ilgili yaşanan bazı olumsuz olaylardan sonra 2012 yılında kurulmuştur. Bitcoin kullanımını teşvik etmek ve itibarını korumak için şirketler ve devletlerle çalışarak halkla ilişkiler faaliyetleri yürütür. Büyük çaplı spekülatif haberlere ve güvenlik açıklarına karşı toplumu aydınlatma misyonu taşır.

Katkılarınız için teşekkürler arkadaşlar.

Node Türkçe'de düğüm anlamına gelir ve iki çeşit node vardır. Bir node, Bitcoin ağının bütünlüğünü sağlamakla beraber aynı zamanda geçmiş işlemleri de korur. Bu nedenle, dünya üzerinde büyük bir nükleer saldırı ya da savaş olsa dahi tek bir node Bitcoin ağının geçmişini koruyabilir fakat node sayısının az olması ile çok olması arasında güvenlik açısından fark vardır. Bir node ile madenci arasındaki farka gelecek olursak node genellikle gönüllü kişiler tarafından kurulur. Bir sanal bilgisayarda ya da virtual private server üzerinden full-node çalıştıran bir kişi Bitcoin'i gönüllü olarak desteklerken, madenciler blok zincirinin sürekliliğini sağlayan ve bunun karşılığında blok ödülü alan kişilerdir. Kısacası, nodeler ağın güvenliğini sağlayan ve işlemleri birbiri ile doğrulayan kişilerdir. Bir full-node'nin geçmişi bir başka full-nodenin tuttuğu blok zinciri geçmişi ile uyuşmak zorundadır.

Full node: Bitcoin ya da farklı bir blok zincirinin üzerinde gerçekleştirilen işlemlerin tam bir listesidir.
Light node: Yalnızca bir dönem için tutulan kayıtlardır, örneğin son bir ay.

Full-node olmanın önemine gelecek olursak; örneğin birinden Bitcoin karşılığında araba satın aldığımızı varsayıyorum.

Eğer elimizde bir node olsaydı ya da node'nin kendisi biz olsaydık yapılan işlemin doğruluğunu kendi nodemiz üzerinden kontrol edebilirdik ama bir node olmadığımız için işlemlerin doğruluğunu Blockchain.info, Blockchair.com ya da Blockstream.com adlı web siteleri üzerinden TXID'i girerek doğruluyoruz. Peki, alış-veriş yaptığımız kişi biz onunla alış-veriş yapmadan önce hedefteki siteleri hacklediyse ya da bizim internet browserimiz üzerinde bir değişiklik yaptıysa sonucu ne olur? İşte, site üzerindeki nodede oluşacak bir sorun bize aslında gerçek olmayan bir işlemi gerçekmiş gibi gösterebilir. Yani bu siteler her zaman güvenli değildir, sitenin arka planında çalışan node zarar gördüğü anda aslında varolmayan işlemler varmış gibi gösterilebilir. Bu da sizin dolandırılmanıza sebep olur.

Bir başka dikkat edilmesi gereken nokta ise sanal bilgisayarlar üzerine kurulan full-node ya da light nodelardır.
Şimdi sen Amazon'dan kiraladığın bir sunucu üzerine full-node kursan gerçekten geçerli bir node olur mu? Olur ama yarım olur çünkü herhangi bir servise bağlısın ve node'nin kontrolü tam olarak sende değil. Amazon sunucunun fişini çektiği anda sunucundaki node gider ayrıca fişi çekmese dahi sunucuların kontrolü Amazon'dadır yani node sen olacağına Amazon oluyor. Dolayısıyla herkesin kendi internet bağlantısı üzerinde kendi bilgisayarına node kurması önerilir.

Full-node olmanın bir başka avantajı ise merkezsizliktir.
Eğer sadece birkaç firmanın full-node olduğu bir piyasanın içinde olsaydık Bitcoin merkezsiz diyemezdik ama işlemler dünya üzerinde 96 ülkede, 9482 farklı node tarafından kontrol edilip onaylanıyor.
Dünya üzerindeki nodelerin takibi bitnodes.earn.com adlı siteden yapılabilir, 24 saatlik grafik ise bu linktedir. Türkiye'deki node sayısı ise sadece 12.

Güzel bir konu olmuş.. emeğinize sağlık.. yeni başlayanların birçok sorusuna cevap verecek nitelikte...

kısa kısa devam edelim:

DDOS: Distributed Denial of Service: Dağıtık Hizmet Engellleme Saldırısı, en bilinen yöntemiyle farklı kaynaklardan gelen çok yüksek sayıda sahte taleple bir sunucuyu aşırı yükleyerek hizmet dışı hale getirme saldırılarına verilen ad...

ICO: Initial Coin Offering, İlk Coin Arzı (IPO'dan türetilmiş, ilk halka arz'dan gelen bir kısaltma)

BTFD: Buy the fucking dip: şu s.kik dibi satın al artık dostum  

Moon: Ay, bir kriptonun fiyatının astronomik derece yükselerek Ay'a çıkması manasında kullanılan simge.

Weak Hands: Zayıf eller, panik ve korku içinde en küçük olumsuz haberde ellerindeki kriptoları çıkarmak isteyen, FUD kurbanı olup piyasada aşırı dalgalanmalar yaratan naif ve zayıf oyuncuları anlatan bir tanım.

MN = masternode

Eklendi. Katkı için teşekkürler.

btw - by the way (bu arada)
asap - as soon as possible (mümkün olduğunca çabuk)
ps - post scriptum (genellikle bir yazıya ilave yapıldığında ekstra bilgi anlamında düşülen not)

Eklendi.

***

Airdrop: Havadan gelen para anlamında kullanılan bir tabir. Belirli şartları karşılayan yada sadece bir coini tuttuğunuz için dağıtılan tokenlar olur genellikle. Bir hard fork sonucunda 1:1 yeni coinin sahibi olabilirsiniz yada bir ico-ieo yapılıyorsa dağıtım yapılabilir.

Arbitrage: Arbitraj. İki farklı borsada aynı emtia veya enstrüman fiyatlarındaki farktan yararlanmak anlamına gelir. Ucuz olan borsadan coini alıp pahalı olan borsaya aktarıp aradaki fiyat farkından kar etme işlemidir.

BEAR: Fiyatın düşeceğini düşünen kişidir Ayı. Ayı Piyasasıda; Düşüş trendinde olan piyasa için kullanılır. "bear coming" ifadesi de yaygındır got serisine bir göndermedir buda.

Bear Trap:  Ayı Tuzağı , fiyatların aşağı doğru gittiği ve ardından pozisyonlarını satan Ayı spekülatörlerinin keskin bir şekilde pozisyonlarını kapattığı bir durumdur. Cümle içinde kullanımı: Dogecoin fiyatları son zamanlarda çok hızlı bir şekilde düşüyor. Bir ayı tuzağı olabileceğini mi düşünüyorsun?

Bearish: Piyasa Ayı'ya dönüştüğünde, traderların fiyatı düşeceğini beklediği durumdur. Genel olarak düşüş beklentileri olduğu için piyasa katılımcıları alım yapılmasını tavsiye etmezler.

'ROFL' rolling on the floor laughing : gülmekten yerde yuvarlanıyorum...

'STFU' shut the fuck up: şu s.kik çeneni kapa (adamım) 

'TANSTAAFL' there is no such thing as a free lunch: Bedava öğlen yemeği diye birşey yoktur

'TL:DR': too long didn't read: Çok uzundu, okumadım (bir yazının çok kısa versiyonunu özetlerken de kullanılan bir kısaltma)

'Troll': Aykırı (ve genellikle yanlış) abzürt görüşleri kasti olarak internet ortamında belirtip ilgi toplamaya provokasyon yaratmaya çalışan manasında, fantazi oyunlarında genelde köprü altında mesken tutan çirkin canavarlardan türetilmiş bir yakıştırma...

'WTF'
What The Fuck!: Bu da ne s.kiş manasında , "vay canına" tarzı bir ünlemin hafif argosu.