Monte Negro, Yani Karadağ. Ama tur şirketlerinin size sunduğu paketle gezdiğinizde gerçek M.Negro'yu tanıyamazsınız. Sizi Kotor'da turlatır, geri
getirirler. Buradan Kotor'un gezilesi bir yer olmadığını düşündürtmek istemem, aksine hem tarihi dokusu (Olağanüstü iyi korunmuş bir kalesi eski
Kotor'u, arnavut kaldırımlı sokakları ve naif döşeli bir kilise ki mutkala görün) hem de çok iyi fotoğraf da veren liman ve kıyıları ülkenin gezilmesi
gereken yerlerinden. Ancak bizde nasıl Kuşadası, Antalya Side, Çeşme ya da Didim kendi kimliğini kaybetmiş, turist beğenisine vitrinlenmiş ise Kotor
da öyle... Her yer turistlerin gezmesi ve alışveriş yapması için tezgahlanmış, Şehrin tamamı açık vitrin görünümünde. Her yerde hediyelik eşya,
sözde otantik Monte Negro anısı...
Benim sıra dışı bulduğum Karadağ size sunulan değil sizin bulduğunuz... Peki bunu nasıl bulursunuz? Turları boş vererek tabii. Yaşasın internet
Biz ülkeyi anlatan çeşitli sitelerde dolaşırken bir ev bulduk ve o güne dek hiç duymadığımız bir sahil kasabasında, Stomore'de (Kendi söyleyişleriyle
suttomoore) Arnavutluk'a yakın sadece kendi yerlisinin deniz tatili yaptığı neredeyse hiç yabancı turistin olmadığı (Biz 3 hafta bir tek Türk görmedik)
(bizdeki Dikili gibi düşünün) bir kasaba. Karadağ insanını, yaşama biçimini, eğlenme ve dinlenme biçimini net görebiliyorsunuz. Küçücük kır kahvesi
gibi çevrilmiş, derme çatma yazlık eğlence yerleri, her köşeden kendi folk-pop şarkıları yükseliyor. Tüm geceyi yüksek sesle şarkılar söyleyip içerek
geçiriyorlar. Sabah da çok erken saatte kalkıp kumsala geliyorlar ve uyuyorlar. Bildiğiniz uyuyorlar ama,deliksiz ve sere serpe. Sere serpe den devam
ediyim:)
Bir yer düşünün önyargısız, olduğu gibi, hatta naif. İnsan çıplaklığı giyinebilir mi? Monte Negro'lular giyiyor. Sokakta,kafede yemek yerken ya da
kumsalda uyurken fark etmiyor. Neredeyse hiç bir şey yok üzerilerinde... Biz 200 300 m. öteye plaja giderken plaj elbisesi giyip, yine de üzerimizi
çekiştirip dururken kadınlar tüm rahatlıklarıyla dolaşıyorlar. Yaş sınırı yok. En az 65 yaşında diyebileceğiniz de öyle, genç kızlar da... Bunda belki de
çok güzel olmalarının rolü vardır. Ancak eski Sovyet sosyalist yaşamın getirdiği bir kadın özgürlüğü net seziliyor. Monte Negro'lular tanıtım için
hazırladıkları kahve kupalarının üzerilerine "Avrupa'nın En Güzel ve En Tembel insanları" yazmışlar. Avrupa'nın tamamını gezmedim ama sanırım
haklılar. Bu kadar güzel kadını bir arada hiç görmemiştim. Bu kadar uzun bacak da.. Kadınların bacaklarının bittiği yerde sizin omuzunuz başlıyor öyle
düşünün.. Erkekleri de Grek tanrıları gibi.Yani kızlar erkek arkadaşınız ya da eşinizle gidecekseniz, yanınıza 50 kg. kadar da özgüven alın
Ve eğer Sutomore'de biraz zaman geçirecekseniz, mutlaka Kraliçe plajına gidin. Limandan her 10 dk.da bir tekne kalkıyor. Yok böyle bir deniz,
yok böyle bir su. Adriyatik, yani Akdeniz ama sudan çıktığınızda üzerinizde tuz yok. Cildiniz yumuşak. Orada tanıştığımız güzellik uzmanı bir arnavut
kadın oldu.Her yıl 10 gününü o plajda geçirirmiş. Denizaltı topoğrafyasından gelen minerallerini etkisi diye açıkladı bize. Olağanüstü bir deneyimdi.
Eğer Balkanları gezecekseniz turunuzun bir yerlerine Stomore'yi de ekleyin, halkın arasına karışın, Tüm gün güneş önünde uyuyup, gecenin
hakkını veren bu insanları tanıyın.
Tavsiye ederim