Pages:
Author

Topic: Hiç şehit arkadaşınız oldu mu? (Read 322 times)

sr. member
Activity: 1372
Merit: 374
September 05, 2021, 03:00:36 PM
#36
Hiç şehit dostum ya da akrabam olmadı fakat bir şehit annesi ile nispeten samimiyetim var, şehit olan oğluyla aynı yaştaymışız bana hep anlatır oğlunu. Gururlu olsalar da çok üzgünler acıları büyük sonuçta bir can gidiyor belki de hayatta ne planları varken bir gecede yok oluyor. Allah rahmet eylesin tüm şehitlere.

Amin hocam, tüm şehitlerimizin makamı cennet olsun, gerçekten gencecik, daha çocuklarını öpüp koklayamamış haberlere çıkan onlarca genç şehidimiz var, bir şehit vardı hikayesi beni çok etkilemişti, kendisi Hakkarili bir subaydı, kardeşlerine Ankara’da bakıyormuş, şehit olmuştu, o kadar kardeşi hem abisiz hem babasız kaldı, babalık yapıyormuş kardeşlerine, gönüllü olarak operasyon bölümünde görev almak istemiş haberlerde söylemişlerdi, Allah tekrar rahmet eylesin,
legendary
Activity: 2436
Merit: 1366
September 04, 2021, 07:55:46 AM
#35
Hiç şehit dostum ya da akrabam olmadı fakat bir şehit annesi ile nispeten samimiyetim var, şehit olan oğluyla aynı yaştaymışız bana hep anlatır oğlunu. Gururlu olsalar da çok üzgünler acıları büyük sonuçta bir can gidiyor belki de hayatta ne planları varken bir gecede yok oluyor. Allah rahmet eylesin tüm şehitlere.
sr. member
Activity: 714
Merit: 335
September 03, 2021, 03:37:52 AM
#34
Şehitlik makamına ermiş bir yakınım maalesef bulunmuyor. en yakın tanıdığım bir komşumuzun akrabası hakkaride şehit olmuştu. allah mekanını cennet eylesin. en zor şeylerde bu haberi vermek kısmı galiba. düşünsenize lojmanda oturuyorsunuz ve sirenler çalıyor, komutanlar hangi eve girecek diye bekliyorsunuz. sizin daireyi geçince istemsizce içinizden oh çekiyorsunuz sonra hemen toparlayıp acaba kim şehit oldu diye düşünüyorsunuz.
legendary
Activity: 1316
Merit: 966
September 02, 2021, 07:27:14 PM
#33
Burası kimin toprağı, kimin devleti?

Bu devletin içindekiler Hudut Namustur yazan Semir'in kimsenin bilmediği ev adresini sızdırmadı mı? Bu çocuk sadece "sınır güvenliğini" düşündüğü için emniyet teşkilatına yakın isimler tarafından sopayla dövülmedi mi? Bu ülkenin yarısı yakın atalara, diğer yarısı uzak atalara vefasızlık etmedi mi? Burada bizim arkada bıraktıklarımıza sahip çıkabilecek, onları emanet edebileceğimiz güvenli bir mekanizma yok.

Ölsen -bunun için maaş alıyordu- derler ya da -miting sırasında annenin eline bir ev- verirler.

Dindar, fakir, milliyetçi fark etmez — sistem bir şekilde bizi feda edip çarkı döndürüyor; kutsallarımız çarkın umurunda olmasa bile şov devam ediyor.

Hudut Namustur yazan gençlerden biri kayıp, bir video paylaştı ve tehdit altında oldugu çok açık.

https://mobile.twitter.com/verackmk/status/1433508799181201423

Bu devlet...

https://mobile.twitter.com/yorgund65034524/status/1433541443251957768

Vakti geldiğinde konuşulacak çok şey var.
member
Activity: 70
Merit: 10
August 28, 2021, 06:47:34 PM
#32
Benim liseden arkadaşım uzman çavuştu. Görev yaptığı yerden memlekete gelirken trafik kazasında şehit oldu.

Bu vesileyle tüm şehitlerimizi rahmetle anıyorum. Allah arkada bıraktıklarına Rabbim sabırlar ihsan eylesin.
legendary
Activity: 2520
Merit: 1024
Leading Crypto Sports Betting & Casino Platform
August 28, 2021, 06:43:20 PM
#31
Hiç şehit arkadaşım veya herhangi bir tanıdığım olmadı şimdiye kadar. Böyle bir durumla karşılaşırsam içim tuhaf olur çok üzülürüm muhtemelen ama bir yandan da içim rahat olur şehadet mertebesine eriştiği için. Vatanını korurken can verdiği için. Bizlere çok büyük iyiliği dokunduğu için.  Allah tüm şehitlerimize rahmet eylesin.
member
Activity: 294
Merit: 49
August 28, 2021, 11:47:17 AM
#30
Beğenmeyen de siktir olup gidebilir benim nazarımda. Kimseyle polemige girecek de değilim...

Bu devlet, Osmanlı subayı dedelerim öldüğünde İstanbul'daki topraklarımıza sahip çıkmamış. Biri deri fabrikası kurmuş, ötekisi çit çekip minübus durağı yapmış, nenem öldükten iki yıl sonra ölü kadının toprağını satıldı göstermişler. Osmanlı arşivlerinde dosyaları yoketmişler. Davamız on sene sürdü, paramız yok diye kendi tapumuzu alamıyorduk, tapu için gerekli parayı "kripto kazançlarımla" ben ödedim. Öğrenci oldum. Bu devlet bana, benim kız arkadaşıma burs bile bağlamazken yabancılara burs bağladı. Bizim sıralama yapmak zorunda olduğumuz, yapamazsak (para olmasa) okuyamayacağımız okullarda yabancılar yüksek indirimli kayıt yaptırdılar. İstanbul kökenli ben, okumak için Elazığ'a gitmeyi planlarken Rakka'dan gelenler İstanbul'un göbeğinde okudu. Benim, kardeşimin, arkadaşlarımın üniversite sınavına girdiği dönemde soruları çaldılar, mod/medyan ile Türk gençlerinin önünü kestiler. Okuldan mezun olup da "yalayıcı" olmayan arkadaşlarım referanssız iş bulamadı. Her ay kullanmadığımız elektriğin kayıp kaçak bedelini benim babam ödüyor.

Burası Florya. Florya Atatürk Ormanı'nın ve Florya Atatürk Deniz Köşkü'nün olduğu yer. Burası da Florya sahilinin son hali. Türk'e Florya'da taksi yok çünkü senin o sevgili milletin başkasından koparacağı para için Türkleri taksiye almıyor. Senin o sevgili devletin IBB'nin 8. taksi talebini yine reddetti. Devlet ile hükümet kavramları ayrı falan değil, ben ilkokula başladığımdan beri bu kavramlar iç içe.

Bu devlet düşük ve orta gelirli Türkiye Cumhuriyeti vatandaşlarından vergi alıp "yerli oy depolarına" ve "yabancı oy depolarına" sosyal yardım yapmaktan başka hiçbir şey yapmıyor. Bu devlet ne benim, ne de benim sevdiklerimin güvenliğini garanti edemiyor, onlara iyi bir gelecek vaadedemiyor. Burada ekonomi iyi değil, devletimiz kültürümüze saygı bile duymadı. Bilimsel ve istatistiksel olarak "demografi" de geri dönüşü çok zor olan bir yola girdi. Bilim gösteriyor ki, burası "ulus devlet" yapısını kaybetti. O halde bu devletin ana unsuru olan biz Türkler; ulus devlet yapısını kaybetmiş ve artık kutsal olmayan bir devlet için "milli göz boyamalarla" askerlik görevini yerine getirmek, şehit olmak zorunda değiliz. Gerçi senin devletin onu da düşündü, önce vicdani redciliğin önünü açtı sonra da bedelli askerlik denen naneyi çıkarttı.

Fakirler ölürken, zengin buzlu viskisini yudumlamayıp mala vurmaya devam ediyor. Çark dönüyor. Kutuların içi parayla doluyor.

Ben dediklerimin arkasindayim begenmiyorsan yaşama git  . Bu yazdıkların seni haklı çıkarmaz. Sen hâla ülkeyi yönetenlerin icraatlarından bahsediyorsun anlatsan ne yazar. Ben senin sevmediğin Türkiye Cumhuriyeti devletinin bir vatandaşıyım. Mevcut hükümetle yada önceki yönetimlerle bir bağım yada baglantim yok. Beğenmediğin devlet bana zamanında verdiği karşılıksız kredi ile okuyup devlete hizmet etmek üzere görev aldım. Bu beğenmediğim devlete bağlıyım. Devletin varlığı için askere de gittim kaçmadım yani. Evlâtlarımda vakti gelince gidecekler askere cunku benim gözümde devlette diğer kutsallardandır.  Demokraside devleti yönetenler halk seçer. Sen eğer begenmiyorsan gider oyunu kullanır vede secersin birini. Belliki yaşın çok genç toysun. Benim yaşımda bazı şeyleri yaşayıp görecek kadar fazla. Eğitimliyim ve kariyer sahibiyim çok şükür cahil de değilim. Ama söylemleriniz o kadar itici ki neyse. Anlasamicaz sizinle. Onun icin lütfen polemik konusu birşey yazmayın. Kendinize uygun bir devlet bulmanız dileğiyle. Selametle!

Beni ima ederek "hakaret içerikli" 2. mesaj paylaştığın için sana cevap verdim. Yani senin düşüncelerini değiştirmek vesaire gibi bir niyetim yok, sen çarkın bir dişlisisin, devlet tarafından menfaatler uğruna feda edilebilir olarak görülen onlarca insandan birisin. Bu nedenle, düşüncelerine saygı duyuyor ve aynı şekilde senin de benim düşüncelerime hakaret etmeden saygı duymanı bekliyorum. Ben kişisel gözlemlerim üzerine bilimsel ve istatistiksel verileri ortaya koyarak bu devlete olan aidiyetimi neden kaybettiğimi yeterince iyi bir şekilde açıkladığımı düşünüyorum.

Bu aidiyet hissinin kayboluşunun benim hükümeti sevmememden kaynaklı olduğunu düşünüyorsun halbuki demokrasilerde siyasetçiler halkın bir yansımasıdır ve her millet gibi Türk milleti de kendi kişiliğine benzer insanları koltuğa oturtmuştur. Bu gelinen son noktada, aslında hükümeti değil, Türk milletinin çıkarcı ve balık hafızalı "karakteristik özelliklerini" sevemediğimi fark ettim. Yani ben bir Türk milliyetçisi olarak varolanı değil, "hayalimdeki milleti" seviyormuşum bunu anladım.

Sonuç olarak, ben şu an sadece sevdiklerimin milliyetçisiyim.

Allah bütün şehitlerin ailesine, yakınlarına sabır versin.
Ateş gerçekten düştüğü yeri yakıyor.
Bir tek analar ağlıyor.


Sen devlete saydır ben sessiz kalayım. Senin bunu yapma hakkin yok hocam kim olursan ol. Senin yazdıklarında benim gözümde devlete hakarettir. Türk milliyetçiliği kelimesini asla kullanmadım. Kullanmadığım bir kelime üzerinden beni vurmaya konuyu baska mecralara çekmeye çalışma başaramazsın. Bu devlet büyük savaşlarla çok canlar feda edilerek kuruldu. Bu ülkede yasayan ve devletini seven her insan hakiki Millettir. Burada Türk kelimesini kullanmıyorum bak laf cambazlığı yapma. Sen tepkimi bile anlamamışsın. Insanları partileri eleştirebilirsin ama yaşadığın ülkeyi böyle saçma sapan eleştirir ve aşağılarsan tepkisel olarak ..... git demem de olağandır. Ben lafımın her daim arkasındındayım. Sonra dersin çarkın dişlisi. Hey Allahım ya. Yarabbim sen olayı biliyorsun başka ne diyeyim.

Bulunduğum makam ve mevkiye kimseye biat ederek yada yalakalik yaparak gelmedim. Konunun özünden ayrildigim için arkadaşlardan özür dilerim. Ama beyfendi başka yerden vurunca dayanamadım. Uzatmaya gerek yok . Beyfendi yoluna ben yoluma. Cevap yazmazsa cidden sevinirim yoksa dayanamaz yine yazarım.

Tüm şehitlerimize Allah'tan rahmet yakınlarına sabırlar dilerim. Bu Vatan size minnettar.
legendary
Activity: 2912
Merit: 1150
August 28, 2021, 11:45:00 AM
#29

Begenmiyorsan yasama git söylemleri yuzunden zaten ülkenin en bilgili okumus kesiminin yarısı gitti.(sadece net bildiğim aselsanda son 3-4 yılda eğitimli muhendislerin yarısı avrupaya göç etti en az 5bin muhendisten bahsediyorum cogunlugu odtu tarzı uni mezunu) bir  ülkede iş kurabilecek potansiyeldeki zenginler paraları yurtdısına tasıdılar. bugun sabancı ailesinin yarısı malta vatandası. bu adamlar seneler sonrasını gordugu ıcın bu hamleyı yaptılar. sonuclarıda aha ortada dolar 9 euro 10 kısa kaç olacagı belli değil.
z kusagı değilim ama hepsını cok iyi anlıyabiliyorum. ülkede dısarda yemek yemek bile lüks sayılıyor. bugun ps5 gibi amerikada/avrupada 1 hafta kasiyerlik yaparak alabileceği genclerin kullanacagı bir makine bile 2 asgarı ucret fiyatında. zenginlik argumanı cebindeki telefon neden cunku cuzdanı cıkardıgında boş cıkacagını biliyor. devlet hukumet ayrı seyler ama devleti hukumet sarmıs. en basıtınden bugun mahkemelere güveniyormusunuz?yarın bir davanız olsa karsınızda torpilli bir davalı yada davacı olsa kazanbilceginize inanıyor musunuz?
ha begenmiyorlar elinde olsa herkeste gidecek ama almıyorlar iste ya yatırımcı vizesiyle gitmen lazım yada doktor gibi oturum vizesi alınacak mesleğinin olması gerekiyor. ha bu kalanlarda giderse ülke zaten afganistandan suriyeden hallice olur. bu arada ulkede 2050de tc kokenli vatandas sayısı azınlıga donecek suriyeliler ve afganlar gibi multeciler ulke nufusunun %50sınden fazlasını olusturuyor olucak bunuda ben demıyorum arastırmalar dıyor.
sahsen yasım olmasına ragmen bende 2023 secımlerını beklıyorum son umudum o kaldı. ordada bu duzen degısmezse bende gitmenin yollarını arıcam. bu ulkede hergun politika siyaset takip etmekten sıkıldım artık. gelecegınız hergun cıkacak 2 dudagın arasındakı bır sozde. yıllarca yurtdısında yasadım tek derdim bi sonraki tatilimi nerede yapsam,akşam ne yesem oldu. burda resmen stres bataklıgına saplandık kaldık.
özellikle uni cagındakilerin yada mezun olmusların tepkili olması kadar dogal birsey yok. burda soylenmesı gereken begenmiyorsan git değil, sen değişim için ne yapıyorsun olmalı..
baksanıza konu sehit ama yine dönüyor dolasıyor konu ekonomiye adalete vs geliyor...
Tüm yakınlarınızın başı sağolsun
legendary
Activity: 1372
Merit: 1000
August 28, 2021, 11:00:35 AM
#28
Devlet ve hükümet ayrıdır. Devlet hükümet değildir ancak hükümet yaptıklarıyla devlettir. Ben bir memur çocuğuyum babam zamanında siyasi görüşlerini çekinmeden dile getiren birisi olduğu için sürekli geçici görevle ordan oraya savruldu. Şimdiki hükümetin fikirlerine ters bir görüşe sahip olduğundan bu kaçınılmazdı. Şimdi o zamanındaki görüşlerini dile getirdiği için oradan oraya savrulan bir adamken şimdi o görüşlerini takip ettirseydi baş tacıydı. Ancak hala görüşlerinden ötürü sevilmeyen sayılmayan adam. Hükümetin yaptıklarıyla yaşanmaz hale getirdiği bu ülkede olanları beğenmediğini dile getirmeyi hainlik olarak saymayı pek hoş karşılamam. Hükümet kandırılır cezasını vatandaş çeker. Hükümete yaptıkları yanlışları soramadığımız hatta sormayanlar olduğu için bu böyle. Hükümetin her kadrosu, devletin kadrosundaki her memur o mevkiye geldiğinde onlara sanki bir üst mertebeymiş gibi davranarak onlara bu gücü veriyoruz.

Quote
Hasbelkader bir yere gelen ve bulundukları yerin gücüyle caka satan insan sınıfına konulanlar okusun…
Aslında Hoca Nasreddin asırlar önce söylemişti.
Hoca Kadıdır ve bir yemeğe gider.. Tabii üstünde kadıların giydiği kürk vardır.
Envayi çeşit yemek gelir, bir insanın yiyemeyeceği kadar.
Hoca, “Bu ikramlar bana değil kürke, ye kürküm ye” der… Ve üstündeki kürkü yemeğe tabağına sokar.. O misal..
Ancak, aşağıdaki yazıda çok güzel bir öykü..

Öykü şöyledir:

Eski bir BAKAN’dan konferansta konuşma yapması istenmişti.
Elinde kağıt kahve bardağı ile kürsüye çıktı ve konuşmasına başladı…
Daha bir iki cümle söylemiş iken durdu, kahve bardağından bir yudum aldı ve sonra bir süre bardağı kaldırıp baktı.
Derin bir nefes aldı ve ;
“Biliyor musunuz ne düşünüyorum?” diye sordu…
“Bu konferansta geçen yıl da, hem de aynı kürsüde konuşmuştum…
Tek bir fark vardı; o zaman hala bakanlık görevim sürüyordu.
Buraya gelirken bana business class bileti alınmıştı, hava alanında beni bir limuzin ve eskort araba bekliyordu.
Beni önce bir otele götürmüşlerdi.
Otel müdürü beni otelin kapısında karşılamış ve kral dairesine çıkarmıştı…
Ertesi sabah lobide benim odadan inişimi bekleyen bir heyet vardı…
Beni yine aynı limuzinle bu salona getirmişlerdi…
Özel bir kapıdan içeri almışlardı…
Çok şık bir bekleme odasında konferansı beklerken porselen bir kapta kahve ikram etmişlerdi…
Sonra da beni salona aldılar ve en ön sırada ayrılan yerime geçmiştim”
Eski bakan derin bir nefes aldı, seyircilere gülerek bir süre baktı ve devam etti
“Fakat bu yıl karşınızda bir bakan olarak bulunmuyorum.”
bir an durdu ve sonra;
“Dün buraya kendi ödediğim uçak bileti ile uçtum.
Beni hava alanında kimse karşılamadı.
Otele taksi ile geldim.
Kendi odama kendim çıktım.
Bu sabah buraya otelden yine taksi ile geldim. Kapıdan girerken güvenlikten geçtim, hüviyetimi alıp listede olduğuma emin olmadan salona almadılar bile.
Sonra da bulabildiğim yerde oturdum.
Canım kahve istedi ve görevliye sordum; bana dışarıda kahve makinesi olduğunu söyledi.
Ben de çıktım ve şu gördüğünüz kağıt bardağa kahveyi kendim doldurdum”
Seyirci gülmeye başlamıştı.
“Sanıyorum geçen yıl porselen bardak bana sunulmamıştı.
Makamıma sunulmuştu. Benim asıl bardağım işte bu.”
Konuşmanın bu noktasında gülüp alkışlayan seyircilere kahve bardağını kaldırıp gösterdi.
Alkışlar bitince de şunları söyledi;
“Size verebileceğim en iyi ders bu işte.
Bütün o övgüler, hizmetler, avantajlar rütbeniz, rolünüz, makamınız içindir.
Size ait değildir.
Ve bir gün makamınızı görevinizi bitirdiğinizde porselen bardağınızı halefinize verirler.
Çünkü aslında hep layık olduğunuz kağıt bardaktır.

*Bu metin Simon Sinek’in
“Leaders eat last” (Liderler en son yer) kitabından alıntıdır.

https://arkaguverte.com/gundem/eski-bir-bakandan-konferansta-konusma-yapmasi-istenmisti-elinde-kagit-kahve-bardagi-ile-kursuye-cikti-ve-konusmasina-basladi-ders-mi-almak-istiyorsunuz-okuyun-o-zaman-64717
full member
Activity: 182
Merit: 140
August 28, 2021, 10:48:27 AM
#27
Beğenmeyen de siktir olup gidebilir benim nazarımda. Kimseyle polemige girecek de değilim...

Bu aidiyet hissinin kayboluşunun benim hükümeti sevmememden kaynaklı olduğunu düşünüyorsun halbuki demokrasilerde siyasetçiler halkın bir yansımasıdır ve her millet gibi Türk milleti de kendi kişiliğine benzer insanları koltuğa oturtmuştur. Bu gelinen son noktada, aslında hükümeti değil, Türk milletinin çıkarcı ve balık hafızalı "karakteristik özelliklerini" sevemediğimi fark ettim. Yani ben bir Türk milliyetçisi olarak varolanı değil, "hayalimdeki milleti" seviyormuşum bunu anladım.

Sonuç olarak, ben şu an sadece sevdiklerimin milliyetçisiyim.

Allah bütün şehitlerin ailesine, yakınlarına sabır versin.
Ateş gerçekten düştüğü yeri yakıyor.
Bir tek analar ağlıyor.


Beğenmeyen s.trolup gider demek de ne demek. Kesinlikle çok yanlış bir cümle. Bu ülkede herkes huzurlu değil, huzursuz diye hakaret yemek zorunda değil, iki kelam etmeye de hakkı var. Her beğenmeyeni yollarsak ülkenin yüzde yetmişini yollarız.

Bu arada tartışma konusunda çıkıyor, gerçek başlık olarak "Hiç şehit yakınınız oldu mu" başlığına normal üslupla dönüyorum. 
legendary
Activity: 1316
Merit: 966
August 28, 2021, 10:36:00 AM
#26
Beğenmeyen de siktir olup gidebilir benim nazarımda. Kimseyle polemige girecek de değilim...

Bu devlet, Osmanlı subayı dedelerim öldüğünde İstanbul'daki topraklarımıza sahip çıkmamış. Biri deri fabrikası kurmuş, ötekisi çit çekip minübus durağı yapmış, nenem öldükten iki yıl sonra ölü kadının toprağını satıldı göstermişler. Osmanlı arşivlerinde dosyaları yoketmişler. Davamız on sene sürdü, paramız yok diye kendi tapumuzu alamıyorduk, tapu için gerekli parayı "kripto kazançlarımla" ben ödedim. Öğrenci oldum. Bu devlet bana, benim kız arkadaşıma burs bile bağlamazken yabancılara burs bağladı. Bizim sıralama yapmak zorunda olduğumuz, yapamazsak (para olmasa) okuyamayacağımız okullarda yabancılar yüksek indirimli kayıt yaptırdılar. İstanbul kökenli ben, okumak için Elazığ'a gitmeyi planlarken Rakka'dan gelenler İstanbul'un göbeğinde okudu. Benim, kardeşimin, arkadaşlarımın üniversite sınavına girdiği dönemde soruları çaldılar, mod/medyan ile Türk gençlerinin önünü kestiler. Okuldan mezun olup da "yalayıcı" olmayan arkadaşlarım referanssız iş bulamadı. Her ay kullanmadığımız elektriğin kayıp kaçak bedelini benim babam ödüyor.

Burası Florya. Florya Atatürk Ormanı'nın ve Florya Atatürk Deniz Köşkü'nün olduğu yer. Burası da Florya sahilinin son hali. Türk'e Florya'da taksi yok çünkü senin o sevgili milletin başkasından koparacağı para için Türkleri taksiye almıyor. Senin o sevgili devletin IBB'nin 8. taksi talebini yine reddetti. Devlet ile hükümet kavramları ayrı falan değil, ben ilkokula başladığımdan beri bu kavramlar iç içe.

Bu devlet düşük ve orta gelirli Türkiye Cumhuriyeti vatandaşlarından vergi alıp "yerli oy depolarına" ve "yabancı oy depolarına" sosyal yardım yapmaktan başka hiçbir şey yapmıyor. Bu devlet ne benim, ne de benim sevdiklerimin güvenliğini garanti edemiyor, onlara iyi bir gelecek vaadedemiyor. Burada ekonomi iyi değil, devletimiz kültürümüze saygı bile duymadı. Bilimsel ve istatistiksel olarak "demografi" de geri dönüşü çok zor olan bir yola girdi. Bilim gösteriyor ki, burası "ulus devlet" yapısını kaybetti. O halde bu devletin ana unsuru olan biz Türkler; ulus devlet yapısını kaybetmiş ve artık kutsal olmayan bir devlet için "milli göz boyamalarla" askerlik görevini yerine getirmek, şehit olmak zorunda değiliz. Gerçi senin devletin onu da düşündü, önce vicdani redciliğin önünü açtı sonra da bedelli askerlik denen naneyi çıkarttı.

Fakirler ölürken, zengin buzlu viskisini yudumlamayıp mala vurmaya devam ediyor. Çark dönüyor. Kutuların içi parayla doluyor.

Ben dediklerimin arkasindayim begenmiyorsan yaşama git  . Bu yazdıkların seni haklı çıkarmaz. Sen hâla ülkeyi yönetenlerin icraatlarından bahsediyorsun anlatsan ne yazar. Ben senin sevmediğin Türkiye Cumhuriyeti devletinin bir vatandaşıyım. Mevcut hükümetle yada önceki yönetimlerle bir bağım yada baglantim yok. Beğenmediğin devlet bana zamanında verdiği karşılıksız kredi ile okuyup devlete hizmet etmek üzere görev aldım. Bu beğenmediğim devlete bağlıyım. Devletin varlığı için askere de gittim kaçmadım yani. Evlâtlarımda vakti gelince gidecekler askere cunku benim gözümde devlette diğer kutsallardandır.  Demokraside devleti yönetenler halk seçer. Sen eğer begenmiyorsan gider oyunu kullanır vede secersin birini. Belliki yaşın çok genç toysun. Benim yaşımda bazı şeyleri yaşayıp görecek kadar fazla. Eğitimliyim ve kariyer sahibiyim çok şükür cahil de değilim. Ama söylemleriniz o kadar itici ki neyse. Anlasamicaz sizinle. Onun icin lütfen polemik konusu birşey yazmayın. Kendinize uygun bir devlet bulmanız dileğiyle. Selametle!

Beni ima ederek "hakaret içerikli" 2. mesaj paylaştığın için sana cevap verdim. Yani senin düşüncelerini değiştirmek vesaire gibi bir niyetim yok, sen çarkın bir dişlisisin, devlet tarafından menfaatler uğruna feda edilebilir olarak görülen onlarca insandan birisin. Bu nedenle, düşüncelerine saygı duyuyor ve aynı şekilde senin de benim düşüncelerime hakaret etmeden saygı duymanı bekliyorum. Ben kişisel gözlemlerim üzerine bilimsel ve istatistiksel verileri ortaya koyarak bu devlete olan aidiyetimi neden kaybettiğimi yeterince iyi bir şekilde açıkladığımı düşünüyorum.

Bu aidiyet hissinin kayboluşunun benim hükümeti sevmememden kaynaklı olduğunu düşünüyorsun halbuki demokrasilerde siyasetçiler halkın bir yansımasıdır ve her millet gibi Türk milleti de kendi kişiliğine benzer insanları koltuğa oturtmuştur. Bu gelinen son noktada, aslında hükümeti değil, Türk milletinin çıkarcı ve balık hafızalı "karakteristik özelliklerini" sevemediğimi fark ettim. Yani ben bir Türk milliyetçisi olarak varolanı değil, "hayalimdeki milleti" seviyormuşum bunu anladım.

Sonuç olarak, ben şu an sadece sevdiklerimin milliyetçisiyim.

Allah bütün şehitlerin ailesine, yakınlarına sabır versin.
Ateş gerçekten düştüğü yeri yakıyor.
Bir tek analar ağlıyor.
full member
Activity: 182
Merit: 140
August 28, 2021, 10:32:17 AM
#25
~

Bu milletin uğruna feda olunacak bir millet olduğuna inanmıyorum.

https://twitter.com/Haber/status/1431369402302271489

Bu devletin de uğruna feda olunacak bir devlet olduğuna inanmıyorum.

https://www.bloomberght.com/turkiye-dunyada-en-cok-multeci-barindiran-ulke-konumunda-2282674

Siz işinize gelince kelle dersiniz, bir canı 2 saniyelik haber alt yazısı edersiniz; işinize gelmeyince de şehitlik mertebesi diye şov yaparsınız.

Çıkarcısınız.

Devleti yücelten şehitler-miş, önden buyur.

Ben bu milletten soğumuşum.

"Güzel bakan güzel görür, güzel gören güzel düşünür, güzel düşünen hayattan lezzet alır"

Hayat felsefem bu.

-Eleştiririm, kin tutmam.
-Düşmanımın önce eksiği var mı diye değil, ne iyiliği oldu diye bakarım.
-Pire için yorgan yakmam.
-Olumsuzluklara bakıp yorum yaparım ancak olumsuzluk var diye hayata küsmem.
-Her insanın hata yapabileceğini bilirim, önce örtmeye çalışırım.
-Melek değilim, iyi bir insan da değilim bunun için benim bu pisliğe katkım oldu mu diye bakarım.
-Memlekete yağmur yağmıyorsa bu kötülerin yüzünden demem, neden benim duam geçmiyor diye bakarım.
-100 iyilik yapanı 1 kötülük yaptı diye silen insanloğlunun 100 kötülüğünü1 iyilikle silen yaratıcının hayranıyım.
- Memlekette 80 milyonun 70 milyonu kötü diye, memleketten vazgeçmem. Sonuna kadar mücadele ederim. Ülkemi yobazlara bırakmam.

Siz de vazgeçmeyin. Emin olun iyilik ve doğruluk kazanacak. Kazanamazsa da biz gayret etmediğimiz için...

member
Activity: 294
Merit: 49
August 28, 2021, 10:19:25 AM
#24
Beğenmeyen de siktir olup gidebilir benim nazarımda. Kimseyle polemige girecek de değilim...

Bu devlet, Osmanlı subayı dedelerim öldüğünde İstanbul'daki topraklarımıza sahip çıkmamış. Biri deri fabrikası kurmuş, ötekisi çit çekip minübus durağı yapmış, nenem öldükten iki yıl sonra ölü kadının toprağını satıldı göstermişler. Osmanlı arşivlerinde dosyaları yoketmişler. Davamız on sene sürdü, paramız yok diye kendi tapumuzu alamıyorduk, tapu için gerekli parayı "kripto kazançlarımla" ben ödedim. Öğrenci oldum. Bu devlet bana, benim kız arkadaşıma burs bile bağlamazken yabancılara burs bağladı. Bizim sıralama yapmak zorunda olduğumuz, yapamazsak (para olmasa) okuyamayacağımız okullarda yabancılar yüksek indirimli kayıt yaptırdılar. İstanbul kökenli ben, okumak için Elazığ'a gitmeyi planlarken Rakka'dan gelenler İstanbul'un göbeğinde okudu. Benim, kardeşimin, arkadaşlarımın üniversite sınavına girdiği dönemde soruları çaldılar, mod/medyan ile Türk gençlerinin önünü kestiler. Okuldan mezun olup da "yalayıcı" olmayan arkadaşlarım referanssız iş bulamadı. Her ay kullanmadığımız elektriğin kayıp kaçak bedelini benim babam ödüyor.

Burası Florya. Florya Atatürk Ormanı'nın ve Florya Atatürk Deniz Köşkü'nün olduğu yer. Burası da Florya sahilinin son hali. Türk'e Florya'da taksi yok çünkü senin o sevgili milletin başkasından koparacağı para için Türkleri taksiye almıyor. Senin o sevgili devletin IBB'nin 8. taksi talebini yine reddetti. Devlet ile hükümet kavramları ayrı falan değil, ben ilkokula başladığımdan beri bu kavramlar iç içe.

Bu devlet düşük ve orta gelirli Türkiye Cumhuriyeti vatandaşlarından vergi alıp "yerli oy depolarına" ve "yabancı oy depolarına" sosyal yardım yapmaktan başka hiçbir şey yapmıyor. Bu devlet ne benim, ne de benim sevdiklerimin güvenliğini garanti edemiyor, onlara iyi bir gelecek vaadedemiyor. Burada ekonomi iyi değil, devletimiz kültürümüze saygı bile duymadı. Bilimsel ve istatistiksel olarak "demografi" de geri dönüşü çok zor olan bir yola girdi. Bilim gösteriyor ki, burası "ulus devlet" yapısını kaybetti. O halde bu devletin ana unsuru olan biz Türkler; ulus devlet yapısını kaybetmiş ve artık kutsal olmayan bir devlet için "milli göz boyamalarla" askerlik görevini yerine getirmek, şehit olmak zorunda değiliz. Gerçi senin devletin onu da düşündü, önce vicdani redciliğin önünü açtı sonra da bedelli askerlik denen naneyi çıkarttı.

Fakirler ölürken, zengin buzlu viskisini yudumlamayıp mala vurmaya devam ediyor. Çark dönüyor. Kutuların içi parayla doluyor.

Ben dediklerimin arkasindayim begenmiyorsan yaşama git  . Bu yazdıkların seni haklı çıkarmaz. Sen hâla ülkeyi yönetenlerin icraatlarından bahsediyorsun anlatsan ne yazar. Ben senin sevmediğin Türkiye Cumhuriyeti devletinin bir vatandaşıyım. Mevcut hükümetle yada önceki yönetimlerle bir bağım yada baglantim yok. Beğenmediğin devlet bana zamanında verdiği karşılıksız kredi ile okuyup devlete hizmet etmek üzere görev aldım. Bu beğenmediğim devlete bağlıyım. Devletin varlığı için askere de gittim kaçmadım yani. Evlâtlarımda vakti gelince gidecekler askere cunku benim gözümde devlette diğer kutsallardandır.  Demokraside devleti yönetenler halk seçer. Sen eğer begenmiyorsan gider oyunu kullanır vede secersin birini. Belliki yaşın çok genç toysun. Benim yaşımda bazı şeyleri yaşayıp görecek kadar fazla. Eğitimliyim ve kariyer sahibiyim çok şükür cahil de değilim. Ama söylemleriniz o kadar itici ki neyse. Anlasamicaz sizinle. Onun icin lütfen polemik konusu birşey yazmayın. Kendinize uygun bir devlet bulmanız dileğiyle. Selametle!
legendary
Activity: 1316
Merit: 966
August 28, 2021, 10:00:06 AM
#23
Beğenmeyen de siktir olup gidebilir benim nazarımda. Kimseyle polemige girecek de değilim...

Bu devlet, Osmanlı subayı dedelerim öldüğünde İstanbul'daki topraklarımıza sahip çıkmamış. Biri deri fabrikası kurmuş, ötekisi çit çekip minübus durağı yapmış, nenem öldükten iki yıl sonra ölü kadının toprağını satıldı göstermişler. Osmanlı arşivlerinde dosyaları yoketmişler. Davamız on sene sürdü. Öğrenci oldum. Bu devlet bana, benim kız arkadaşıma burs bile bağlamazken yabancılara burs bağladı. Bizim sıralama yapmak zorunda olduğumuz, yapamazsak (para olmasa) okuyamayacağımız okullarda yabancılar yüksek indirimli kayıt yaptırdılar. İstanbul kökenli ben, okumak için Elazığ'a gitmeyi planlarken Rakka'dan gelenler İstanbul'un göbeğinde okudu. Benim, kardeşimin, arkadaşlarımın üniversite sınavına girdiği dönemde soruları çaldılar, mod/medyan ile Türk gençlerinin önünü kestiler. Okuldan mezun olup da "yalayıcı" olmayan arkadaşlarım referanssız iş bulamadı. Her ay kullanmadığımız elektriğin kayıp kaçak bedelini benim babam ödüyor.

Burası Florya. Florya Atatürk Ormanı'nın ve Florya Atatürk Deniz Köşkü'nün olduğu yer. Burası da Florya sahilinin son hali. Türk'e Florya'da taksi yok çünkü senin o sevgili milletin başkasından koparacağı para için Türkleri taksiye almıyor. Senin o sevgili devletin IBB'nin 8. taksi talebini yine reddetti. Devlet ile hükümet kavramları ayrı falan değil, ben ilkokula başladığımdan beri bu kavramlar iç içe.

Bu devlet düşük ve orta gelirli Türkiye Cumhuriyeti vatandaşlarından vergi alıp "yerli oy depolarına" ve "yabancı oy depolarına" sosyal yardım yapmaktan başka hiçbir şey yapmıyor. Bu devlet ne benim, ne de benim sevdiklerimin güvenliğini garanti edemiyor, onlara iyi bir gelecek vaadedemiyor. Burada ekonomi iyi değil, devletimiz kültürümüze saygı bile duymadı. Bilimsel ve istatistiksel olarak "demografi" de geri dönüşü çok zor olan bir yola girdi. Bilim gösteriyor ki, burası "ulus devlet" yapısını kaybetti. O halde bu devletin ana unsuru olan biz Türkler; ulus devlet yapısını kaybetmiş ve artık kutsal olmayan bir devlet için "milli göz boyamalarla" askerlik görevini yerine getirmek, şehit olmak zorunda değiliz. Gerçi senin devletin onu da düşündü, önce vicdani redciliğin önünü açtı sonra da bedelli askerlik denen naneyi çıkarttı.

Fakirler ölürken, zengin buzlu viskisini yudumlamayıp mala vurmaya devam ediyor. Çark dönüyor. Kutuların içi parayla doluyor.
member
Activity: 924
Merit: 36
★777Coin.com★ Fun BTC Casino!
August 28, 2021, 09:20:14 AM
#22
Devletın egemenlıgı ıcın ve mılletın bagımsızlıgı ıcın sehıt olan tum sehıtlerımızın mekanı cennet olsun oncelıkle benım boyle bı tanıdıgım olmadı ama boyle bı tanıdıgı olan bırısıyle konustugumda ruyalara gırdıgını ve yerının cok ıyı oldugunu soyleyenlerın oldugunu duydum belkı psıkolojıktır bılmıyorum
member
Activity: 294
Merit: 49
August 28, 2021, 08:59:20 AM
#21
Devlet ile devletleri yöneten hükümetleri karıştırmayın. Hükümetleri beğenmeyiz eleştirir sövesiz ama benim nazarımda Devlete hakaret etmek aşağılamak hainliktir. Bu görüşümü beğenmeyebilirsiniz ama devlet kişiler üstüdür ve kutsaldır. Beğenmeyen de siktir olup gidebilir benim nazarımda. Kimseyle polemige girecek de değilim...
copper member
Activity: 1498
Merit: 1110
August 28, 2021, 07:00:20 AM
#20
Devlet-millet kavramı kişiden kişiye değişen bir dönemde yaşadığımız için bu kavramlar kimileri için hayat sebebi olabilirken, kimileri için hayatın bedavaya feda edilmesi olarak yorumlanıyor.Bana göre de büyütüldüğümüz çerçeve içinde önemli kavramlar.Bir dönem hemen her gün şehit haberleriyle uyanıyorduk.

Artık eskisi kadar çok şehit vermesekte, gidenlerin hepsi bir can.Hepsinin geride bıraktığı hayatları, yakınları ve hayalleri vardı.

Ne bir Tv’de geçen 45 saniyelik önemi olan basit bir hikayeleri var, ne de kelle olarak sayılacak kadar basitlikleri.

Evvelden beri savaşçı olan bir topluluğun günümüzdeki neferleridir şehitlerimiz.
legendary
Activity: 1316
Merit: 966
August 28, 2021, 06:24:46 AM
#19
@Lachrymose her toplumda böyle olaylar olabilir beni az çok bilen herkes bu millet uğruna şehit olunmaz kısmında paylaştığın linkteki videoya en çok tepki veren kişilerden birisi olduğumu az çok bilir ama emin ol ben veya bir başkası şehitliği düşünerek heyecanlanıyorsa bunlarda dolayı değil gerçekten insanların içinde anne babalarımız gibi iyi insanlar olduğunu bildiğimiz için Nusaybin’de operasyonlar devam ederken halkın yüzde 90’ının sempatizan olduğunu bildiği halde bize çay kahve yemek getiren yerel halk olduğunu bildiğimiz için bunlar göze alınıyor

Tarih boyunca da böyle olmadı mı mesela kurtuluş savaşı zamanını düşünün Atatürk sizin gibi düşünemez miydi? Yani o dönemde de bağımsızlık için karşı duranlar oldu Çerkez Ethem ayaklanması Demirci Mehmet Efe ayaklanması onlarca yöresel ayaklanma zaten yurtdışından gelmiş düşmanlarla çatışırken gücümüzden güç çalmadı mı biz bunlar için mi bağımsızlık istiyoruz diyip ulusal mücadeleden vazgeçebilirdi ama öyle yapmadı ve bugün ülkemiz toprağımız bayrağımız istiklal marşımız var çok şükür

O yüzden sizi kızdıranlar olsa da onlara karşı yapmanız gereken şey belli hukuki yollarla hak aramak tabi bu örneklerde sizi veya beni direkt ilgilendiren bir saldırı yok ancak toplum nezdinde kamu görevini ifa eden bir kolluğa yapılan bir saldırı var kamu gereken adli süreci başlatacaktır hukuk şimdilerde ne kadar iyi olmasa da bu yüzden var

Ayrıca mülteci konusuna gelince bende karşıyım ama devletin başındaki büyüklerimizin böyle karar aldıktan sonra bize şu an bir şey düşmez zamanı gelince hepsi geri gönderilir inşallah ve o zaman bir an önce gelir inşallah

Yani demem o ki, siz bu ülkenin umudu olan gençlerdensiniz siz de umut kaybederseniz yeni nesiller nasıl büyüyecek? Lütfen böyle düşünmeyin

Burası kimin toprağı, kimin devleti?

Bu devletin içindekiler Hudut Namustur yazan Semir'in kimsenin bilmediği ev adresini sızdırmadı mı? Bu çocuk sadece "sınır güvenliğini" düşündüğü için emniyet teşkilatına yakın isimler tarafından sopayla dövülmedi mi? Bu ülkenin yarısı yakın atalara, diğer yarısı uzak atalara vefasızlık etmedi mi? Burada bizim arkada bıraktıklarımıza sahip çıkabilecek, onları emanet edebileceğimiz güvenli bir mekanizma yok.

Ölsen -bunun için maaş alıyordu- derler ya da -miting sırasında annenin eline bir ev- verirler.

Dindar, fakir, milliyetçi fark etmez — sistem bir şekilde bizi feda edip çarkı döndürüyor; kutsallarımız çarkın umurunda olmasa bile şov devam ediyor.
legendary
Activity: 2324
Merit: 1176
August 28, 2021, 12:31:10 AM
#18
@Lachrymose her toplumda böyle olaylar olabilir beni az çok bilen herkes bu millet uğruna şehit olunmaz kısmında paylaştığın linkteki videoya en çok tepki veren kişilerden birisi olduğumu az çok bilir ama emin ol ben veya bir başkası şehitliği düşünerek heyecanlanıyorsa bunlarda dolayı değil gerçekten insanların içinde anne babalarımız gibi iyi insanlar olduğunu bildiğimiz için Nusaybin’de operasyonlar devam ederken halkın yüzde 90’ının sempatizan olduğunu bildiği halde bize çay kahve yemek getiren yerel halk olduğunu bildiğimiz için bunlar göze alınıyor

Tarih boyunca da böyle olmadı mı mesela kurtuluş savaşı zamanını düşünün Atatürk sizin gibi düşünemez miydi? Yani o dönemde de bağımsızlık için karşı duranlar oldu Çerkez Ethem ayaklanması Demirci Mehmet Efe ayaklanması onlarca yöresel ayaklanma zaten yurtdışından gelmiş düşmanlarla çatışırken gücümüzden güç çalmadı mı biz bunlar için mi bağımsızlık istiyoruz diyip ulusal mücadeleden vazgeçebilirdi ama öyle yapmadı ve bugün ülkemiz toprağımız bayrağımız istiklal marşımız var çok şükür

O yüzden sizi kızdıranlar olsa da onlara karşı yapmanız gereken şey belli hukuki yollarla hak aramak tabi bu örneklerde sizi veya beni direkt ilgilendiren bir saldırı yok ancak toplum nezdinde kamu görevini ifa eden bir kolluğa yapılan bir saldırı var kamu gereken adli süreci başlatacaktır hukuk şimdilerde ne kadar iyi olmasa da bu yüzden var

Ayrıca mülteci konusuna gelince bende karşıyım ama devletin başındaki büyüklerimizin böyle karar aldıktan sonra bize şu an bir şey düşmez zamanı gelince hepsi geri gönderilir inşallah ve o zaman bir an önce gelir inşallah

Yani demem o ki, siz bu ülkenin umudu olan gençlerdensiniz siz de umut kaybederseniz yeni nesiller nasıl büyüyecek? Lütfen böyle düşünmeyin
legendary
Activity: 1316
Merit: 966
August 27, 2021, 08:04:26 PM
#17
~

Bu milletin uğruna feda olunacak bir millet olduğuna inanmıyorum.

https://twitter.com/Haber/status/1431369402302271489

Bu devletin de uğruna feda olunacak bir devlet olduğuna inanmıyorum.

https://www.bloomberght.com/turkiye-dunyada-en-cok-multeci-barindiran-ulke-konumunda-2282674

Siz işinize gelince kelle dersiniz, bir canı 2 saniyelik haber alt yazısı edersiniz; işinize gelmeyince de şehitlik mertebesi diye şov yaparsınız.

Çıkarcısınız.

Devleti yücelten şehitler-miş, önden buyur.

Ben bu milletten soğumuşum.
Pages:
Jump to: