Bize genel olarak mesela Amerikalılar gibi obez toplum denilemez belki ama gözle görülür bir kilo artışı olduğu ortada ve bu konuda da bilgi kirliliği (araştırmayı sevmediğimiz için) had safhada. Öncelikle yazmadan önce şunu belirteyim, ben doktor değilim ama tıbbi konulara ilgim ortalamanın bir hayli üzerindedir ve gördüğüne inananlardan olmadığım için araştırmayı severim, o nedenle sağdan soldan duyduklarıma inanmam, buraya da buna dikkat ederek yazacağım.
Artık bir çok kişi kurtulamadığı kilo veya bölgesel yağlanma problemi yaşıyor, nedenler belli, aynı sigaranın sağlığa zararlı olması gibi aşağı yukarı herkes biliyor, tekrarlamaya gerek duymuyorum, benim üzerinde duracağım çözüm konusunda yapılan hatalar ve özellikle doğru bilinen yanlışlar:
- Kilo konusunda bir şeyler yapmaya karar verenlerin neredeyse hepsinin ilk eylemi (gıda endüstrisinin de yönlendirmesiyle) yağdan kaçmak oluyor ve dakika 1, ilk gol yeniyor. Normal miktarlarda tüketilen yağların metabolizma için çok büyük önemi vardır, hayati ihtiyaçlardan birisidir, yağ kilo aldırmaz, tam tersi, kilo vermeye katkısı olur. Size kilo aldıran karbonhidratlardır (özellikle başta şeker olmak üzere basit karbonhidratlar),
- Sabahları limonlu veya sirkeli su içmek, yeşil çay içmek sizi zayıflatmaz, bazı yararları vardır ama zayıflamaya hiçbir katkıları yoktur. Bu arada şunu da belirteyim, limonlu suyun alkali beslenmeye de hiçbir katkısı yoktur, sadece idrarı az miktarda alkali yapar, oysa olması gereken kanı alkali hale getirmektir, o da ancak tam bir alkali diyetle yapılabilir.
- Mesleki gelişimlerine zerre kadar yeni katkı sunmayan çoğu diyetisyenin otomatik olarak önereceği az ve sık yemek kilo vermenizi sağlamaz, aksine, son çalışmalar az öğün metabolizmada daha sağlıklı bir karbonhidrat akışı sağladığını gösteriyor.
- Uğraşıyorum (kendini kandırmadan, gerçekten), destek alıyorum, bana söylenenleri uyguluyorum ama kilo veremiyorum diyen çok sayıda insandan biriyseniz, sorununuz çok büyük bir ihtimalle "insülin direnci"dir ve insülin direncini ortadan kaldırmadan amiyane tabirle kıçınızı yırtsanız istenilen ve/veya kalıcı sonuç elde edemezsiniz. Bu konuya yönelmenizi şiddetle tavsiye ederim.
- Spor kilo verdirmez (şöyle düşünün, mesela 1 saat canınız çıkarak yaktığınız kaloriyi bir parça karbonhidratlı yiyecekle aynen geri alırsınız), ancak ağırlık egzersizleri ve yüksek yoğunluklu kardiyo egzersizlerinin zayıflamaya katkısı vardır, dikkat, sakın sağlık kontrolünden geçmeden böyle şeylere kendi kendinize girişmeyin.
- Egzersizle bölgesel yağ yakma diye bir şey malesef yoktur, mesela mekik çekerek göbeğinizi eritemezsiniz çünkü enerji gereksinimi belirli bir bölgede olsa bile, kan şekeri düştüğü ve ihtiyacın giderilemediği durumda metabolizma tüm vücuttaki yağ hücrelerini parçalamaya başlar, yani tüm vücutta yağ yakılır. Bunu kanıtlayan çok sayıda çalışma var ama spor sektörü hala boktan cihazları/aparatları "göbeğinizden kurtulun" diye lanse ederek satıyor, tamamen aldatmaca.
- Bol bol su içmek sizi zayıflatmaz ama yeterince su tüketmenin sağlık açısından önemi çok büyük olduğu için dolaylı yoldan katkısı vardır. Bu konuda şunu da belirteyim, son zamanlarda su içmenin de suyu çıktı, bazı insanlar sağlıklı diye aşırı derecede su tüketmeye başladı ve bu da yanlış, kan dengenizi bozarsınız. İçtiğiniz suyun yeterliliğini test etmenin çok basit bir yöntemi var (egzersiz zamanları veya çay/kahve gibi diüretik içecek zamanları hariç), çişinize bakacaksınız, renksiz ve kokusuzsa yeterince su alıyorsunuzdur, tempoyu arttırmadan aynı şekilde devam edin, ama sarı kokuluysa suya ihtiyacınız var demektir, tükettiğiniz suyu arttırmanız gerekir.
Yalnız bu konuda şu istisnayı da yazmam gerek, yemek öncesi su içmek bazı kişilerde dolaylı yoldan işe yarayabiliyor, şöyle ki, beyin yemekten önce "açım" ve "susadım" hissinden birisinin giderilmesini ikisi için de geçerli kabul edebiliyor, yani su içerek susuzluk hissi giderilirken açlık hissinde de azalma olabiliyor ve bunun sonucunda tokluk daha az yiyecekle gelebiliyor, denemekte fayda var.
Diğer yandan bir konudaki yanlış algıyı da kırmak gerekiyor, zayıf=sağlıklı argümanı da safsata, zayıf kategorisine giren insanlar sağlık konusunda zannedildiği gibi iyi bir karneye sahip değil, hatta yapılan istatistiki çalışmalar normal/hafif normal üstü kilolu ve yağ toplanması kalça/basen bölgesinde olan insanların (karın yağı her şekilde size düşmanı) daha uzun ve sağlıklı yaşadığını gösteriyor.
Bunlar yazım esnasında aklıma gelenler, başka hatırladıklarım olursa altına devam ederim, katkı sağlayabilecek arkadaşlar olursa da sevinirim, sağlık hepimiz için gerekli.
Eğer böyle konular ilgi çekerse, başka bir başlıkta zararları pek önemsenmeyen ve aslında çok yaygın olan Candida mantarını yazacağım.