Topic: Ülkenin Özeti (Read 227 times)
Bizim ülkedeki iyi niyetli olmayan insanların davranışlarıdır bunlar. Gerçekten içi nasıl rahat eder böyle davranan bir insanın hayret ediyorum. Bu kadar da çıkarcı olunmaz hiç mi düşünmüyorlar bu yaptıklarımız bir yerden çıkar diye anlamıyorum. Bu zihniyetle gittiğimiz sürece de gelişmemiz çok zor zaten. Kendi milletine hayrı olmayandan ne beklenir ki zaten...
Devlet vergi gelirleri düşmesin diye halkın başına ne gelirse gelsin duymazdan görmezden geliyor. Kişi öldüğü zaman bile yapılan işlemlerden vergi alan bir düzen var. Malı ucuzdan satmayıp saklayıp fahiş fiyattan satmaya çalışan da devlete göre yüksek vergi kapısı. Halka ne olursa olsun vergilere harçlara bir şey olmasın.
eviniz var deprem olduğunda fiyatını iki katına çıkarıp satmak fırsatçılıktır. Çünkü demirin fiyatı değişmedi, işçinin maaşı artmadı. Bu çizgiyi her zaman korumak lazım.
99 depreminde kiracı bulamayan, kiraları 1/4'e düşen ev sahiplerinin zararı telafi edilmiş miydi? o halde evleri 1/4 fiyatına kiralayan kişilere de "ahlaksız/fırsatçı" kiracılar diyebilir miyiz? ne de olsa demirin fiyatı değişmedi, işçinin maaşı artmadı.
Devlet son yaptığını ilk yapsaydı zaten fırsatçılara gün doğmazdı.
Peki devlet neden "en basta yapmasi gereken seyi en son yapti?", devlet becereksiz miydi, yüksek kolonya fiyatlarini çok mu geç farkettiler? yoksa devlet firsatcilarin uretim yapmasina izin vermese insanlarin kolonyasiz, maskesiz kalacagini mi ongoruyordu?
Ekonomi bi bilimdir, her seyi arz/talep cercevesinde incelersek daha doğru sonuçlara ulaşabiliriz. Ben "deprem oldu diye ev sahiplerinin kiralari 2 katina cikarttigina" inanmiyorum, "deprem oldu diye insanlarin -sağlam- binalara 2 kat, 3 kat talep gösterdiğine" inaniyorum. Ama siz diyosaniz ki "ev sahipleri" şeytani bi örgüt, milyonlarca ev sahibi kendi arasinda anlaşıp insanlarin zor durumunda kiralari yükseltiyor, bu sizin dusuncenizdir, saygi duyarim.
Millet öyle bir ticaret anlayışı varki anlatamam duyduklarım arasında şöyle bir diyalog vardı komşusu olan esnafın zor durumda olduğu zaman düşük teklif vererek bu durumdan faydalanması bana gerçekten iğrenç gelmişti. İnsanlar zor durumda olduklarında bir birlerine destek olmalı ama çoğunluk birbirini kazıklama ve aldatma peşinde özellikle 2. el araç satışları çok bariz örnek.
Hep kötü şeylerden bahsediyorum farkındayım ama altın kalpli insanlarımızda var.
Hep kötü şeylerden bahsediyorum farkındayım ama altın kalpli insanlarımızda var.
Eviniz var ve emlak piyasası kötü diye satmayıp piyasa düzelince satmak ticarettir. Ancak eviniz var deprem olduğunda fiyatını iki katına çıkarıp satmak fırsatçılıktır. Çünkü demirin fiyatı değişmedi, işçinin maaşı artmadı. Bu çizgiyi her zaman korumak lazım. Eyüp sabri bilmiyor muydu pandemi var diye kolonyaya zam yapmayı. O zam yapmadı ancak fırsatçı marketler yaptı. Devlet son yaptığını ilk yapsaydı zaten fırsatçılara gün doğmazdı. Serbest piyasaya karşı değilim ancak serbest piyasanın serbestliğine karşıyım. Yeri gelir serbest piyasa askıya alınır. Diyelim ki bir üründe fahiş fiyat artışı var devletimiz diyecek ki kardeşim ikinci bir emre kadar bu ürün şu fiyattan pahalı satılamaz. Piyasa normalleştiğinde de serbest piyasaya dönüş yapılır. Brnce serbest piyasa kritik zamanlarda ve dönemlerde, kritik ürünlerde kaldırılmalı
Durumu çok güzel bir şekilde özetlemişsiniz. Serbest piyasa demek, insanların örneğin bir doğal afet nedeniyle zor duruma düşmesini fırsata çevirip gerekli malzemelerin vs. fiyatını şişirmek değildir. Koronavirüs döneminin ilk zamanlarında marketler kolonya gibi dezenfeksiyon açısından önemli ürünlerin fiyatını kaç katına çıkardılar. Neden, çünkü insanlar böyle sıkıntılı bir durumda bu ürünlere yönelecek diye. Üretici bile kendi ürününün fiyatını genel olarak artırmıyorken marketin kafasına göre bu şekilde hareket etmesi fırsatçılık değil de nedir? Mesela geçtiğimiz zamanlarda her yerde yangınlar çıktı. Bu sırada kritik seviyede gerekli eldiven vs. gibi malzemelerin fiyatlarını şişiren satıcılar oldu. Diğer tarafta da bırakın fiyatları artırmayı aynı bile tutmayıp maliyetine satış yapanlar vardı. Aradaki farka baktığınızda bu bir fırsatçılık mıdır, evet öyledir.
çuval çuval şekeri zam gelecek diye saklayan da fırsatçıdır
Diyelimki evin var ve satmayi planliyorsun ama bu sene emlak piyasasi kötü, öteki seneyi beklemenin nesi ayıp?
Eviniz var ve emlak piyasası kötü diye satmayıp piyasa düzelince satmak ticarettir. Ancak eviniz var deprem olduğunda fiyatını iki katına çıkarıp satmak fırsatçılıktır. Çünkü demirin fiyatı değişmedi, işçinin maaşı artmadı. Bu çizgiyi her zaman korumak lazım. Eyüp sabri bilmiyor muydu pandemi var diye kolonyaya zam yapmayı. O zam yapmadı ancak fırsatçı marketler yaptı. Devlet son yaptığını ilk yapsaydı zaten fırsatçılara gün doğmazdı. Serbest piyasaya karşı değilim ancak serbest piyasanın serbestliğine karşıyım. Yeri gelir serbest piyasa askıya alınır. Diyelim ki bir üründe fahiş fiyat artışı var devletimiz diyecek ki kardeşim ikinci bir emre kadar bu ürün şu fiyattan pahalı satılamaz. Piyasa normalleştiğinde de serbest piyasaya dönüş yapılır. Brnce serbest piyasa kritik zamanlarda ve dönemlerde, kritik ürünlerde kaldırılmalı
Fırsatçılığa şaşıran arkadaşlarıma Michel De Montaigne'nin "Adaletin olmadığı yerde ahlak da yoktur." sözünü hatırlatmak istiyorum. Bu ülke de ilk önce adalet kavramı öldü, arkasından fakirleşen ve cahil bir halka dönüştürüldük. Artık kim kimi ne kadar kazıklarsa o kadar yaşayabilir hale geldi. Açlık sınırının 3000 TL, yoksulluk sınırının 9000 TL olduğu ülkemde asgari ücret 2800 TL, memur maaşı ortalama 5000 TL. Televizyonda uyuşmuş bir şekilde Survivor izleyen insanlar farkında değiller ama aslında her gün survivor yaşıyoruz. Belki ödül oyunu sonucu coconat vermiyorlar bize ama bizimde üstümüze çay atıyorlar.
Adaletin olmadığı yerde halk kendi adaletini arar der bir önerme ve bizim ülkemizde adaletin olmadığı yerde adaleti ararken adaletsizliği buluyor insanımız
Bizim ülkemizin insanı dinleri imanları oldukları için ahlaka ihtiyaçları olmadıklarını çokca sanıyor ne yazık ki! Misal İktidara zarar verecekse haksızlık ve yanlışlardan şikayetle doğruları söylemek caizdir diyemem bir ilahiyatçı arkadaş var ülkemizde ki galiba başka bir dinin ilahiyatçısı bu arkadaş ki: Quote
:“Sizden önceki insanların helâk olmalarının sebebi, aralarında ileri gelen (zengin) kimseler hırsızlık yapınca suçun cezasını vermeyip zayıf (ve fakir) kimseler hırsızlık yapınca ceza uygulamalarıdır. Bu canı bu tende tutan (Allah)a yemin ederim ki Muhammed"in kızı Fâtıma hırsızlık yapsa, onun da elini keserdim!”
(M4411 Müslim, Hudûd, 9)
(M4411 Müslim, Hudûd, 9)
Kaynak: https://hadislerleislam.diyanet.gov.tr/sayfa.php?CILT=3&SAYFA=537
Demem o ki bu ülkenin önce islama ve dine bakış açısında ciddi bir reforma ihtiyacı var. Bakın dinde islamda demiyorum insanımızın bakış açısında diyorum.
Quote
Müslümanları tanımadan önce Kuran'ı tanıdım. Eğer önce müslümanları tanımış olsaydım asla müslüman olamazdım.
-Yusuf İslam ( Cat Stevens )
Kaynak: https://www.facebook.com/577769252295635/posts/676759722396587/ -Yusuf İslam ( Cat Stevens )
Fırsatçılığa şaşıran arkadaşlarıma Michel De Montaigne'nin "Adaletin olmadığı yerde ahlak da yoktur." sözünü hatırlatmak istiyorum. Bu ülke de ilk önce adalet kavramı öldü, arkasından fakirleşen ve cahil bir halka dönüştürüldük. Artık kim kimi ne kadar kazıklarsa o kadar yaşayabilir hale geldi. Açlık sınırının 3000 TL, yoksulluk sınırının 9000 TL olduğu ülkemde asgari ücret 2800 TL, memur maaşı ortalama 5000 TL. Televizyonda uyuşmuş bir şekilde Survivor izleyen insanlar farkında değiller ama aslında her gün survivor yaşıyoruz. Belki ödül oyunu sonucu coconat vermiyorlar bize ama bizimde üstümüze çay atıyorlar.
Adalet sistemi bir ülkenin belkemiklerinden birisi. Bir ülkede adaletin zayıf bir şekilde işlemesi korkunç problemleri doğurur. Ülkemizde tam olarak da bunun örneğini görüyoruz. Gerçek anlamda fırsatçılık diye nitelendirebildiğimiz olaylara bakalım mesela. Bu fırsatçılıklar nasıl bu kadar kolay gerçekleşiyor? Çünkü adalet sistemi olması gerektiği kadar iyi işlemiyor. Denetim mekanizması da bozuk olunca bu insanlar meydanı boş buluyor ve yasal sınırları bile çiğneyip hareket edebiliyorlar. Örneğin, ev kiralarının artırılması için belirli bir yüzdelik yasal sınır var. Ancak ben eminim ki yine buna uymayanlar olacak ve sadece bir kısmı üzerinde belki de yaptırım uygulanacak.
Fırsatçılığa şaşıran arkadaşlarıma Michel De Montaigne'nin "Adaletin olmadığı yerde ahlak da yoktur." sözünü hatırlatmak istiyorum. Bu ülke de ilk önce adalet kavramı öldü, arkasından fakirleşen ve cahil bir halka dönüştürüldük. Artık kim kimi ne kadar kazıklarsa o kadar yaşayabilir hale geldi. Açlık sınırının 3000 TL, yoksulluk sınırının 9000 TL olduğu ülkemde asgari ücret 2800 TL, memur maaşı ortalama 5000 TL. Televizyonda uyuşmuş bir şekilde Survivor izleyen insanlar farkında değiller ama aslında her gün survivor yaşıyoruz. Belki ödül oyunu sonucu coconat vermiyorlar bize ama bizimde üstümüze çay atıyorlar.
https://youtu.be/vzoBKCyFADw :)
videoyu açtım ama 19 dakika çok uzun geldi, güldür güldür için ayırabilecek 19 dakikam yok; kalitesini yeterli bulmuyorum. tabii izleyenleri için asla bir şey demem. sonuçta müge'yi ya da yemek yarışmalarını veya ada hayatı yarışlarını izleyenler için de herhangi bir olumsuz görüşe sahip değilim. sadece kişisel olarak tercih etmiyorum.
çuval çuval şekeri zam gelecek diye saklayan da fırsatçıdır
Bence stokçuluk etik bir şey. Diyelimki evin var ve satmayi planliyorsun ama bu sene emlak piyasasi kötü, öteki seneyi beklemenin nesi ayıp? O adam şekeri ilk fiyattan sattıktan sonra zamlı haliyle üreticiden temin etmek zorunda kaldığında aradaki zararı telafi etmeyecekseniz ondan böyle bi iyilik bekleyemezsiniz.
Not: Fahiş fiyata satılan maskeler süperdi demiyorum. Devlet maske dağıtacağım dediğinde hepimiz maskesiz kaldık diyorum.
@Distraction böyle giderse yakında fişini çekerler bırakmazlar böyle iktidarın en beğenmediği şeyi yapıyorlar dalga geçiyorlar.
İnsanlarda din iman bırakmadılar mecburen fırsatçılık peşine düşüyorsun bak sabahtan beri belediye yapılandırın bilmem ne sadece bildikleri şey para istemek para para para para.
Durumun ciddiyetini bilmeyen yok paramızın hali ve alım gücü belli insanlar sesini çıkartamıyor durduk yere herşey olabiliyorsun.
İnsanlarda din iman bırakmadılar mecburen fırsatçılık peşine düşüyorsun bak sabahtan beri belediye yapılandırın bilmem ne sadece bildikleri şey para istemek para para para para.
Durumun ciddiyetini bilmeyen yok paramızın hali ve alım gücü belli insanlar sesini çıkartamıyor durduk yere herşey olabiliyorsun.
İnsanlarda din iman bırakmazlar çünkü dini sömüre sömüre zaten ortada din diye bir şey bırakmadılar.
En dindar insanları bile ateist falan yaptılar sonunda. Sonra da çıkıp diyorlar ki, dine inanmayanların sayısının artmasından endişe ediyoruz. Hayır yani, burası Müslüman ülkedir gibi saçmalıkları da bir kenara bıraksak durumun böyle olmasının sebebi zaten sizsiniz. Dini kendine göre eğip büküp sonra en Müslüman benim diye dolaşmak nasıl bir utanmazlıktır. Millet olarak biz ne ara böyle bir hale büründük gerçekten ben de şaşıyorum. Deprem olur, fırsatçı ev sahipleri ev kiralarını hemen artırır. Yangın olur, yangını söndürmek ve yardımcı olmak için gerekli ekipmanların fiyatı uçar gider. Bu nedir arkadaş? Böyle reziller aramızda geziyorlar bi de yani. Ben yerlerinde olsam insan içine çıkamazdım utançtan. Birileri zor durumdayken onlara kolaylık sağlamaları gerekirken, tam tersine sattığı ürünlere talep artacak diye daha fazla kazanmayı düşünüp fiyatı yükseltiyorlar. Böyle pisliklerden nefret ediyorum.
Biri çirkin olmasa, diğeri güzel olamaz. Biri fakir olmasa, öteki zengin olamaz. Birine kel dersin ama minumum x tane saç teline sahip olmayanlar keldir diyemezsin çünkü kellik bile sadece bi algıdan ibarettir. Yani senin fırsatçılık olarak değerlendirdiğin şey bir başkası için ticari zekadır. Eğer o fırsatçı insanlar fabrika kurup maske üretmeye başlamasaydı muhtemelen pandemi boyunca hiç maske bulamıyor olurduk. Devletin maske satışını yasaklayıp maskeyi bedava dağıtmaya çalıştığı dönemi ne çabuk unuttunuz? O bir aylık süreçte sadece 5 maske alabilmiştim. Onlar fırsatı gördü, kâr etti ve fiyat dengelendi. Önemli olan kimin fırsatçı olup olmadığı değil, fırsat eşitliği ve serbest piyasadır.
Bu insanları şeytan ilan etmeden önce talebin nasıl oluştuğunu anlamak lazım. Talep ihtiyaç nedeniyle oluşan bir şeydir, arz da bu ihtiyaca yönelik oluşturulur.
https://mobile.twitter.com/kanalserbesti/status/1442529659829293056
Bazı şeyler kişiden kişiye değişmez. Namussuz herkese göre namussuzdur, fırsatçı herkese göre fırsatçıdır. Örneğin Kemal Sunal filmindeki çuval çuval şekeri zam gelecek diye saklayan da fırsatçıdır, pandemiden önce yüzüne bakılmayan maskeyi pandemiden sonra fahiş fiyata satan da. Eğer devlet müdahale etmeden önce kutusu 70-80 lira olan maske müdahaleden sonra 25 lira ise ve adamlar yine kar yapabiliyorsa, fırsatçılık yapmışlar demektir. Ben yeni ürettiğim ve kimsede olmayan bir ürünü istediğim fiyata satarım, buna kimse karışamaz. Ancak insanlar buna muhtaçlar diye fiyatını artırırsam buna fırsatçılık denir. Eğer bahsiniz gibi fırsatçılık değil ticari zeka olsaydı ticaret ahlakı diye bir kavram olmazdı.
Millet olarak biz ne ara böyle bir hale büründük gerçekten ben de şaşıyorum. Deprem olur, fırsatçı ev sahipleri ev kiralarını hemen artırır. Yangın olur, yangını söndürmek ve yardımcı olmak için gerekli ekipmanların fiyatı uçar gider. Bu nedir arkadaş? Böyle reziller aramızda geziyorlar bi de yani. Ben yerlerinde olsam insan içine çıkamazdım utançtan. Birileri zor durumdayken onlara kolaylık sağlamaları gerekirken, tam tersine sattığı ürünlere talep artacak diye daha fazla kazanmayı düşünüp fiyatı yükseltiyorlar. Böyle pisliklerden nefret ediyorum.
Biri çirkin olmasa, diğeri güzel olamaz. Biri fakir olmasa, öteki zengin olamaz. Birine kel dersin ama minumum x tane saç teline sahip olmayanlar keldir diyemezsin çünkü kellik bile sadece bi algıdan ibarettir. Yani senin fırsatçılık olarak değerlendirdiğin şey bir başkası için ticari zekadır. Eğer o fırsatçı insanlar fabrika kurup maske üretmeye başlamasaydı muhtemelen pandemi boyunca hiç maske bulamıyor olurduk. Devletin maske satışını yasaklayıp maskeyi bedava dağıtmaya çalıştığı dönemi ne çabuk unuttunuz? O bir aylık süreçte sadece 5 maske alabilmiştim. Onlar fırsatı gördü, kâr etti ve fiyat dengelendi. Önemli olan kimin fırsatçı olup olmadığı değil, fırsat eşitliği ve serbest piyasadır.
Bu insanları şeytan ilan etmeden önce talebin nasıl oluştuğunu anlamak lazım. Talep ihtiyaç nedeniyle oluşan bir şeydir, arz da bu ihtiyaca yönelik oluşturulur.
https://mobile.twitter.com/kanalserbesti/status/1442529659829293056
Serbest piyasanın var olduğunun tabi ki farkındayım. Fakat benim bahsettiğim durum ahlaki bir şeydir. Herkes bunu yapmaz tam tersine fiyatları bile sadece o döneme mahsus düşürür ki zor durumdaki insanlar bundan faydalanabilsin. İnsanlığımızı hiçbir zaman kaybetmemeliyiz. Ticari zeka, birisinin ciğeri yanarken onun zor durumunu kendi lehine çevirmek değildir. Ticari zekanın tanımı bundan bambaşka bir şeydir.
Ülkemizdeki durum için burada aslında güzel bir mesaj var. Hem göçmen politikası eleştiriliyor hem de insanlarımızın davranışları eleştiriliyor. Evet şu anki yönetim istediğimiz gibi olmayabilir ancak bizler de bu konuda suçluyuz mesajı aldım burada. Bence güzel ve doğru bir mesaj
https://www.instagram.com/p/CTZ_r63jziy/
Ülkemiz artık içinden çıkılmaz bir bir labirente doğru gidiyor. Hangi köşeyi dönersen dön yolsuzluklar, adam kayırmalar, kazıklamalar, vergi yükü, şiddet vs vs vs bizde ramazanlarda nerde o eski ramazanlar dediğimiz gibi nerede o eski ülkemiz, insanımız örf adetlerimiz diyelim. Yok artık yani umutlar sararıp soluyor bu ülkeye dair...
Ülkemiz artık içinden çıkılmaz bir bir labirente doğru gidiyor. Hangi köşeyi dönersen dön yolsuzluklar, adam kayırmalar, kazıklamalar, vergi yükü, şiddet vs vs vs bizde ramazanlarda nerde o eski ramazanlar dediğimiz gibi nerede o eski ülkemiz, insanımız örf adetlerimiz diyelim. Yok artık yani umutlar sararıp soluyor bu ülkeye dair...
Millet olarak biz ne ara böyle bir hale büründük gerçekten ben de şaşıyorum. Deprem olur, fırsatçı ev sahipleri ev kiralarını hemen artırır. Yangın olur, yangını söndürmek ve yardımcı olmak için gerekli ekipmanların fiyatı uçar gider. Bu nedir arkadaş? Böyle reziller aramızda geziyorlar bi de yani. Ben yerlerinde olsam insan içine çıkamazdım utançtan. Birileri zor durumdayken onlara kolaylık sağlamaları gerekirken, tam tersine sattığı ürünlere talep artacak diye daha fazla kazanmayı düşünüp fiyatı yükseltiyorlar. Böyle pisliklerden nefret ediyorum.
Biri çirkin olmasa, diğeri güzel olamaz. Biri fakir olmasa, öteki zengin olamaz. Birine kel dersin ama minumum x tane saç teline sahip olmayanlar keldir diyemezsin çünkü kellik bile sadece bi algıdan ibarettir. Yani senin fırsatçılık olarak değerlendirdiğin şey bir başkası için ticari zekadır. Eğer o fırsatçı insanlar fabrika kurup maske üretmeye başlamasaydı muhtemelen pandemi boyunca hiç maske bulamıyor olurduk. Devletin maske satışını yasaklayıp maskeyi bedava dağıtmaya çalıştığı dönemi ne çabuk unuttunuz? O bir aylık süreçte sadece 5 maske alabilmiştim. Onlar fırsatı gördü, kâr etti ve fiyat dengelendi. Önemli olan kimin fırsatçı olup olmadığı değil, fırsat eşitliği ve serbest piyasadır.
Bu insanları şeytan ilan etmeden önce talebin nasıl oluştuğunu anlamak lazım. Talep ihtiyaç nedeniyle oluşan bir şeydir, arz da bu ihtiyaca yönelik oluşturulur.
https://mobile.twitter.com/kanalserbesti/status/1442529659829293056
@Distraction böyle giderse yakında fişini çekerler bırakmazlar böyle iktidarın en beğenmediği şeyi yapıyorlar dalga geçiyorlar.
İnsanlarda din iman bırakmadılar mecburen fırsatçılık peşine düşüyorsun bak sabahtan beri belediye yapılandırın bilmem ne sadece bildikleri şey para istemek para para para para.
Durumun ciddiyetini bilmeyen yok paramızın hali ve alım gücü belli insanlar sesini çıkartamıyor durduk yere herşey olabiliyorsun.
İnsanlarda din iman bırakmadılar mecburen fırsatçılık peşine düşüyorsun bak sabahtan beri belediye yapılandırın bilmem ne sadece bildikleri şey para istemek para para para para.
Durumun ciddiyetini bilmeyen yok paramızın hali ve alım gücü belli insanlar sesini çıkartamıyor durduk yere herşey olabiliyorsun.
Skecin sadece bir kısmını izleyebilmiştim ama kalanını da izleyeceğim sağolun. Bu tarz skeçler sayesinde durumun ciddiyeti insanlar tarafından esprili bir yolla da olsa illa ki anlaşılıyordur diye umuyorum. Bu sefer artık gerçekten ülkeden umutlu olmaya başladığımı söyleyebilirim. Bence artık ülkenin çoğunluğu cumhurbaşkanının gerçekleri umursamaz tavrına bir dur diyecek.
Tabi ülkemizin tek sorunu keşke yönetim felsefesi olsa. İnsanında da büyük sıkıntılar var. Bizim insanımızın önemli bir kısmı hakkını savunmayı bilmiyor. Kıt kanaat geçinmeyi, bir şeyleri rahatça alamamayı büyük bir sorun olarak görmüyor. Ayrıca bir de çok yanlış bir düşünce de hakim: Şimdiki gitse yerine kim gelecek? Bu nasıl bir mantıktır yani o zaman hiçbir zaman hükümeti ve iktidar partisini değiştirmeyelim ve daha da fazla ezilmeyi garantileyelim bu mudur? Ayrıca cep telefonuyla insanların ve ülkenin ekonomik durumunu ölçen yaşlılar da ayrı bir dünya. İnsanlara toplu bir reset atılmasının zamanı gelmiş. Bu seçim de bunun için en büyük şans. Artık bir şeylerin değişmesi durumunda da geleceğimizden ve insanlarımızın gelecek profillerinden iyice umutlu olacağım.
Tabi ülkemizin tek sorunu keşke yönetim felsefesi olsa. İnsanında da büyük sıkıntılar var. Bizim insanımızın önemli bir kısmı hakkını savunmayı bilmiyor. Kıt kanaat geçinmeyi, bir şeyleri rahatça alamamayı büyük bir sorun olarak görmüyor. Ayrıca bir de çok yanlış bir düşünce de hakim: Şimdiki gitse yerine kim gelecek? Bu nasıl bir mantıktır yani o zaman hiçbir zaman hükümeti ve iktidar partisini değiştirmeyelim ve daha da fazla ezilmeyi garantileyelim bu mudur? Ayrıca cep telefonuyla insanların ve ülkenin ekonomik durumunu ölçen yaşlılar da ayrı bir dünya. İnsanlara toplu bir reset atılmasının zamanı gelmiş. Bu seçim de bunun için en büyük şans. Artık bir şeylerin değişmesi durumunda da geleceğimizden ve insanlarımızın gelecek profillerinden iyice umutlu olacağım.
Çok Güzel Hareketler'de son zamanlarda ülke problemlerini ele alan güzel skeçler yapıyorlardı. Yılmaz Erdoğan önceden iktidara yakınlığı ile bilinirdi ama böyle skeçlere izin vermesi şaşırtıcı. Demek ki bir şeyler değişmeye başlamış onda ya da bilmiyorum artık. Yine güzel bir skeç hazırlamışlar, takdir ettim.
Ülke problemlerini birilerinin televizyon ekranlarında insanların daha çok gözüne sokması ve onları uyandırması çok daha etkili bir yöntem. Çünkü pollyannacılık oynayarak kimse bir yere varamaz. Bizi yönetenler ülkeyi hala her şey güllük gülistanlıkmış gibi gösteriyor ama durum böyle değil. Kendi ülkesinin öğrencisini sırf yurtların durumunu ve KYK'nın yetersizliğini eleştirdi diye yok sayan bir cumhurbaşkanı ile artık yapamayız. İnsanların artık gözünü açması ve ülkenin iyiliği için yapılması gerekenleri yapması gerekir.
Ayrıca insanlarımızın bir kısmının böylesine fırsatçı ve vurdumduymaz olmasına da çok sinir oluyorum. Ülkenin kötü durumunu bile kendi yararına kullanan başka bir şey umrunda olmayan insanlar, ekonomik durumun bariz bir şekilde leş olmasına rağmen hala savunma çabasında olanlar...
Zamanında rahmetli Levent Kırca çok güzel özetlerdi hatta yıllar öncesinde (1998) yayınlanan skecinde bu günleri öyle güzel işlemişki. Bazı şeyler eski oranla değişti düzeldi buna katılıyorum ama x başka yönetim olsa bu durumlar eskisi gibi kalmazdı illaki gelişen sisteme göre gerekli değişimler illaki yapılırdı. Ülke problemlerini birilerinin televizyon ekranlarında insanların daha çok gözüne sokması ve onları uyandırması çok daha etkili bir yöntem. Çünkü pollyannacılık oynayarak kimse bir yere varamaz. Bizi yönetenler ülkeyi hala her şey güllük gülistanlıkmış gibi gösteriyor ama durum böyle değil. Kendi ülkesinin öğrencisini sırf yurtların durumunu ve KYK'nın yetersizliğini eleştirdi diye yok sayan bir cumhurbaşkanı ile artık yapamayız. İnsanların artık gözünü açması ve ülkenin iyiliği için yapılması gerekenleri yapması gerekir.
Ayrıca insanlarımızın bir kısmının böylesine fırsatçı ve vurdumduymaz olmasına da çok sinir oluyorum. Ülkenin kötü durumunu bile kendi yararına kullanan başka bir şey umrunda olmayan insanlar, ekonomik durumun bariz bir şekilde leş olmasına rağmen hala savunma çabasında olanlar...
İnsanların gözü artık nasıl döndüyse ahlaki bir değer kalmamış vatandaşın zor durumunu fırsata çevirmek için bekliyorlar. Tabiki iyi ve güzel insanlarımızda var sağolsunlar.
Jump to: