Pages:
Author

Topic: Hiç ölüm korkusu yaşadınız mı? - page 2. (Read 484 times)

legendary
Activity: 2128
Merit: 1148
November 18, 2019, 02:46:04 PM
#23
2014 yılında bayin kanaması teşhisi konuldu. Doktorların dediğine göre benimki gibi beyin kanaması grubu hastaları ortalama teşhis konulduktan 3 yıl sonra ölüyormuş.
Yani teknik olarak benim 2017 yılı sonlarına doğru ölmüş olmam gerekiyordu ama yaşıyorum.
Açıkcası ölümden korkum yok. İnme, körlük, demans, parkinson gibi şeylerden korkuyorum ben.
Bunlar başıma gelmeden ölürüm inşallah. Çünkü ülkemizde yasal düzenleme ile bu durum kısıtlanmış durumda:

Ülkemizde 1998 yılında yayınlanan Hasta Hakları Yönetmeliğinin "Ötenazi Yasağı" başlıklı 13. maddesine göre, ötenazi yasaklanmış durumda.
Söz konusu maddede şöyle deniliyor:
"Tıbbi gereklerden bahisle veya her ne suretle olursa olsun, hayat hakkından vazgeçilemez. Kendisinin veya bir başkasının talebi olsa dahi, kimsenin hayatına son verilemez."

Oysa insan hayat hakkında vazgeçebilmelidir bana göre.
hocam çok geçmiş olsun
eskiler genelde "Allah ele ayağa düşürmesin" der, ölümün de yaşamın da hayırlısını versin ama can tatlıdır hocam
hasta haklarına gelince zaten uygulamada öyle birşey olmadığı için sorun da yok, sistem ötenaziye gerek kalmadan gönderiyor zaten

https://720p-izle.com/detay/you-dont-know-jack.html
Al pacino'nun şu filmi gayet güzeldir ama adamın içini karartır, Heidi'yi bile intihara sürükler Smiley
legendary
Activity: 1820
Merit: 1123
November 18, 2019, 11:27:46 AM
#22
Konuya baktım da ne kadar çok ölümün kıyısından dönen olmuş  Shocked
Ölümden daha sıkıntılısı etrafındaki insanları uğraştırarak ölmek. Ciddi bir rahatsızlık yaşadıktan sonra ailenin, arkadaşlarının, sevdiklerinin senin iyileşmen için haftalarca ya da aylarca uğraşması. Kendi işlerine gidemiyorlar, sinir harbi yaşıyorlar, moral zaten bitmiş oluyor. Başkasının yardımı olmadan kişisel ihtiyaçlarını bile yerine getiremiyorsun. Sanırım bu süreç daha korkutucu ve daha çok üzen kısım oluyor Sad

Aynen ben de katılıyorum dediklerinize. Ölümün de hayırlısı olsun derler ya hani. Kimseyi yormadan, çevremizdekilere eziyet etmeden göçüp gitmek... Yıllarca yatağa bağımlı halde yaşayanlar var, bu da hayatın bir gerçeği maalesef. Ölüm gelecekse birden gelmeli. Allah herkese şifa versin, amansız dert göstermesin.
legendary
Activity: 2772
Merit: 1557
November 18, 2019, 11:12:59 AM
#21
Konuya baktım da ne kadar çok ölümün kıyısından dönen olmuş  Shocked
Ölümden daha sıkıntılısı etrafındaki insanları uğraştırarak ölmek. Ciddi bir rahatsızlık yaşadıktan sonra ailenin, arkadaşlarının, sevdiklerinin senin iyileşmen için haftalarca ya da aylarca uğraşması. Kendi işlerine gidemiyorlar, sinir harbi yaşıyorlar, moral zaten bitmiş oluyor. Başkasının yardımı olmadan kişisel ihtiyaçlarını bile yerine getiremiyorsun. Sanırım bu süreç daha korkutucu ve daha çok üzen kısım oluyor Sad
jr. member
Activity: 47
Merit: 11
November 18, 2019, 07:10:07 AM
#20
Ara ara herkeste oluyor galiba. Özellikle erkeklerde 40 yaş sendromu diye bir durum var o yaşa gelince bu korkular açığa çıkıyor. Multlaka uzman dan destek alınmalı.
legendary
Activity: 1820
Merit: 1123
November 18, 2019, 06:44:56 AM
#19
İki kez yaşadım ve halen net bir şekilde gözümde canlanıyor...

Birincisinde; yamaç paraşütü yaparken paraşütün bezi delinmişti. Denize çakılacağımızı düşünmüştüm. İrtifa kaybederek, ters rüzgara girerek, zigzag çize çize inmiştik aşağıya hocayla beraber. Karayı tutturamadık, denize yumuşak indik. Tam kıyı olduğu için sığ suydu. İnişte ayak bileği burkulması dışında yara almadan kurtulduk.

İkincisinde; 3 sene kadar önce Taksim İstiklal'de canlı bomba patladığı sırada -gözle görülebilecek derecede- çok yakın bir yerdeydim. O patlamanın sesi kulaklarımı sağır etmişti. 15 dk hiçbir şey duyamadım. Ayrıca o sesin kuvveti insanı resmen elektrik verilmiş gibi sarsıyor.
legendary
Activity: 3248
Merit: 1531
November 18, 2019, 06:30:19 AM
#18
2014 yılında bayin kanaması teşhisi konuldu. Doktorların dediğine göre benimki gibi beyin kanaması grubu hastaları ortalama teşhis konulduktan 3 yıl sonra ölüyormuş.
Yani teknik olarak benim 2017 yılı sonlarına doğru ölmüş olmam gerekiyordu ama yaşıyorum.
Açıkcası ölümden korkum yok. İnme, körlük, demans, parkinson gibi şeylerden korkuyorum ben.
Bunlar başıma gelmeden ölürüm inşallah. Çünkü ülkemizde yasal düzenleme ile bu durum kısıtlanmış durumda:

Ülkemizde 1998 yılında yayınlanan Hasta Hakları Yönetmeliğinin "Ötenazi Yasağı" başlıklı 13. maddesine göre, ötenazi yasaklanmış durumda.
Söz konusu maddede şöyle deniliyor:
"Tıbbi gereklerden bahisle veya her ne suretle olursa olsun, hayat hakkından vazgeçilemez. Kendisinin veya bir başkasının talebi olsa dahi, kimsenin hayatına son verilemez."

Oysa insan hayat hakkında vazgeçebilmelidir bana göre.
copper member
Activity: 162
Merit: 15
November 18, 2019, 05:22:43 AM
#17
6 yaşında baraj patlaması sonucu, sel gelmişti köyümüze, o zaman yaşamıştım ölüm korkusunu. halen yağmur yağdığında ağzıma o sel tadı gelir. Fakat evlendikten ve çocuğum olduktan sonra, Kendim öleceğim için değilde, eşim ve çocuğumun kimsesiz kalma korkusu var sadece içimde. İnsanlar aslında ölümden değilde, arkasında bırakacağı kişilerin yalnız kalacağından korkuyormuş bunu anladım
legendary
Activity: 1666
Merit: 1030
November 18, 2019, 04:48:34 AM
#16
GBÖT Sendromunu uzun yıllar önce yaşamıştım (Geri Zekalılığa Bağlı Ölüm Tehlikesi Grin)
Lise çağlarındaydık, O zaman Ankara'da oturuyorduk ve benim gibi çok akıllı(!) bir arkadaşımla  Ankara Kalesi'ne gittik/çıktık (normal yollardan), dönüş zamanı kendi kendime dedim ki "ulan ben bu kayalıklardan aşağı inerim, ne var, zor bişii değildir bence!!"
Artık tekrar yukarı tırmanmanın neredeyse imkansız hale geldiği iki noktada neredeyse düşüyordum, bir tanesinde gerçekten son milisaniyede yarım santimlik bir çıkıntıya tutundum ve kendimi kurtardım. Yusuf ve torunu diğer Yusuf'la orada tanışmıştım.

Cheesy Ankaranın en etkileyici mekanı bana göre.
Hatta dışkapının etrafından ulus meydanına doğru giderken o tepenin heybeti beni hep etkilemiştir.
Ama gözüm yiyipte ulan şuraya bi tırmansam veya insem diyemedim.Acayip korkutucu çünkü orası Cheesy
legendary
Activity: 2632
Merit: 1333
November 18, 2019, 04:42:49 AM
#15
GBÖT Sendromunu uzun yıllar önce yaşamıştım (Geri Zekalılığa Bağlı Ölüm Tehlikesi Grin)
Lise çağlarındaydık, O zaman Ankara'da oturuyorduk ve benim gibi çok akıllı(!) bir arkadaşımla  Ankara Kalesi'ne gittik/çıktık (normal yollardan), dönüş zamanı kendi kendime dedim ki "ulan ben bu kayalıklardan aşağı inerim, ne var, zor bişii değildir bence!!"
Artık tekrar yukarı tırmanmanın neredeyse imkansız hale geldiği iki noktada neredeyse düşüyordum, bir tanesinde gerçekten son milisaniyede yarım santimlik bir çıkıntıya tutundum ve kendimi kurtardım. Yusuf ve torunu diğer Yusuf'la orada tanışmıştım.
legendary
Activity: 2912
Merit: 1150
November 18, 2019, 03:15:33 AM
#14
köylüden mantar almıştım. Taze yeni koparılmış çok belliydi. Yediğim akşam gece yarısı aşırı terleme ile uyandım(yaz mevsimiydi) balkona çıktım ama terlemem geçmiyor. Direk aklıma mantar zehirlenmesi geldi. Araştırdım belirtiler arasında ateş terleme geçiyor. ama midem bulanmıyordu. Duş aldım falan neyse 1 saat uyuyamadım. En ufak bir baş agrım yada mide bulantım olsa hastaneye gidicem ama bide salak gibi kalmakta var herneyse sonra uyuyakalmışım. Uyandıgımda yaşıyordum:) Ama hayatımda hiç öyle bir korku yasadıgımı hatırlamıyorum.


hocam harbiden alemsiniz ha. uyandığımda yaşıyordum nedir Cheesy acile gitseydiniz olurmuş. ama çok kuvvetli olsaydı zaten büyük ihtimalle uyutmazdı.
Yatağa yattım belirtilerin artmasını bekledim. Zehirlenme icin gerekli 4-5 belirti var bende sadece 1i vardı ama aldığım mantarın kaynagının belli olmaması insanı kıllandırıp şüphelendiriyor. Kendi kendimi yoklarken uyumuşum. Başım ağrısa yada kusma olsa zaten hastaneye koşucam ama, o sırada onuda inceledim mantar zehirlenmesine her acilde bakmıyor. Panzehirin oldugu acil hastaneleri var ona girmek gerekiyor. Ha bu arada bazı zehirlenmeler var ne yaparsanız yapın %90 öldürüyor.
Bu arada başından olay geçmiş tüm arkadaşlara geçmiş olsun.

Anonymous3x arkadasa sonuna kadar katılıyorum. Hayatın ne kadar boş oldugunu ama anlık hırslar yüzünden hayatı kendimize ne kadar çok zehir edip stres yaptıgımızı aslında bu konuda cok cahil oldugumuzu düsünüyorum.
legendary
Activity: 1554
Merit: 1334
November 18, 2019, 02:47:21 AM
#13
ölüm ölüm dediğin nedir ki gülüm? ben senin için yaşamayı göze almışım Cool "SIKIYMM MII USTAA" Cheesy



şu filmdeki gibi bir endişeye kapılmadım ölüm konusunda ama neticede hepimiz öleceğiz. öleceğini bile bile normal hayat yaşayan tek canlı insandır. bunu kabul edip güzel-dürüst bir hayat yaşarsak ne mutlu! endişeye mahal yok dünyadan sağ çıkan da..... Wink


https://www.youtube.com/watch?v=2Vq1pdAHBcs

Bu film gerçekten insanı etkileyen sağlam vurucu bi film. Gerçek bir olaydan alınmış hatta gerçek olayı nerdeyse birebir anlatıyor olması da filmin etkileyiciliğini arttırıyor elbette. James Franco'nun oyunculuğu nu da unutmamak lazım tabii ki.
sr. member
Activity: 1176
Merit: 305
November 18, 2019, 02:39:37 AM
#12
Her an ölümle yaşarım günde 3 kez ölümü düşünürüm. Bu beni iyi bir insan yapıyor. Hırslarımı bastırıyor. Kıskançlığı azaltıyor insanlara karşı daha nazik oluyorum. Ölüm korkusu canlılar için en iyi terbiye şeklidir.
legendary
Activity: 2912
Merit: 1150
November 18, 2019, 02:33:04 AM
#11
Kendim de yaşamadım ama kardeşimi kaybetme korkusu yaşadım. Bundan 5 sene evvel kardeşim yumurtalık kanseri oldu. Önce ameliyat sonra kematrapi derken malum kemoterapi etkileri görülmeye başladı. beynin de ödem oluştu .ödemden dolayı sol elini ve sol ayağını kullanmaaz oldu. Beyinin yapabileceği kalkma oturma hareketlerini de çoğu zaman yapamaz oldu. Bizi bile hatırlamadı bir süre. 45 kilo ya düştü.serumla beslendi. Durumu hep kötü ye gitti. bir ara kızını hatırladı ve kızım için kalkmam gerekiyor dedi. Sonra toparlamaya başladı. Ama kaybetmek üzeeydik. İnsanın en yakınını gözünün önünde böyle erimesini görmesi çok acı. Allah kimseye o hastalığı vermesin.
İnşallah durumu iyidir. Kızıda varmış. Kanser öyle bir illetki tam yendim diyorsunuz tekrar nüksediyor. En korktugum hastalıkların başında geliyor. Yaşama sevinci ve moral en büyük destekcisi oluyor kişinin. Allah şifa versin.
legendary
Activity: 2128
Merit: 1657
November 18, 2019, 02:32:45 AM
#10
@kartepe'ye geçmiş olsun, umarım temiz çıkar tetkikler, diğer anlatılan anekdotlarda bahsi geçen herkes de inşallah tamamen iyileşmiştir diyorum ve konuya geliyorum:

Fas'ta Marakeş'teydim, gelir gelmez öğrendim ki Marakeş, Arapçanın lehçelerinden birinden gelen "Mabruk Keş" sözünden türetilmiş bir şehir ismiymiş, manası "Çabuk Geç", eskiler buranın lanetli bir yer olduğunu ve gelenlerin çok çabuk uzaklaşmaları gerektiğine dair uyarı niteliğinde bu ismi koymuşlar...

Dedim ulan nereye geldik, ve gerçekten kısa zamanda bu şehirde ölümle 2 defa burun buruna gelince apar topar terketmiştim.

1.cisi pazarda uyuşturucu çekmiş bir bıçak satıcısı gece yarısı satmak istediği ürünleri ben almayınca kendi bıçağını bana savurmaya kalktı, zaten hemen ertesi gün çöle gideceği için "gitmeden 1 yabancıyı temizliim" diye düşünmüş olabilir  Roll Eyes, ben orta yaşın biraz üzerindeki adamı iterek bloke ettiği dükkanın dışına kendimi atarken paslı bıçağıyla son anda yaptığı hareket boynumu sıyırdı, yeni geldiğim bir ülkede olduğum için olayı uzatmak istemedim ve oradan uzaklaştım, aynı gece gittiğim Theatr 0 adlı gece kulübünde kontrol ettiğimde ise boynumun kesilmiş olduğunu fark ettim (sakallar kanı biraz tutmuştu) !! 1-2 santim daha derin ya da daha aşağıdan bir kesik olsa çok tehlikeli bir duruma dönüşebilirdi...

2. olayı da bir başka mesaja bırakıyorum insanları fazla germemek adına  Wink
sr. member
Activity: 1022
Merit: 306
November 18, 2019, 01:51:33 AM
#9
Kendim de yaşamadım ama kardeşimi kaybetme korkusu yaşadım. Bundan 5 sene evvel kardeşim yumurtalık kanseri oldu. Önce ameliyat sonra kematrapi derken malum kemoterapi etkileri görülmeye başladı. beynin de ödem oluştu .ödemden dolayı sol elini ve sol ayağını kullanmaaz oldu. Beyinin yapabileceği kalkma oturma hareketlerini de çoğu zaman yapamaz oldu. Bizi bile hatırlamadı bir süre. 45 kilo ya düştü.serumla beslendi. Durumu hep kötü ye gitti. bir ara kızını hatırladı ve kızım için kalkmam gerekiyor dedi. Sonra toparlamaya başladı. Ama kaybetmek üzeeydik. İnsanın en yakınını gözünün önünde böyle erimesini görmesi çok acı. Allah kimseye o hastalığı vermesin.
legendary
Activity: 2128
Merit: 1148
November 17, 2019, 04:21:53 PM
#8
ölüm ölüm dediğin nedir ki gülüm? ben senin için yaşamayı göze almışım Cool "SIKIYMM MII USTAA" Cheesy



şu filmdeki gibi bir endişeye kapılmadım ölüm konusunda ama neticede hepimiz öleceğiz. öleceğini bile bile normal hayat yaşayan tek canlı insandır. bunu kabul edip güzel-dürüst bir hayat yaşarsak ne mutlu! endişeye mahal yok dünyadan sağ çıkan da..... Wink


https://www.youtube.com/watch?v=2Vq1pdAHBcs
hero member
Activity: 1680
Merit: 529
November 17, 2019, 03:25:04 PM
#7
Benimde başıma gelen vardı ama benimkisi çok saçma oldu ilk uçağa binişim olacaktı istanbula dönüş ve ilk uçak tecrübem. Uçağa hazırlık yaptık ben cam kenarında oturuyorum bende hiç bir şey yoktu ama bir anda ne olduysa uçak normal pistten ayrılmaya hazırlanıyor ve kalkış yapacak direk, Kalkış yaptıktan sonra artık yukarıdayız falan benim betim benzim atmaya başlamış bir anda Grin

Ne olduysa türbülansa girdikten sonra oluyor kalp acayip hızlı atıyor türbülansta baya sallandık yalnız uçaktan falan indiğimizde bembeyaz kesilmiştim korktum ama belli etmedim gibi eve gidince olan oldu bir spagetti yiyince gittim sadece bir çubuk ağzıma aldım ve hastanelik oldum sonra doktor panik atak teşhisi koymuştu. Cheesy

Şimdi hiç bir şeyim yok ama unutmam bunu onun dışında başka anılarda var ama onlar başka türlü gerek yok asıl en ilginci buydu aslında.
legendary
Activity: 2408
Merit: 1478
alex
November 17, 2019, 11:57:52 AM
#6
benim oldu hem de biraz fazla oldu sanırım. saçma sapan işlerde çalışınca bu tür olaylar başınıza geliyor. neler olduğunu burada yazmak istemiyorum bana kalsın ama daha önce başımdan geçeni burada şaka yolla anlatmıştım. o da çeçen kardeşlerimin bana kız bulmalarıyla sona erecekti ki çok şükür kurtuldum:)) tehdit sonrası ölüm korkusu ise daha kötüsü. o bekleme, tetikte olma korkusu yok mu lan yeminle 1 saat=1yıl.

fiziksel anlamda hiç zarar görmesem de ruhsal olarak gerçekten yıpratıcı. bazen sosyal hayatta sorunlar yaşıyorum ve bunun sebebini ise çevremdekilere açıklamak zor. mesela yüksek sesin olduğu mekanlarda hala rahatsız oluyorum. kapayın mk şu müzügleri!!!

@kartepe hocam bence sizinkisi tamamen psikolojik. yazdıklarınızdan bu çok belli oluyor ki kafası rahat olan insanı bu topraklarda bulmak imkansız. doktorun vereceği ilaçları, yan etkileri olsa bile, kullanmamazlık yapmayın.
legendary
Activity: 1554
Merit: 1334
November 17, 2019, 11:22:38 AM
#5
Hem de 2 kez Smiley

İlki 20 sene evvel nerden baksanız. Şeker yerken soluk boruma kaçmıştı. O saniyeler dakikalara uzadı, sırtıma vurdukları an öldüğümü düşünmüştüm. Zor yetiştiler.
İkincisi 7-8 sene evvel. Köyde traktörle çalışırken devrildi, ters döndü altında kaldım. O devrilme anı hala gözümün önünde. 2 saat uğraştı itfaiye ve kurtarma ekibi zor çıkarmışlardı. İkisinden de zararsız kurtuldum şükür...

Zor bir tecrübe gerçekten.
sr. member
Activity: 1470
Merit: 449
November 17, 2019, 10:50:44 AM
#4
Öncelikle geçmiş olsun @kartepe.Umarım mr sonucundan hiçbir şey çıkmaz. Ölüm korkusuna gelince ara ara hepimizde oluyor galiba bu evham haline kapılma hissi.
Pages:
Jump to: