Pages:
Author

Topic: Malthus Felaketi - Thanos'un İdeali - Sınırlı Bitcoin Arzı ve Artan Talep - page 4. (Read 1098 times)

legendary
Activity: 1554
Merit: 1334
Malthus'u da Thanos'u da Bitcoin'i de destekliyorum. Bu gezegene bu nüfus fazla. Kaynak üretimini maksimize etmek için uğraşsak da nüfus her şekilde kaynaklardan daha çok artıyor ve bunun bir çözümü yok malesef. Teknolojinin çare olacağı düşünülüyordu son 20 yıldır ama teknoloji de bir çözüm üretemedi.
Bu nüfus öyle veya böyle azalacak, azalmak zorunda. Rastgele seçimlerle azalacaksa ben razıyım. Thanos'un fikri bu açıdan tamamen randomize olması açısından kabul edilebilir.
hero member
Activity: 1582
Merit: 670
Son günlerde gördüğün en güzel başlıklardan birisi olmuş ellerinize sağlık. Gerçekten emek sarfedilmiş.

Şahsen iktisadi doktrinler tarihi okumuş birisi ve tam bir Marvel evreni fanı olarak Malthus'un teorisiyle Thanos'u hiç bir araya getirmemiştim. Thanos'un ideali diye aktarılan şeyi daha çok evrendeki canlıların yaşama hırsla saldırmaları, daha fazlasını elde etme çabası ve azla yetinmeme üzerine kurulu olarak düşünüyorum çünkü. Yani orada aslında kıt kaynakların, kıt olmasının sebebi sadece bazı canlıların ihtiyacı kadarını değil daha fazlasını elde etme çabası.

Ancak Malthus'un teoreminin ana konusu insanların radikal davranışları dahi olsa üretimin zamanla nüfus artışı karşısında yeterince artmayacağı şeklindedir. Yani herkes herhangi bir malı sadece ihtiyacı kadar alacak ancak yine de yüksek nüfus sayısına yetmeyecek.

100 ekmek üretilen bir ülke de 110 kişinin ekmek talep etmeye başlaması gibi.

Ve son olarak BTC benzetmesi. Daha önce de pek çok konuda buna benzer şeyleri yazdım. Ekonomik görüşlerle Bitcoin'i kıyaslamak doğru değil. Adam Smith, Karl Marx, Malthus, Alfred Marshall ve hatta J. Maynard Keynes... Bu insanların ürettiği ekonomi teoremlerinin çıkış noktası mallardır! Para politikaları bu ekonomistlerden sadece Keynes tarafından ele alınmaya başlanmıştır. Yani Malthus'un burada dikkat çekmeye çalıştığı şey parayla ilgili mevzu değildir. Üretim yani malları konu alır. Çünkü Smith, Marshall ve Malthus gibi ekonomistler üretim ekonomisi üzerinden konuya yaklaşmışlardır. Para politikaları, para arzı ise başka bir konudur. Ekonomik tarihi şöyle biraz özet şekilde okursanız, parayla ilgili ilk teorilerin 1929 büyük buhranı sonrası Keynes tarafından ekonomik açıklamalarda bulunursunuz. Farklı klasik ekonomik akımları konuya değinse de para arzı ve para talebi (MD-MA) ve yatırım-tasarruf (IS-LM) konuları ilk olarak Keynesyen ekonomik görüşte karşımıza çıkar.

Malthus ve Thanos arasında bir koreleasyon bulmak mümkün olabilir. Ancak Bitcoin bir para, bir ödeme aracı. Bunu kıyaslarken bakış açımızı biraz değiştirebiliriz.
Beni bu kadar yazmaya iten bu yazınızı çok takdir ettim. Emeğinize sağlık.
sr. member
Activity: 1176
Merit: 305

Malthus:


Kendisine katılmıyorum. Eskiden dediği olabilirmiş üretim çok daha azdı ancak insan nüfusu arttıkça çareler bulundu. İnsan her şeye bir çare bulur. Bugün ciddi bir arz fazlası var. Obezler açlardan fazla. İnanılmaz ötesi bir israf var. İsraf açgözlülük olmasaydı bugün dünyada huzur hakim olurdu. Sadece ülkemizde 500 bin ton ekmek çöpe atılıyor. Bunun yanında atılan dökülen yemeğin haddi hesabı yok.

''Türk Kızılayı Genel Başkanı Dr. Kerem Kınık, her yıl sadece 500 bin ton ekmeğin çöpe atıldığını belirterek, "Bu israf olmasa bununla her yıl 80 tane devlet hastanesi yaparız.''

Thanos:
Filmi izledim ancak Thanos Tanrı değil. Elindeki gücü kötüye kullanan biri.

Yaşama ve yokoluşa yalnızca Tanrı karar verir.

Evrendeki kaynakların sınırlı olduğunu bilemeyiz. Evren çok büyük keşfedilmemiş çok şey var.

Ayrıca evrene bakınca insan nüfusunun hala çok az olduğunu düşünüyorum. İnsanlar sadece düzgün dursa tüm sorunlar bitecek. Nüfusun azalmasına gerek yok.


Bitcoin:

10 senedir hayatımızda, 10 sene daha hayatımızda kalabilirse kendini kanıtlayacaktır. O zaman 1 milyon dolar değil 100 milyon dolar bile olur.

member
Activity: 714
Merit: 82
Bitcoin, diğer kaynaklar gibi (gıda,barınma) Zaruri bir şey değil. Ekmeği ekmek yapan ve değerli kılan şey, onun bir ihtyiacı karşılamasıdır.
Bitcoinden eğer bir sonraki nesil hiç bahsetmezse kimsenin iplemediği bir araca döner. Çünkü gerçek bir ihtiyacı karşıladığı yok. Benim yaratığım ERC-20 tokeninde bir sınırı var.Yani sadece sınırlı olması bir şey ifade etmiyor. Kimse bilmiyor ve iplemiyor bu yüzden değeri=0.  Benim gözümde bitcoin'i değerli kılan şey, onun marka değeri ve bilinirliğidir.

Bitcoin'e alternatif sınırsız sonsuz sayıda kripto para çıkarılabilirken, altına alternatif maden bu kadar kolay bulamayız. Altının değeri birde tarihsel geçmişinden geliyor. Yani altın insanlık tarihi boyunca kültürün bir parçasıydı. İnsanlık tarihinin bir parçası. Tarih kitaplarında altın çok fazla geçiyor. Bu aslında altın için bir doğal reklamdır. Cheesy Her nesil bu kitapları okuyarak başlıyor nede olsa.. Fakat bitcoin gündemden düşerse bitcoini nereden duyup öğrenecek. Yeni digital nesil nasıl olacak? Bitcoin kültürün bir parçası haline gelir mi? Gelirse bilinirliği ve marka değeri sürekli taze kalır, adet sayısı düşeceği içinde sürekli olarak değere biner.

Bence gelecekte tüm digital dünya verilerinin anahtarı olma özelliğine sahip bir token küresel rezerv para birimi haline gelecektir. Bitcoin'de eğer direnebilirse bir kültür haline gelir ve insanlar değer vermeye devam eder.



full member
Activity: 154
Merit: 194
Judge a man by his questions
1. Malthus Felaketi


Thomas Robert Malthus 1766-1834 yıllarında yaşamış İngiliz Matematikçi, Ekonomist ve İktisatçı. Bir dönem papazlıkta yapmıştır. Malthus oluşturduğu Nüfus Kuramı ile ün salmıştır.

Nüfus İlkeleri Üzerine Bir Deneme (An Essay on the Principles of Population, 1789) adlı kitabında insan nüfusu ve kaynaklar arasındaki ilişkiye değinmiştir. Malthus’a göre insan nüfusu zamanla geometrik olarak artarken, besin kaynakları ise aritmetik olarak artar. Yani insanlardaki üreme dürtüsünden dolayı nüfus 2-4-8-16-32-64 şeklinde katlanarak artarken; besin kaynakları, sınırlı toprak alanları ve kıt üretim nedeniyle aritmetik 1-2-3-4-5-6-7 şeklinde artar. Belirli bir süre sonra insan nüfusu, kaynakların üzerine çıkar. Bu noktadan itibaren kaynaklar, insanlar için yetersiz hale gelir. Bu Malthus Felaketidir.

Bu teori şöyle bir şema ile anlatılır:



Malthus’a göre bu felaketi insan eli ile önlemenin yolu; Sınırlandırılmış nüfus artışı ve doğum kontrolü idi. O zamanlar bugünün doğum kontrol yöntemleri olmadığından dolayı, ona göre evli çiftlerin birbirinden uzak yaşamaları, evlilik yaşını geciktirmek, fakir insanlara yardımın kesilmesi gibi sıradışı tedbirler alınmalı idi. Fakir, kültürsüz insanların daha hızlı üreyeceğini düşünen Malthus’un bu fikirleri sert eleştiriler almıştır.

Felaketi önlemenin bir diğer yolunu doğanın kendisi bulacaktır. Doğal afetler, salgınlar, kaynak savaşları… Bütün bunlar doğanın kendi dengesini arayışıdır. Günümüzde yaşanan Corona salgını, Ortadoğuda yaşanan büyük kaynak savaşları, depremler, afetler bundan sayılabilir. Son on yılda çok fazla kötülük yaşanmasının temelinde bu felaket yatmaktadır. İnsanoğlu geometrik şekilde nüfusunu artırıyor. Artan nüfus doğayı, kaynakları hor kullanıyor. Bütün bunların sonucunda basit bir virüs bile dünyada hızla yayılabiliyor. Depremlerde binlerce insan ölebiliyor. Savaşlarda milyonlar katlediliyor.
Virüs yayılıyor çünkü çok kalabalığız. Depremler can alıyor çünkü yapılarımız sağlam yapılmıyor. Savaşlar yapılıyor çünkü kaynakları ele geçirme, stoklama, sahiplenme dürtümüz var.

Darwin, “türlerin kökeni”nde ve evrim teorisinde Malthus’un görüşlerinden etkilenmiştir. Malthus’un görüşleri aynı zamanda Sosyal Darwinizm’in temelini de oluşturur. Bir doktrin olarak Malthusçuluk’ta, fakirleşmenin sömürüden değil nüfus artışından kaynaklandığını iddia eder.


2. Thanos’un İdeali


Mevzuyu biraz daha popüler kültürle anlatalım. Marvel fantazi evreninde Thanos isminde bir kötü karakter vardır. Aslında bazı Malthusçular için kahramandır. Thanos’ta fikirleri ile Malthusçudur. Evrendeki kaynakların kıt, nüfus artışının ise sonsuz olduğunu bilir. Kendi dünyası, yukarıda anlattığımız Malthus Felaketine maruz kalmıştır. Bundan dolayı tek ideali: Evrenin refahını sağlamak için tüm canlıların yarısını rastgele yok etmektir. Bu ağır düşüncesini anlatırken şu cümleleri kurar:

Quote
“Küçük olan, basit bir hesap. Bu evren sonludur, kaynakları sınırlıdır. Hayat kontrolsüz bırakılırsa, yaşam sona erecektir. Düzeltilmesi gerekiyor.

...Sonunda dinleniyorum ve güneşin doğuşunu minnettar bir evrende izliyorum. En zor seçimler en güçlü iradeleri gerektirir.”

Bu sert tavır ve radikal tedbirler, konunun başında anlattığımız Thomas Robert Malthus’un yaklaşımına benziyor değil mi? Gerçi bazı eleştirmenler, Thanos’un, elindeki güç ile, insanların yarısını yok edeceğine kaynakları iki katına çıkarabileceğini söyler. O zaman filmin ne heyecanı kalırdı değil mi? Thanos o meşhur sahnede “I'm inevitable” “Kaçınılmazım” diyerek Malthus Felaketinin kaçınılmazlığına vurgu yapmıştır.

Sınırlı Bitcoin Arzı ve Artan Talep


Modern Ekonominin Babası Alfred Marshall talep ve arzı bu şekilde tanımlar.

Quote
“Talep: Belirli bir süre boyunca belirli bir fiyattan satın alma yeteneği ve bunun için ödeme yapma isteğiyle desteklenen bir meta arzusu olarak tanımlanır.” (Dr. Alfred Marshall)

"Arz: Bir metanın tedariki, satıcıların belirli bir süre boyunca belirli bir fiyattan satışa sunmaya istekli malın miktarı olarak tanımlanabilir." (Dr. Alfred Marshall)

Bitcoin 21 milyon adet ile sınırlanmıştır. %40 kadarı da uzun yıllardır kıpırdamadan duruyor yerinde*. İnsanlar öldükçe sahip oldukları btc’ler de toplam dolaşan arzdan düşüyor. Bu rakam her ne kadar devasa gibi görünsede aslında kıttır. Tıpkı dünyadaki kaynaklar gibi. Bitcoin’in sınırlı bir arza sahip olması, kısa/orta vadede sürekli değer kazanması adına önemli olabilir. Peki uzun vadede Malthus Felaketi bitcoin için yaşanabilir mi?

Ticaret hacmi geometrik olarak artarken, bitcoin adeti sabit kalır, hatta zamanla düşer. Bu durumda bitcoin, ticaret için aktif bir ödeme aracı olmaktan çıkar. Çünkü genişleyen ve daralan ticaret esnek para ekonomisine ayak uydurabilir. Malthus Felaketi grafiğinde yaşanan dramatik tablo bitcoin için de yaşanabilir. Başlangıçta peer to peer (P2P) yani karşılıklı ödemelerin (ticaretin) merkezsiz yapılması amacıyla yapılan bitcoin kendi yaratılış amacından sapar. Belki altın gibi sadece değer saklama aracı olarak görülebilir. Altının bir ödeme aracı olarak (genel olarak) tedavülden kalkmasının tek nedeni fiziksel zorluklar değildir. Aynı zamanda limitli arza sahip olmasıdır. Peki altın ile paylaştığı bu ortak amaç tek başına bitcoini uzun vadede ayakta tutabilir mi?

Kaynakların adil paylaşıldığı bir dünyada sağlıklı günler dilerim efendim.




Yararlanılan kaynaklar: [Wikipedia] [CBR] [Twitsozler] [Theconversation] [Kriptocoin] [Cryptonewsz]
Pages:
Jump to: