Eskiden deniz avcılığı, daha doğrusu kaptanlık ustalik isterdi, koca reisler havayı suyu merayi avuclarinin içi gibi bilirdi, gelişen teknoloji ile artık pek de deneyime ihtiyaç kalmadı sanırım. Ekranda şak diye yazıyor herşey, geriye sadece ağı sermek kalıyor, elbette bu kadar kolay değil süreç ama yine de eskiye göre çok daha basit en azından.
Son yıllarda haberlerde duyuyoruz hamsi Gürcistan'a kaçtı diye, birçok mevsimsel nedeni var ama asıl nedeni Pirana gibi saldirilmasi hayvana, lan bu balığın zaten suyun içinde dünya kadar düşmanı var, palamut ayrı dalar luferi ayrı, bir de insanlar iyice sikistirinca balık ne yapsın, topuk karadenizin öbür tarafına.
İşlerin normale dönmesi için aslında tamamen birkaç sene yasaklansın balık avı, zaten dışarıdan ithal edilen birçok balık türü var, çiftlik somonu cuprasi levreği ile de idare edilir, bu arada belki denizler yeniden kendine gelir, yoksa zaten üç beş seneye balık kalmayacak.