Topic: UEFA Konferans Ligi Ana Başlık - page 8. (Read 9175 times)

Fenerbahçe'nin bu gruptan çıkacağını hepimiz biliyoruz. Rakibimiz grubun en zayıf takımı ve ilk maçlarda onları çok rahat bir şekilde yendik. Fakat Nordsjaelland maçında yaşadığımız hezimet kulübü yıprattı. Bu hezimet ağır faturalar doğurabillirdi. Favorisi olduğumuz bir kupada bir maçtan çıkan olumsuz bir skorla her şey mahvolabilirdi. Bence bir felaketin kıyısından döndük.

Ludogorets ev sahibi olmanın avantajını kullanmayı başarırsa Spartak Trnava'yı farklı bir skorla yenip grubu lider olarak tamamlarız. Fakat bence Nordsjaelland favori. Onlar kazanacak ve biz grubu ikinci olarak tamamlayacağız.

Fenerbahçe için pek de zor olmayacak olan bir maç bizi bekliyor. Umarım saçma hatalar yapıp bu maçı kaybetmez ya da berabere kalmazlar. Ülke futbolu olarak keyfimizin pek olmadığı şu günlerde en azından güzel bir haber almak hepimiz için iyi olacaktır.
Zaten maçı kazanamazlarsa onlar için de bir turnuva daha son bulacak. Bu da ülke puanı için iyice kötü bir şey olur. Bu kadar beklentimiz yüksek olan bir senede başarısızlıklar ile dolu olması beni çok rahatsız eder ama yarın bir galibiyet alacağımızı düşünüyorum

İnşallah iki takım birden kazanır da ülke puanına biraz olsun katkıda bulunurlar. Beşiktaş için formalite maçı olsa da uluslararası olarak hesaplanan turnuvalarda Ülke puanı çok etkili. Bu puanı arttıracak bir maç olup 2/2 galibiyet ile sahalardan ayrılırsak çok iyi olacak. İki takımımıza da yarın başarılar diliyorum.

Yarın takımlarımızın önemli maçları var. Galatasarayımız başarılı bi şekilde tamamlayamadı Şampiyonlar Ligi macerasını. Ama Fenerbahçe UEFA Konferans Liginde bunu yapabilir yarınki maçta. Bana kalırsa yapacaklar da. Son lig maçında Beşiktaş'ı yenmişti Fenerbahçe. Son 3 lig maçını da kazandığını görüyoruz istatistiklere bakınca. Rakipleri Spartak Trnava grupta sonuncu. Slovakya liginde de pek bi iyi sırada değiller. Fenerbahçe kazanacak yarınki maçı bana göre.

Beşiktaş'ın grupta galibiyeti yok. Bi maç kazansalar ülke puanına katkı yaparlar. Lugano deplasmanı onlar için kolay bi deplasman diiil. Ama bi galibiyet morallerini yükseltebilir. Lige daha bi iyi şekil dönebilirler.

Fenerbahçe kazandığı taktirde her türlü çıkıyor herhalde hocam diğer maçın skoru ne olursa olsun 12 puana ulaşıyor ludogorets kazanırsa ikinci olabiliriz ama her türlü çıkıyoruz ikinci olmayız umarım çünkü Avrupa liginden gelen zorlu takımlarla playoff oynanacak gerek yok böyle aksiyona inşallah lider çıkarız grupta 

Fenerbahçe'nin gruptan çıkacağı konusunda çok fazla bir şüphem yok ancak gruptan lider çıkmak sizi bir tur daha önden başlattığı için alınan 6-1lik ağır mağlubiyetin de faturası ağır olacak gibi.Fenerbahçe'nin kupayı kazanabileceğini düşünenlerdendim hala şansımızın olduğunu düşünüyorum Roma'nın kupayı kazandığı sene Bodo karşısında aldığı 6-1lik mağlubiyet olduğunu da unutmamak gerekiyor yani tek maç üzerinden karalar bağlamak yanlış ama beni asıl tedirgin eden Aston Villa'nın performansı durdurulacak gibi gözükmüyorlar.Ne demek istediğimi merak edenler Aston Villa-Manchester City maçının istatistiklerine bakarak anlayabilirler.

O rezalet Nordsjaelland maçı Fenerbahçe'ye umarım pahalıya patlamaz. Çünkü şu an Ludogorets eşit puanda olmasına rağmen Fenerbahçe'nin önünde kalıyor. Son hafta Fenerbahçe amaçsız rakibi Trnava'yı evinde ağırlayacak ve bu maçta hiçbir şekilde puan kaybı beklemiyorum. Fenerbahçe bu maçı kazanmasına kazanır da bir yandan gözler aynı saatte oynanacak olan Ludogorets - Nordsjaelland maçında olacak. Ludogorets kazanırsa ve averajla önde kalmayı başarırsa Fenerbahçe turnuvaya veda edecek.

Daha erken hocam konferans ligi için ama Beşiktaş zaten havlu attı orada, sadece 1 puanı var, Fenerbahçe ise gruptan çıkma maçı trnava karşısında alınacak galibiyete bağlı, maç İstanbul’da bildiğim kadarıyla ve bu yüzden Fenerbahçe seyirci desteğiyle maçı alır diye düşünüyorum, tur atlarız ama birinci mi ikinci mi onu grubun diğer maçı belirleyecek,

Konferans ligi gelecek hafta devam edecek ama takımlarımızın o aşamaya kadar tam olarak hazırlanması lazım. Beşiktaş ve Fenerbahçe konferans ligi maçlarından önce birbiri ile oynayacak ve Beşiktaş son zamanlarda oynadığı kötü futbolu nedeniyle maalesef favori değil. Çoğu kişi maçta Fenerbahçe’yi favori görüyor. Fener ise Trabzon ile başlayan yenilgi serisine 2 Avrupa maçıyla devam ederek şimdi kendini yeni yeni toparladı. Umarım konferans liginde gruptan çıkabilirler.

Fenerbahçe turu geçer buna eminim de skor veya sıra ne olur bilmiyorum,  Danimarka liginin beşinci sırasındaki takımdan 6 gol yemek ve bu rezillik sanırım Fenerbahçe’nin üstüne bir su serper, ligde Samet akaydın ile başlayacak en azından 1 stoperi var, diğeri de herhalde Yusuf olur yine, İsmail yüksek yine ortada oynar, ligi götürür ama oyuncular iyileşmezse fener konferansta erken havlu bile atabilir,

Lig önemli elbette ama favori görüldüğü turnuvada 6 gol yemek Fenerbahçe’ye hiç yakışmadı. Trnava’yı İstanbul’da yenmek lazım ama stoper yok, defans bölgesi sıkıntı. Fenerli maçta da zorlanarak yendi Trnava’yı. Grubun rn zayıf takımı olabilirler ama zorlanabilirler Fenerbahçe’yi. Her iki kulvarda da Fenerbahçe iyi gitmeli.

Söylediklerinize büyük oranda katılıyorum Spartak Trnava grubun en zayıf takımı. Onları kendi sahamızdaki maçta yeneceğimize eminim. Son maçımızda onları yenemezsek bu kupada hiç olmayalım zaten. Fakat bu kupa nedeniyle lige gereken önemi veremeyeceksek bu kupada da hiç olmayalım daha iyi.

Diğer Fenerbahçeli forum üyeleri ne düşünüyor bilmiyorum ama bence lig daha önemli. Ayrıca ligde alacağımız iyi bir sonuç bizi gelecek sezon şampiyonlar ligine gönderebilir. Tabii hem ligde hem de UEFA Avrupa konferans liginde iyi sonuçlar almak birinci tercihim olurdu ama Becao ve Dijiku'nın yokluğu tüm planlarımızı mahvetti. Üstelik Fred de yok. Kadro derinliğinde birtakım problemlere sahipken UEFA Avrupa konferans ligi bana önemsiz bir turnuva gibi gelmeye başladı.

Bir Galatasaraylı olarak bende bilirim kendiyle insanın dalga geçmesini, bizde mesela çok kötü olduğumuz zaman kendimizle dalga geçmiştik, bi ara kümeye oynuyoduk 2 sene evvel kadar, hop bak bu sene UNited ile kapışıyoruz, takımlar uzun süre kötü kalacak diye bir şey yok arkadaşlar, Fenerbahçe zaten iyi, sakatlar yüzünden böyle, beşiktaş desen berbat bir yönetim var diye böyle biraz daha sabırla yönetim komple değişecek umarım takımı düşünen birileri gelir ve kazanırız beşiktaşı tekrar. Futbol beraber güzel, bu şekilde gerçekten anlamı yok, konferans liginde bahislerde 2. sırada gözüken fenerbahçenin 6 yemesinin herhangi bir anlamı yok, paf takım ile çıksa yine anlamı yok, illa düzelecek her şey. Ben bir Galatasaraylı olarak, ligte fark atmak istesemde, keşke biz 5-0 6-1 yensek sizide, siz oraya gidip hepsine 5 atsanız diyorum, tekrar her şey mümkün. Ayrıca Beşiktaş için biraz daha uzun vadeli seçimlerden sonra oluşacak duruma göre şekillenecek bir durum olsada, Fenerbahçenin sakatları iyileşince, ligide kupayıda alabilecek şansı devam ediyor hala, ortada bitmiş hiçbir şey yok, ligte hala lider, gruplardada spartakı yenince çıkıyor, o arada oyuncularda iyileşir, her şey hala tıkırında yani.

dün arkadaşlara fenerbahçe akşam rezil olur o yüzden dalganızı şimdiden geçin demiştim. bu uyarılarımı nedense kimse ciddiye almadı ama bugün benimle dalga geçen olmadı. hatta ne kadar vizyon sahibi olduğumdan bahsedenlerin sayısı bayağı arttı ehehe. neyse beşiktaş maçının skoruna bakıyorum ulan dedim bu kadar mı kötüler diye düşünmeden edemedim. tabii arada kafam bizim maça gidiyor bakalım ne olacak?
bizim maç 2-2 olduğu anda aha dedim ikinci yarı belki biraz hareketlenme olur dedim yok arkadaş. kalede livakoviç olmasaydı bir bu kadar daha gol yerdik. beşiktaş'ın tarihi rekorunu kırmaktan son anda kurtulduk. yahu stoper bölgesinde neredeyse ben oynayacağım arkadaş. böyle bir sakatlık listesi olmaz. ben olsam kalkıp bu takımın sağlık ekibine bir ayar çekerdim.

tinerciler "hakemler, siyaset, politika, cart-curt" der ama club brugge gelir 5 tane yalar gider; diğer köy takımlarını saymıyorum bile...

beşiktaş ve club brugge arasında oynanan maçta bir şey dikkatimi çekti, ceza sahasının çevresindeki 2. topları bruggelü futbolcular aldı ama 3. topları ve 4. topları da bruggelü futbolcular aldı ve yetmedi 5. topları ve 6. topları da onlar aldı. club brugge karşısında duvar gibiydik ama top geçirmeme anlamında değil, etkisizlik bakımından -cansız ve hareket etmeyen- bir duvar gibiydik...

şu avrupa maçları olmasaydı ligde galatasaray şampiyon olduğunda şike diye ağlayan adamlarla aramıza mesafe koyma imkanı bulamazdık, ya rabbi sana sonsuz şükürler olsun bize kıyas yapabileceğimiz örnekler ve bu kıyası yapabilecek akıl vermişsin. :)

Bu mağlubiyet İsmail Kartal'a yazar. Bu maçta defansta Yusuf diye alt yapıdan oyuncu oynatmak ne demek hocam.
Defans hattı evlere şenlik.Gelen geçti gitti. Yazık oldu Fenerbahçe'me ama bir üst tura rahat çıkar. Son kaçı aldığımız zaman zaten üst turda olacağız.

İğneyi de çuvaldızı da kendimize batırmamız gerektiğini tekrar gösteren bir gece oldu bize. Misal dün gece Galatasaray'ı ipten alan şey bugün Fenerbahçe'de ve Beşiktaş'ta olmayan şey neydi? Muslera ve Icardi diyebilirim. Bu isimler bu iki takımımızda olsaydı durum farklı olur muydu? Tabiki de hayır peki demek istediğim şey ne? Bu iki oyuncunun verdiği o aidiyet duygusu aslında Galatasaray'ın kalan 9 oyuncusunu da daha da fazlalarını vermelerini sağlayan şeydi. Misal aynı durumu Q7 Beşiktaş'ta da yaşıyorduk. Adam nasıl bir manyaksa diğer oyuncuları da gazlayabiliyordu o gün Beşiktaş'ın Benfica'sıydı bugün Galatasaray'ın Mancester'iydi. Sadece aidiyetle bitecek birşey de değil durum. Son 10 sene de en fazla şampiyonluk alan takım Galatasaray kayırmaları bir tarafa bıraktığımız zaman bu şampiyonluklara damga vuran birçok başarılı futbolcu vardı Muslera (saymasakta olur artık ailenin bir çocuğu haline geldi),  Sneijder, Drogba şimdi de Icardi. Biz Beşiktaş olarak en iyi zamanda Talisca'yı elimizden kaçırdık, Cenk'i gönderdik vs vs. Bu sene Fenerbahçe kendine iyi bir çeki düzen vermezse adamlar tekrardan şampiyonluğu Galatasaray'a kaptıracak. Haaa Beşiktaş ve Fenerbahçe arasında ilk çekidüzeni adam akıllı verebilecek olanda Fenerbahçe yani bunu demek bile zor geliyor bir Beşiktaş'lı olarak ama.cidden iğneyi de çuvaldızı da kendimize batırıp bi dur demeliyiz....

2 takım, iki farklı ülke takımı, tek turnuva ve yenilen 11 gol.Türkiye futbol tarihinin en berbat haftası olabilir bu iki takım için düşünürsek.Fenerbahçe taraftarları, Nordsjaelland gibi köy takımından 6 gol yemeyi nasıl hazmedecek acaba?

Bir de UCL’de diğer takımlara kök söktüren Galatasaray ile maçları olacak.Korkarım Fenerbahçe o kadar çok övündüğü 6-0’lık galibiyeti bu sene çöpe atabilir çünkü bu maçta 6 yiyen, formda Galatasaray’dan 8 tane bile yiyebilir.Defans diye bir olgu yok zaten.Livakovic’e laf söyleyen olmuş ama takımda defans var mıydı?Ben göremedim de İsmail Yüksek stoper, 17’lik Yusuf Stoper oynuyordu.İkisinin de tecrübesi bu mevkide yoktu.Samet’i Avrupa kupalarına dahil etmeyince işte bu senaryolar yaşandı.

Tek kelime ile konferans ligi Re-za-let geçti.

Ya Fenerbahçe sen nasıl bir belasın arkadaş ya seneye Real Madrid gibi başlayıp Pendikspor gibi devam ediyor kanser ediyor artık maç izlemek istemiyorum zaten 3’den sonra izlemenin bir anlamı kalmadı defans nasıl defans Livakova’ya 6 gol yemek yakışırdı zaten Altay’ı satıp bunu almamızda gram mantık kalmadı ben neden büyük takımlar almadı diyordum da adamların varmış bir bildiği

Fenerliyim ve takımın bu halini görünce kendi takımımı uzun uzun eleştirmek istiyorum.

İsmail Kartal'ın oyuna müdahale konusunda eksikleri var. Yenilebiliriz ya da berabere kalabiliriz buna laf söylenmez ama bu sene şampiyonluk hedefini ciddi ciddi gösterip de ona göre kadro kurulan takım, değeri bilmem kaç kat daha az olan takımdan 6 gol yememeli. Evet sakatlıklar var ve takımın büyük kısmı hariç. Eksikler olmasa bu takımın bizi yenme şansı da yok ama eksikler var ve bu maça böyle çıkmak zorundasın. Futbolda bunun arkasına saklanma şansın yok. O zaman diğer oyuncuları takımda neden tuttular. Madem kaliteli oyuncular değil ne işleri var takımda. Belki de bunda İsmail hocanın bir suçu yok o konuda emin konuşmak istemiyorum.

Batshuayi sahada bir şeyler yapmaya çalışan tek oyuncu gibi görünüyordu ama adamı oyundan çıkardı. Normalde Batshuayi'yi beğenen biri değilim ama bugün takımın en isteklisiydi. Teknik edip sürekli aynı şeyleri yapıyor. Başka maçlarda İrfan'ı alıyor yerine Cengiz'i koyuyor. Yani sürekli aynı mevki üzerinde değişiklik yapılıyor ve çıkan oyuncu bariz bir şekilde kötü oynamadığı için değişiklik maçta bir fark ortaya çıkarmıyor. Daha önceki maçlarda müdahale etmek için maçın sonlarına kadar bekliyor ve hamle yapamıyor. Teknik direktörlük bu tür maçlarda hamle yaparak maçı en azından kaybetmemek olmalı. Yoksa herhangi birini de koysak aynı mevkiden adam alıp çıkarır. Hamle yapılmasını beklerken daha fazla gol yiyoruz ama saha kenarında hala teknik heyet birbirlerine bakıyor.

İsmail hoca iyi bir insan bundan şüphem yok ama teknik direktörlük başka bir şey, hamle konusunda ve plan konusunda çok yetersiz kalıyor. Hadi hocam hamle yap artık diyoruz ama oyunu okuyamıyorlar ve yapılan hamle Batshuayi'nin çıkıp da Dzeko'nun girmesi mi yani. Büyük takım ya da büyük teknik direktör eksikler olmasına rağmen böyle bir takımdan 6 yemez. Maçın gidişatını gördüğün an dakika kaç olursa olsun müdahale etmelilerdi ama eksiği göremiyorlar ki müdahale etsinler. Teknik ekipteki en büyük sorun bu. Maçın gidişatında olumsuz bir şey olduğunda eksiğin nerde olduğunu göremiyorlar ve müdahale edemiyorlar aynı zamanda da yanlış hamle yapıyorlar.

İsmail hocanın eline bu yedekleri bıraktılarsa ve hocanın bunda bir payı yoksa yönetimin yapması gereken devrede oyuncu takviyesidir. İsmail hocanın bu yedekler için söz hakkı olmadıysa, yönetim hocanın hedefine yürümesinde yardımcı olmalı ve istediği takviyeleri yapmalı yani hoca yalnız bırakılmamalı. İsmail hocanın hamle konusunu eleştirdim ama kadroda sözleşmesi uzatılmaması gereken oyuncuları uzatıp da oyun anlamında katkı sağlamayan oyuncuları eğer yönetim almışsa İsmail hocayı eleştirmem o konuda.

Bugün ne olursa olsun gerekirse oyunu sertleştirerek gerekirse de topu ayağında tutarak skoru tutmak gerekiyordu. Takımın reaksiyon göstermesi için ilk olarak teknik ekibin reaksiyon göstermesi gerektiğini düşünüyorum. Teknik ekibe asıl eleştirim bu. Ellerindeki oyunlar eksiklerden sonra bunlar ise o oyuncularla yapılabilecek en iyisini yapmalılardı. Livakoviç'in çıkardığı birkaç pozisyon da olmasa maç 8-9 olacaktı. Maça kötü başlayabilirsin ama kötü bitirmemek için bir şeyler yapmak gerekiyordu.